Ukrayna pizza kutusu boyutundaki cihazla elektrik kesintisinden kurtulduhttps://turkish.aawsat.com/d%C3%BCnya/4681756-ukrayna-pizza-kutusu-boyutundaki-cihazla-elektrik-kesintisinden-kurtuldu
Ukrayna pizza kutusu boyutundaki cihazla elektrik kesintisinden kurtuldu
Rusya'nın Ukrayna'daki elektrik şebekelerine düzenlediği saldırılar nedeniyle ülkede sık sık elektrik kesintisi yaşanıyor (Reuters)
Rusya'nın elektrik altyapılarına düzenlediği saldırılarla mücadele eden Ukrayna, pizza kutusu boyutundaki bir cihazla bu kışı elektrik kesintisi yaşamadan geçirebilecek.
ABD'nin önde gelen medya kuruluşlarından CNN, ülkenin telekomünikasyon devi Cisco'nun Ukrayna'ya gönderdiği elektrik şebekesi cihazlarını inceledi.
Haberde cihazların, Ukrayna'ya insani yardım taşıyan ABD Hava Kuvvetleri'ne ait uçaklarla ülkeye nisanda gönderildiği belirtildi.
CNN, Cisco'nun Ukrayna devletine ait elektrik dağıtım firması Ukrenergo'yla yaptığı anlaşma kapsamında, söz konusu cihazdan onlarcasını ülkeye bağışladığını aktardı. Ekipmanın 1 milyon dolar değerinde olduğu belirtilirken, toplamda kaç cihaz sevk edildiğine dair bilgi paylaşılmadı.
Ukrenergo'nun işlettiği santrallerde elektrik akımının şebekeler arasında yönlendirilebilmesi için GPS teknolojisinden faydalanılıyor. Ancak Rusya'nın askeri istihbarat örgütü Baş İstihbarat Dairesi'nin (GRU), askeri alanda da kullanılan GPS'lere karşı düzenlediği siber saldırılar, elektrik şebekelerinin de devredışı kalmasına neden oluyor.
Cisco'nun siber güvenlik birimi Talos'un geliştirdiği cihaz ise GPS sistemleri olmadan da elektrik akımının sağlanmasını mümkün kılıyor.
Bir anahtar görevi gören cihaz, içinde GPS yerine analog teknolojiyle çalışan elektrik saatleri barındırıyor. Böylelikle GPS sistemine saldırı düzenlense bile trafo merkezlerinin şebekenin diğer bölümleriyle iletişim halinde kalmasını sağlıyor.
CNN, söz konusu elektrik cihazlarının Ukrayna'ya gizli operasyonla sokulduğunu yazdı.
Haberde, Ukrenergo'dan üst düzey yöneticilerin, Cisco'daki yöneticilerle şubatta ABD'de buluşarak, elektrik sistemlerinden ve GRU'nun sabotajlarından bahsederek destek istediği belirtildi.
Buluşmada yer alan ve Talos'ta çalışan araştırmacı Joe Marshall'ın, bunun üzerine bir ekip toplayarak cihazı geliştirmeye başladığı ifade edildi.
Talos'un Teksas'taki laboratuvarında testleri tamamlanan makinenin teslimatında ABD Savunma Bakanlığı'yla Enerji Bakanlığı'nın ortak çalıştığı da aktarıldı.
ABD Hava Kuvvetleri'ne ait uçaklarla cihazların önce Almanya'ya, oradan da Ukrayna sınırına yaklaşık 97 kilometre uzaklıktaki Polonya şehri Rzeszów'a nakledildiği belirtildi.
Ukraynalı ve ABD'li yetkililerin, GRU'nun sabotaj ihtimaline karşı sevkıyatı gizli tuttuğu bilgisi de aktarıldı.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in geçen yıl 24 Şubat'ta başlattığı savaşta teknoloji milyarderi Elon Musk da internet kesintilerinin önüne geçilmesi için Ukrayna'ya Starlink uydularından göndermişti.
İran, reformistlerin Tel Aviv ile temas kurduğu iddialarını yalanladıhttps://turkish.aawsat.com/d%C3%BCnya/5162230-i%CC%87ran-reformistlerin-tel-aviv-ile-temas-kurdu%C4%9Fu-iddialar%C4%B1n%C4%B1-yalanlad%C4%B1
İran, reformistlerin Tel Aviv ile temas kurduğu iddialarını yalanladı
Tahran'a yönelik İsrail saldırısının gerçekleştiği yerden yükselen dumanların fotoğrafını çeken insanlar, 23 Haziran 2025 (AP)
İran medya kuruluşları, 12 günlük savaş sırasında bazı İranlı yetkililerin İsrail'e mesaj göndererek, İran Dini Lideri’nin hedef alınması halinde ülkedeki liderlik boşluğunu doldurmaya hazır olduklarını bildirdikleri iddialarını yalanladı.
İran Devrim Muhafızları Ordusu'na (DMO) bağlı Fars Haber Ajansı, ‘İsrail'in toplumda bölünme tohumları ekmek amacıyla reformistlerle ilgili uydurma iddiaları’ hakkında kısa bir açıklama yayınladı.
Açıklamada, “Son günlerde Siyonist varlık, tartışmalı iddialar yayarak 12 günlük savaş sırasında ülke içinde oluşan eşi benzeri görülmemiş birlik ve uyumu bozmak için büyük çaba sarf etti” denildi.
İranlı Öğrenciler Haber Ajansı (ISNA), bu anlatıyı destekleyen platformlar olarak hareket eden muhalif medya kuruluşlarının, iç anlaşmazlıkları körüklemeyi amaçlayan söylentilerin yayılmasına katkıda bulunduğunu belirtti.
Fars Haber Ajansı, yurtdışındaki Farsça yayın yapan medya kuruluşlarını ‘izleyicilerini motive etmek ve İran toplumu içinde bölünmeyi körükleme projesinde başarılı olmak için çeşitli söylentiler yaymakla’ suçladı.
Ajans, özellikle Manoto TV tarafından yayınlanan ve savaş döneminde reformist hareketin önde gelen isimlerinin Siyonist varlık yetkililerine gizli bir mektup göndererek, İran'da rejim değişikliği çabalarına destek istediklerini belirten bir habere atıfta bulundu.
Ajans, bu bağlamda yapılan araştırmaların ‘bu iddianın ilk olarak Siyonist varlığa bağlı hesaplar tarafından ortaya atıldığını ve daha sonra bu projenin medya kolu olarak Manoto TV tarafından büyütülüp desteklendiğini gösterdiğini’ bildirdi.
Fars Haber Ajansı’nda yer alan haberde, “Bu haberin ve son günlerde bu kanallar aracılığıyla yayılan diğer benzer haberlerin yalan olduğuna ve kamuoyunu, özellikle de devrimci kesimi kışkırtmak, yanlış kutuplaşmalar yaratmak ve toplumda fitne ve bölünme ortamı yaratmak amacıyla yayınlandığına şüphe yok” ifadeleri yer aldı.
İran Dini Lideri Ali Hamaney 23 gün sonra ilk kez kamuoyu karşısına çıkarak, cumartesi günü Tahran'da düzenlenen Aşura törenine katıldı. (AP)
ISNA tarafından cumartesi günü sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımda, “Bu haber ve son günlerde ortalıkta dolaşan diğer iddialar doğru değil; özellikle ülkenin devrimci çevrelerinde kamuoyunu karıştırmak, sahte bir kutuplaşma durumu yaratmak ve toplumu gerilim ve bölünmeye doğru itmek için tasarlanmış” ifadesi yer aldı.
Manoto TV cumartesi günü sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda, İran ile İsrail arasındaki savaşın ilk haftasında, reformist hareketin önde gelen isimlerinden bir grubun İsrail tarafına bir mektup göndererek, İran'da rejim değişikliği sürecine destek istediklerini belirtti.
Kanal, ‘İsrail'de bilgi sahibi bir kaynak’ olarak tanımladığı kişinin mektubun bir dizi tanınmış reformist tarafından imzalandığını söylediğini aktardı. “Eğer İsrail rejim değişikliğini desteklerse, adaylarımız ülke yönetimini devralmaya tamamen hazırdır” ifadesinin yer aldığı mektupta, İsrail saldırısını kınayan eski Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, ilk Dini Lider’in torunu olan müttefiki Hasan Humeyni ve Evin Cezaevi’nde tutuklu bulunan reformist aktivist Mustafa Taczade başta olmak üzere önde gelen isimlere atıfta bulunuldu.
Bu gelişme, İsrailli ‘Terror Alarm’ hesabının 28 Haziran'da X platformunda yaptığı bir paylaşımda, ‘eski İran Cumhurbaşkanı'nın birkaç gün önce DMO tarafından düzenlenen bir suikast girişiminden kurtulduğunu’ iddia etmesinin ardından geldi.
Hasan Ruhani hükümetinde İstihbarat Bakanı ve Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın özel yardımcısı olan Mahmud Alevi cumartesi günü katıldığı bir televizyon programında, “İsrail Tahran'a girmeye, rejimi değiştirmeye ve İslam Cumhuriyeti'nin sonunu kutlamaya hazırlanıyordu” dedi.
Alevi sözlerini şöyle sürdürdü: “Düşman, durumdan şikâyetçi olan bazı vatandaşların kritik bir anda rejimi terk edeceğini düşündü ama yanlış hesap yaptı. İsrail savaşta üstünlüğü ele geçirseydi yeni bir hamle yapabilirdi. Tabii ki spesifik bir şey öngörmüyorum.”
Geçtiğimiz ay Reuters, Hamaney'in halefinin seçilmesine yönelik yoğun tartışmalara aşina olan beş kaynağa dayanarak en önemli iki adayın 56 yaşındaki oğlu Mücteba ve kurucu liderin (Humeyni) torunu 53 yaşındaki Hasan Humeyni olduğunu aktarmıştı. Mücteba Hamaney ve Hasan Humeyni isimleri şaşırtıcı değil, zira bu iki isim en az 10 yıldır Hamaney'in halefi olma ihtimaliyle ilişkilendiriliyordu. Hasan Humeyni reformcu hareketin favorisi olarak görülürken, Mücteba Hamaney DMO liderliği tarafından destekleniyor.
DMO Siyasi ve İdeolojik İşlerden Sorumlu Komutan Yardımcısı Tuğgeneral Mesud Senayirad, “Siyonist varlığın ya da bu şer ittifakı içindeki müttefiklerinin herhangi bir aptalca eylemi, İran tarafından çöküşlerini hızlandıracak sert bir yanıtla karşılanacaktır” dedi.
İran'ın muhalifleri için olası senaryolardan birinin ‘gri bölgeye’ dönmek ve ‘içerdeki yıkıcı ve hain unsurları’ kullanmak olduğunu söyleyen Senayirad, güvenlik servislerinin ‘savaş sırasında biriken ve halen devam eden deneyim ve hazırlıklara sahip olduğunu’ ifade etti.
Senayirad, “Yakın zamanda keşfedilen ağlar, onlarca yıllık gizli güvenlik ve istihbarat çalışmalarının sonucudur. Son çatışma, savaş sırasında kullanılan bu uyuyan hücreleri izleme fırsatı sağladı. Son tutuklamalar, güvenlik güçlerine gelecekte etkili saldırılar gerçekleştirmelerine yardımcı olması beklenen önemli bilgiler sağladı” ifadelerini kullandı.
Bulunan her ipucunun bu yıkıcı ağların farklı boyutlarının ortaya çıkarılmasına yol açabileceğini ifade eden Senayirad, kurumların daha önce bunlar hakkında kısmi bilgiye sahip olduğunu, ancak son olayların bunları daha geniş bir şekilde açığa çıkardığını açıkladı.
Yerel basına göre DMO dün ülkenin batısında, İran-İsrail savaşı sırasında İsrail bombardımanının vurduğu bir bölgede patlayıcıları imha etmeye çalışan iki üyesinin öldüğünü duyurdu.
Şarku’l Avsat’ın DMO'ya bağlı Tesnim haber ajansından aktardığına göre, iki DMO üyesi dün ülkenin batısında bulunan Hürremabad'da Siyonist rejimin saldırısı sonucu geride kalan patlayıcıların bulunduğu bir alanı temizlerken, patlayıcıların infilak etmesi sonucu öldü.
İsrail saldırıları, İran'ın nükleer programındaki üst düzey askeri yetkililerin ve bilim adamlarının ölümüne neden oldu. İran yargısı, savaşın en az 936 kişinin ölümüyle sonuçlandığını bildirdi.