Estonya, Letonya ve Litvanya'dan G7 ülkelerinin Ukrayna bildirisine destek

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Estonya, Letonya ve Litvanya'dan G7 ülkelerinin Ukrayna bildirisine destek

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Baltık ülkeleri Estonya, Letonya ve Litvanya, G7 ülkelerinin Ukrayna'ya destek deklarasyonuna katıldıklarını duyurdu.

Estonya Başbakanı Kaja Kallas, Litvanya Başbakanı Ingrida Simonyte ve Letonya Başbakanı Krisjanis Karins, konuya ilişkin ortak açıklama yayımladı.

Açıklamada, ülkelerinin özgürlüğünü, bağımsızlığını, egemenliğini ve toprak bütünlüğünü kahramanca savunan Ukrayna halkı ve hükümetine destek ifade edildi.

İlk günden beri Ukrayna'nın yanında olduklarını aktaran liderler, "Zafere kadar Ukrayna'yı desteklemeye ve bağımsızlığını, egemenliğini, güvenliğini, demokrasisini ve refahını korumaya yönelik uluslararası çabalara katkıda bulunmaya devam edeceğiz. Saldırı suçu ve diğer uluslararası suçlardan sorumlu olan herkesten hesap sorulması için çabalarımızı sürdüreceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

Ukrayna'nın NATO üyeliğinin caydırıcılık sağlayacağı belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

Ukrayna'nın mümkün olan en kısa sürede NATO'ya katılması yolunda kararlı desteğimizi sürdüreceğiz. Ukrayna, demokrasi, bireysel özgürlük ve hukukun üstünlüğü gibi ortak ilkelerimizi daha da ileriye götürmeye ve Kuzey Atlantik bölgesinin güvenliğine katkıda bulunmaya hazır olduğunu kanıtlamıştır. Avrupa Birliği (AB) üyeliği yolunda Ukrayna ile yakın işbirliği içerisinde çalışacağız. Tavsiyelerin yerine getirilmesinin değerlendirilmesinin ardından, 2023'te katılım müzakerelerinin başlamasını sabırsızlıkla bekliyoruz. Bu düşünceyle G7 deklarasyonuna katılıyoruz.

ABD, Kanada, Almanya, İngiltere, Fransa, İtalya ve Japonya'dan oluşan G7 ülkeleri, 12 Temmuz'da Ukrayna'ya destek için güvenlik çerçevesi sunan ortak bildiri üzerinde anlaşmıştı.

G7 ülkeleri, Litvanya'nın başkenti Vilnius'ta düzenlenen NATO Zirvesi kapsamında Ukrayna'ya destek için ortak bildiri yayımlamıştı.



ABD, Gazze’de “ölüm tuzağı kuran” yardım kuruluşunu fonluyor

GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)
GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)
TT

ABD, Gazze’de “ölüm tuzağı kuran” yardım kuruluşunu fonluyor

GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)
GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)

ABD, Gazze İnsani Yardım Vakfı'na (Gaza Humanitarian Foundation/GHF) 500 milyon dolar fon sağlamayı planlıyor. 

Kimliğinin paylaşılmaması şartıyla Reuters'a konuşan yetkililer, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın GHF'ye gönderilecek parayı ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı (USAID) fonundan alacağını söylüyor. 

ABD Başkanı Donald Trump, USAID'in faaliyetlerinin askıya alınacağını ve kuruluşun Dışişleri Bakanlığı bünyesine taşınacağını şubatta duyurmuştu.

Kaynaklar, yardımın İsrail tarafından talep edildiğini belirtiyor. Buna göre Tel Aviv yönetimi Washington'la iletişime geçerek GHF'nin 180 günlük faaliyet masraflarının karşılanmasını istedi. 

Gazze'de geçen ay yardım dağıtmaya başlayan ABD ve İsrail destekli kuruluş, çalışmalarını bağımsız şekilde yürüttüğünü savunuyor. Ancak İsrail'in kamu yayıncısı Kan'ın çarşamba günkü haberinde, Binyamin Netanyahu yönetiminin GHF'ye 700 milyon Yeni İsrail Şekeli (yaklaşık 8 milyar TL) fon sağladığı öne sürülmüştü. İsrail Başbakanlık Ofisi ve radikal sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich ise iddiaları yalanlamıştı. 

GHF'nin Gazze'deki faaliyetleri, İsrail bombardımanı altındaki bölgede kaosu daha da artırdı. Reuters'ın aktardığına göre 1-3 Haziran'da GHF'nin yardım noktalarında yaşanan saldırılarda en az 80 Filistinli öldürüldü. AA'nın rakamlarına göre gıda yardımı almak isterken İsrail askerlerinin açtığı ateş sonucu yaşamını yitiren Filistinlilerin sayısı 27 Mayıs'tan bu yana 115’e yükselirken yaralı sayısı 580’i geçti.

Filistinli yetkililer, Netzarim ve Refah bölgelerindeki yardım noktalarının "insani yardım" kisvesi altındaki ölüm tuzaklarına dönüştüğünü ve İsrail'in sivilleri kasıtlı olarak hedef aldığını savunuyor. 

İsrail ordusuysa sivillere doğrudan ateş edilmediğini ve düzenin sağlanması için uyarı atışı yapıldığını öne sürüyor.

Tartışmalı yardım kuruluşunun CEO'su Jake Wood, tarafsızlık ve bağımsızlık ilkeleriyle uyumlu bir şekilde işini yapmasının imkansız olduğunu vurgulayarak 25 Mayıs'ta istifasını açıklamıştı.

Independent Türkçe, Reuters, Times of Israel