Fransa'da sokaklara çizilen yıldızlar tartışma yarattı: Avrupa Yahudileri "korku içinde"

"Bunu yapan kişiler açık şekilde korku yaymak istiyor"

Yaklaşık 500 bin Yahudi'nin yaşadığı Fransa, Avrupa'nın en geniş Yahudi nüfusuna sahip ülkesi (AFP)
Yaklaşık 500 bin Yahudi'nin yaşadığı Fransa, Avrupa'nın en geniş Yahudi nüfusuna sahip ülkesi (AFP)
TT

Fransa'da sokaklara çizilen yıldızlar tartışma yarattı: Avrupa Yahudileri "korku içinde"

Yaklaşık 500 bin Yahudi'nin yaşadığı Fransa, Avrupa'nın en geniş Yahudi nüfusuna sahip ülkesi (AFP)
Yaklaşık 500 bin Yahudi'nin yaşadığı Fransa, Avrupa'nın en geniş Yahudi nüfusuna sahip ülkesi (AFP)

Fransa'nın başkenti Paris'te onlarca sokağa Davud'un yıldızı çizildi.

Bazılarının altında Arapça, "Filistin üstesinden gelecek" notunun yer aldığı çizimler anti-semitik ilan edilirken, konuyla ilgili soruşturma başlatıldığı açıklandı.

Çizimlerin ilk olarak geçen hafta kentin güney bölgelerinde görüldüğü, haftasonu boyunca da banliyö mahallelerinde yaygınlaştığı ifade edildi.

Bazı yıldızların Yahudilerin yaşadığı evlere çizilmesi dikkat çekti.

Fransa Başbakanı Elisabeth Borne çizimleri "alçakça" diye nitelerken, bu eylemden sorumlu kişilerin cezasız kalmayacağını söyledi.

Borne, "Ortadoğu'daki durum anti-semitizmi meşru kılmıyor. Hükümetim, onunla acımasız bir savaş yürütmeye kararlı" diye konuştu.

Borne'un kendi babası da Auschwitz toplama kampından kurtulan isimlerden biriydi ancak Fransız siyasetçi 11 yaşındayken intihar etmişti.

Fransa İçişleri Bakanı Gerald Darmanin, 7 Ekim'den bu yana Paris'te benzer 857 çizim tespit edildiğini duyurdu. Darmanin, "Son üç haftada, tüm yıl kaydedilenden daha fazla anti-semitik eylem gerçekleşti" ifadelerini kullandı.

Darmanin konuyla birkaç soruşturma açıldığını ifade ederken, Fransa'daki Yahudi topluluğuna hitaben, "Sizi kesinlikle gece ve gündüz koruyacağız" diye konuştu.

Fransa'da 7 Ekim'den bu yana "anti-semitik eylemlerle" bağlantılı olarak 425 kişi gözaltına alındı.

Fransa Yahudi Öğrenciler Birliği'nden konuyla ilgili yapılan açıklamadaysa, çizimler Nazi döneminde Yahudilerin yıldız takmasının zorunlu olmasına benzetildi.

Birliğin başkanı Samuel Lejoyeux, "Bu çizimler 1930'ları ve milyonlarca Yahudi'nin yok edildiği II. Dünya Savaşı'nı hatırlatıyor. Bunu yapan kişiler açık şekilde korku yaymak istiyor" ifadelerini kullandı.

Fransa'yla birlikte Almanya ve Birleşik Krallık'taki Yahudiler de 7 Ekim'den bu yana korku içinde yaşadıklarını söylüyor.

Alman polisi, Hamas saldırılarını takip eden haftada 202 anti-semitizm vakasının kayda geçtiğini belirtirken, bu rakamın bir önceki yılın aynı periyodundan yüzde 240 fazla olduğunu açıkladı.

Almanya'nın önde gelen dergilerinden Der Spiegel de bu haftaki sayısını bu konuya ayırarak, kapağında "Wir Haber Angst" (Korkuyoruz) yazan bir sayıyla okucuya sunuldu. Kapakta 4 Alman Yahudisinin fotoğrafı yer alırken, Holokost'tan kurtulan 90 yaşındaki Ivar Buterfas-Frankenthal'ın "Biz Yahudiler bir kez daha kolay hedefiz" şeklindekli sözleri de kapağa taşındı.

Birleşik Krallık'ta ise, Hamas saldırılarından 27 Ekim'e kadar olan periyotta 805 anti-semitik olayın belirlendiği açıklanırken, bu sayının 1984'ten bu yana kaydedilen en yüksek sayı olduğu belirtildi.

Independent Türkçe



İsrail'in saldırıları İran'ın nükleer kapasitesini ne kadar zayıflatabildi?

İsrail 6 günde İran'da en az 585 kişiyi öldürdü, 1300 kişiyi de yaraladı (Reuters)
İsrail 6 günde İran'da en az 585 kişiyi öldürdü, 1300 kişiyi de yaraladı (Reuters)
TT

İsrail'in saldırıları İran'ın nükleer kapasitesini ne kadar zayıflatabildi?

İsrail 6 günde İran'da en az 585 kişiyi öldürdü, 1300 kişiyi de yaraladı (Reuters)
İsrail 6 günde İran'da en az 585 kişiyi öldürdü, 1300 kişiyi de yaraladı (Reuters)

İsrail, 13 Haziran’dan beri başta nükleer tesisler ve askeri hedefler olmak üzere İran’daki birçok noktayı bombalamayı sürdürüyor. 

İsrail ordusu, savaş jetleriyle düzenlenen bombardımanlarda İran’ın İsfahan ve Natanz nükleer tesislerinde hasar meydana geldiğini bildirmişti. 

Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu’nun bugün duyurduğuna göre İsrail, Karaj ve Tahran’daki santrifüj geliştirme tesislerini de vurdu.

Ancak Guardian’ın analizinde, cuma gününden bu yana meydana gelen hasarın birkaç ay içinde onarılabileceği belirtiliyor. Ayrıca İsrail ordusunun saldırılarının, İran’da hem hükümetin hem de halkın nükleer caydırıcılıkta daha ısrarcı davranmasına yol açabileceğine dikkat çekiliyor. 

Dolayısıyla Tel Aviv yönetiminin hamlelerinin ters teperek Tahran’ın nükleer bomba geliştirme sürecini hızlandırabileceği değerlendirmesi yapılıyor.

Kimliğinin paylaşılmaması şartıyla konuşan İsrailli bir yetkili, saldırılar sonucunda İran’ın nükleer bomba geliştirmesinin sadece birkaç ay geciktirilebileceğini söylüyor. 

Ancak CNN’in salı günkü haberinde yer verdiği ABD istihbarat bilgilerine göre Washington, Tahran’ın en az üç yıl daha nükleer bomba üretemeyeceğini öngörüyordu. Analizde, birkaç aylık bir gecikmenin böyle bir durumda önemsiz kaldığı yazılıyor. 

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, “Yükselen Aslan” operasyonunun ardından yaptığı açıklamalarda İran’ın nükleer silah geliştirmenin eşiğine geldiğini iddia etmişti.

Analizde, İsrail’in nükleer silah geliştirme programına dikkat çekilerek, Tahran yönetiminde birçok grubun buna karşı önlem olarak nükleer silaha sahip olmayı amaçladığı aktarılıyor. 

Adının açıklanmaması şartıyla konuşan, Ortadoğu’da deneyimli bir Batılı yetkili de İsrail’in saldırılarının Tahran’ın nükleer bomba çalışmalarını hızlandırma ihtimalini vurguluyor:

Bu olayların ardından İran’ın herhangi bir nükleer kapasitesi kalırsa, en hızlı şekilde silah geliştireceklerini düşünüyorum.

Analizde, İran’ın nükleer programının askeri yöntemlerle sonlandırılmasının tek yolunun Fordo tesisini imha etmek olduğu belirtiliyor. Kum şehrine yakın bir dağın 80 ila 90 metre altında inşa edilen bu nükleer tesis, İran’ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerinin merkezi. ABD ordusunun savaşa girmesi halinde burayı 13,6 tonluk bombalarla vurması gerekiyor. 

Netanyahu sadece İran’ın nükleer programını bitirmeyi değil, Tahran’da rejimi değiştirmeyi de amaçlıyor. Ancak İranlı sivilleri vurarak bunu elde etmesi zor görünüyor. Johns Hopkins Üniversitesi’nden Vali Nasr, “Gazze savaşının psikolojik etkisinin” de İsrail-İran çatışmalarında önemli rol oynadığını belirtiyor. 

Nasr, Gazze’deki yıkımla “uluslararası liberal düzenin İsrail’i kontrol altında tutabileceğine dair inancın boşa çıktığını” ifade ediyor. 

Independent Türkçe, Guardian, Times of Israel, CNN