Putin: Trump'a yönelik soruşturma süreci, Amerikan siyasi sisteminin çürümüşlüğünü gösteriyor

Vladimir Putin, Donald Trump’a yönelik soruşturma sürecine dair açıklamalarda bulundu

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)
TT

Putin: Trump'a yönelik soruşturma süreci, Amerikan siyasi sisteminin çürümüşlüğünü gösteriyor

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Vladivostok'taki Doğu Ekonomi Forumu'nda katıldığı ana oturumda, Rus ekonomisi ve küresel gelişmeler hakkında konuştu.

Rus rublesinin, son dönemde yabancı para birimleri karşısında değer kaybetmesinin endişe yaratmadığını kaydeden Putin, "Bu elbette Rusya Merkez Bankası ve Rus hükümetindeki mali otoritelerin özenle araştırmaları gerektiren bir konu. Ama genel olarak burada aşılmayacak bir sorun ya da zorluk olduğunu düşünmüyorum" ifadelerini kullandı.

Putin, Rusya’da özel işletmelerin kamulaştırılmasına yönelik bir sürecin yaşanmayacağına işaret ederek, şöyle konuştu:

Rus şirketleri, son derece sorumlu davranıyor. İstihdamı koruyor, yeni tedarik zincirleri kuruyor. Kamulaştırma süreci olmayacak, bunu kesinlikle söyleyebilirim. Savcılık, belirli alanlarda, belirli şirketlerle ilgili çalışma yürütüyor ve kolluk kuvvetleri belirli durumlarda ekonomide neler olup bittiğini tahmin etme hakkına sahiptir.

Uzak Doğu bölgesinin geliştirilmesinin, Rusya için en önemli öncelik haline geldiğini vurgulayan Putin, "Çünkü burası nüfusu az ama potansiyeli büyük olan devasa bir bölge. Elbette bu da ülkemiz için stratejik bir çıkar oluşturuyor. Bu bölgeye sadece sahip çıkmak değil, onu geliştirmek ve kaynaklarını devletin yararına kullanmak da gerekiyor” değerlendirmesinde bulundu.

Putin, Batılı ülkelerin, Rusya gibi Çin’in de gelişmesini engellemeye çalıştığını belirterek, "Rusya güçlendiğinde, gerçek bir jeopolitik rakip haline geldiğinde, tıpkı Batı'nın bugün Çin'in gelişimini kontrol altına almaya çalıştığı gibi Rusya'yı çevreleme politikası hemen devreye giriyor" dedi.

ABD’de Trump’a yönelik başlayan soruşturma sürecini eleştiren Putin, şunları söyledi:

Trump'ın başına gelen her şey, siyasi bir rakibe yönelik yürütülen siyasi saikli bir zulümdür. Bu, ABD kamuoyunun ve tüm dünyanın gözü önünde yapılıyor. ABD’de bugün yaşananlar, bana göre bizim için iyi bir gelişme. Bu, başkalarına demokrasiyi öğretme hakkını elde edemeyen Amerikan siyasi sisteminin çürümüşlüğünü gösteriyor.

"Ermenistan, Azerbaycan’ın Karabağ’daki egemenliğini tanıdı"

Putin, son dönemde çeşitli gerginliklerin yaşandığı Rusya-Ermenistan ilişkilerine de değinerek, Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan ile sürekli temas halinde olduğunu ve iki ülke arasında herhangi bir sorun bulunmadığını savundu.

Ermenistan yönetiminin, Karabağ konusunda Rusya’nın yardımcı olmadığına yönelik eleştirilerine değinen Putin, şöyle konuştu:

Mesele, sadece (Karabağ) son çatışmanın sonuçları değil, mesele Ermenistan yönetiminin, Azerbaycan'ın Karabağ üzerindeki egemenliğini tanımış olmasıdır. Bu kararı biz vermedik, Ermenistan yönetimi verdi. Şimdi Azerbaycan bize Karabağ'la ilgili meseleleri kendileriyle ikili bir şekilde çözmemiz gerektiğini söylüyor. Eğer Ermenistan, Karabağ'ın Azerbaycan'ın bir parçası olduğunu kabul ettiyse bizim ne söylememiz gerekiyor?

Rusya-Ukrayna Savaşı

Ukrayna’nın Rusya ile müzakerelere başlamak istemediğini anlatan Putin, “Ellerinden geldiğince zarar vermek ve kaynakları bitmeye yakın olduğunda, çatışmaları sona erdirmek ve kaynaklarını yenilemek için müzakerelere başlamak isteyeceklerini düşünüyorum” ifadesini kullandı.

Günde yaklaşık bin ila 1500 kişinin sözleşmeli olarak Rus ordusuna katıldığını aktaran Putin, “Bildiğiniz gibi kısmi bir seferberlikle 300 bin kişiyi askere aldık. Şimdi son 6 ila 7 ayda 270 bin kişi de silahlı kuvvetler ve gönüllü birimlerle gönüllü olarak sözleşme imzaladı” diye konuştu.

Putin, Ukrayna'nın haziran başında başlayan karşı saldırısında bugüne kadar 71 binden fazla asker kaybettiğini de sözlerine ekledi.

Sovyetler Birliği’nin, bazı isyanları bastırmak için zamanında Prag ve Budapeşte’ye tanklar göndermesinin hatalı bir politika olduğuna dikkati çeken Putin, “Sovyetler Birliği'nin bu politikasının yanlış olduğunu ve yalnızca ilişkilerin gerginleşmesine yol açtığını uzun zamandır kabul ediyoruz” dedi.

"Kendisi kesinlikle olağanüstü birisi"

Putin, ABD’nin, Sovyetler Birliği’nin yaptığı bu tür hataları tekrar ettiğinin altını çizdi.

Oturumda, ABD’li iş insanı Elon Musk hakkındaki görüşleri de sorulan Putin, “Kendisi kesinlikle olağanüstü birisi. Bunun kabul edilmesi gerekiyor ve sanırım bunu küresel anlamda herkes de kabul ediyor. Aktif ve yetenekli bir iş insanı” değerlendirmesinde bulundu.



Hindistan ve Pakistan neden diğer ülkeler gibi savaşmıyor?

Hindistan ile Pakistan arasındaki Wagah Sınır Kapısı yakınlarında duran Hindistan Sınır Güvenlik Güçleri (AFP)
Hindistan ile Pakistan arasındaki Wagah Sınır Kapısı yakınlarında duran Hindistan Sınır Güvenlik Güçleri (AFP)
TT

Hindistan ve Pakistan neden diğer ülkeler gibi savaşmıyor?

Hindistan ile Pakistan arasındaki Wagah Sınır Kapısı yakınlarında duran Hindistan Sınır Güvenlik Güçleri (AFP)
Hindistan ile Pakistan arasındaki Wagah Sınır Kapısı yakınlarında duran Hindistan Sınır Güvenlik Güçleri (AFP)

AP, Hindistan ve Pakistan arasındaki gerilime dikkat çekerek, iki ülkenin 1947'de İngiltere'den bağımsızlıklarını kazanmalarından bu yana üç büyük çaplı savaşa sahne olduğunu belirtti. İki komşu ayrıca, dünyanın en soğuk ve en yüksek rakımlı savaş alanı olarak tanımlanan bir buzulun tepesindeki çatışma da dahil olmak üzere onlarca çatışmaya tanık oldular.

Son gerginlik, Hindistan'ın Pakistan'ı suçladığı, İslamabad'ın ise herhangi bir dahli olduğunu reddettiği, turistlere yönelik ölümcül bir silahlı saldırının ardından yaşandı.

Hindistan ve Pakistan diğer ülkeler gibi savaşmıyor. Buradaki başat faktör, büyük saldırıları caydırmanın ayırt edici bir aracı ve durum kötüleşse bile çatışmanın kontrolden çıkmayacağının garantisi olan nükleer cephanelikleri.

Ncjxj
 Keşmir'in Pakistan tarafından yönetilen kısmının başkenti Muzafferabad'da Hindistan saldırıları sonucu yıkılan bir caminin yakınında nöbet tutan askerler (AFP)

Hindistan ve Pakistan neden bu şekilde savaşıyor? Çünkü nükleer cephanelikleri birbirlerini yok edebilecek kapasitede.

Şarku’l Avsat’ın AP’den aktardığına göre konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Pakistanlı güvenlik analisti Seyyid Muhammed Ali şu ifadeleri kullandı: “Pakistan ve Hindistan diğer tarafı defalarca yok etmeye yetecek kadar nükleer silaha sahip. Nükleer silahları, Karşılıklı Garantili İmha (MAD) senaryosu yaratıyor. Her iki ülke de stoklarının boyutunu ve kapsamını diğerine MAD garantisini hatırlatacak şekilde bilinçli olarak geliştirdi.”

Her iki ülke de nükleer kapasitelerini açıklamıyor, ancak her birinin 170 ila 180 arasında kısa, uzun ve orta menzilli savaş başlığına sahip olduğuna inanılıyor. Her iki ülke de bu silahları hedeflerine ulaştırmak için farklı sistemlere sahip.

Ali, cephaneliklerin daha fazla çatışmayı önlemek ve caydırmak için savunma amaçlı bir hamle olduğunu, çünkü ‘iki tarafın da böyle bir savaşı başlatmayı göze alamayacağını ya da bundan bir şey elde etmeyi umamayacağını’ söylüyor.

İlk bakışta öyle gelmeyebilir ama nükleer silahlar karşı tarafa aşırı tepki veremeyeceğini hatırlatır. Ancak cephaneliklerini çevreleyen gizlilik, Pakistan ya da Hindistan'ın nükleer bir ilk saldırıda hayatta kalıp kalamayacağının ve ‘ikinci saldırı kabiliyeti’ olarak adlandırılan misilleme yapıp yapamayacağının belirsiz olduğu anlamına geliyor.

Jfjfj
Pakistan'ın Lahor kenti yakınlarında Hindistan saldırısında hasar gören hükümet sağlık ve eğitim kompleksinin yönetim binası önünde duran arama kurtarma görevlileri (Reuters)

Bu kabiliyet, nükleer gerilime yol açabilecek saldırganlığı önleyerek bir düşmanın ilk saldırı yoluyla nükleer bir savaşı kazanmaya çalışmasını engeller. Bu kabiliyet olmadan, teoride, bir tarafın diğerine savaş başlığı fırlatmasını engelleyecek hiçbir şey yoktur.

Keşmir anlaşmazlığın merkezinde

Hindistan ve Pakistan, her birinin bağımsızlığını kazandığı 1947'den bu yana Keşmir üzerinde hak iddia ediyor ve sınır çatışmaları on yıllardır bölgeyi istikrarsızlaştırıyor.

Keşmir, Hindistan yönetimine karşı direnen silahlı isyancıların bulunduğu, iki ülke arasında bölünmüş tartışmalı bir Himalaya bölgesidir.

Her iki ülke de Keşmir'in bir bölümünü kontrol ediyor. Bölge yoğun bir şekilde askerileştirilmiş bir sınırla bölünmüş durumda.

Ezeli rakipler üç savaşlarından ikisini de Keşmir için yapmışlardır.

Birçok Keşmirli Müslüman, isyancıların bölgeyi Pakistan yönetimi altında ya da bağımsız bir devlet olarak birleştirme hedefini destekliyor.

Hindistan kontrolündeki Keşmir'de yaşanan sınır çatışmaları ve militan saldırıları Yeni Delhi'nin İslamabad'a karşı giderek daha sert bir tutum takınmasına ve onu ‘terörizmle’ suçlamasına neden oldu.

Son çatışmada Hindistan, geçen ay gerçekleşen silahlı katliamla bağlantılı olarak Pakistan destekli militanlar tarafından kullanılan yerleri vurarak Pakistan'ı cezalandırdı.

Geleneksel askeri dengesizlik

Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü'nün (IISS) Askeri Denge Raporu'na göre Hindistan 2025 yılında 74,4 milyar dolar harcamayla dünyanın en büyük savunma harcaması yapan ülkesi ve dünyanın en büyük silah ithalatçılarından biri.

Pakistan ise geçen yıl 10 milyar dolar harcadı. Pakistan, komşusuna kıyasla iki kat daha fazla aktif silahlı kuvvete sahip olan zengin Hindistan'la asla boy ölçüşemez.

Hindistan'ın silahlı kuvvetleri geleneksel olarak Pakistan'a odaklanmış olsa da, mücadele etmesi gereken bir başka nükleer komşusu da Çin. Hindistan, Hint Okyanusu'ndaki deniz güvenliği konusunda giderek daha fazla endişe duyuyor.

Bunlar Pakistan'ın güvenlik modelinde dikkate almak zorunda olmadığı iki faktör.

Pakistan'ın uzun ve dar yapısı, ordunun dış politikadaki büyük rolü ile birleşince silahlı kuvvetlerin hareketli olmasını ve savunmaya öncelik vermesini kolaylaştırıyor.

Tırmanma ve gerilimi azaltma modeli

Ne Pakistan ne de Hindistan diğerine karşı askeri hamlelerini duyurmak için acele etmiyor. Mevcut düşmanlıkların alevlenmesinden de anlaşılacağı üzere, saldırıların ve misillemelerin teyit edilmesi biraz zaman alabilir.

Ancak her ikisi de diğerinin kontrolündeki topraklarda ve hava sahasında operasyonlar yürütüyor.

Bu operasyonlar bazen kontrol noktalarına, tesislere ya da militanlar tarafından kullanıldığı iddia edilen yerlere zarar vermeyi amaçlıyor. Aynı zamanda liderleri kamuoyunun baskısına boyun eğmeye ve yanlış hesaplama potansiyeline sahip bir şekilde karşılık vermeye zorlamak, onları utandırmak veya kışkırtmak da amaçlanıyor.

Bu faaliyetlerin çoğu Keşmir'i Hindistan ve Pakistan arasında bölen Kontrol Hattı boyunca gerçekleşiyor.

Jfjdj
Hindistan ile Pakistan arasındaki Wagah Sınır Kapısı yakınlarında duran Hindistan Sınır Güvenlik Güçleri (AFP)

Bu hattın medya ve kamuoyundan büyük ölçüde izole edilmiş olması, saldırı veya misilleme iddialarının bağımsız olarak doğrulanmasını zorlaştırıyor.

Bu tür olaylar, iki ülkenin nükleer kapasiteleri göz önüne alındığında uluslararası endişeleri arttırmakta, dikkatleri Hindistan ve Pakistan'a ve nihayetinde Keşmir üzerindeki rekabet eden iddialarına geri çekmektedir.

Her iki ülkenin de kaynaklar için rekabet etmesini gerektirecek bir durum söz konusu değil

Pakistan'ın muazzam bir maden zenginliği var, ancak Hindistan'ın bundan faydalanmak gibi bir arzusu yok. Hinduların çoğunlukta olduğu Hindistan ile Müslümanların çoğunlukta olduğu Pakistan arasında temel ideolojik farklılıklar olsa da birbirlerine hükmetmek ya da birbirlerini etkilemek gibi bir amaçları yok.

Keşmir dışında birbirlerinin topraklarında hak iddia etmek ya da hegemonya kurmak gibi bir niyetleri de yok.