İsrailli Araplardan hükümete mesaj: Bizi duvara sıkıştırmayın

Maliye Bakanı Smotrich’in İsrailli Arapların belediyeleri için tahsis edilen 150 milyon doları geri çekmesinin ardından Arap yöneticiler sosyal patlama uyarısı yaptı

İsrail’in güneyindeki Rahat şehrinin kenar semtlerindeki kızlar (Reuters)
İsrail’in güneyindeki Rahat şehrinin kenar semtlerindeki kızlar (Reuters)
TT

İsrailli Araplardan hükümete mesaj: Bizi duvara sıkıştırmayın

İsrail’in güneyindeki Rahat şehrinin kenar semtlerindeki kızlar (Reuters)
İsrail’in güneyindeki Rahat şehrinin kenar semtlerindeki kızlar (Reuters)

İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, İsrail vatandaşı Filistinlilerin yoğunlukla yaşadığı kentlerin belediyelerine tahsis edilen 600 milyon şekel (yaklaşık 150 milyon dolar) tutarındaki bütçeyi geri çekti. Smotrich’in söz konusu bütçeyi Yahudi kurumlarına aktarma kararı almasının ardından, İsrail’deki Arap Vatandaşları İzleme Yüksek Komitesi Başkanı Muhammed Bereke, Başbakan Binyamin Netanyahu ve hükümetine hitaben “Toplumumuzu duvara sıkıştırmayın. Bunun ne ile sonuçlanabileceğine dikkat edin. İsrail’in 21. yüzyılda neo-faşizmi şekillendirme deneyinin bir laboratuvarı olmayacağız” uyarısında bulundu.

Hükümette aşırı sağ kanadın başını çeken Smotrich, Arap yerel yönetimlerine tahsis edilen 317 milyon şekel bütçenin askıya alınmasına karar vermişti. Smotrich “Siyasi fon aktarmaya devam etmekten daha acil ve önemli ihtiyaçlar var” ifadelerini kullanarak önceki hükümet tarafından taahhüt edilen bütçelere işaret etmişti.

Kararın, üç taksitte serbest bırakılması planlanan 600 milyon şekeli içerdiği ve bunun, Mansur Abbas liderliğindeki İslami Hareket ile yapılan koalisyon anlaşması çerçevesinde Naftali Bennett ve Yair Lapid hükümeti tarafından onaylanan ve beş yıllığına Arap beldelerine tahsis edilmesi kararlaştırılan 30 milyar şekellik bütçe içinde yer aldığı ortaya çıktı.

Smotrich’in kararı, Arap nüfusun hakim olduğu yerel yönetimlerin ve hatta bazı Yahudi çevrelerinin tepkisine neden oldu. Aşırı dinci-sağcı  Şas Partisi’nden İçişleri Bakanı Moşe Arbel, bütçenin dondurulmasının “Arap yerel otoritelerinin bütçe dengelemesini ciddi şekilde etkileyeceği” konusunda uyarıda bulundu.

Arbel, bu bütçelerin tahsis edilmesinin bakanlığındaki bir dizi toplantının akabinde geldiğini vurguladı. Söz konusu toplantılarda “mutlak fiili tavsiyenin, bakanlık personelinin bütçelerin kullanımını yakından denetlemesiyle bütçelerin serbest bırakılması ve yetkililerin yerel yönetim merkezindeki ekonomik tesisler ve ekonomi için kurumsal kontrol sistemlerini kullanmaya teşvik edilmesi üzerine olmasının” kararlaştırıldığını belirtti.

Smotrich buna verdiği yanıt mesajında, bu bütçelerin “önceki hükümet tarafından tahsis edilen siyasi koalisyonun fonları olduğunu ve bunlar için fiili bir gerekçe bulunmadığını” iddia etti.

Smotrich “Arap (yerel) makamların, İsrail devletindeki diğer herhangi bir makam gibi zayıf makamlara eşit kriterlere dayalı olarak yardım etmeyi amaçlayan bütçe hibeleri aldığını” iddia etti. Smotrich “Mesajınızda ifade ettiğinizin aksine Maliye Bakanlığı’ndaki fiili kuruluşlar da bu bütçelerin fiili bir gerekçesi olmadığına inanıyor. Önceki hükümette buna karşı çıkmışlar ve tutumunuzun aksine bunları transfer etmişlerdi” ifadelerini kullandı.

Bakan Arbel, Başbakan Netanyahu’ya meslektaşı Smotrich’i şikayet etti. Likud Partisi’nden İsrail Yerel Yönetim Merkezi Başkanı Haim Bibas da aynı şeyi yaptı. Smotrich’in kararının aptalca olduğu ve ciddi sonuçlar doğuracağı uyarısı yapıldı. Ancak Maliye Bakanı’na yakın siyasi kaynaklar, Netanyahu’nun fonların dondurulmasından haberdar olduğunu söylediler.

Şarku’l Avsat’ın İsrail kaynaklarından aktardığına göre Bereke, Smotrich’in kararının ırkçı bir karar olduğunu vurgulayarak bunun hükümetin, makyajı olmadan tamamen çıplak bir şekilde ırkçı bir devlete götüren yapısını gösterdiğini söyledi. Bereke “Yerel makamlarımıza ve onları bir çatıda toplayan Arap Yerel Yönetimler Başkanları Bölgesel Komitesi’ne tam desteğimizi vurguluyoruz ve haklarımız için verdikleri mücadeleyi/mücadelemizi destekliyoruz” dedi.

Bereke sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu karar, resmi politikanın tam anlamıyla Arap ve Filistin karşıtı bir yaklaşım benimsediğini bir kez daha teyit ediyor. Bu apaçık bir ırkçılıktır. Suçun İsrail düzeni tarafından resmen onaylanan tasfiye edici bir siyasi proje haline getirilmesi, hizmetlerde ve bütçelerde apaçık ayrımcılık yapılması, Arap köy ve şehirlerinde görülen toprak ve konut krizi, toprakları yağmalamak ve her gün evleri yıkmaya devam etmek için uygulanan projeler, Necef’te (Negev) sadece Yahudiler için yerleşim yerleri kurulması ve Yahudi faşist sürülerinin sokaklarda serbest bırakılıp her gün kutsal değerlere zarar vermesine izin verilmesi bu ırkçılığın göstergesidir. İşgalci gücün ve kanatlarının Kudüs, Batı Şeria ve Gazze Şeridi’ndeki halkımıza ve onların kutsal değerlerine, topraklarına ve haklarına yönelik suç teşkil eden uygulamaları da cabası.”

Bereke “Bizi dava dava ve grup grup ayırmak, hatta her bireyi ve kaderini kurum karşısında tek başına bırakmak amacıyla kurumun ve kanatlarının siyasi eyleme, siyasi partilere ve birleştirici çerçevelere yönelik saldırılarına karşı kendimizi ve toplumumuzun kesimlerini uyarıyoruz. Bu zalim ve tehlikeli politikalara karşı mücadeleyi bölme çabalarına ve bu tehlikeli resmi politikaların genel bağlamına dikkat edilmesini istiyoruz. Zira bu politikalar ulusal otoriteleri ve parametreleri ortadan kaldırmaya, bunlara meydan okumaya, İzleme Komitesi’ni kanun dışına çıkarmaya ve toplumu şüpheli arka planlara (ailevi, mezhepsel, çıkar odaklı veya belediye seçimlerinin arka planına) göre bölmeye çalışıyor” dedi.

Bereke “Zaman, bizimle omuz omuza duran destekçilerle bir olma, dayanışma gösterme ve çalışma zamanıdır. Tüm dünyaya, ırkçılık ve apartheid yasalarının İsrail’in iç meselesi olmadığını, bunların tüm bir halka yönelik resmi bir politikayı temsil ettiğini ve bu nedenle, dünyanın başka yerlerde kullanılan etkili caydırıcılık araçlarıyla bu politikayı ele alması gerektiğini söylemenin zamanı geldi” dedi.



Demokratların çoğu Kamala Harris'in 2028'de tekrar yarışmasını istiyor

Harris, ABD Başkanı Joe Biden'ın çekilmesinin ardından temmuzda başkanlık yarışına girmişti ama baştaki ivmesine rağmen Donald Trump'a kaybetti (Reuters)
Harris, ABD Başkanı Joe Biden'ın çekilmesinin ardından temmuzda başkanlık yarışına girmişti ama baştaki ivmesine rağmen Donald Trump'a kaybetti (Reuters)
TT

Demokratların çoğu Kamala Harris'in 2028'de tekrar yarışmasını istiyor

Harris, ABD Başkanı Joe Biden'ın çekilmesinin ardından temmuzda başkanlık yarışına girmişti ama baştaki ivmesine rağmen Donald Trump'a kaybetti (Reuters)
Harris, ABD Başkanı Joe Biden'ın çekilmesinin ardından temmuzda başkanlık yarışına girmişti ama baştaki ivmesine rağmen Donald Trump'a kaybetti (Reuters)

2024 ABD başkanlık seçimlerinden kısa süre sonra yapılan bir anket, Demokrat seçmenlerin çoğunun, 2028'de yeniden başkanlık yarışına girdiği takdirde ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris'in partinin adayı olmasını destekleyeceğini gösteriyor.

Demokratların başkanlığı Cumhuriyetçilere karşı kaybetmesinin üzerinden yalnızca iki hafta geçti ama bazıları geleceğe bakıyor, olası yeni veya tanıdık adayların, seçmenleri canlandıracağı umuluyor.

Kaliforniya Valisi Gavin Newsom, Pensilvanya Valisi Josh Shapiro ve Ulaştırma Bakanı Pete Buttigieg gibi isimler ortaya atıldı ama görünen o ki Harris'in kampanyası kalıcı bir etki bırakmış.

Echelon Insights and Puck News'un yaptığı bir ankette, Demokratlara oy verme ihtimali yüksek olan seçmenlerin yaklaşık yüzde 41'inin, 2028 başkanlık seçimlerinde Demokrat Parti'yi temsil eden Harris'e oy vereceğini söylediği ortaya çıktı.

Sonuçlar, tamamen ön hazırlık niteliği taşıyor ve güncelliği sayesinde Harris'in politika ve tutumları, seçmenlerin zihninde tazeliğini hâlâ koruyor.

ABD Başkan Yardımcısı kısa ama agresif bir kampanya yürütmüştü. Yarışa girmesi temmuzu bulan Harris, seçmenlere ulaşmak için ünlülere, nüfuzlu kişilere ve büyük reklam kampanyalarına bel bağlamak zorunda kalmıştı.

Yani Demokrat seçmenler şimdilik ön seçimlerde başkan yardımcısını desteklemeyi sürdürecek. Ancak bir dizi başka potansiyel aday, ilgi odağını değiştirebilir.

Benzer bir durum, Cumhuriyetçi Parti'nin başkanlık ön seçimlerinden önce, muhafazakar seçmenler, Trump onun önüne geçene dek Florida Valisi Ron DeSantis'in Cumhuriyetçilerin adayı olmasını desteklediğinde de yaşanmıştı.
 

vfghytju
Kaliforniya Valisi Gavin Newsom uzun süredir siyasetin içinde. Ankete katılanların yaklaşık yüzde 8'i Demokrat Parti'nin ön seçimlerinde ona oy vereceğini söyledi (AP)

Ankete katılanların yaklaşık yüzde 16'sı, bir sonraki seçimlerde hangi Demokrat adayı destekleyeceğinden emin olmadığını söyledi ve bu durum, muhtemelen en az iki yıl boyunca değişmeyecek.

Ön seçimlerdeki diğer Demokrat adaylar, Kaliforniya Valisi Gavin Newsom, Pensilvanya Valisi Josh Shapiro, Ulaştırma Bakanı Pete Buttigieg, New York Kongre Üyesi Alexandria Ocascio-Cortez ve daha fazlası olabilir.

Ankete katılanların yüzde 8'i ön seçimlerde Newsom'u destekleyeceğini söyledi. Shapiro'ya oy vereceğini belirtenler yüzde 7 oranındayken, yüzde 6 da Buttigieg'i destekleyeceğini bildirdi.

Katılımcıların yüzde 1 ila 4'ü, Ocasio-Cortez, Kentucky Valisi Andy Beshear, New Jersey Senatörü Cory Booker, Maryland Valisi Wes Moore ve Michigan Valisi Gretchen Whitmer gibi diğer seçenekleri destekleyeceğini ifade etti.

Kimin öne çıkacağını söylemek için henüz çok erken ama Harris, başarı ihtimali taşıyan bir kampanya daha yürütmek için gerekli ivmeye ve desteğe sahip.
Independent Türkçe