Amerikan kanalı MSNBC üç Müslüman sunucusunun programlarını durdurdu

İsrail yönetimi, ülkedeki El Cezire bürosunu kapatmak istiyor

İsrail'in Gazze'ye yönelik bombardımanında şu ana kadar 724’ü çocuk 2 bin 329 kişi hayatını kaybetti (Reuters)
İsrail'in Gazze'ye yönelik bombardımanında şu ana kadar 724’ü çocuk 2 bin 329 kişi hayatını kaybetti (Reuters)
TT

Amerikan kanalı MSNBC üç Müslüman sunucusunun programlarını durdurdu

İsrail'in Gazze'ye yönelik bombardımanında şu ana kadar 724’ü çocuk 2 bin 329 kişi hayatını kaybetti (Reuters)
İsrail'in Gazze'ye yönelik bombardımanında şu ana kadar 724’ü çocuk 2 bin 329 kişi hayatını kaybetti (Reuters)

Hamas'ın geçen hafta İsrail yerleşimlerine yönelik saldırılarının ardından bölgedeki askeri çatışmalar artarak devam ederken, taraflar arasında büyük bir medya savaşı da yaşanıyor.

Son olarak Arab News'in konuya yakın iki kaynağa dayandırdığı haberinde, Amerikan haber kanalı MSNBC'nin Gazze'de yükselen tansiyon nedeniyle üç Müslüman sunucusunun programlarını durdurma kararı aldığı iddia edildi.

ABD merkezli haber sitesi Semafor da, Mehdi Hasan, Ayman Mohieddine ve Ali Velshi'nin kanalda sunduğu programların sessizce kaldırıldığını yazdı.

Haberde perşembe günü yayımlanması planlanan "Mehdi Hasan Show" isimli programın yayına verilmediği, Mohieddine'in perşembe ve cuma günkü yayınlarının askıya alındığı ve haftasonu yayınları için de Velshi'nin yerine başka bir sunucunun görevlendirildiği ifade edildi.

Semafor'un haberinde MSNBC'nin iddiaları "öfkeli bir şekilde yalanladığı" ifade edilirken, Arab News'in ulaştığı kaynaklar gelişmeleri doğruladı.

Müslüman sunucuların programlarının durdurulması kararıyla doğrudan ilişkili bir kaynak, "Şimdi ne olacağına dair büyük bir belirsizlik var. Ancak atmosfer 11 Eylül'den sonraki 'ya bizimlesinizdir ya da karşımızda' düşüncesinin oluşturduğu atmosfere çok benziyor. Durum üzücü şekilde siyasi görüşlerin ötesine geçti ve sunucular inançları nedeniyle hedef alınıyor" dedi.

Haberde üç sunucunun MSNBC'deki geleceğinin belirsiz olduğu vurgulandı.

Öte yandan Fransa yönetiminin de Hamas bağlantılı olduğu iddiasıyla El Aksa TV'nin Eutelsat uydusu üzerindeki yayınlarını durdurduğu öne sürüldü.

Soldan sağa: Mehdi Hasan, Ayman Mohieddine ve Ali Velshi (MSNBC)
Soldan sağa: Mehdi Hasan, Ayman Mohieddine ve Ali Velshi (MSNBC)

İsrail, El Cezire bürosunu kapatmak istiyor

ABD'de Müslüman sunuculara yönelik ayrımcılık iddiaları gündeme gelirken, İsrail yönetimi de Katar merkezli El Cezire'nin ülkedeki bürosunu kapatmak istiyor.

İsrail İletişim Bakanı Shlomo Karhi, pazar günü yaptığı açıklamada El Cezire'nin Hamas yanlısı yayın yaptığı ve İsrail askerlerini olası saldırılara açık hale getirdiğini öne sürerek, kanalın İsrail'deki bürosunun kapatılması için kabine onayı beklediğini söyledi.

Karhi, El Cezire'yi kapatma teklifinin güvenlik yetkilileri ve hukukçular tarafından incelendiğini belirtirken, konuyu gün içerisinde kabineye taşıyacağını ifade etti.

BBC CEO'su: Terörist kelimesi silah olarak kullanılıyor

Hamas saldırıları ve İsrail'in Gazze'ye yönelik operasyonunun ardından Birleşik Krallık kamu yayıncısı BBC de eleştirilerin hedefi haline gelmişti.

Yayınlarında Hamas için "terörist" ifadesini kullanmaması bazı kesimler tarafından tepkiyle karşılanmıştı.

Konuyla ilgili BBC çalışanlarına bir e-posta gönderen kurumun Genel Direktörü Tim Davie, çalışanlardan "ne zaman ihtiyaç duyarlarsa" seslerini yükseltmelerini istedi.

Davie, "Her zamanki gibi, BBC'deki herkesin güvende ve destekleniyor hissetmesini istiyoruz" ifadelerini kullandı.

Davie çalışanlara yolladığı e-postaya, BBC CEO'su Deborah Turness'in yazdığı mektubu da ekledi.

Turness, mektubunda kurumun hiçbir grup için "terörist" ifadesini kullanmama kararını savunurken, "Bunun nedeni, terörist kavramının siyasallaşması ve savaşlarda bir silah olarak kullanılması" dedi.

Turness mektubunda, "Herhangi bir savaşta taraf olarak algılanırsak, düşmanca ortamlarda işimizi yapmamız ve neler olduğuna ilk elden tanık olma çabamız güvensiz hale gelir" ifadelerini kullandı.

Independent Türkçe



ABD, Gazze’de “ölüm tuzağı kuran” yardım kuruluşunu fonluyor

GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)
GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)
TT

ABD, Gazze’de “ölüm tuzağı kuran” yardım kuruluşunu fonluyor

GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)
GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)

ABD, Gazze İnsani Yardım Vakfı'na (Gaza Humanitarian Foundation/GHF) 500 milyon dolar fon sağlamayı planlıyor. 

Kimliğinin paylaşılmaması şartıyla Reuters'a konuşan yetkililer, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın GHF'ye gönderilecek parayı ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı (USAID) fonundan alacağını söylüyor. 

ABD Başkanı Donald Trump, USAID'in faaliyetlerinin askıya alınacağını ve kuruluşun Dışişleri Bakanlığı bünyesine taşınacağını şubatta duyurmuştu.

Kaynaklar, yardımın İsrail tarafından talep edildiğini belirtiyor. Buna göre Tel Aviv yönetimi Washington'la iletişime geçerek GHF'nin 180 günlük faaliyet masraflarının karşılanmasını istedi. 

Gazze'de geçen ay yardım dağıtmaya başlayan ABD ve İsrail destekli kuruluş, çalışmalarını bağımsız şekilde yürüttüğünü savunuyor. Ancak İsrail'in kamu yayıncısı Kan'ın çarşamba günkü haberinde, Binyamin Netanyahu yönetiminin GHF'ye 700 milyon Yeni İsrail Şekeli (yaklaşık 8 milyar TL) fon sağladığı öne sürülmüştü. İsrail Başbakanlık Ofisi ve radikal sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich ise iddiaları yalanlamıştı. 

GHF'nin Gazze'deki faaliyetleri, İsrail bombardımanı altındaki bölgede kaosu daha da artırdı. Reuters'ın aktardığına göre 1-3 Haziran'da GHF'nin yardım noktalarında yaşanan saldırılarda en az 80 Filistinli öldürüldü. AA'nın rakamlarına göre gıda yardımı almak isterken İsrail askerlerinin açtığı ateş sonucu yaşamını yitiren Filistinlilerin sayısı 27 Mayıs'tan bu yana 115’e yükselirken yaralı sayısı 580’i geçti.

Filistinli yetkililer, Netzarim ve Refah bölgelerindeki yardım noktalarının "insani yardım" kisvesi altındaki ölüm tuzaklarına dönüştüğünü ve İsrail'in sivilleri kasıtlı olarak hedef aldığını savunuyor. 

İsrail ordusuysa sivillere doğrudan ateş edilmediğini ve düzenin sağlanması için uyarı atışı yapıldığını öne sürüyor.

Tartışmalı yardım kuruluşunun CEO'su Jake Wood, tarafsızlık ve bağımsızlık ilkeleriyle uyumlu bir şekilde işini yapmasının imkansız olduğunu vurgulayarak 25 Mayıs'ta istifasını açıklamıştı.

Independent Türkçe, Reuters, Times of Israel