Bakü'nün Karabağ’ı geri aldıktan sonraki planı nedir?

Bakü yönetimi tarafından ekim ayında Azerbaycan kontrolündeki Dağlık Karabağ'da düzenlenen medya turunda alınan, Stepanakert şehrinin görüntüsü, 3, 2023 (AFP)
Bakü yönetimi tarafından ekim ayında Azerbaycan kontrolündeki Dağlık Karabağ'da düzenlenen medya turunda alınan, Stepanakert şehrinin görüntüsü, 3, 2023 (AFP)
TT

Bakü'nün Karabağ’ı geri aldıktan sonraki planı nedir?

Bakü yönetimi tarafından ekim ayında Azerbaycan kontrolündeki Dağlık Karabağ'da düzenlenen medya turunda alınan, Stepanakert şehrinin görüntüsü, 3, 2023 (AFP)
Bakü yönetimi tarafından ekim ayında Azerbaycan kontrolündeki Dağlık Karabağ'da düzenlenen medya turunda alınan, Stepanakert şehrinin görüntüsü, 3, 2023 (AFP)

Bakü yönetimi, nüfusu tahliye edilen Dağlık Karabağ bölgesini kontrol etmeye hazırlanıyor. Azerbaycan'ın bu bölgedeki 30 yıllık çatışmanın ardından kazandığı askeri zaferin ardından, burada yaşayan Ermenilerin büyük çoğunluğu ayrıldı.

‘Yeniden entegrasyon’

Bakü’nün bölgedeki egemenliğini yeniden kazanmak amacıyla, Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı tarafından dün yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

“Yeniden entegrasyon, Azerbaycan Cumhuriyeti'nin anayasası, yasaları ve uluslararası yükümlülükleri çerçevesinde ve Azerbaycan Cumhuriyeti'nin toprak bütünlüğü ve egemenliği çerçevesinde gerçekleştirilecektir. Herkese, ırk, din, dil veya kökeni ne olursa olsun, eşit haklar, özgürlük ve güvenlik  garantisi ve Ermeni dilinin kullanımı konusunda fırsatlar sağlanacağı’ sözünü verildi.

Ancak tek taraflı ilan edilen cumhuriyetin hükümetinin 1 Ocak 2024'ten itibaren feshedildiğini duyurmasından bu yana 120 bin Ermeni'nin tamamı neredeyse Dağlık Karabağ'ı terk etti.

Fotoğraf Altı: Azerbaycan güçleri tarafından kısa süre önce yeniden ele geçirilen Muhtar (Makstar) köyündeki bir Azeri askeri. (AFP)
Azerbaycan güçleri tarafından kısa süre önce yeniden ele geçirilen Muhtar (Makstar) köyündeki bir Azeri askeri. (AFP)

Daha önce 2020 yılında Bakü'nün ele geçirdiği bölgelerde neredeyse hiç Ermeni nüfusu kalmamış veya geri dönmemişti.

1990'larda da Birinci Karabağ Savaşı'nda Ermenilerin kazandığı zaferin ardından bölgeden, komşu topraklardan ve Ermenistan'dan kaçan yaklaşık 750 bin Azerbaycanlı için de ‘büyük bir dönüş’ sözü verildi.

Güvenlik: Silahsızlanma

Dağlık Karabağ ayrılıkçıları, 1988-1994 yılları arasında ve 2020 sonbaharında olmak üzere, 30 yılı aşkın bir süredir Azerbaycan'ın egemenliğiyle mücadele etti. Şarku'l Avsat'ın ulaştığı bilgilere göre uluslararası toplum, tek taraflı ilan edilen cumhuriyeti hiçbir zaman tanımadı.

Ayrılıkçıların 24 Eylül'de teslim olmasından sonra,ara sıra meydana gelen olaylar dışında çatışmalar durdu. Bakü ise  belirli bölgelerdeki gerilla savaşı tehlikesine işaret etti.

Azerbaycan fiilen bölgeyi kontrol ediyor, ancak ordusu henüz büyük şehirlere girmedi.

Azerbaycan Savunma Bakanlığı Sözcüsü Albay Anar Eyvazov, AFP'ye verdiği demeçte, "Savaş cephelerinde yasa dışı Ermeni silahlı birlikleri kalmadı. Ayrıca birçok askeri üs de zaten kurtarıldı" dedi.

Azerbaycan, ‘silahsızlandırmanın tamamlandığını’ belirtiyor. İlk sayıma göre iki binden fazla tüfek ve 22 zırhlı araç da dahil büyük bir cephanelik ele geçirildi.

Bölgede mayınların oluşturduğu tehdit halen sürüyor. Henüz mayın temizlemeye yönelik bir plan açıklanmadı.

Fotoğraf Altı: Dağlık Karabağ bölgesinin Ermenilerce Stepanakert olarak bilinen ve Azerbaycan'da Hankendi olarak adlandırdığı bölgenin görünümü. (EPA)
Dağlık Karabağ bölgesinin Ermenilerce Stepanakert olarak bilinen ve Azerbaycan'da Hankendi olarak adlandırdığı bölgenin görünümü. (EPA)

Tahminler, kesin haritalar olmadığı için önemli farklılıklar gösteriyor. Azerbaycan ‘milyonlarca’ mayın olduğunu bildirdi ancak kaynaklar en az 100 bin mayın olduğu görüşünde.

Rusya'nın 2020 yılında konuşlandırdığı iki bin kişilik barış gücü birliklerinin çekilmesi konusunda ise şüpheler azaldı. Kremlin'e göre bu birliklerin durumu, Azerbaycan tarafı ile müzakere konusu olacak.

Ekonomi: Müsadereler ve teşvik paketi

Ermeniler mülklerini, evlerini, fabrikalarını, tarlaları ve hayvanlarını geride bıraktılar. Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı, Mülkiyetlerin kaderi konusunda ‘mülkiyet sorunları yasalara uygun olarak düzenlenecek’ açıklamasını yaptı, ancak daha fazla ayrıntı vermedi.

Bakü, ‘sosyal ve maddi altyapıyı ülkenin geri kalanıyla aynı seviyeye getirmeyi’ ve kendi para birimini bölgede yaygınlaştırmayı planlıyor.

Bölge ulusal kurumlara bağlanacak. Bakü'deki su, elektrik ve iletişim şirketleri bölgede faaliyetlerine başladı.



ABD yeniden şekillenirken: Musk ve Trump ters düşer mi?

Trump'ın seçim kampanyası, Musk'ın desteğiyle ivmelenmişti (Reuters)
Trump'ın seçim kampanyası, Musk'ın desteğiyle ivmelenmişti (Reuters)
TT

ABD yeniden şekillenirken: Musk ve Trump ters düşer mi?

Trump'ın seçim kampanyası, Musk'ın desteğiyle ivmelenmişti (Reuters)
Trump'ın seçim kampanyası, Musk'ın desteğiyle ivmelenmişti (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump ve teknoloji milyarderi Elon Musk, ülkeyi baştan şekillendiriyor. Ancak Trump ve Musk’ın bazı politika değişikliklerinde çatışma yaşaması da kaçınılmaz görünüyor.  

Hükümet Verimliliği Departmanı’nın (DOGE) başındaki Elon Musk’ın, yeni kabinede ne kadar güce sahip olacağı merak ediliyordu. Teknoloji milyarderi, CEO’su olduğu X’teki hesabında titrini salı günü “Beyaz Saray Bilişim Desteği” şeklinde güncelledi. 

Ne var ki sadece iki hafta içinde federal ödeme sistemine erişimi ele geçirme çabalarını hızlandıran ve milyonlarca memura “İstifa edin ya da işten atılmayı göze alın” ültimatomu veren Musk için bu unvan fazla mütevazı.

Uzun süre boyunca Demokratlara destek verdikten sonra tarafını değiştiren Musk, Trump’ın seçim kampanyasına 300 milyon dolara yakın bağış yapmıştı. 

BBC’nin analizinde, Musk’ın Trump'ın yakın çevresinde kendine yer edinmiş olmasına rağmen, “iki güçlü kişilik arasında bir çatışmanın yaşanabileceğine” dikkat çekiliyor. 

Haberde, Musk’ın yeni pozisyonunda “acımasız taktiklerle” ilerlediği, çok gizli güvenlik izinlerine sahip olduğu ve hassas bilgilere erişim hakkı kazandığı yazılıyor. 

Kimliğinin açıklanmaması şartıyla konuşan eski bir Tesla çalışanı, Musk'ın kararlarını insanları “umursamadan” aldığını söylüyor: 

O sadece önündeki hedefle ilgileniyor. Bence kişiler arası meseleleri ve çatışmaları zaman ayırmaya değmeyecek tali şeyler olarak görüyor.

Eski Tesla çalışanı, 13 küsür saatlik mesailerin ve ağır disiplinli çalışma ortamının şirkette normalleştiğini belirtirken, federal memurlar için bunun “kültür şoku” yaratacağını ifade ediyor.

Musk, Trump’ın ABD Uluslararası Kalkanıma Ajansı’nı (USAID) kapatma planlarında da önemli rol oynuyor. Tesla CEO’su, dünyadaki çeşitli ülkelere milyarlarca dolar yardım gönderen kuruluşu “suç örgütü” diye nitelemişti. USAID çalışanlarının bilgisayarlarına erişimi engellenmiş ve memurların “idari izne çıkarıldığı” duyurulmuştu.

Şikago Üniversitesi'nden Jon Rogowski şu değerlendirmeleri paylaşıyor: 

Bir başkanlık yönetiminin, yürütme organını uygun gördüğü şekilde yeniden yapılandırıp kontrolü ele almak için dizginleri sıradan bir vatandaşa devrettiği herhangi bir emsal düşünemiyorum.

New York Times’ın analizinde de Musk’ın federal ajansları “agresif” hamlelerle ele geçirmeye çalışarak Washington’da huzursuzluk yarattığı yazılıyor: 

Dünyanın en zengin adamı olan Musk, bürokrasiye ideolojik bir damga vurup sistemi kendisinin ve Başkan’ın ‘derin devlet’ diye aşağıladığı kişilerden kurtarmak için federal hükümeti tek bir güç halinde ele geçiriyor ve büyük bir kargaşa yaratıyor.

BBC’ye konuşan ve Musk’la 15 yıllık geçmişi olan nöroteknoloji şirketi Neurovigil’in CEO’su Philip Law, şunları söylüyor: 

Elon'ı tanıdığım kadarıyla, iki ya da üç numara olmak istemez. Tüm kontrolü devralmak isteyecektir.

Independent Türkçe, BBC, New York Times