JPMorgan, Epstein'in 1 milyar dolar hacmindeki "insan kaçakçılığı" işlemlerini ABD'ye bildirmiş

Virjin Adaları, gelecek ay duruşması yapılacak ses getiren hukuk davasında en az 190 milyon dolar talep ediyor

(AP)
(AP)
TT

JPMorgan, Epstein'in 1 milyar dolar hacmindeki "insan kaçakçılığı" işlemlerini ABD'ye bildirmiş

(AP)
(AP)

ABD Virjin Adaları'nın bir avukatı yakın tarihli bir celsede, JPMorgan Chase'in ABD Hazine Bakanlığı'na Jeffrey Epstein'in "insan kaçakçılığı"yla ilgili 1 milyar dolarlık işlemlerini Epstein'in 2019'daki ölümünden sonra bildirdiğini söyledi.

Avukat Mimi Liu, federal mahkeme yargıcı Jed Rakoff'a, Wall Street devinin Epstein'le ilişkisine dair CYA ("kendini koruma") amacıyla ABD Hükümetini devasa ödemeler hakkında bilgilendirdiğini söyledi.

Duruşma tutanağına göre Liu, "Epstein'in JPMorgan'la ve JPMorgan'ın Epstein'le olan tüm işi insan kaçakçılığıydı" dedi.

"JPMorgan'ın 1 milyar dolarlık şüpheli işlemleri 16 yıl sonra rapor etmesinin tek nedeni Epstein'in tutuklanması ve ardından ölmesiydi" diye ekledi.

Epstein'in iki özel adaya sahip olduğu ABD Virjin Adaları, hayatını kaybeden finansçının reşit olmayan kız çocuklarına yönelik seks ticareti ve istismarına göz yumduğu iddiasıyla JPMorgan'a en az 190 milyon dolarlık dava açıyor.

Haziranda banka, onun cinsel suçlarını görmezden geldiği ve 2013'e kadar onunla iş yapmaya devam ettiği için Epstein'in kurbanlarına 290 milyon dolar ödemeyi kabul etti. Hayatını kaybeden pedofil, 2018'de çocuk fuhuşu suçlamalarını kabul etmişti.

Liu, ekimde yapılması planlanan duruşma öncesinde ABD Virjin Adaları'na özet karar verilmesi gerektiğini savunurken 1 milyar dolarlık ödemeyi gündeme getirdi.

Avukat, mahkemeye bankanın çok sayıda tehlike işaretini görmezden geldiğini ve Epstein'in kendileriyle çalışmasına izin vermeyi sürdürdüğünü, bunun da onlara yüz milyonlarca dolar kazandırdığını ve diğer zengin müşterilere tavsiye edildiklerini söyledi.

Liu, "2006'ya gelindiğinde, banka Jeffrey Epstein'in çocuklara yönelik cinsel suçlarına kanıt teşkil eden yığınla mali bilgiye sahipti" dedi.

Liu yargıcın dikkatini, "JPMorgan tarafından imkan tanınan 20 bin yasadışı seks eylemi" anlamına gelen, kız çocuklarına ve kadınlara yapılan her biri birkaç yüz dolarlık şüpheli nakit ödemeler ve transferlerden oluşan 9 milyon dolara çekti.

JPMorgan adına avukat Felicia Ellsworth, Virjin Adaları'nın JPMorgan'ın herhangi bir seks ticareti yasasını çiğnediğine dair "en ufak" bir kanıt sunmadığını yargıca söyledi.

Ellsworth, Wall Street bankasının 2002'ye kadar 6 kez Hazine Bakanlığı'na şüpheli ödemeleri bildirdiğini ve bakanlığın harekete geçmediğini savundu.

Banka geçmişteki mahkeme başvurularında suç ortaklığı iddialarını reddetmiş ve Epstein'in suçlarının sorumluluğunu üst düzey yetkililerin üzerine atmaya çalışarak söz konusu toprakların onu hesap vermekten koruduğunu ve "servetinden faydalandığını" iddia etmişti.

Yargıç Rakoff'un taraflardan birine özet karar vermemesi halinde davanın 23 Ekim'de görülmesi bekleniyor.

66 yaşındaki Epstein, 2019'da çocukların seks ticareti suçundan yargılanmayı beklerken Manhattan'daki bir hapishane hücresinde kendini öldürmüştü.

Independent Türkçe



Güney Asya'da kırılgan barış

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Güney Asya'da kırılgan barış

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Kaswar Klasra

Hindistan ve Pakistan arasında, Hindistan yönetimindeki Keşmir'de gerçekleşen yeni bir terör saldırısıyla tetiklenen son şiddet patlaması, dünyanın dikkatini Güney Asya'daki gergin cephe hatlarına yeniden odakladı. ABD öncülüğündeki uluslararası arabuluculuk çabaları, iki nükleer silahlı komşuyu savaşın eşiğinden geri çekmeyi başarmış olsa da, bu ihtiyatlı sakinlik kalıcı bir barış olarak kabul edilemez.

İki ülke arasındaki anlaşmazlığın merkezinde yer alan Keşmir anlaşmazlığına bir çözüm bulunmaması nedeniyle, bölge 1 milyardan fazla insanın hayatını tehdit eden bir gerilimi tırmandırma döngüsünün esiri olmaya devam ediyor.

Bu hadise, on yıldan kısa bir sürede yaşanan üçüncü büyük tırmandırma sayılıyor ve her dalga bir öncekinden daha tehlikeli. Hindistan'ın Pakistan topraklarında faaliyet gösteren militanları sorumlu tuttuğu Pahalgam'daki saldırı, her iki taraftaki askeri tesisleri hedef alan bir dizi füze ve insansız hava aracı saldırısını tetikledi. Gerginliğin tırmanma hızı ve yoğunluğu, durumun kırılganlığını ve yarımadanın büyük bir felakete kaymaya hazır olduğunu teyit ederek, tehlike seviyesini yükseltti. Önceki örneklerde olduğu gibi, ABD, krizi kontrol altına almak için arabuluculu olarak müdahalede bulundu. Kendisine duyurulmayan Çin ve Körfez çabaları da destek verdi.

Bu model tanıdık hale geldi; Keşmir'de bir terör olayı gerçekleşiyor, onu Hindistan’ın yanıtı,  ardından Pakistan'ın askeri yanıtı takip ediyor.

Şarku’l Avsat’ın Al Majalla’dan aktardığı analize göre Son şiddet dalgasını diğerlerinden ayıran husus yalnızca yoğunluğu değil, aynı zamanda kullanılan savaş araçlarının gelişmişliğiydi. Her iki taraf da geleneksel askeri güç kullanımının yanı sıra siber operasyonlara ve insansız hava araçlarına başvurdu. Bu çatışma, yapay zekanın, otonom insansız hava araçlarının ve siber savaşın savaş alanını yeniden şekillendirmeye başladığı Güney Asya'nın askeri tarihinde yeni bir bölümü işaret ediyor. Bununla birlikte, siyasi söylem durgun kaldı ve önemli bir dönüşüme sahne olmadı.

 Hindistan, çok daha büyük olan ekonomisi ve Batı'ya giderek daha yakın hale gelmesi sebebiyle stratejik bir ivmeye sahip olduğunu hissedebilir, fakat devam eden istikrarsızlık büyük hedeflerini tehdit ediyor. Tedarik zincirlerini Hindistan'a taşımayı düşünen küresel şirketler, çalkantılı bir bölgesel tablo karşısında tereddüt ediyor. Kalkınma veya kuzeydeki Çin tehdidi ile yüzleşmede kullanılabilecek kaynaklar kronik sınır krizi tarafından tüketiliyor. Dahası, Keşmir'de devam eden huzursuzluk, yerel halkı devletten daha da uzaklaştırıyor ve Yeni Delhi'nin son vermeye çalıştığı ayaklanmayı körüklüyor.

Pakistan’a gelince, yüksek gerilimin maliyeti onun için daha ağır. Uluslararası kredilere bağımlı ve yakın zamanda terörizm finansmanı artırılmış izleme listesinden çıkarılan kırılgan ekonomisi, her tırmandırmada ağır kayıplar yaşıyor.

Pakistan'ın Pahalgam saldırısıyla ilgili ortak soruşturma teklifi -Hindistan'ın bu tür girişimleri tekrar tekrar reddetmesine rağmen- ciddiye alınmayı hak ediyor. Bu tür konularda şeffaflık ve iş birliği, karşılıklı şüphe döngüsünü kırmaya yardımcı olabilir. Hindistan gerçekten sadece geçici bir ateşkes değil, uzun vadeli bir barışı hedefliyorsa, yanlış değerlendirme riskini azaltacak mekanizmalar kurmak için İslamabad ile ciddi bir diyaloğa girmelidir.

Sadece krizleri yönetmek yerine, iki ülke çatışmanın kökenlerini ele alma gibi daha zor bir göreve girişmelidir. Nükleer silaha sahip iki komşu arasındaki son gerginlik, Keşmir sorununun acilen ele alınması gereken bir nükleer patlama noktası olduğunu teyit etti. Bu kriz Hindistan ve Pakistan'daki 1 milyardan fazla insanın hayatını tehdit ediyor.

Uluslararası aktörler, özellikle de Amerika Birleşik Devletleri, Avrupa Birliği ve Körfez ülkeleri, doğrudan askeri iletişim kanalları da dahil olmak üzere etkili bir kriz yönetim mekanizmasının kurulması için bu anı değerlendirmelidir

Pakistan, Keşmir sorununun çözümünün ancak diyalog yoluyla mümkün olduğunu kabul ederken, Hindistan askeri baskının siyasi bir çözüme alternatif olmadığını kabul etmelidir. Keşmir'de adil ve kalıcı bir çözüm sadece bölgeyi istikrara kavuşturmakla kalmayacak, aynı zamanda onlarca yıldır arzu edilen ekonomik ve ticari iş birliğinin ve ilişkilerin normalleşmesinin önünü açacaktır.

Dış baskıyla durdurulan son turun sonucu, sahadaki gerçekleri değiştirmedi. Her iki tarafın askeri kuvvetleri halen yüksek alarm durumunda ve resmi bir barış anlaşması imzalanmadı. Ancak, her iki başkent de kısa vadeli taktik hesapların ötesine geçmeye karar verirse, bu tırmandırma bir dönüm noktası olabilir.

Uluslararası aktörler, özellikle de Amerika Birleşik Devletleri, Avrupa Birliği ve Körfez ülkeleri, doğrudan askeri iletişim kanalları, bağımsız soruşturma organları ve şeffaflığa yönelik karşılıklı taahhütler de dahil olmak üzere etkili bir kriz yönetim mekanizmasının kurulması için baskı yapmak üzere bu anı değerlendirmelidir. Aynı şekilde Pakistan ekonomisini ticaret ve yatırım teşvikleri yoluyla desteklemek, alışılmadık yöntemlere olan bağımlılığını azaltabilirken, Hindistan'ın daha ölçülü bir duruşu Keşmirliler ile genel olarak bölgenin sakinleri arasındaki güveni yeniden inşa edebilir.

Bu ganimet için yapılmış bir savaş değildi ve taraflardan hiçbiri zafer kazanmadı. Aksine bu savaş, Güney Asya'nın uçurumun eşiğinde olduğunun acı bir hatırlatıcısı ve Delhi ile İslamabad liderlerine kalıcı bir barış için gereken sıkı ve zorlu çalışmaya başlamaları yönünde acil bir çağrıydı.