İsrail Başbakanlığı'ndan gazetecilere gözdağı

"Nasrallah beni test ediyor"

1996'dan bu yana aralıklarla toplam 16 yıl görev yapan Binyamin Netanyahu, İsrail tarihinin en uzun süre görev yapan başbakanı (Reuters)
1996'dan bu yana aralıklarla toplam 16 yıl görev yapan Binyamin Netanyahu, İsrail tarihinin en uzun süre görev yapan başbakanı (Reuters)
TT

İsrail Başbakanlığı'ndan gazetecilere gözdağı

1996'dan bu yana aralıklarla toplam 16 yıl görev yapan Binyamin Netanyahu, İsrail tarihinin en uzun süre görev yapan başbakanı (Reuters)
1996'dan bu yana aralıklarla toplam 16 yıl görev yapan Binyamin Netanyahu, İsrail tarihinin en uzun süre görev yapan başbakanı (Reuters)

İsrail merkezli Haaretz gazetesi, başbakanlık ofisinden yetkililerin birçok gazeteciyle görüşerek Başbakan Binyamin Netanyahu'yu "zayıf" göstermenin Hizbullah'la bir savaşa neden olabileceğini söylediğini iddia etti.

Konuyla ilgili gazeteye bilgi veren güvenlik kaynakları, başbakanlık ofisinin iddiasını reddederek ellerinde böyle bir istihbarat bulunmadığını söyledi.

Haberde 7 Ekim'deki Hamas saldırılarının ardından Netanyahu'nun birçok ordu muhabiriyle temas kurduğu ve Kanal 12, Kanal 13 ve Yediot Ahronoth gibi medya kuruluşlarının müdürleriyle de bir araya geldiği hatırlatıldı.

Başbakanlık ofisinin ayrıca, özellik Netanyahu'ya karşı eleştirel bir tutum takınan birçok gazeteciyle temasa geçtiği ifade edildi.

Bu temaslar sırasında Netanyahu ve ekibinin gazetecileri, Hizbullah'ın İsrail medyasını ve başbakana yönelik algıyı yakından takip ettiği konusunda uyardığı öne sürüldü.

Görüşmelerde başbakanlık yetkililerinin gazetecileri, Netanyahu'nun "zayıf" gösterilmesi durumunda Hizbullah'ın yeni bir cephe açacağı konusunda ikna etmeye çalıştığı iddia edildi.

Pazar günü konuyla ilgili bir açıklama yapan İsrailli gazeteci Gidi Weitz, medya yöneticileriyle yapılan toplantıda Netanyahu'nun "eleştiriler için doğru bir zamanda olmadıklarını" söylediğini ve "Nasrallah beni test ediyor" ifadelerini kullandığını yazdı.

Haaretz'e konuşan üst düzey bir güvenlik yetkilisi, böyle bir değerlendirmenin hiçbir zaman gündeme gelmediğini belirtirken, "Bu tuhaf bir iddia. Nasrallah, bir İsrailli gazeteci başbakanı eleştirdi diye savaş başlatıp başlatmamaya karar vermez" ifadelerini kullandı.

İsrail Askeri İstihbarat Direktörlüğü'nün eski başkanı Amos Yadlin de, Nasrallah'ın savaş başlatma düşüncesinin Netanyahu'nun medyada nasıl ele alındığıyla alakasız olduğunu belirterek, "Onun düşündüğü faktörler İsrail ordusunun gücü ve ABD'nin ne yapacağı üzerinedir. Nasrallah'ın koltukta kimin oturduğuna baktığını hiç duymadım. Bu ister Netanyahu olsun ister Olmert ya da Barak" diye konuştu.

İsrail ordusu 7 Ekim'den bu yana vurduğu Gazze'ye yönelik operasyonlarını cuma gecesinden itibaren yoğunlaştırmıştı.

Gazze Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre İsrail saldırılarında 8 binden fazla kişi hayatını kaybetti.

İsrailli yetkililer, Gazze'den düzenlenen saldırılarda 311'i asker 1400 İsraillinin öldüğü, 5 bin 132 kişinin yaralandığı duyurdu.

Gazze'ye yönelik İsrail saldırılarının başlamasının ardından ülkenin kuzeyindeki Lübnan sınırında İsrail ordusuyla Hizbullah arasında da çatışmalar yaşanmıştı.

Independent Türkçe



Amerika çatışmayı “sonsuza kadar” bitirecek bir formül üzerinde çalışıyor

Amerikan elçisi Amos Hockstein, Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Aboul Gheit ve Lübnan Parlamentosu Başkanı Nebih Berri ile parlamentoda konuşuyor (AFP)
Amerikan elçisi Amos Hockstein, Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Aboul Gheit ve Lübnan Parlamentosu Başkanı Nebih Berri ile parlamentoda konuşuyor (AFP)
TT

Amerika çatışmayı “sonsuza kadar” bitirecek bir formül üzerinde çalışıyor

Amerikan elçisi Amos Hockstein, Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Aboul Gheit ve Lübnan Parlamentosu Başkanı Nebih Berri ile parlamentoda konuşuyor (AFP)
Amerikan elçisi Amos Hockstein, Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Aboul Gheit ve Lübnan Parlamentosu Başkanı Nebih Berri ile parlamentoda konuşuyor (AFP)

ABD Başkanı'nın Lübnan özel temsilcisi Amos Hochstein, ülkesinin Lübnan ile İsrail arasındaki çatışmayı iki taraf arasında “kapsamlı bir anlaşma” yoluyla sonsuza dek bitirecek bir formül arayışında olduğunu vurgulayarak, ülkesinin Hizbullah ile İsrail arasında 2006 yılında yaşanan bir önceki savaşı sona erdiren 1701 sayılı kararda değişiklik yapılmasını değil, “kararın harfiyen uygulanmasını” istediğini belirtti.

Hochstein, geçen ayın sonlarında çatışmaların genişlemesinden bu yana Lübnan ve İsrail arasındaki “dolaylı müzakerelerin” ilk adımı olarak Lübnan'ı ziyaret etti ve Meclis Başkanı Nebih Berri, Başbakan Necip Mikati ve Ordu Komutanı General Joseph Aoun ile görüştü.

Hochstein'ın bazı görüşmelerine katılan Lübnanlı kaynaklar Şarku'l Avsat'a, ABD elçisinin çatışmanın her iki tarafını da ikna etmek istediği bir eylem planıyla geldiğini söyledi.
Kaynaklar, Hochstein'ın Lübnan'dan "olumlu tepki" aldığını, hafta sonunda Tel Aviv'e gittiğinde temaslarında olumluluk görmesi halinde, İsraillilerle görüşmelerini sürdüreceğinin anlaşıldığını belirtti.

Kaynaklar, Hochstein'ın ateşkes için İsrail'in herhangi bir şartını taşımadığını ve en azından İsrail'in gelecekte Lübnan topraklarında ve hava sahasında hareket özgürlüğü talebiyle ilgili olarak dolaşan şartlardan herhangi birini öne sürmediğini vurguladı.
Kaynaklar, Amerikan elçisinin "1701 sayılı Kararın değiştirilmesi değil, kelimenin tam anlamıyla uygulanması ve kalıcı ateşkesle sonuçlanacak bir yol başlattığını" belirtti.