Rusya'nın ilhak ettiği bölgelerdeki vatandaşlar, Kiev'in kontrolündeki topraklara dönüyor

Rusya'nın ilhak ettiği bölgelerdeki vatandaşlar, Ukrayna ordusunun kontrolündeki topraklara dönerek, güvenli bölgelere yerleşiyor

(AA)
(AA)
TT

Rusya'nın ilhak ettiği bölgelerdeki vatandaşlar, Kiev'in kontrolündeki topraklara dönüyor

(AA)
(AA)

Ukrayna ile Rusya arasında 24 Şubat 2022'den beri devam eden savaşta geçen yıl insani koridor oluşturuldu.

Rusya'nın Belgorod bölgesindeki Kolotilovka köyü ile Ukrayna'nın Sumi bölgesindeki Pokrovka köyü arasında oluşturulan koridor üzerinden esir asker ve ölen askerlerin ceset değişimi yapılıyor, siviller geçebiliyor.

(AA)
(AA)

Rusya tarafından ilhak edilen bölgelerden Ukrayna ordusunun kontrolündeki topraklara gelen vatandaşlar, Sumi bölgesinde Ukrayna Güvenlik Servisi tarafından denetleniyor.

Gerekli kontrollerin ardından gönüllü ekiplerce başkent Kiev ile Harkiv kentine ulaştırılan siviller, Ukrayna'nın güvenli kent ve köylerine gidiyor.

Bölgede bulunan AA ekibi, sivillerin Harkiv'e tahliye sürecini görüntüledi ve süreç hakkında bilgi aldı.

(AA)
(AA)

"Gelenleri karşılayıp Harkiv'e getiriyoruz"

"Ukrayna'nın Yolu" yardım kuruluşunun başkanı Vitaliy Dmitryuk, AA muhabirine, Rusya'nın ilhak ettiği Kırım dahil olmak üzere Ukrayna'nın Herson, Zaporijya, Donetsk ve Luhansk bölgelerinden vatandaşların Sumi bölgesindeki insani koridor üzerinden Kiev kontrolündeki topraklara döndüğünü söyledi.

Söz konusu vatandaşların ilk önce Rusya'ya gönderildiğini aktaran Dmitryuk, "Sivillerin, ilhak edilen bölgelerde Rusya'ya ulaştıktan sonra iki hafta içinde nereye gideceğine karar vermesi gerekiyor. Vatandaşlara ya Ukrayna'ya ya da dağıtım programı kapsamında Rusya'nın Tula, Dağıstan gibi uzak bölgelerine gönderilecekleri söyleniyor. Bu nedenle insanlar şok yaşıyor, ne yapacağını şaşırıyor. " dedi.

(AA)
(AA)

Böylece, bazı yardım kuruluşlarıyla ortaklaşa Rusya üzerinden Ukrayna'ya gelen vatandaşları Sumi'den başkent Kiev ve Harkiv'e tahliye ettiklerini anlatan Dmitryuk, söz konusu rotaların Ukrayna yönetimi tarafından belirlendiğini ifade etti.

Dmitryuk, "Gelenleri karşılayıp Harkiv'e getiriyoruz. Gerekli ödemeler yapıldıktan sonra insanları gidecekleri yerlere göre istasyonlara bırakıyoruz. İnsani koridor üzerinden günde 100 ila 150 arasında kişi geçiş yapıyor. Bunların 30 ila 40'nı biz karşılıyoruz. Ayda yaklaşık 600'e yakın kişiye yardımcı oluyoruz." diye konuştu.

(AA)
(AA)

"Rus ordusunu topraklarımızda istemiyoruz"

Ukrayna vatandaşlarından Gagauz Türkü Elena Guliyenko, Rusya tarafından ilhak edilen Luhansk bölgesindeki Alçevsk kentinden Rusya üzerinden Harkiv'e geldiğini söyledi.

Kendisinin Moldova'ya bağlı Gagauz Özerk Yeri'nin başkenti Komrat'ta doğduğunu belirten Guliyenko, "1988'de evlendim ve Alçevsk'e taşındım. 9 yıl işgal altında yaşadım. Çok zor bir süreçten geçtim. Ailem her şeyi kaybetti, çocuklarım sokakta kaldı. Onlar, Alçevsk'ten gitti. Onların orada kalmasını istemedim. Kendim de oradan çıkmak zorunda kaldım." dedi.

(AA)
(AA)

Rus pasaportunun alınması konusunda kendisine baskı yapıldığını ifade eden Guliyenko, şöyle devam etti:

Ne sözde Luhansk Halk Cumhuriyeti ne de Rus pasaportunu kabul ettim. Sistem öyle şekilde kurulu ki internet hizmetini ödemek için bile Rus pasaportuna sahip olmalısın. Rusya bizi her şeyden mahrum bıraktığı için Rus pasaportunu almak istemedim. Belgelerimi toparladım ve yola çıktım. Elde ettiğim her şey orada kaldı. Orada kayınvalide ve kayınpederin mezarları kaldı.

Guliyenko, Ukrayna'yı her zaman desteklediğini dile getirerek "Savaşta gençlerimiz ölüyor. Acımız çok büyük. Savaş çok korkunç bir şey. Ukrayna'ya destek çıkılması gerekiyor. Ukrayna çökerse savaşlar bitmez. Çünkü Ruslar silahlanacak. Rusya'da çok insan yaşıyor. Ukrayna'nın nüfusu yaklaşık 40 milyon ise Rusya'nın nüfusu 140 milyon. Bu nedenle Ruslar için insan hayatı önemsiz." şeklinde konuştu.

(AA)
(AA)

Luhansk bölgesindeki durum nedeniyle Moldova'da ölen anne babasının cenazesine bile gidemediğini söyleyen Guliyenko, Rus ordusunu topraklarında istemediklerini vurguladı.

Donetsk kentinden gelen Aleksandr da çocuklarla birlikte Harkiv'e geldiğini belirterek "Çocuklar bombalar eşliğinde hayatı sürdüremez. Lozova kentinde evimiz var. Oraya gideceğiz. O bölgede de çatışmalar devam ediyor. Oğlumuz bizi oraya götürecek." ifadelerini kullandı.



Trump'ın “tarihi” ziyareti ve Riyad'da Körfez-ABD zirvesi

TT

Trump'ın “tarihi” ziyareti ve Riyad'da Körfez-ABD zirvesi

Trump'ın “tarihi” ziyareti ve Riyad'da Körfez-ABD zirvesi

ABD Başkanı Donald Trump Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Katar'ı kapsayan ziyaret turunu ‘tarihi’ olarak nitelendirdi. Trump, 13-16 Mayıs tarihleri arasında gerçekleşecek resmi ziyaretlerinin başlangıcında Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'a gitmek üzere yol çıkmadan önce Beyaz Saray'da bir basın toplantısı düzenledi.

Bugün Riyad'a ulaşan Trump, ilk başkanlık döneminde başlattığı yurtdışı ziyaretlerini 2017 yılının aynı ayında Suudi Arabistan'a gerçekleştirdiği ziyareti yine tarihi bir ziyaretle tekrarlamış oldu. Trump, önceki ziyareti sırasında Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdülaziz ile görüşmüştü. Ziyaret sırasında iki ülke arasında bir dizi önemli anlaşma imzalandı.

Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt, Başkan Trump'ın Suudi Arabistan, Katar ve BAE'yi kapsayan ziyarete büyük önem verdiğini belirtti.

Leavitt, cuma günü düzenlediği basın toplantısında “Başkan Trump Ortadoğu ülkeleriyle ilişkilerini güçlendirmek istiyor” dedi.

Beyaz Saray Sözcüsü, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Başkan Trump, sekiz yıl sonra ABD ve Ortadoğu ülkelerinin iş birliğine dayalı ilişkilere sahip olduğu, radikalizmin yenilgiye uğratıldığı ve yerini kültürel alışveriş ve ticarete bıraktığı müreffeh ve başarılı bir Ortadoğu vizyonunu yeniden teyit etmek üzere bölgeyi bir kez daha ziyaret edecek.”

Trump’ın toplantılarla dolu bir programı var

Beyaz Saray'ın aktardığı ABD Başkanı'nın ziyaret programına göre Trump, iş adamları ve yatırımcılarla ikili görüşmelerin yanı sıra Suudi Arabistan-ABD Yatırım Forumu'na katılacak.

ujı
Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'daki bir köprüde Suudi Arabistan ve ABD bayrakları dalgalanıyor (Reuters)

Trump yarın Riyad’da düzenlenecek beşinci Körfez İşbirliği Teşkilatı (KİK)-ABD zirvesi için KİK üyesi ülkelerin liderleriyle bir araya gelecek.

ABD Dışişleri Bakanlığı Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada ziyaretin, Suudi Arabistan’ın Ukrayna'daki savaşla ilgili müzakerelere ev sahipliği yapmasının yanı sıra Sudan ve Yemen'in istikrara kavuşturulmasında oynadığı rolü göz ardı edilmeyeceğini vurguladı.

ABD Dışişleri Bakanlığı Bölge Sözcüsü Samuel Warburg, ülkesinin, Suudi Arabistan’ın çatışmalara yönelik siyasi çözümleri destekleme girişimlerini, küresel enerji piyasalarını güvence altına almaya yönelik devam eden çabalarını ve bölgesel ve uluslararası diplomatik araçlar yoluyla bölgesel istikrara yaptığı katkıları takdir ettiğini söyledi.

Masada yer alan dosyalar

ABD Başkanının ziyareti sırasında ele alınması beklenen dosyalarla ilgili olarak bunların bölgesel güvenlik, savunma iş birliği, teknoloji ve yenilenebilir enerji yatırımlarıyla ilgili stratejik dosyaları içereceğini belirten Warburg, Kızıldeniz'deki seyrüsefer güvenliğine yönelik tehditlerin yanı sıra Gazze, Lübnan, Yemen, Sudan, Libya, Lübnan, Irak'taki gelişmeler ve İran'ın istikrarı bozucu davranışlarıyla mücadele konularında koordinasyonu arttıracaklarını vurguladı.

Warburg, sözlerine şöyle devam etti:

“Başkan Trump'ın Suudi Arabistan'a yapacağı ziyaret, Riyad ve Washington arasındaki ikili ilişkiler açısından savunma, güvenlik, yatırım ve enerji gibi alanlarda iki ülke arasındaki stratejik ortaklığın güçlendirilmesi için önemli bir fırsat teşkil ediyor.”

fgrty
Suudi Arabistan Veliaht Prensi’nin ABD ziyareti sırasında ABD Başkanı ile çekilen bir fotoğrafı (SPA)

ABD’nin bölgesel ve uluslararası zorluklarla yüzleşmek ve ortak çıkarlara dayalı daha fazla çeşitlendirilmiş ve sürdürülebilir ekonomik ilişkiler kurmak için bu iş birliğini derinleştirme çabasına işaret eden Warburg, bu ziyaretin aynı zamanda Washington'un Ortadoğu'daki önemli ortaklarıyla ittifaklarını güçlendirme konusundaki sarsılmaz kararlılığını da gösterdiğini söyledi. Görüşmelerin yatırım ve savunma konularını içermesinin muhtemel olduğunu ifade eden Warburg, “ABD, Suudi Arabistan ile özellikle yenilenebilir enerji ve teknoloji alanlarında ekonomik ortaklıkları güçlendirmenin yanı sıra bölgesel tehditler karşısında ortak çıkarları korumak için savunma iş birliğini genişletmeyi hedefliyor” diye ekledi.

Tüm bu görüşmeler, bölgedeki müttefik ve ortakların savunma kabiliyetlerini güçlendirmelerini ve ekonomilerini geliştirmelerini sağlamaya yönelik daha geniş bir yaklaşım çerçevesinde gerçekleştiriliyor.

Sekizinci başkan ve 14’üncü ziyaret

ABD Dışişleri Bakanlığı verilerine göre Başkan Donald Trump, ABD başkanları Richard Nixon, Jimmy Carter, George H.W. Bush, Bill Clinton, George W. Bush, Barack Obama ve Joe Biden'ın ziyaretlerinin ardından son elli yılda Suudi Arabistan'ı ziyaret eden sekizinci ABD başkanı olurken, Trump'ın bugün başlayan ziyareti bir ABD başkanının Suudi Arabistan'a yaptığı on dördüncü ziyaret olacak.

rgtbhnj
Eski ABD Başkanı George Bush, 2008 yılında Suudi Arabistan'ı iki kez ziyaret etti (SPA)

Suudi Arabistan'ı iki kez ziyaret eden ABD başkanları George H.W. Bush ve oğlu George W. Bush'un yanı sıra resmi rakamlara göre iki dönemlik başkanlığı sırasında Suudi Arabistan'ı dört kez ziyaret eden eski Başkan Barack Obama gibi bazı ABD başkanları da Suudi Arabistan ziyaretlerini birden fazla kez tekrarladı. Başkan Trump da 2017 yılında, ilk başkanlık döneminde Suudi Arabistan'ı ziyaret etmişti. Şimdi ikinci döneminde dış gezilerine başlamak üzere Suudi Arabistan’ı yeniden ziyaret ediyor.

ABD Başkanı'nın Suudi Arabistan'a gelişi öncesinde Suudi Arabistan İletişim ve Bilgi Teknolojileri Bakanı Mühendis Abdullah es-Sevaha dün Beyaz Saray Yapay Zeka ve Dijital Para Birimleri Kıdemli Danışmanı David Sachs ile yapay zeka alanında iki ülke arasındaki stratejik ortaklığı güçlendirmenin yollarını görüştü.

Şarku’l Avsat’a konuşan ABD'li ve Suudi üst düzey yetkili, ziyaretle birlikte düzenlenecek olan ve ABD yönetiminden bazı yetkililerin de katılacağı Suudi Arabistan-ABD Yatırım Forumu'nda hayati alanlarda önemli anlaşmaların yapılacağını belirttiler.

“Siyasi açıdan belirleyici bir an”

Şarku’l Avsat'a konuşan gözlemciler, ABD Başkanı Donald Trump'ın ziyaretinin iki ülke arasındaki ilişkilerde bir dönüm noktasını temsil ettiğini, stratejik ortaklığı güçlendireceğini ve her iki tarafın çıkarlarını yerine getirmek için güvenlik, ekonomi ve yatırım alanlarına ivme kazandıracağını düşünüyor. Aynı gözlemciler, Filistin meselesi ve İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını durdurmanın önemi, iki devletli bir çözüm için baskı yapılması ve Trump'ı Netanyahu'nun ABD'nin bölgedeki çıkarlarına ulaşmada gerçek bir engel olduğuna ikna etmenin Riyad ve Washington arasındaki başlıca tartışma dosyaları arasında yer alacağına inanıyorlar.

ABD'nin eski Riyad Büyükelçisi Michael Alan Ratney, Başkan Trump'ın mayıs ayı ortalarında Riyad'a yapacağı ziyaretin ABD-Suudi Arabistan ortaklığının gücünün açık bir göstergesi ve Washington'ın Riyad ile stratejik ittifakına duyduğu güvenin somut bir örneği olduğu değerlendirmesinde bulundu.

Şarku’l Avsat'a yaptığı özel açıklamada Ratney, Başkan Trump'ın ikinci döneminin ilk durağı olarak Suudi Arabistan'ı seçmesinin sadece iki ülke arasındaki ilişkilerin stratejik boyutunu değil, aynı zamanda Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile olan şahsi bağlarının derinliğini de yansıttığını söyledi.