ABD'nin en iyi üniversitelerinden birinde nefret suçu: Müslüman öğrenciye arabayla çarpıp kaçtı

"Fiziksel yaralar zamanla iyileşecek ama duygusal yaralar geçmeyecek"

1885'te kurulan Standford dünyanın en köklü üniversitelerinden biri (Reuters)
1885'te kurulan Standford dünyanın en köklü üniversitelerinden biri (Reuters)
TT

ABD'nin en iyi üniversitelerinden birinde nefret suçu: Müslüman öğrenciye arabayla çarpıp kaçtı

1885'te kurulan Standford dünyanın en köklü üniversitelerinden biri (Reuters)
1885'te kurulan Standford dünyanın en köklü üniversitelerinden biri (Reuters)

ABD'nin en iyi üniversitelerinden biri olan Stanford Üniversitesi'nin kampüsünde bir saldırgan, Müslüman Arap bir öğrenciye arabasıyla çarpıp kaçtı.

Polis yetkilileri olayla ilgili nefret suçu soruşturması başlatıldığını duyurdu.

Saldırıya uğrayan öğrenci, cuma öğleden sonra kampüs içinde bir araç sürücüsünün kendisiyle göz kontağı kurduktan sonra hızlandığını ve kendisine çarptığını aktardı.

Sürücünün daha sonra aracıyla uzaklaşırken, Arap öğrenciye küfür ettiği ifade edildi.

ABC News'e konuşan öğrenci, "Bir nefret suçunun kurbanı olacağımı asla düşünmemiştim. Nefret dolu çığlıkları hâlâ kulaklarımda yankılanıyor" dedi.

Yaralanan öğrenci açıklamasında, "Fiziksel yaralar zamanla iyileşecek ama duygusal yaralar, sadece görünüşüm, kökenim ve inancım yüzünden hedef alınmış olma duygusu muhtemelen geçmeyecek" ifadelerini kullandı.

Hayati tehlikesi bulunmadığı belirtilen öğrenci, saldırganın 20'li yaşlarda kısa sarı saçlı beyaz bir erkek olduğunu söyledi.

Stanford Üniversitesi Başkanı Richard Saller konuyla ilgili yazdığı mektupta, "Kampüsümüzde nefret temelli bir fiziksel şiddet olayının yaşandığını duymaktan son derece rahatsızız. Kampüsümüzde şiddet asla kabul edilemez. Nefret bazlı şiddet ahlaken kınanacak bir eylemdir ve olabilecek en güçlü şekilde bu eylemi kınıyoruz. Yaralanan öğrenci ve olaydan etkilenen herkes için derin endişelerimizi ifade etmek istiyoruz" dedi.

Stanford polisi, kampüste güvenlik önlemlerinin artırıldığını açıkladı ve olayla ilgili bilgi sahibi kişilerin güvenlik güçleriyle iletişime geçmesini istedi.

ABD'de iki hafta önce bir ev sahibi Müslüman kiracılarına bıçakla saldırmış, olayda anne ağır yaralanırken, 6 yaşındaki bir çocuk hayatını kaybetmişti. 

7 Ekim'de Hamas'ın Gazze sınırındaki İsrail yerleşimlerine düzenlediği saldırılarda 1400 kişinin hayatını kaybetmesinin ardından, İsrail ordusunun Gazze'ye düzenlediği saldırılarda şu ana kadar 4 bin 104'ü çocuk, 2 bin 641'i kadın olmak üzere 10 bin 22 kişi öldürüldü.

Independent Türkçe



Dalay Lama’nın haleflik açıklaması Çin’i kızdırdı

Sürgündeki Tibet yönetiminin son dönemde ABD'yle yakınlaşması da Çin'den tepki almıştı (Reuters)
Sürgündeki Tibet yönetiminin son dönemde ABD'yle yakınlaşması da Çin'den tepki almıştı (Reuters)
TT

Dalay Lama’nın haleflik açıklaması Çin’i kızdırdı

Sürgündeki Tibet yönetiminin son dönemde ABD'yle yakınlaşması da Çin'den tepki almıştı (Reuters)
Sürgündeki Tibet yönetiminin son dönemde ABD'yle yakınlaşması da Çin'den tepki almıştı (Reuters)

Tibet Budizmi'nin ruhani lideri 14. Dalay Lama Tenzin Gyatso, halefinin Çin sınırları dışında “özgür dünyada” doğacağını söyledi.

Gyatso, bugün yayımlanan Voice for the Voiceless (Sessizlerin Sesi) kitabında, dünyanın dört bir yanındaki Tibetlilerin, Dalay Lama’nın soyunun sürmesini istediğini yazıyor.

89 yaşındaki Gyatso, daha önceki açıklamalarında son Dalay Lama olabileceğini söylemişti.

Ancak kitapta Dalay Lama, halefinin Çin'in dışında "özgür dünyada" doğacağını ilk kez bu kadar net şekilde belirtiyor. Daha önce Dalay Lama’nın Tibet dışında, sürgünde yaşadığı Hindistan'da reenkarne olabileceğini söylemişti.

Reuters’ın kitaptan aktardığı pasajda Gyatso şu ifadeleri kullanıyor:

Reenkarnasyonun amacı selefinin çalışmalarını devam ettirmek olduğuna göre, yeni Dalay Lama özgür dünyada doğacak. Böylece Dalay Lama'nın geleneksel misyonu, yani evrensel şefkatin sesi, Tibet Budizmi’nin ruhani liderliği ve Tibet halkının özlemlerinin somut hali olan Tibet’in sembolü yolculuğuna devam edecek.

Dalay Lama, kitabında 90 yaşına basacağı temmuzda haleflik meselesiyle ilgili daha detaylı bir açıklama yapacağını da belirtiyor.

Çin yönetimiyse Dalay Lama’nın açıklamalarına tepki gösterdi. Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning, bugünkü açıklamasında Gyatso’nun “Tibet halkını temsil etme hakkına sahip olmadığını” ileri sürdü.

Mao, Dalay Lama’nın halefinin Pekin tarafından belirleneceğini savundu.  

Himalaya Dağları'nın kuzeyinde yer alan 2,5 milyon kilometre genişliğindeki Tibet Platosu, deniz seviyesinden ortalama 4 bin 380 metre yüksekliğiyle "dünyanın çatısı" diye biliniyor. 

Tarih boyunca yarı göçebe Tibet halkının yurdu olan bölge, 1951'de imzalanan 17 Nokta Anlaşması'yla Çin'in egemenliğine girmişti. Pekin yönetimi, bunu "Tibet'in barışçıl özgürleşmesi" diye adlandırmıştı.

Gyatso, 1950'den bu yana 14. Dalay Lama olarak görev yapıyor. Tibet'te doğan Gyatso, iki yaşındayken 13. Dalay Lama'nın yeniden dünyaya gelmiş hali olarak kabul edilmişti. 

Tibet'teki Çin yönetimine karşı 1959’da başlayan fakat başarısızlığa uğrayan ayaklanma girişiminin ardından 23 yaşında Hindistan’a kaçan Nobel Barış Ödülü sahibi ruhani lider, o tarihten bu yana Sürgündeki Tibet Hükümeti'nin merkezi olan Daramşala bölgesinde yaşıyor.

Çin ise bu yönetimi tanımıyor, Dalay Lama’yı “ayrılıkçı” diye niteliyor ve 2010'dan beri onun temsilcileriyle temasa geçmiyor.

Independent Türkçe, Guardian, Reuters