Beyaz Saray: İsrail ve Suudi Arabistan normalleşme için temel çerçeveyi oluşturdu

"İsrail lideri Netanyahu, Filistin'le barışa açık kapı bırakabilir"

Biden'la görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada Netanyahu, "Suudi Arabistan'la tarihi bir barışın eşiğindeyiz" demişti (Reuters)
Biden'la görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada Netanyahu, "Suudi Arabistan'la tarihi bir barışın eşiğindeyiz" demişti (Reuters)
TT

Beyaz Saray: İsrail ve Suudi Arabistan normalleşme için temel çerçeveyi oluşturdu

Biden'la görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada Netanyahu, "Suudi Arabistan'la tarihi bir barışın eşiğindeyiz" demişti (Reuters)
Biden'la görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada Netanyahu, "Suudi Arabistan'la tarihi bir barışın eşiğindeyiz" demişti (Reuters)

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby, İsrail ve Suudi Arabistan arasındaki normalleşme görüşmelerinde tarafların temel bir çerçeve oluşturduğunu söyledi.

Kirby, cuma günkü basın açıklamasında "Tüm tarafların üzerinde çalışabileceğimiz temel bir çerçevede anlaşmaya vardığını düşünüyorum" dedi. 

Sürecin zorlu olduğunu vurgulayan Kirby, "Her karmaşık anlaşmada olduğu gibi, bunda da herkesin bazı şeylerden ödün vermesi gerekecek" ifadelerini kullandı. 

Tarafların tarihi bir anlaşmaya doğru ilerlediğini belirten Kirby, çerçevenin içeriğine dair detay paylaşmadı. Beyaz Saray yetkilisi, ağustostaki açıklamasında henüz mutabık kalınan bir çerçeve oluşmadığını söylemişti. 

Öte yandan İsrail merkezli haber sitesi Walla, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun geçen hafta ABD'nin New York şehrinde düzenlenen Birleşmiş Milletler'in 78'inci Genel Kurul toplantısında ABD Başkanı Joe Biden'la görüşmesinde, Filistin meselesinin de gündeme geldiğini yazdı. 

Biden'ın normalleşme sürecinin ilerletilebilmesi için Netanyahu'dan iki devletli çözümün gündeme alınacağı bir formül bulmasını istediği savunuldu. Netanyahu'nun da gelecekte Filistin'le barış anlaşması yapılmasına açık kapı bırakabilecek adımlar atılacağını söylediği öne sürüldü. 

Suudi Arabistan ve İsrail'in normalleşme görüşmeleri

Suudi Arabistan ve İsrail, ABD arabuluculuğunda bir süredir normalleşme görüşmeleri yürütüyor. Süreçteki önemli konulardan biri de Filistin meselesi.

Riyad yönetimi, Filistin sorunu çözülmeden Tel Aviv yönetimini tanımayacağını defalarca açıklamıştı. 

Filistin yönetimiyse anlaşmanın kabulü için işgal altındaki Batı Şeria'da kontrolün kendilerine verilmesini, İsrail'in yasadışı yerleşim faaliyetlerinin durdurulmasını ve üç yıl önce Riyad yönetiminin kestiği mali yardımların tekrar başlatılmasını talep ediyor.

Ancak Birleşik Krallık'ın tanınmış gazetelerinden Guardian'ın yayımladığı analizde Filistinli müzakerecilerin, görüşmelerde Doğu Kudüs, Batı Şeria ve Gazze Şeridi'ndeki işgali sonlandıracak bir anlaşmaya varılma ihtimaline şüpheli yaklaştığı belirtilmişti. 

Öte yandan Suudi Arabistan'ın ilk Filistin Büyükelçisi olarak atanan Nayif Sudayri ve beraberindeki heyet, bu hafta İsrail'in onayını alıp Batı Şeria'ya geçerek Filistin yönetimiyle görüştü. İsrail Turizm Bakanı Haim Katz ve ekibi de Riyad'da iki gün süren bir etkinliğe katıldı.

Süreçte, İsrail'de iktidardaki radikal sağcı blok da Netanyahu'nun denkleminde önemli rol oynuyor. Radikal sağcı İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, geçen haftaki açıklamasında Suudi Arabistan'la normalleşme sürecinde Filistinlilere taviz verilmesi halinde iktidar koalisyonundan çekileceklerini duyurmuştu.

Benzer şekilde iktidar ortağı Dini Siyonizm partisinin lideri ve İsrail Maliye Bakan Bezalel Smotriç de normalleşme sürecini desteklediklerini fakat Filistinlilere taviz verilecek bir anlaşmayı onaylamayacaklarını söylemişti.

Independent Türkçe, Times of Israel, Jerusalem Post, Guardian



Fransa Genelkurmay Başkanı: Avrupa'da savaş tehdidine karşı hazırlıklı olunmalı

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Elysee Sarayı'nda Ulusal Güvenlik Konseyi toplantısına başkanlık ederken, sağında Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Emmanuel Moulin ve solunda Genelkurmay Başkanı General Fabien Mandon oturuyor (AP)
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Elysee Sarayı'nda Ulusal Güvenlik Konseyi toplantısına başkanlık ederken, sağında Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Emmanuel Moulin ve solunda Genelkurmay Başkanı General Fabien Mandon oturuyor (AP)
TT

Fransa Genelkurmay Başkanı: Avrupa'da savaş tehdidine karşı hazırlıklı olunmalı

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Elysee Sarayı'nda Ulusal Güvenlik Konseyi toplantısına başkanlık ederken, sağında Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Emmanuel Moulin ve solunda Genelkurmay Başkanı General Fabien Mandon oturuyor (AP)
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Elysee Sarayı'nda Ulusal Güvenlik Konseyi toplantısına başkanlık ederken, sağında Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Emmanuel Moulin ve solunda Genelkurmay Başkanı General Fabien Mandon oturuyor (AP)

Fransa Genelkurmay Başkanı Fabien Mandon, Avrupa'da savaş tehdidiyle ilgili açıklamalarının muhalefet yetkilileri tarafından kınamasının ardından dün yaptığı açıklamada sözlerini savundu. Mandon, Fransa Silahlı Kuvvetleri’nin ‘hazırlıklı’ olduğunu ve amacın ‘uyarmak ve hazırlık durumunu güncellemek’ olduğunu vurguladı.

Salı günü Paris'te düzenlenen Fransa'nın Belediye Başkanları Kongresi'nde konuşan General Mandon, ülkenin ‘kimliğini korumak için acı çekmeyi kabul etme ahlaki gücünü’ yeniden kazanmasının ve ‘çocuklarını kaybetmeye’ hazır olmasının gerektiğini söyledi.

Birçok siyasi figür bu açıklamaları şiddetle eleştirdi ve üst düzey askeri yetkilinin ‘savaş çığırtkanlığı’ yapan bir retorik kullandığını iddia etti.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, cumartesi günü Güney Afrika’da gerçekleşen G20 Zirvesi’nde düzenlediği basın toplantısında, Genelkurmay Başkanı Mandon’a ‘tam güven duyduğunu’ ve sözlerinin ‘korku yaymak’ amacıyla ‘çarpıtıldığını’ söyledi.

‘Bu jeopolitik risklerin farkında olma ve dayanışma’ çağrısında bulunan Macron, “Fransa, güçlü bir orduya sahip, ancak aynı zamanda ortak eylem kapasitesine sahip güçlü bir ülke olmaya devam etmeli” dedi.

sadfr
Fransa bayrağı (Reuters)

General Mandon dün France 5 televizyonuna verdiği röportajda, “Bazılarının endişelerini anlıyorum, ancak bu müdahalenin amacı uyarmak ve hazırlıklı olmak” ifadelerini kullandı.

“Durum hızla kötüleşiyor” diyen General Mandon, “Bu değerlendirmeyi belediye başkanlarıyla paylaşmanın önemli olduğunu düşündüm” diye ekledi. Tepkilerin, Fransa halkının bunu yeterince anlamamış olabileceğini gösterdiğini belirten General Mandon, Rusya'nın oluşturduğu tehdidin analizinin Fransa’nın Avrupa'daki tüm müttefikleri tarafından paylaşıldığını ve hükümetler için bir yol haritası olan 2025 Ulusal Stratejik İnceleme belgesinde yer aldığını hatırlattı.

Söz konusu belgeye göre Fransa, 2027-2030 yılları arasında Avrupa'nın komşuluk bölgesinde önemli ve yoğun bir müdahale olasılığına hazırlıklı olmalı ve bu hazırlık kendi topraklarında hibrit saldırıların büyük ölçüde artmasıyla aynı zamana denk gelmeli. Fransa’ya ve Silahlı Kuvvetleri’ne büyük güven duyduğunu ifade eden General Mandon, “Onlar hazır ve Fransa'yı nasıl koruyacaklarını biliyorlar” dedi.

General Mandon, “Fransa'nın çocuklarını kaybetme olasılığını kabul etmesi gerektiği” ifadesinin ne anlama geldiği sorusuna verdiği yanıtta, Fransa Silahlı Kuvvetleri’nin ‘18 ile 30 yaşları arasındaki’ gençlerden oluştuğunu belirterek, “Bunlar, içinde bulunduğumuz durumu anlayan, katılmak isteyen ve bu taahhüdün riskler içerdiğinin farkında olan cesur kadınlar ve erkeklerdir” diye devam etti.

Fransa Hükümet Sözcüsü Maud Bregeon, General Mandon’un açıklamaları sonrası başlayan tartışmayı yatıştırmak amacıyla cuma günü yaptığı açıklamada, “Çocuklarımız Ukrayna'da savaşmaya ve ölmeye gitmeyecek” dedi.

General Mandon, hükümetin gönüllü askerlik hizmetinin uygulanacağını duyurmaya hazırlandığı bir dönemde, “Birçok komşu Avrupa ülkesi askerlik hizmetini yeniden getiriyor” diyerek, bunun ‘ülkede dikkate alınması gereken unsurlardan biri’ olduğunu söyledi.

Başta Almanya ve Danimarka’dan olmak üzere birçok Avrupalı yetkili gibi General Mandon da ekim ayında parlamentoya, Fransa ordusunun ‘Avrupa kıtasında savaşı sürdürmek’ isteyebilecek Rusya'ya karşı ‘üç veya dört yıl içinde bir şok’ için hazırlıklı olması gerektiğini söyledi.


G20 liderleri grubun azalan rolü konusunda uyarıyor

Johannesburg'da G20 liderlerinin grup fotoğrafı (DPA)
Johannesburg'da G20 liderlerinin grup fotoğrafı (DPA)
TT

G20 liderleri grubun azalan rolü konusunda uyarıyor

Johannesburg'da G20 liderlerinin grup fotoğrafı (DPA)
Johannesburg'da G20 liderlerinin grup fotoğrafı (DPA)

G20 ülkelerinin liderleri, Güney Afrika'da düzenlenen ve ABD'nin boykot ettiği zirvede, artan jeopolitik bölünmeler ve tırmanan uluslararası rekabet ortamında, bloğun ekonomik krizleri ele almadaki rolünün azaldığı konusunda uyarıda bulundu.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Amerikalı mevkidaşı Donald Trump'ın yokluğundan duyduğu üzüntüyü dile getirerek, "Bunun çalışmalarımızı engellemesine izin vermemeliyiz. Görevimiz, karşı karşıya olduğumuz zorlukların üstesinden gelmek için orada olmak ve birlikte çalışmaktır" dedi. Bu arada Çin Başbakanı Li Çiang, "tek taraflılığın ve ticaret korumacılığının" yayılmasını eleştirerek "küresel dayanışmanın" durumunu sorguladı.

Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa, Trump'ın yokluğunu önemsiz göstermeye çalışarak, grubun uluslararası iş birliği için önemli bir platform olmaya devam ettiğini ve "çok taraflılığın önemini vurguladığını" belirtti.

 


Amerika, Avrupa'ya, blok ülkelerinin Rus askeri üretimiyle baş edemeyeceğini söyledi

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy (solda) ABD Ordu Bakanı Dan Driscoll ile el sıkışıyor (AFP)
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy (solda) ABD Ordu Bakanı Dan Driscoll ile el sıkışıyor (AFP)
TT

Amerika, Avrupa'ya, blok ülkelerinin Rus askeri üretimiyle baş edemeyeceğini söyledi

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy (solda) ABD Ordu Bakanı Dan Driscoll ile el sıkışıyor (AFP)
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy (solda) ABD Ordu Bakanı Dan Driscoll ile el sıkışıyor (AFP)

Politico, dün bir Avrupalı ​​yetkilinin, ABD Kara Kuvvetleri Bakanı Dan Driscoll'un Avrupalı ​​büyükelçilere, Avrupa'nın Rusya'nın askeri üretimine ayak uyduramayacağını söylediğini aktardı. Bu, Ukrayna'da bir çözüm zamanının geldiğini ima ediyor.

İsmi açıklanmayan Avrupalı ​​yetkiliye göre Driscoll, büyükelçilere mükemmel bir anlaşma olmadığını, ancak daha sonra değil, acilen bir anlaşmaya varılması gerektiğini söyledi.

ABD Kara Kuvvetleri Bakanı, Ukrayna'nın Rusya ile savaşta kaybettiği toprakları geri alamayacağını, özellikle de Avrupalı ​​yetkililerin Ukrayna'nın kötü durumda olduğuna inandığını vurguladı.

Senato Demokrat Lideri Chuck Schumer, dün yaptığı açıklamada, Başkan Donald Trump'ın Ukrayna barış planının Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e istediği her şeyi verdiğini belirtti.

Şarku’l Avsat’ın Axios haber sitesinden aktardığına göre kaynaklar, ABD'nin Cenevre'de Ukrayna ve Avrupa Birliği ülkeleriyle Trump'ın Rusya-Ukrayna çatışmasını sona erdirme planı hakkında görüşmelerde bulunacağını bildirdi.