Ukrayna saldırıları Rusya-Batı gerginliğini artırıyor: ‘Seçeneklerimiz daralıyor’

Donetsk bölgesindeki çatışmalarda hasar gören bir evin önünde köpeğini yanında taşıyor (Reuters)
Donetsk bölgesindeki çatışmalarda hasar gören bir evin önünde köpeğini yanında taşıyor (Reuters)
TT

Ukrayna saldırıları Rusya-Batı gerginliğini artırıyor: ‘Seçeneklerimiz daralıyor’

Donetsk bölgesindeki çatışmalarda hasar gören bir evin önünde köpeğini yanında taşıyor (Reuters)
Donetsk bölgesindeki çatışmalarda hasar gören bir evin önünde köpeğini yanında taşıyor (Reuters)

Geçtiğimiz günlerde Kırım Yarımadası'ndaki Rus filosunu hedef alan Ukrayna saldırısı, Moskova ile Batı arasındaki gerilimi artırırken, Rus yetkililer ülkelerinin Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) ile ‘doğrudan çatışmaya’ yaklaştığını söyledi.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre, Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Rusya’nın Sivastopol'daki Karadeniz Filosu karargahına Ukrayna tarafından düzenlenen saldırının ABD'li ve İngiliz istihbarat yetkililerinin koordinasyonuyla gerçekleştiğini söyledi. Zaharova konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “22 Eylül’de Sivastopol tekrar saldırıya uğradı. Bu saldırının, NATO uydu sistemleri, keşif uçakları kullanılarak önceden planlandığından, ABD'li ve İngiliz istihbarat uzmanlarının tavsiyeleri ve yakın koordinasyonuyla gerçekleştirildiğinden en ufak bir şüphemiz yok” ifadelerini kullandı.

Kiev, Rus filosunun karargahına şiddetli bir füze saldırısı başlattı ve bunun sonucunda karargahın bazı kısımları yok edildi. Ukrayna tarafı, seyir füzeleriyle gerçekleştirilen saldırının, aralarında Karadeniz Filosu komutanının da bulunduğu onlarca Rus subayının ölümüne yol açtığını aktardı. Ancak Rusya Savunma Bakanlığı, söz konuş komutanın öldüğü iddialarını yalanlayarak son fotoğraflarını yayınladı.

Zaharova’nın Washington ve Londra'ya yönelik, Sivastopol saldırısına karışmakla ilgili suçlamaları, Ulusal Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitry Medvedev'in açıklamalarından bir gün sonra geldi. Medvedev, Moskova için seçeneklerin daraldığını ifade ederek, durumun NATO ile doğrudan çatışmaya doğru gittiğini aktardı.

Öte yandan Ukraynalı bir ordu sözcüsü, Rus özel Wagner grubundan yüzlerce unsurun cepheye (Ukrayna'nın doğusu) geri döndüğünü ancak bunların savaş alanında önemli bir etkisi olmadığını söyledi. Ukrayna Silahlı Kuvvetleri sözcüsü Sergiy Cherevaty, bölgede yüzlerce Wagner savaşçısının varlığını tespit ettiklerini bildirdi.

Wagner unsurları, Moskova'nın Ukrayna'da 19 ay süren savaşının en uzun ve en şiddetli çatışmalarından birinin ardından, Mayıs ayında Rusya'nın doğudaki Bahmut kentini kontrol altına almasında önemli bir rol oynadı.



İran: Nükleer silahlardan vazgeçmenin bedeli var

İran Buşehr nükleer tesisi (AFP)
İran Buşehr nükleer tesisi (AFP)
TT

İran: Nükleer silahlardan vazgeçmenin bedeli var

İran Buşehr nükleer tesisi (AFP)
İran Buşehr nükleer tesisi (AFP)

Önde gelen bir İranlı yetkili dün, yeni ABD yönetimine tazminat ve ayrıcalıklar karşılığında nükleer silaha sahip olmama teklifinde bulundu.

Dini Lider Ali Hamaney'in danışmanı Ali Laricani, ülkesinin ve ABD'nin nükleer dosya konusunda yeni bir duruma girdiğini söyledi. Laricani, "Yeni Amerikan yönetimi nükleer silaha sahip olmamızı istemiyorsa, kayıplarımızın tazmini ve başka ayrıcalıklar verilmesi gibi şartlarımızı kabul etmelidir” ifadelerini kullandı.

İran Parlamentosu Ulusal Güvenlik Komitesi Başkanı İbrahim Azizi ise Tahran'ı iş birliği eksikliği nedeniyle eleştiren bir kararı kabul eden Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın müdürüne saldırdı. Azizi, "Rafael'in Tahran'da söyledikleri Viyana'dakilerle örtüşmüyor" dedi.

Buna karşılık İran Atom Enerjisi Kurumu sözcüsü Behruz Kemal Vandi, "UAEA'nın kararından kaynaklanan baskılar zenginleştirme yeteneğimizi artıracak" ifadelerini kullandı.