El Kaide'ye 11 Eylül'den 22 yıl sonra ne oldu?

Örgüt ‘ez-Zevahiri'nin halefini’ beklerken olası kriz fırsatlarını da kolluyor.

Saldırıya uğrayan New York'taki Dünya Ticaret Merkezi. (AFP arşiv)
Saldırıya uğrayan New York'taki Dünya Ticaret Merkezi. (AFP arşiv)
TT

El Kaide'ye 11 Eylül'den 22 yıl sonra ne oldu?

Saldırıya uğrayan New York'taki Dünya Ticaret Merkezi. (AFP arşiv)
Saldırıya uğrayan New York'taki Dünya Ticaret Merkezi. (AFP arşiv)

ABD, El-Kaide tarafından gerçekleştirilen 11 Eylül 2001 Saldırıları’nın 22’inci yıl dönümünü pazartesi günü andı.

ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris, New York Manhattan'daki Dünya Ticaret Merkezi kulelerinde yaşamını yitirenler için yapılan anıtın önünde düzenlenen anma törenine ve askeri yetkililer Washington'daki Pentagon karargahı önünde gerçekleştirilen etkinliğe katılırken, Başkan Joe Biden da Hindistan ve Vietnam'ı gezisinin sonunda Alaska eyaletine gitti. Anchorage'da saldırıların yıl dönümünde bir konuşma yapması bekleniyor.

Bundan 22 yıl önceki söz konusu terör saldırısı, unutulmuş büyük bir olay gibi görünüyor. New York, Washington ve Pennsylvania'da kaçırılan sivil uçakları kullanarak bu saldırıları gerçekleştiren El Kaide'nin geçmişte yarattığı tehdit büyük ölçüde ortadan kalktı. Amerikalılar, dünyanın dört bir yanındaki çok sayıda ülkeyle birlikte, örgütü ve önde gelen liderlerini ortadan kaldırmayı başardı. Öyle ki on yıl önceki terör tehdidi artık El Kaide'yle değil, aşırılıkçı arenadaki ana rakibiyle bağlantılıydı: DEAŞ.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre ABD’li yetkililer yaptıkları açıklamalarda Kabil'de öldürülmesinin üzerinden bir yıldan fazla bir süre geçmesine rağmen El Kaide’nin, Eymen ez-Zevahiri'nin yerine geçen yeni lideri konusunda tamamen sessizliğini koruduğunu vurguluyor. Bugün örgütün Taliban yönetimi altındaki Afganistan'da yeniden toparlanacağına dair korkular var. Ayrıca örgütün bazı Afrika ülkelerinde hüküm süren kaos ortamını, bu bölgede daha fazla yayılmak için kullanmasından da endişe ediliyor.



Cumhuriyetçilerin yüzde 14'ü Trump'ın seçimi kaybetmesi halinde ‘kayıtsız kalmayacak’

ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)
ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)
TT

Cumhuriyetçilerin yüzde 14'ü Trump'ın seçimi kaybetmesi halinde ‘kayıtsız kalmayacak’

ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)
ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)

USA Today'in haberine göre, yapılan bir araştırmada Cumhuriyetçilerin yaklaşık yarısı, adayları Donald Trump'ın Demokrat rakibi Kamala Harris karşısında kaybetmesi halinde ABD başkanlık seçimlerinin sonuçlarını kabul etmeyeceklerini söylerken, bazıları da ‘kayıtsız kalmayacaklarını ve seçimin sonucunu iptal etmek için harekete geçeceklerini’ ileri sürdü.

100'den fazla ülkede hukukun üstünlüğünü ilerletmek için çalışan Dünya Adalet Projesi (WJP) tarafından yapılan araştırmada, Demokratların yaklaşık dörtte birinin Harris'in kaybetmesi halinde sonuçları kabul etmeyecekleri ve Cumhuriyetçilere kıyasla daha az sayıda olmak üzere bazı Demokratların sonuçları ‘iptal ettirmek için harekete geçecekleri’ bildirildi.

Ankette katılımcılara seçim sonuçlarını bozmak için ne tür bir ‘eylemde’ bulunacakları sorulmadı.

Söz konusu ankete göre, Cumhuriyetçilerin yüzde 46'sı ve Demokratların yüzde 27'si adaylarının kaybetmesi halinde sonucu kabul etmeyeceklerini belirtti. Ayrıca Cumhuriyetçilerin yüzde 14'üne karşılık Demokratların yüzde 11'i ‘harekete geçeceklerini’ söyledi.

xcvd

WJP Direktörü Elisabeth Andersen sonuçların ‘ürkütücü’ olduğunu ve Amerikalıların neredeyse üçte birinin kendi adaylarının kaybetmesi halinde başkanlık seçimlerinin sonuçlarını kabul etmek istemediğini gösterdiğini vurguladı.

Sonuçlara göre Cumhuriyetçilerin sadece yüzde 29'u seçim sürecinin yolsuzluktan arınmış olduğunu söylerken, bu oran Demokratlarda yüzde 56.

Andersen, “Özellikle Cumhuriyetçiler arasında, ancak bazı bölgelerde de Demokratlar arasında bu sürece güvenin çok düşük olduğunu görebilirsiniz. Dolayısıyla bu sonuç bize seçim sonrasında yaşanabilecek potansiyel çatışmanın bir göstergesi gibi görünüyor” ifadelerini kullandı.

USA Today, New York Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ndeki Brennan Adalet Merkezi tarafından mayıs ayında yapılan ve seçim görevlilerinin yüzde 36'sının taciz ya da kötü muameleye maruz kaldığını, yüzde 16'sının tehdit edildiğini ve her 10 görevliden 7'sinin tehditlerin 2020 seçimlerinden bu yana arttığını söylediğini ortaya koyan bir araştırmaya işaret etti.