Ukrayna’nın SİHA saldırılarının Rusya’nınkinden daha etkili olmasının nedeni nedir?

Polisler, bir SİHA’nın düşmesinin ardından Moskova’nın ticari merkezindeki hasarlı bir binanın yanında (EPA)
Polisler, bir SİHA’nın düşmesinin ardından Moskova’nın ticari merkezindeki hasarlı bir binanın yanında (EPA)
TT

Ukrayna’nın SİHA saldırılarının Rusya’nınkinden daha etkili olmasının nedeni nedir?

Polisler, bir SİHA’nın düşmesinin ardından Moskova’nın ticari merkezindeki hasarlı bir binanın yanında (EPA)
Polisler, bir SİHA’nın düşmesinin ardından Moskova’nın ticari merkezindeki hasarlı bir binanın yanında (EPA)

Ukrayna’nın silahlı insansız hava araçları (SİHA) ile düzenlediği son saldırılar, Rusların kendilerini savunabileceğine dair inancını yerle bir etti. 

Şarku’l Avsat’ın The Telegraph gazetesinden aktardığı habere göre, Ağustos ortasında Moskova’nın merkezini hedef alan saldırılardan, bu hafta çok sayıda Rus askeri havaalanına ve üssüne düzenlenen saldırıya kadar, Ukrayna, tek yönlü saldırı SİHA’ları veya kamikaze drone’ları olarak bilinen silahların akıllıca kullanılmasının modern hava savunma sistemleri için sorun teşkil edebileceğini gösterdi.

Dikkatli gözlemciler, Ukrayna’ya ait SİHA’ların, Rusya’nın geçen yıl Ekim ayından bu yana Ukrayna şehirleri ve sivilleri vurmak için kullandığı İran yapımı Şahid kamikaze drone’lardan şekil ve işlev açısından pek farklı görünmediğini fark etti.

Ukrayna’ya ait SİHA’lar, Şahid tipi kamikaze drone’larla pek çok benzerliğe sahip gibi görünüyor. Bunların her ikisi de pervanelerle çalışıyor ve yüzlerce kilometre uzaktaki hedefleri vurmak için yavaşça uçabiliyor. 

Rusya liderleri, İran yapımı Şahid tipi kamikaze drone’ları kritik altyapıyı tehdit etmek, Ukrayna’nın hava savunma füzelerini tüketmek ve şimdi de Kiev’in yurt dışına tahıl ihraç etme kabiliyetini tehdit etmek için kullandı. 

Bu silahlar, füzelere göre daha az güce sahip olmalarına rağmen, önemli ölçüde daha ucuzlar.

Ukrayna’ya ait SİHA’lar ve Rusya’nın kullandığı İran yapımı Şahid kamikaze drone’lar eğer bu kadar benziyorlarsa, Ukrayna’nın SİHA’ları neden daha fazla etkili oluyor? 

ABD Savunma Bakanlığı’nda eski bir analist olan Marcel Plichta imzalı habere göre, bu iki silah arasındaki temel fark Ukrayna’nın hedeflediği şeydir. 

Rusya’nın üslerine, gemilerine ve uçaklarına yapılan saldırılar, Rusya’nın savaşma kabiliyetini önemli derecede zayıflatıyor.

Çünkü bu saldırılar, Rus yetkilileri sınırın yüzlerce kilometre yakınındaki her tesis için yeterince koruma sağlamaya zorluyor.

Rusya, Ukrayna uçaklarını yeterince tehdit edecek ve her potansiyel hedefi koruyacak yeterli hava savunmasına sahip değil.

Buna karşın Rusya’nın saldırıları ise, doğrudan sivil nüfusu hedef alıyor.

Ukrayna’nın işgal altındaki Kırım’ı Rusya’ya bağlayan Kerç Köprüsü’nü vurmasının hemen ardından gerçekleşenler gibi bazı Rus saldırılarının zamanlaması, Ukrayna’yı vurma kararlarının askeri faydadan ziyade intikam ve çatışmanın anlatısını kontrol etme amaçlı olduğunu gösteriyor.

Moskova’daki bir yerleşim bölgesine yapılan saldırı gibi bazı Ukrayna saldırıları misilleme amaçlı yapılmış olabilir, ancak çoğunluğu ya Rus ordusunu ya da önemli bir gelir kaynağı olan petrolü hedef alıyor.

Ukrayna’nın dış ortaklardan sürekli istihbarat ve maddi desteğe ihtiyaç duyduğu bir dönemde, savaşı Rus topraklarına taşımak isteseler bile, ahlaki üstünlüğü kaybetmek Ukraynalı komutanların çıkarına değil.

Kiev’in daha fazla SİHA üretme yeteneği arttıkça, Moskova yetkilileri sıkıntıyı hissetmeye başlayacak. 

Uçak ve gemiler hızlı bir şekilde hareket ettirilebilir ancak hangarlar, havaalanları ve depolar sabit olduğu için Ukrayna ticari uydu görüntülerini kullanarak buradaki faaliyetleri izleyebilir. 

Ukrayna’nın saldırıları henüz Rusya’nınki kadar kapsamlı ve yoğun olmasa da, Kremlin yakın zamanda her gün düzinelerce SİHA saldırı ihtimaliyle karşı karşıya kalabilir.



ABD, Gazze’de “ölüm tuzağı kuran” yardım kuruluşunu fonluyor

GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)
GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)
TT

ABD, Gazze’de “ölüm tuzağı kuran” yardım kuruluşunu fonluyor

GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)
GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)

ABD, Gazze İnsani Yardım Vakfı'na (Gaza Humanitarian Foundation/GHF) 500 milyon dolar fon sağlamayı planlıyor. 

Kimliğinin paylaşılmaması şartıyla Reuters'a konuşan yetkililer, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın GHF'ye gönderilecek parayı ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı (USAID) fonundan alacağını söylüyor. 

ABD Başkanı Donald Trump, USAID'in faaliyetlerinin askıya alınacağını ve kuruluşun Dışişleri Bakanlığı bünyesine taşınacağını şubatta duyurmuştu.

Kaynaklar, yardımın İsrail tarafından talep edildiğini belirtiyor. Buna göre Tel Aviv yönetimi Washington'la iletişime geçerek GHF'nin 180 günlük faaliyet masraflarının karşılanmasını istedi. 

Gazze'de geçen ay yardım dağıtmaya başlayan ABD ve İsrail destekli kuruluş, çalışmalarını bağımsız şekilde yürüttüğünü savunuyor. Ancak İsrail'in kamu yayıncısı Kan'ın çarşamba günkü haberinde, Binyamin Netanyahu yönetiminin GHF'ye 700 milyon Yeni İsrail Şekeli (yaklaşık 8 milyar TL) fon sağladığı öne sürülmüştü. İsrail Başbakanlık Ofisi ve radikal sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich ise iddiaları yalanlamıştı. 

GHF'nin Gazze'deki faaliyetleri, İsrail bombardımanı altındaki bölgede kaosu daha da artırdı. Reuters'ın aktardığına göre 1-3 Haziran'da GHF'nin yardım noktalarında yaşanan saldırılarda en az 80 Filistinli öldürüldü. AA'nın rakamlarına göre gıda yardımı almak isterken İsrail askerlerinin açtığı ateş sonucu yaşamını yitiren Filistinlilerin sayısı 27 Mayıs'tan bu yana 115’e yükselirken yaralı sayısı 580’i geçti.

Filistinli yetkililer, Netzarim ve Refah bölgelerindeki yardım noktalarının "insani yardım" kisvesi altındaki ölüm tuzaklarına dönüştüğünü ve İsrail'in sivilleri kasıtlı olarak hedef aldığını savunuyor. 

İsrail ordusuysa sivillere doğrudan ateş edilmediğini ve düzenin sağlanması için uyarı atışı yapıldığını öne sürüyor.

Tartışmalı yardım kuruluşunun CEO'su Jake Wood, tarafsızlık ve bağımsızlık ilkeleriyle uyumlu bir şekilde işini yapmasının imkansız olduğunu vurgulayarak 25 Mayıs'ta istifasını açıklamıştı.

Independent Türkçe, Reuters, Times of Israel