Sarkozy: ‘Kaddafi'yi öldürme emrini ben vermedim... Libya'ya katliamları önlemek için müdahale ettik’

Eski Fransa Cumhurbaşkanı yeni kitabında: Kaddafi yandaşları seçim kampanyamı finanse ettikleri söylentisini yayarak benden intikam aldılar

Eski Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, Muammer Kaddafi'nin 2007'deki Paris ziyareti sırasında onunla el sıkışırken (AFP)
Eski Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, Muammer Kaddafi'nin 2007'deki Paris ziyareti sırasında onunla el sıkışırken (AFP)
TT

Sarkozy: ‘Kaddafi'yi öldürme emrini ben vermedim... Libya'ya katliamları önlemek için müdahale ettik’

Eski Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, Muammer Kaddafi'nin 2007'deki Paris ziyareti sırasında onunla el sıkışırken (AFP)
Eski Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, Muammer Kaddafi'nin 2007'deki Paris ziyareti sırasında onunla el sıkışırken (AFP)

Fransa eski Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin bu ayın 22’sinde, cumhurbaşkanlığı döneminin son iki yılını değerlendirdiği ‘The Time of Battles’ adlı kitabı Paris'te Fayard Kitabevi tarafından yayımlanacak. Sağcı Sarkozy, söz konusu yılda ikinci bir dönem için aday oldu, ancak yarışı sosyalist François Hollande'a karşı kaybetti.

Sarkozy, görevi bırakmasının üzerinden 11 yıl geçmesine rağmen Fransız siyaset sahnesinde özelliklede sağcılar arasında hâlâ etkili bir isim.

Sarkozy, geçtiğimiz Çarşamba günü Fransız ‘Le Figaro’ gazetesine verdiği röportajda, göçmenlik dosyalarından banliyölerdeki huzursuzluklara ve Ukrayna'ya kadar Fransa yönetiminin tüm faaliyetlerini eleştirdi.

Sarkozy, Kırım Yarımadası pahasına da olsa Moskova ile bir ‘uzlaşmayı’ savunarak mevcut Fransız dış politikasına karşı olduğunu söyledi. Ayrıca “Her şeyin eski haline dönmesi bir yanılsamadır" dedi.

Röportajın yayımlanmasının hemen ardından Sarkozy'nin sözlerine tepkiler yağdı.

Yeşil Parti'nin önde gelen milletvekillerinden Julian Bayou, LCI televizyonuna verdiği demeçte, Sarkozy’nin açıklamalarını ‘hayali ve şok edici’ bulduğunu belirterek, “Eski bir başkan bunu söylememeli. Sarkozy ‘korkunç bir hata’ yapıyor” dedi. Sarkozy'nin bir Rus sigorta şirketiyle ilişkilerine yönelik devam eden bir soruşturmaya atıfta bulunan Bayou, "Ruslar tarafından satın aldığını öğrendiğinizde bunu daha iyi anlıyorsunuz" şeklinde konuştu.

Ulusal Mali Savcılık, 2021'den bu yana 3 milyon euroluk bir sözleşme hakkında Sarkozy'e yönelik ‘nüfuz-istismar’ ve ‘suç veya kabahat aklama’ şüphesiyle soruşturma yürütüyor.

Fransız gazeteci Frédéric Bayrou, eski Başbakan François Fillon'un petrol sektöründeki faaliyetlerine ve Marine Le Pen liderliğindeki aşırı sağcı Ulusal Birlik Partisi’nin Rusya'dan aldığı banka kredisine atıfta bulunarak, bunun Rusya'nın seçkinler üzerindeki kontrolünün bir başka kanıtı olduğuna inanıyor.

Ayrıca, çoğunluğu oluşturan bir grup olan Avrupa Parlamentosu Üyesi Natalie Loiseau, X platformunda ‘Vladimir Putin'in görüşlerine bağlı olan Avrupa siyasi sınıfının bir kısmını’ kınadı.

Sarkozy'nin, Libya eski Devlet Başkanı Albay Muammer Kaddafi'nin öldürülmesiyle sonuçlanan Libya'ya askeri müdahalede belirleyici bir rol oynadığı ifade edilmişti. Söz konusu röportajda Sarkozy, resmi davetlisi olarak Paris'e konuk olan Kaddafi ile olan ilişkisini ayrıntılı olarak açıkladı. Nitekim Kaddafi bu ziyarette ünlü çadırını Elysee'den birkaç metre uzaklıkta bulunan resmi konuk sarayının avlusuna kurmuştu. Libya dosyasının temeli, eski cumhurbaşkanına yöneltilen, onu cumhurbaşkanlığı sarayına getiren 2007 seçim kampanyasında Libya'dan fon elde etmeye kadar dayanıyor. Skandal, 2012'de araştırma dergisi Media Part’ın Sarkozy'nin ekibi ile Kaddafi'nin ekibi arasında, Kaddafi ile seçim kampanyası için 50 milyon dolar sağlamak üzere anlaştığını gösteren bir anlaşmanın fotoğrafını yayınlamasının ardından patlak vermişti.

Geçtiğimiz Mayıs ayında Cumhuriyet Savcılığı, Sarkozy ve 12 kişi hakkında yolsuzluk, çete kurmak, seçim kampanyasını yasa dışı şekilde finanse etmek ve Libya kamu fonlarını elde etmekle suçladı. Sarkozy başından beri kendisine yöneltilen suçlamaları reddediyor ve yayınlanan belgelerin gerçek olmadığını iddia ediyor.

Sarkozy bu konuda yaptığı açıklamada, 11 yıllık soruşturmaların ardından ‘Libya fonunun izine rastlanmadığını’ ve davanın tamamen uydurma olduğunu, bu iddianın Libya ayaklanması sırasındaki rolü nedeniyle ondan intikam almak isteyen Kaddafi destekçilerinin hayal gücünün bir ürünü olduğunu söyledi.

Sarkozy'nin iddiasına göre ‘Arap Baharı’nın başlaması ve Tunus ve Mısır'ın ardından Libya sokaklarında gösterilerin başlaması, işleri daha da kötü bir noktaya getirdi. Sarkozy, "Daha fazla özgürlük ve demokrasi çağrısında bulunan Libyalıların ayaklanmasıyla karşı karşıya kalan Kaddafi, kan nehirleri ile tehdit ederek asla bırakmadığı çılgınlığına geri döndü" dedi. Eski cumhurbaşkanı, ‘binlerce ölümün acımasız bir diktatör’ tarafından yönetilen rejimin baskısından kaynaklandığını iddia etti. Sarkozy, “Yaşananlar, Fransa ve İngiltere'yi, Arap Birliği'nin talebi üzerine, Güvenlik Konseyi'nin izni ve NATO'nun desteğiyle, krizin kötüleşmesini önlemek için Libya'ya müdahale eden 20 ülkeden oluşan uluslararası bir koalisyon kurmaya itmiştir. Eğer uluslararası müdahale olmasaydı binlerce kişi düşecekti” dedi.

Sarkozy, NATO'nun müdahalesinden ‘pişman olmadığını’ vurgulayarak, Kaddafi'nin devrilmesinin ardından Libya'daki durumla ilgili herhangi bir sorumluluk kabul etmedi. Sarkozy’nin bakış açısına göre sorumluluk, Elysee Sarayı'nda kontrolü ele alan eski Cumhurbaşkanı Hollande'a ve ‘2012'de seçimlerle gelen Libya'da yeni oluşmaya başlayan demokrasiyi terk eden diğer tüm Batılı yetkililere’ ait.

Sarkozy, ABD eski Başkanı Barack Obama'nın, görevi esnasında yaptığı ‘en büyük hatanın’ Libya dosyası olduğunu söylediğini açıkladı. Son olarak Sarkozy, Kaddafi’yi öldürme emrini kendisinin verdiği söylentilerini reddederek, yaşananların ‘NATO gözetiminde koordineli bir kolektif eylem’ olduğunu vurguladı. Askeri bilgilere göre Kaddafi'nin güneye doğru gitmek üzere Trablus'tan ayrıldığı sırada konvoyunu bombalayan uçak bir Fransız Mirage'ıydı. Bombalamanın ardından Kaddafi, kendisini tasfiye eden bir askeri grubun eline geçti.



Ayyaş'tan Sinwar'a İsrail tarafından öldürülen en önde gelen Hamas liderleri kimlerdir?

Ayyaş'tan Sinwar'a İsrail tarafından öldürülen en önde gelen Hamas liderleri kimlerdir?
TT

Ayyaş'tan Sinwar'a İsrail tarafından öldürülen en önde gelen Hamas liderleri kimlerdir?

Ayyaş'tan Sinwar'a İsrail tarafından öldürülen en önde gelen Hamas liderleri kimlerdir?

İsrail dün, Hamas siyasi bürosu başkanı Yahya Sinvar'ın güney Gazze Şeridi'nde öldürüldüğünü duyurdu. İbrani devletinin 7 Ekim 2023'teki saldırıdan sorumlu tuttuğu Sinvar'dan önce, İsrail tarafından gerçekleştirilen ya da İsrail’in suçlandığı suikastlarda birçok Hamas lideri öldürülmüştü

Şarku’l Avsat Hamas’ın öldürülen en önde gelen liderlerini derledi:

Yahya Ayyaş

Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el Kassam Tugayları'nın liderlerinden Yahya Ayyaş, 5 Ocak 1996'da Gazze'de cep telefonu patlaması sonucu öldürüldü. İsrail İç Güvenlik Teşkilatı (Şin Bet), "Mühendis" olarak bilinen Ayyaş'ın öldürülmesine karışmakla suçlandı.

Salah Şehade

Hamas'ın askeri kanadının kurucusu Salah Şehade, İsrail'in 22 Temmuz 2002 tarihinde Gazze'de bir binaya düzenlediği hava saldırısında öldürüldü. Saldırı Şehade’nin eşi, kızı ve sekiz çocuğunun da aralarında bulunduğu 15 sivilin ölümüne neden oldu.

İsmail Ebu Şanab

Hareketin kurucularından ve en önde gelen siyasi liderlerinden biri olan İsmail Ebu Şanab, 22 Ağustos 2003 tarihinde İsrail'in arabasına düzenlediği füze saldırısında öldürüldü.

Ahmed Yasin

Hamas'ın kurucusu Ahmed Yasin, 22 Mart 2004 günü şafak vakti, Gazze'de camiden ayrıldıktan kısa bir süre sonra sakat şeyhi hedef alan İsrail helikopteri tarafından düzenlenen saldırıda suikasta kurban gitti.

Abdulaziz Rantisi ve İzzedin Şeyh Halil

Bir aydan kısa bir süre sonra, Şeyh Yasin liderliğindeki hareketin halefi Abdülaziz Rantisi de bir İsrail saldırısında aynı kaderi paylaştı. Aynı yılın Eylül ayında hareketin yetkilisi İzzedin Şeyh Halil, arabasına yerleştirilen bombanın patlaması sonucu öldürüldü.

Reyyan ve Siam

Hareketin en önemli siyasi ve askeri liderlerinden biri olan Nizar Reyyan, 1 Ocak 2009'da İsrail askeri operasyonu sırasında düzenlenen saldırıda öldü; bu operasyonda dört eşi ve 12 çocuğundan 10'u da öldürüldü.

On beş yıl sonra, başka bir saldırı, Hamas'ın parlamento seçimlerindeki zaferinden sonra İçişleri Bakanı olarak görev yapan, hareketin en önde gelen liderlerinden biri olan Said Siam'ın öldürülmesine yol açtı.

Mahmud El Mebhuh

Hareketin askeri yetkililerinden Mahmud el-Mebhuh, 20 Ocak 2010'da Dubai'de bir otel odasında öldürülmüş olarak bulundu. Hareket ve emirlik polisi, İsrailli ajanları sahte yabancı pasaportlar kullanarak operasyonun arkasında olmakla suçladı.

Ahmed el Caberi

İsrail, Gazze Şeridi'ndeki silahlı gruplara karşı Bulut Sütunu Operasyonu'nu 14 Kasım 2012 tarihinde Kassam Tugayları komutan yardımcısı Ahmed el-Caberi'nin arabasını hedef alan bir füze saldırısı sonucu öldürülmesiyle başlattı.

Refah'ta üç lider

İsrail'in 21 Ağustos 2014'te Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah şehrine düzenlediği hava saldırısı, El Kassam Tugayları'nın üç askeri komutanının öldürülmesine yol açtı: Muhammed Ebu Şamala, Raid El-Attar ve Muhammed Berhum.

Salih el-Aruri

Gazze Şeridi'nde Ekim 2023 Savaşı'nın başlamasından aylar sonra, hareketin siyasi büro başkan yardımcısı Salih el-Aruri ve bazı arkadaşları, 2 Ocak 2024'te Beyrut'un güney banliyösündeki bir binayı hedef alan ve İsrail'e atfedilen bir hava saldırısında suikasta kurban gitti.

İsmail Heniyye

Hamas siyasi bürosu başkanı İsmail Heniyye, 31 Temmuz'da yeni Cumhurbaşkanı Mesut Pezeşkiyan'ın yemin törenine katılmak üzere gittiği kuzey Tahran'daki konutunda suikasta uğradı.

İran, Hamas ve Lübnan Hizbullahı operasyonun arkasında İsrail'i suçlarken, İbrani devleti konu hakkında yorum yapmadı. İran Devrim Muhafızları, Heniyye'nin bir binadaki dairesini hedef alan kısa menzilli mermiyle öldürüldüğünü doğruladı. Hamas, 6 Ağustos'ta Yahya Sinvar'ın Haniyye'nin halefi olarak seçildiğini duyurdu.

Yahya Sinvar

İsrail ordusu, 17 Ekim 2024’te, İsrail'in 7 Ekim 2023 saldırısının ana planlayıcılarından biri olmakla suçladığı Sinvar'ı öldürdüğünü duyurdu. Ordu, Sinvar'ın çarşamba günü güney Gazze Şeridi'nde düzenlenen askeri operasyonda kazara öldürüldüğünü açıkladı.