Danimarka Kur’an’a hakareti yasaklıyor

Danimarka hükümeti Kur’an'ın yakılmasını yasaklayan yasa tasarısını Meclis’e sundu

Avrupa'nın birçok ülkesinde Kur'an-ı Kerim'in yakılmasına karşı yapılan gösterilerin arşiv fotoğrafı (AP)
Avrupa'nın birçok ülkesinde Kur'an-ı Kerim'in yakılmasına karşı yapılan gösterilerin arşiv fotoğrafı (AP)
TT

Danimarka Kur’an’a hakareti yasaklıyor

Avrupa'nın birçok ülkesinde Kur'an-ı Kerim'in yakılmasına karşı yapılan gösterilerin arşiv fotoğrafı (AP)
Avrupa'nın birçok ülkesinde Kur'an-ı Kerim'in yakılmasına karşı yapılan gösterilerin arşiv fotoğrafı (AP)

Danimarka hükümeti, yasanın ilk versiyonunun ifade özgürlüğüne getirilen kısıtlamalar ve uygulamadaki zorluklar nedeniyle eleştirilerle karşılanmasının ardından, kendi topraklarında Kur'an'ın yakılmasını yasaklayan değiştirilmiş bir yasa tasarısı sundu.

Adalet Bakanlığı konuyla ilgili açıklamasında, “Tasarının kapsamı, özellikle  dini öneme sahip kutsal yazıların uygunsuz şekilde ele alınmasını hedef alacak şekilde daraltıldı” ifadelerine yer verdi.

Kanun tasarısı 14 Kasım'da yapılacak meclis oturumunda görüşülecek.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre Hükümet, geçtiğimiz Ağustos ayı sonlarında kendi topraklarında Kur'an-ı Kerim'in yakılmasının ardından bu konuyla ilgili yasa çıkarmak istediğini açıklamıştı. Bu durum İslam ülkelerinde öfkeye yol açtı ve ulusal güvenliği tehdit etti.

Örneğin Irak'ta etkili dini lider Mukteda el-Sadr'ı destekleyen yüzlerce gösterici, Temmuz ayının sonunda Danimarka’nın Bağdat Büyükelçiliği’ne doğru bir yürüyüş düzenledi.

Danimarka Adalet Bakanı Peter Hummelgaard açıklamasında, “Bugün önerdiğimiz değişikliklerle, polis ve mahkemeler de dahil olmak üzere yasanın anlaşılması daha kolay olacak” diyerek, ülkeye yönelik tehdidin yoğunlaştığına dikkat çekti.



Amerikalı, psikiyatri hastanesinden taburcu edildikten sonra Rusya'dan ayrıldı

Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)
Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)
TT

Amerikalı, psikiyatri hastanesinden taburcu edildikten sonra Rusya'dan ayrıldı

Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)
Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)

Amerikan vatandaşı Joseph Tater, yaklaşık bir yıl boyunca hapishanede ve psikiyatri hastanesinde tutulduktan sonra Rusya'dan ayrıldı.

46 yaşındaki Tater, ağustos ayında Moskova'da otel çalışanlarına kötü muamele ve ardından bir polis memuruna saldırı suçlamasıyla tutuklandı.

Nisan ayında mahkeme, Tater'in yargılanmaya uygun olmadığına karar verdi ve onu “tıbbi nitelikteki zorlayıcı tedbirler” yani zorunlu psikiyatrik tedaviye sevk etti.

Rus yetkililer, Tater'i kararın açıklanmasından önce bir gözaltı merkezinden psikiyatri koğuşuna nakletmişti. TASS'ın o zamanki haberine göre, bir sağlık heyeti Tater'in “gerginlik, dürtüsellik, hayali düşünceler ve davranışlar” sergilediğini belirtmişti.

Rus resmi haber ajansları, Tater'in eylül ayında yapılan duruşmada ABD vatandaşlığından vazgeçmek istediğini ve CIA'nın kendisini takip ettiğini söylediğini bildirmişti.

Şarku’l Avsat’ın Sputnik’ten aktardığına göre kolluk kuvvetleri, “yargı kararıyla psikiyatri hastanesinde tutulan ABD vatandaşı Tater'in Moskova'daki klinikten çıkmasına izin verildiğini ve Rusya topraklarını terk ettiğini” bildirdi.

Rusya, son yıllarda casusluk, Rus ordusunu eleştirmek, hırsızlık ve ailevi anlaşmazlıklar gibi çeşitli suçlamalarla çok sayıda ABD vatandaşını tutukladı. Bu durum, Washington'un Moskova'yı “rehine alma” ve bunları takas işlemlerinde kullanma niyetinde olduğu yönündeki suçlamalarına yol açtı.

ABD ve Rusya çifte vatandaşı olan Ksenia Karelina, nisan ayında, Ukrayna'yı destekleyen bir hayır kurumuna yaklaşık 50 dolar bağışladığı için 12 yıl hapis cezasına çarptırıldıktan sonra serbest bırakıldı.

Buna karşılık Washington, Rus-Alman vatandaşı Arthur Petrov'u serbest bıraktı. Petrov, ABD yapımı elektronik cihazları Rus ordusuyla iş yapan şirketlere yasadışı olarak ihraç etmekle suçlanıyordu.