Nijerya, G20’ye katılmak istiyor

Nijerya Cumhurbaşkanı Tinubu, Hindistan Başbakanı Modi’nin daveti üzerine G20 zirvesine katılacak.

Nijerya Cumhurbaşkanı Bola Tinubu. (AP)
Nijerya Cumhurbaşkanı Bola Tinubu. (AP)
TT

Nijerya, G20’ye katılmak istiyor

Nijerya Cumhurbaşkanı Bola Tinubu. (AP)
Nijerya Cumhurbaşkanı Bola Tinubu. (AP)

Nijerya Cumhurbaşkanı Bola Tinubu’nun sözcüsü Aguri Ngilal dün yaptığı açıklamada, Nijerya’nın riskleri ve faydaları hakkındaki görüşmelerin tamamlanmasının ardından G20’ye katılmayı düşündüğünü söyledi.

Şarku’l Avsat’ın Reuters haber ajansından aktardığına göre, Ngilal, Tinubu’nun Hindistan Başbakanı Narendra Modi’nin daveti üzerine G20 zirvesine katılmak üzere bugün Hindistan’a gideceğini sözlerine ekledi.

Ngilal yaptığı açıklamada, “Nijerya’nın G2O’ye üyeliği arzu edilir olsa da hükümet bu üyeliğin yararlarını ve risklerini tespit etmek amacıyla kapsamlı görüşmeler yapacak. Tinubu’nun zirvesine katılımı Nijerya’nın bloğa üyeliğini destekleme hedeflerinden biri” dedi.

Ngilal, Tinubu’nun Nijerya’da yabancı yatırımları teşvik etmeye ve altyapı geliştirmeye yönelik küresel sermayeyi çekmek için G20 zirvesine katılacağını belirtti.

Yeni Nijerya hükümeti, rekor borç, zayıf para birimi ve çift haneli enflasyon nedeniyle zorluklarla karşılaşan ekonomisini güçlendirmeye çalışırken, istihdam yaratmak için borçlanmaya güvenmek yerine yatırımı teşvik etmeye çalışıyor.

Tinubu, Nijerya’nın son yıllarda gördüğü en büyük reformları başlattı. Bu, yatırımcılar tarafından memnuniyetle karşılandı, ancak bu reformlar, yaşam maliyeti krizinin ağırlığı altında ezilen Nijerya halkı için daha fazla sorun yarattı.

Tinubu, dışişleri, maliye ve ticaret bakanlarının da aralarında bulunduğu bakanlarla birlikte zirveye katılacak.

Güney Afrika, dünyanın en önemli sanayileşmiş ülkelerini içeren G20’ye üye olan tek Afrika ülkesi.



Harvard Üniversitesi: Trump yönetimi taleplerini artırdı

ABD’nin Massachusetts eyaletinde bulunan Harvard Üniversitesi'nde John Harvard'ın heykeli etrafında toplanan öğrenciler (Getty - AFP)
ABD’nin Massachusetts eyaletinde bulunan Harvard Üniversitesi'nde John Harvard'ın heykeli etrafında toplanan öğrenciler (Getty - AFP)
TT

Harvard Üniversitesi: Trump yönetimi taleplerini artırdı

ABD’nin Massachusetts eyaletinde bulunan Harvard Üniversitesi'nde John Harvard'ın heykeli etrafında toplanan öğrenciler (Getty - AFP)
ABD’nin Massachusetts eyaletinde bulunan Harvard Üniversitesi'nde John Harvard'ın heykeli etrafında toplanan öğrenciler (Getty - AFP)

ABD’nin Massachusetts eyaletinde bulunan Harvard Üniversitesi tarafından dün yapılan bir açıklamada, Başkan Donald Trump'ın yönetiminin zorlu taleplerini artırdığı belirtildi. Açıklamada bunun hükümet yetkililerinin söz konusu talepleri detaylandıran bir mektubu izinsiz olarak gönderdiklerine dair bir raporun yayınlanmasına rağmen gerçekleştiği belirtildi.

New York Times (NYT) gazetesi, cuma akşamı geç saatlerde, ismi açıklanmayan kaynakların, hükümet avukatlarından 11 Nisan'da Harvard Üniversitesi’ne ulaşan bir mektubun, ABD Başkanı Donald Trump'ın yönetimindeki üst düzey yetkililer onaylamadan ya da yayınlanması için yeşil ışık yakmadan gönderildiğini söylediklerini bildirdi.

Reuters'ın aktardığına göre Harvard Üniversitesi, mektubun kendisine ulaşmasından üç gün sonra üniversitenin işe alma, öğrenci kabul etme ve direktif verme hakları konusunda ‘hükümete tavizler verilmesi’ anlamına geldiğini söylediği taleplerin çoğunu reddetti.

Bunun üzerine Trump yönetimi, üniversiteye sağlanan 2,3 milyar dolarlık fonu dondurdu. Ayrıca üniversitenin vergiden muaf edilme statüsünü ve yabancı öğrenci kaydetme yetkisini geri almakla tehdit etti. Trump yönetimi, üniversitenin dış ilişkileri, öğrencileri ve öğretim üyeleri hakkında bilgi de talep etti.

ABD Başkanı Trump, ocak ayında göreve başlamasından bu yana geçtiğimiz yıl Filistin yanlısı protestoları kötü idare ettikleri ve kampüslerde antisemitizmin yayılmasına izin verdikleri gerekçesiyle ABD'nin önde gelen üniversitelerine baskı yapmaya devam ediyor.

Ancak aralarında bazı Yahudi grupların da bulunduğu protestocular, İsrail'in Gazze Şeridi’ndeki eylemlerine yönelik eleştirilerinin yanlış bir şekilde antisemitizmle bir tutulduğunu vurguluyor.