ABD'li senatör Bernie Sanders'ın "ateşkes" yorumu tepki çekti

Yahudi lobisinden aldığı destek Sanders'ı memnun etmedi

82 yaşındaki Bernie Sanders, 2007'den bu yana senatör olarak görev yapıyor (Reuters)
82 yaşındaki Bernie Sanders, 2007'den bu yana senatör olarak görev yapıyor (Reuters)
TT

ABD'li senatör Bernie Sanders'ın "ateşkes" yorumu tepki çekti

82 yaşındaki Bernie Sanders, 2007'den bu yana senatör olarak görev yapıyor (Reuters)
82 yaşındaki Bernie Sanders, 2007'den bu yana senatör olarak görev yapıyor (Reuters)

2016 ve 2020 seçimlerinde başkan adaylığı için yarışan ve ABD Kongresi'ndeki ilerici kanadın fiili liderliğini üstlenen Senatör Bernie Sanders'ın, İsrail'in Gazze'de ateşkesle ilgili politikalarına destek vermesi tepki çekti.

Sanders, pazar günü katıldığı CNN yayınında, "Hamas gibi, çalkantı, kaos ve İsrail devletinin yok edilmesine adanmış bir örgütle nasıl kalıcı bir ateşkese varılabileceğini bilmiyorum. Arap ülkelerinin de Hamas'ın gitmesi gerektiğini anladığını düşünüyorum" ifadelerini kullandı.

Sanders'ın bu yorumu, ABD'li senatörün Kongre'deki müttefikleri Alexandria Ocasio-Cortez ve Rashida Tlaib gibi vekillerin ateşkes çağrısı yaptıkları bir dönemde geldi.

Yayında Demokrat vekil Rashida Tlaib'in ABD Başkanı Joe Biden'ı "soykırıma destekle" suçlamasının sorulması üzerine Sanders, "Rashida benim arkadaşım. Ailesi Filistin'den geliyor. Hepimiz gibi, yaşananların onu da sarstığını düşünüyorum. Ve yaşanan insani krizin üzerinde durmak zorundayız. Ancak Trump'ın bu konuda veya herhangi başka bir konuda Biden'dan daha iyi olacağını düşünen varsa, fena halde yanıldığını düşünüyorum" diye konuştu.

Aynı yayında İsrail'in Gazze'deki sivil ölümlerini durdurması gerektiğini söyleyen Sanders, "Yeterli gıda yok, yeterli su yok, ilaç, yakıt yok. İnsani bir felaket yaşanıyor ve bununla şimdi başa çıkılmalı" ifadelerini kullandı.

Sanders bu sözlerine karşın Demokratlar içindeki ilerici kanattan tepkilerle karşılaştı.

2020 seçimlerinde Sanders kampanyasının sözcülüğünü yapan Briahna Joy Gray, ABD'li senatör için, "Neslimizin en büyük siyasi hayalkırıklığı" dedi.

27 Ekim'den Bernie Sanders'ın başkanlık kampanyasında çalışan yaklaşık 300 kişi, bir mektup yayımlayarak ABD'li senatörün ateşkes çağrılarını desteklemesini istemişti.

Sanders'a "sıradışı" destek

Ateşkes yorumuyla tepki çeken Yahudi Senatör Bernie Sanders'a destekse beklemediği yerden geldi.

ABD siyasetinde etkili Yahudi lobisi AIPAC, sosyal medya hesabından Sanders'ın açıklamalarını paylaşarak, "Hamas'la ateşkese net ve prensipli yaklaşımınızdan dolayı teşekkürler Senatör Sanders" dedi.

Ancak AIPAC'ın bir süredir soğuk ilişkiler içinde olduğu Sanders'a desteği "sıradışı" olarak yorumlandı.

Zira 2016 öncesi dönemde Yahudi lobisiyle iyi ilişkiler kuran Sanders, 2016 ve 2020'deki seçimlerde AIPAC'la köprüleri atmıştı. 2020'deki seçimlerde ilerici kanattan gelen çağrılara yanıt veren Sanders, AIPAC'ın kongresinde konuşma yapmayı reddetmişti.

ABD'li senatör, Hamas'la ilgili yorumlarının ardından AIPAC'tan gelen destekle de arasına mesafe koymaya çalıştı.

Sanders, sosyal medya hesabından verdiği yanıtta, "AIPAC, demokrasimizin altını oyan onlarca Cumhuriyetçi radikali destekledi. Şimdi onlar Kongre'nin ilerici mensuplarını mağlup etmek için çok çalışıyor. Bunun olmasına izin vermeyeceğiz. Barışın, ekonomik ve sosyal adaletin dünyası için birlikte durmaya devam edelim" ifadelerini kullandı.

Sanders'ın ekibinden bir yetkili, ABD'li senatörün son paylaşımını AIPAC'tan gelen övgüden memnun olmadığını netleştirmek için yaptığı söyledi.

Independent Türkçe



Trump: İsrail'in Hamas liderlerinden birini öldürerek ateşkesi ihlal edip etmediğini araştırıyoruz

ABD Başkanı Donald Trump (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump (AFP)
TT

Trump: İsrail'in Hamas liderlerinden birini öldürerek ateşkesi ihlal edip etmediğini araştırıyoruz

ABD Başkanı Donald Trump (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump dün, yönetiminin İsrail'in cumartesi günü Hamas liderlerinden birini öldürerek Gazze Şeridi'ndeki ateşkesi ihlal edip etmediğini araştırdığını açıkladı.

Hamas'ın Gazze lideri ve baş müzakerecisi Halil el-Hayye dün yaptığı açıklamada, İsrail'in Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları'nın ikinci komutanı Raid Saad'ı öldürmesinin Gazze Şeridi'ndeki ‘ateşkes anlaşmasının sürdürülmesini’ tehdit ettiğini söyledi.

İsrail cumartesi günü, Saad'ın Gazze şehrinin güneybatısındaki er-Raşid sahil yolunda bir cipte insansız hava aracı (İHA) ile düzenlenen hava saldırısında öldürüldüğünü duyurdu. Saldırıda İHA, araca ve çevresine üç füze ateşledi ve araçtaki herkes öldü.

ABD Başkanı Trump, dün yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi’nde Uluslararası İstikrar Gücü’nün (UİG) halihazırda faaliyete geçtiğini ve daha fazla ülkenin bu güce katılacağını söyledi.

Trump, “(UİG’in) Bir şekilde çalıştığını düşünüyorum. Daha fazla ülke katılıyor. Halihazırda katılan ülkeler var, ancak ben ne kadar asker göndermelerini istersem o kadar asker gönderecekler” diye ekledi.

Öte yandan Trump açıklamada, 6 Ocak 2021'de ABD Kongre Binası'na yapılan saldırı öncesinde yaptığı açıklamalarla ilgili bir haber nedeniyle İngiliz yayın kuruluşu BBC'ye yakında dava açabileceğini söyledi.

Reuters'ın aktardığına göre Trump, Beyaz Saray'da gazetecilere davanın pazartesi veya salı günü açılabileceğini söyledi.

Bir diğer gelişmede ABD Başkanı, ekibinin Berlin'deki görüşmelerin ardından ilerleme kaydedildiğini açıkladığı, Rusya'nın Ukrayna'da yürüttüğü savaşı sona erdirmeyi amaçlayan bir anlaşmanın her zamankinden daha yakın olduğunu belirtti. Trump, “Şu anda her zamankinden daha yakınız” ifadelerini kullandı.

Diğer taraftan Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'den, Hong Kong'da ulusal güvenlik suçlamasıyla mahkum edilen demokrasi yanlısı medya patronu Jimmy Lai'nin serbest bırakılmasını değerlendirmesini istediğini söyleyen Trump, “Çok üzgünüm. Bu konuyu Başkan Şi ile görüştüm ve onu serbest bırakmayı düşünmesini rica ettim” dedi. Ancak Çin Devlet Başkanı’na bu talebi ne zaman ilettiğini belirtmeyen Trump, “O (Lai) yaşlı bir adam ve sağlığı iyi değil. Bu yüzden bu talepte bulundum. Ne olacağını göreceğiz” şeklinde konuştu.

Hong Kong Yüksek Mahkemesi dün, Çin'in ulusal güvenlik yasası kapsamında şehrin en çok ses getiren davasında Lai'yi yabancı güçlerle komplo kurmaktan suçlu buldu. Bu karar, Lai'nin ömür boyu hapis cezasına çarptırılmasına yol açabilir.


Yılda 200 bin kişiyi öldürüyor... Trump, fentanili "kitle imha silahı" olarak sınıflandırıyor

ABD Başkanı, Beyaz Saray'da başkanlık kararnamesini imzalarken (Reuters)
ABD Başkanı, Beyaz Saray'da başkanlık kararnamesini imzalarken (Reuters)
TT

Yılda 200 bin kişiyi öldürüyor... Trump, fentanili "kitle imha silahı" olarak sınıflandırıyor

ABD Başkanı, Beyaz Saray'da başkanlık kararnamesini imzalarken (Reuters)
ABD Başkanı, Beyaz Saray'da başkanlık kararnamesini imzalarken (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, dün, uyuşturucu madde fentanili resmen kitle imha silahı olarak ilan ederek, yönetiminin Latin Amerika'daki uyuşturucu kartellerine karşı yürüttüğü kampanyayı yükseltti.

Başkan, Beyaz Saray'da başkanlık kararnamesini imzalarken, "Fentanili resmen kitle imha silahı olarak ilan ediyoruz" dedi. "Bu bombanın yaptığı etkiyi yapan başka bir bomba yok. Bilgilerimize göre, bu uyuşturucu madde yüzünden her yıl 200 bin ila 300 bin kişi ölüyor." Başkanlık kararnamesinde, fentanilin "uyuşturucudan çok kimyasal bir silaha benzediği" ve üretiminin ve dağıtımının "ulusal güvenliğimizi tehdit ettiği, bölgemizde ve sınırlarımız boyunca kaosa yol açtığı" belirtildi.

Analistler, bu hamlenin Trump yönetiminin "uyuşturucu teröristleri" olarak adlandırılanlara karşı yürüttüğü savaşla bağlantılı olduğuna inanıyor. Bu savaş, Washington'un uyuşturucu kaçakçılığı için kullanıldığını söylediği tekneleri hedef alan askeri bir harekatı da içeriyor. Bu harekat, eylül ayının başından bu yana yaklaşık 90 kişinin ölümüne yol açtı.

Ancak Trump, imha edilen her teknenin (20'den fazla tekne imha edildi) 25.000 Amerikalının hayatını kurtardığını söylese de bu teknelerin daha ölümcül olan fentanil değil, kokain taşıdığına inanılıyor. Fentanil ise öncelikle Meksika'dan ABD'ye kaçak olarak sokuluyor, Kolombiya veya Venezuela'dan deniz yoluyla değil.

Saldırılarla eş zamanlı olarak, Amerika Birleşik Devletleri Karayipler'de güçlerini artırıyor, dünyanın en büyük uçak gemisini ve birkaç savaş gemisini konuşlandırıyor. Amerikan askeri uçakları da son haftalarda Venezuela kıyıları üzerinde uçuyor.

Trump, askeri konuşlandırmanın uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadeleyi amaçladığını söyleyerek, Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro'yu bir kaçakçılık karteline liderlik etmekle suçladı. Karakas ise bunu reddederek, Washington'u Venezuela'da rejim değişikliği ve petrol rezervlerinin kontrolünü ele geçirmeye çalışmakla suçladı.

Amerika Birleşik Devletleri, merhum solcu lider Hugo Chávez'in siyasi mirasçısı Maduro'nun yakalanmasına yol açacak bilgi için 50 milyon dolarlık ödül teklif etti.


Albanese: Sidney saldırısının DEAŞ ideolojisinden kaynaklandığı anlaşılıyor

Avustralya Başbakanı Anthony Albanese (EPA)
Avustralya Başbakanı Anthony Albanese (EPA)
TT

Albanese: Sidney saldırısının DEAŞ ideolojisinden kaynaklandığı anlaşılıyor

Avustralya Başbakanı Anthony Albanese (EPA)
Avustralya Başbakanı Anthony Albanese (EPA)

Avustralya Başbakanı Anthony Albanese bugün yaptığı açıklamada, Sidney'deki Bondi Plajı'nda Hanuka bayramını kutlayan kalabalığa yapılan saldırının "DEAŞ ideolojisinden kaynaklanmış gibi göründüğünü" söyledi.

Avustralya polisi bugün yaptığı açıklamada, Bondi Plajı saldırganları olduğundan şüphelenilen baba ve oğulun kullandığı araçta iki DEAŞ bayrağı ve patlayıcı madde bulunduğunu belirtti. Yeni Güney Galler Polis Komiseri Mal Lanyon gazetecilere yaptığı açıklamada, Sidney plajı yakınlarında bulunan aracın oğul adına kayıtlı olduğunu ve içinde "iki el yapımı DEAŞ bayrağı" ile birlikte el yapımı patlayıcı cihazlar bulunduğunu söyledi.

Sajid Akram ve oğlu Naveed, pazar akşamı popüler plajda düzenlenen Yahudi Hanuka kutlamasına yönelik toplu silahlı saldırıda 15 kişiyi öldürdü. Yetkililer saldırıyı Yahudi karşıtı bir terör eylemi olarak nitelendirdi, ancak saldırganların daha derin motivasyonları hakkında şimdiye kadar çok az ayrıntı verdi.

Ancak Albanese bugün, iki adamın "toplu katliamı" gerçekleştirmeden önce nasıl devşirildiğine dair ilk işaretlerden birini verdi ve şunları söyledi: "Görünüşe göre bu, DEAŞ ideolojisinden kaynaklanıyordu... on yıldan fazla bir süredir yaygın olan ve nefret ideolojisine ve bu durumda toplu cinayete girişme isteğine yol açan bir ideoloji."

Albanese, 24 yaşındaki Naveed Akram'ın 2019 yılında "başkalarıyla olan bağlantıları nedeniyle" Avustralya Güvenlik İstihbarat Teşkilatı'nın (ASIO) dikkatini çektiğini, ancak o dönemde acil bir tehdit olarak görülmediğini açıkladı. "Bağlantılı olduğu iki kişi suçlandı ve hapse atıldı, ancak o sırada şüpheli olarak değerlendirilmedi" diye belirtti.

Sajid ve oğlu, polis tarafından vurularak öldürülmeden önce 10 dakika boyunca sahildeki kalabalığa ateş açtı. Polis tarafından vurulan Naveed ise hastaneye kaldırıldı ve durumu kritik.