Blinken, Ukrayna'nın Rus filosuna saldırısını engellediği iddia edilen Musk'ı suçlamaktan kaçındı

ABD Dışişleri Bakanı Blinken, Elon Musk'ın, Ukrayna'nın geçen yıl Kırım’da Rusya donanmasına yönelik planladığı saldırıyı engellediği iddialarına yönelik soruları yanıtlamaktan kaçınırken, CNN sunucusu Jake Tapper'ın eleştirilerine maruz kaldı

Antony Blinken (AA)
Antony Blinken (AA)
TT

Blinken, Ukrayna'nın Rus filosuna saldırısını engellediği iddia edilen Musk'ı suçlamaktan kaçındı

Antony Blinken (AA)
Antony Blinken (AA)

Blinken, hafta sonu CNN'de Jake Tapper'ın sunduğu "State of Union" programına konuk oldu.

Elon Musk'ın Ukrayna'nın saldırılarını önlemekle gündemde olduğunu anımsatan Tapper, bunun bir sonucu olup olmayacağını sordu.

Blinken ise soruyu doğrudan yanıtlamaktan kaçınarak, Starlink'in Ukrayna'daki iletişim için "hayati" olduğunu belirtti.

ABD Dışişleri Bakanı Blinken, "Bizim beklentimiz Starlink teknolojisinin tamamen Ukraynalıların kullanımına sunulması" dedi.

"Starlink'in Ukrayna için önemli bir teknoloji olmasıyla ilgileniyorum"

Tapper bunun üzerine "Musk, Rusya'nın nükleer silahla yanıt vereceği endişesiyle bu saldırıya izin vermediğini söylemiş ve bunun dayanağının üst düzey Rus yetkililerle yaptığı görüşmeler olduğunu söylemiş. Musk'ın kendi başına diplomatik temaslarda bulunmasından endişeli misiniz? Gerçekten bu durum sizi hiç endişelendirmiyor mu?" sorusunu yöneltti.

Blinken ise "Gerçekten ne olmuş ya da olmamış olabileceğiyle ilgili konuşamam. Bilmiyorum. Ben Starlink'in Ukrayna için önemli bir teknoloji olmasıyla ilgileniyorum" yanıtını verdi.

Tapper ise "Görünene göre, Starlink o kadar önemli ki, ABD hükümeti normalde çok şey söyleyebileceğini düşündüğüm bir konu hakkında, bunları yapan kaprisli bir milyarderi gücendirme riskini almak istemiyor" diyerek başka soruya geçti.

Elon Musk, Ukrayna'nın Kırım'da Rus filosuna yönelik saldırısını engellemekle gündemde

Walter Isaacson'ın 12 Eylül’de piyasaya çıkacak "Elon Musk" adlı biyografi kitabından medyada yayımlanan alıntılar, teknoloji milyarderinin Ukrayna-Rusya Savaşı'ndaki rolü konusunda yeni bir tartışma başlatmıştı.

Alıntılara göre, Musk, Ukrayna'nın 2022'de Kırım'daki Rus deniz filosuna yönelik denizaltı drone saldırısını engellemek için Starlink uydu mühendislerine gizlice şirketinin Kırım kıyısı yakınındaki uydu iletişim ağını kapatmalarını emretti.

Musk'ın, Ukraynalı yetkililerin kendisine uyduları tekrar acil açması için yalvarmasına neden olan kararının, Kırım'a yönelik bir Ukrayna saldırısının "küçük bir Pearl Harbor" olayına dönüşebileceği ve Rusya'nın nükleer silahlarla karşılık vereceğine dair şiddetli bir korkudan kaynaklandığı ifade edildi.

"SpaceX, büyük bir savaş eyleminin suç ortağı olacaktı"

Musk, ilk önce CNN'de yayımlanan Isaacson'un kitabındaki alıntılarla ilgili tartışmalara, kendisine ait X sosyal medya platformundan yaptığı paylaşımla cevap vermişti.

Starlink uydularının Kırım üzerinde hiçbir zaman aktif hale getirilmediğini savunan Musk, "Starlink'in Sivastopol'a kadar etkinleştirilmesi için hükümet yetkililerinden acil bir talep geldi. Açıkça görülen niyet, demirli halde bulunan Rus filosunun çoğunu batırmaktı" ifadesini kullanmıştı.

Musk, alıntılardaki iddiaları doğrulayarak, "Eğer onların isteklerini kabul etmiş olsaydım, SpaceX büyük bir savaş eyleminin ve çatışmaların tırmanmasının açıkça suç ortağı olacaktı" değerlendirmesinde bulunmuştu.

Ukrayna-Rusya Savaşı'nın başladığı ilk günlerde artan bir şekilde Ukrayna'ya uydu iletişim desteği sağlayan Starlink’in, halen Ukrayna ordusunun yanı sıra ülkedeki hastane ve diğer sivil alanlarda kullanılan 42 binden fazla uydu terminalinin bulunduğu kaydediliyor.



Rapor: İran, 12 günlük savaş sırasında 5 İsrail askeri üssünü doğrudan vurdu

 İsrail'in orta kesiminde İran'ın füze saldırısı sonucu yıkılan konutların enkazını inceleyen İsrail askerleri (AP)
İsrail'in orta kesiminde İran'ın füze saldırısı sonucu yıkılan konutların enkazını inceleyen İsrail askerleri (AP)
TT

Rapor: İran, 12 günlük savaş sırasında 5 İsrail askeri üssünü doğrudan vurdu

 İsrail'in orta kesiminde İran'ın füze saldırısı sonucu yıkılan konutların enkazını inceleyen İsrail askerleri (AP)
İsrail'in orta kesiminde İran'ın füze saldırısı sonucu yıkılan konutların enkazını inceleyen İsrail askerleri (AP)

The Telegraph’ın ulaştığı radar verilerine göre, İran füzeleri 12 günlük savaş sırasında beş İsrail askeri tesisini doğrudan vurmuş görünüyor.

Söz konusu saldırılar İsrailli yetkililer tarafından duyurulmadı. Katı askeri sansür yasaları nedeniyle ülke içinden rapor edilemiyor.

Bu saldırılar, her iki tarafın da mutlak zafer iddiasında bulunmaya çalıştığı iki düşman arasındaki sözlü savaşı daha da karmaşık hale getirecek.

İran'ın dini lideri Ali Hamaney (AFP)İran'ın dini lideri Ali Hamaney (AFP)

Savaş bölgelerindeki bomba hasarını tespit etmek için uydu radar verilerini kullanma konusunda uzman olan ABD merkezli Oregon Eyalet Üniversitesi akademisyenleri yeni verileri The Telegraph ile paylaştı.

Raporlara göre İsrail'in kuzey, güney ve orta kesimlerinde, aralarında büyük bir hava üssü, bir istihbarat toplama merkezi ve bir lojistik üssünün de bulunduğu, daha önce rapor edilmemiş beş askeri tesis İran füzeleriyle vuruldu.

The Telegraph'ın dün temas kurduğu İsrail ordusu yetkilileri, füze önleme oranları ya da üslerine verilen hasar konusunda yorum yapmayacaklarını ifade etti.

Bir ordu sözcüsü, “Söyleyebileceğimiz tek şey, ilgili tüm birimlerin operasyon boyunca operasyonel sürekliliği koruduğudur” dedi.

Askeri tesislere yönelik bu saldırılar, İsrail'in hava savunma sistemlerini deldiği bilinen, konut ve sanayi altyapısında büyük hasara yol açan 36 diğer saldırıya ilave olarak yapıldı.

Ülke genelinde konutlarda meydana gelen ciddi hasara rağmen sadece 28 İsraillinin hayatını kaybetmesi, ülkenin sofistike uyarı sisteminin ve halkın sığınakları disiplinli bir şekilde kullanmasının göstergesi.

İran'dan İsrail'e fırlatılan balistik füzeler Kudüs semalarında görülüyor. (EPA)

İran'dan İsrail'e fırlatılan balistik füzeler Kudüs semalarında görülüyor. (EPA)

Şarku’l Avsat’ın The Telegraph’tan aktardığına göre İran füzelerinin büyük çoğunluğu önlenirken, sınırı geçmeyi başaran füzelerin oranı 12 günlük savaşın ilk sekiz gününde günden güne arttı.

Bunun nedenleri net olmamakla birlikte, gelişmiş ateşleme teknikleri ve İran'ın gelişmiş füzeler kullanıyor olma ihtimali olabilir.

Demir Kubbe, İsrail'in en ünlü hava savunma sistemi olsa da aslında havan topları gibi kısa menzilli mermilere karşı koruma sağlamak üzere tasarlanmıştır ve ülkenin kullandığı ‘katmanlı’ hava savunma sisteminin sadece bir parçasıdır.

Orta katmanda, 300 kilometreye kadar menzile sahip insansız hava araçları (İHA) ve füzeleri engellemek için optimize edilmiş Davut Sapanı hava savunma sistemi yer alıyor. En üstte ise uzun menzilli balistik füzeleri atmosfere girmeden önce etkisiz hale getiren Arrow (HITS) sistemi yer alıyor.

Sadece 9,7 milyon nüfuslu küçük bir ülke olan İsrail'de, ülkenin ünlü füze savunma sistemlerinin ihlal edilmesi şok etkisi yarattı.

Ülke içinde askeri hedeflerin vurulduğuna dair şüpheler arttı.

Ülkenin en tanınmış gazetecilerinden biri olan Kanal 13 televizyonundan Raviv Drucker geçen hafta şunları söyledi: “İran'ın füze saldırılarının birçoğu İsrail askeri üslerinde, bugüne kadar halen haber yapmadığımız stratejik yerlerde gerçekleşti... Bu durum insanların İranlıların ne kadar isabetli olduklarını ve pek çok yerde ne kadar büyük bir yıkıma yol açtıklarını anlamamalarına neden oldu.”

Oregon Eyalet Üniversitesi'nde araştırmacı olan Corey Sher, biriminin hem İsrail hem de İran'daki füze hasarının daha kapsamlı bir değerlendirmesi üzerinde çalıştığını ve sonuçları yaklaşık iki hafta içinde yayınlayacağını açıkladı.

Sher, hasarı değerlendirmek için kullandıkları radar sistemi verilerinin patlamaları tespit etmek için yapılı çevredeki değişiklikleri ölçtüğünü ve saldırıların kesin olarak doğrulanması için ya söz konusu askeri alanlardaki saha raporlarının ya da uydu görüntülerinin gerektiğini ifade etti.

The Telegraph tarafından yapılan veri analizi, ABD ve İsrail savunma sistemlerinin genel olarak iyi bir performans sergilediğini, ancak savaşın yedinci gününde füzelerin yaklaşık yüzde 16'sının geçmesine izin verdiğini gösteriyor.

Bu, İsrail ordusunun daha önce yaptığı ve başarı oranını ‘yüzde 87’ olarak veren tahminle büyük ölçüde uyumlu.