Kissinger'ın ölümü dünyanın gündeminde: "Savaş suçlusu, saygıdeğer, manipülatör"

"Amerikan yönetici sınıfının sevgilisi, savaş suçlusu Henry Kissinger sonunda öldü"

Henry Kissinger, 1973-1977'de ABD Dışişleri Bakanı olarak görev yapmıştı (Reuters)
Henry Kissinger, 1973-1977'de ABD Dışişleri Bakanı olarak görev yapmıştı (Reuters)
TT

Kissinger'ın ölümü dünyanın gündeminde: "Savaş suçlusu, saygıdeğer, manipülatör"

Henry Kissinger, 1973-1977'de ABD Dışişleri Bakanı olarak görev yapmıştı (Reuters)
Henry Kissinger, 1973-1977'de ABD Dışişleri Bakanı olarak görev yapmıştı (Reuters)

Eski ABD Dışişleri Bakanı Henry Kissinger, 100 yaşında hayatını kaybetti.

Özellikle Richard Nixon'ın başkanlığı döneminde Amerikan dış politikasına damga vuran ve uzun yıllar silinmeyen izler bırakan Kissinger, kimilerine göre bir "dahi" kimilerine göreyse bir savaş suçlusuydu.

ABD'li diplomatın ölümü de hakkındaki tartışmalar gibi tüm dünyada yankı buldu.

ABD merkezli popüler kültür dergisi Rolling Stone, Kissinger'ın ölümüyle ilgili haberinde, "Amerikan yönetici sınıfının sevgilisi, savaş suçlusu Henry Kissinger sonunda öldü" başlığını kullandı.

Dergi, Kissinger'ın 1968 sonhabarıyla Saygon'un düşüşü arasında geçen sürede Vietnam'da gerçekleşen her ölümden sorumlu olduğunu yazdı.

Amerikan haber kuruluşlarıysa Kissinger'ın ardından en olumlu görüşleri paylaşan yayın organları oldu.

Bloomberg'de yer alan haberde, "ABD Dışişleri Bakanlığı'na kadar yükselmeyi başaran mülteci bir çocuk, 1970'ler boyunca Vietnam Savaşı'nı bitirme ve komünist ülkeleri kontrol altına alma stratejileriyle Amerikan dış politikasını belirledi" ifadeleri kullanıldı.

CNN, Kissinger'ı "ABD dış politikasının baskın ve kutuplaştırıcı gücü" olarak tanımlarken, Fox News'te yer alan haberdeyse "Saygıdeğer ve tartışmalı Kissinger, destekçileri tarafından muhteşem bir stratejist olarak övüldü, karşıtları tarafından usta bir manipülatör olarak kınandı" dendi.

ABD'li diplomatı "dünya sahnesinde bir dev" olarak tanımlayan Foreign Policy dergisi, Kissinger'ın Amerikan dış politikasının büyük zaferlerinde de trajik başarısızlıklarında da imzası olduğunu kaydetti.

Fransa merkezli Le Monde gazetesinde yer alan haberdeyse Kissenger'ın "kincilikle ayartma, vahşetle yetenek arasında bir diplomatik teknik" kullandığı ifade edildi.

Hong Kong merkezli South China Morning Post gazetesi Kissinger'ın Washington'la Pekin arasındaki ilişkilerin yeniden tesis edilmesinde oynadığı role odaklanırken, ABD'li diplomatın yaşamı boyunca Vietnam ve Kamboçya'da yaşananlarla ilgili pişmanlık duymadığı vurgulandı.

ABD merkezli sosyalist dergi Jacobin ise Kissinger'ın ölümünü kitap formatında hazırladığı bir sayfayla duyurdu. Dergi, 100 yaşında hayatını kaybeden Kissinger'ın bir fotoğrafını koyduğu sayfada "Sadece iyiler genç ölür" başlığını kullandı.

Sayfada Kissinger için, "Yarım yüzyıl boyunca askeri müdahaleler ve hileli dış politikayla Amerikan imparatorluğuna sadık şekilde öncülük etti. Nesiller boyu savaş karşıtı aktivistler için Kissinger, ahlaksız Amerikan savaş makinesinin canlı bir temsiliydi" ifadeleri kullanıldı.

Derginin kurucu editörü Bhaskar Sunkara, Kissinger'ın dünyanın birçok ülkesinde rol oynadığı çatışmaların ele alındığı kitabın daha önce hazırlandığını ve birkaç yıldır depolarda bekletildiğini söyledi.

Çin'den peş peşe mesajlar

Henry Kissinger'ın ölümünün ardından ilk açıklamalar ABD'li diplomatın yaşamı boyunca onlarca kez ziyaret ettiği Pekin'den geldi.

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Wang Wenbin, konuyla ilgili, "Kissinger, Çin halkının eski ve iyi bir dostu, Çin-ABD ilişkilerinin öncüsü ve kurucusuydu" ifadelerini kullandı.

ABD'nin Çin Büyükelçisi Şie Feng ise yayımladığı mesajda, "Tarih onun 100 yılık yaşamını Çin-ABD ilişkilerine sağladığı katkıyla hatırlayacak. O, Çin halkının kalbinde çok değerli bir dost olarak yaşamaya devam edecek" dedi.

Çin sosyal medyasında birçok kişi de Kissinger'ın ölümüyle ilgili taziye mesajı yayımladı.

Devlet televizyonu CCTV sosyal medyada Kissinger'ın 1971'de Pekin'e yaptığı ilk gizli ziyaretin görüntülerini paylaştı.

Kissinger hayatı boyunca 100'den fazla kez Çin'i ziyaret etmiş, ABD-Çin ilişkilerinin inşa edilmesinde önemli roller üstlenmişti. Görevden ayrıldıktan sonra da Pekin'deki etkisini sürdüren ABD'li diplomat, son olarak geçen temmuzda Çin'e sürpriz bir ziyaret düzenleyerek Şi Cinping'le bir araya gelmişti.

Putin, Bush, Netanyahu

Çin'den gelen açıklamaların yanı sıra birçok dünya lideri de Kissinger'ın ölümüyle ilgili taziye mesajı yayımladı.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, "Henry Kissinger'ın ismi, uluslararası gerilimi düşüren en önemli Sovyet-Amerikan anlaşmalarını mümkün kılan faydacı dış politika çizgisiyle iç içe geçmişti. Bu derin ve olağandışı adamla birçok kez konuşma fırsatına eriştim. Şüphesiz ki onunla ilgili sevgi dolu hatıraları koruyacağım" ifadelerini kullandı.

İsrail lideri Binyamin Netanyahu ise Kissinger'ın ölümünü "bir devrin sonu" olarak tanımlarken, "Onunla gerçekleştirdiğim her görüşme sadece bir diplomasi dersi değil, aynı zamanda devlet adamlığında ustalık dersiydi" diye konuştu.

Eski ABD Başkanı George W. Bush yayımladığı mesajda, "Amerika, Henry Kissinger'ın ölümüyle birlikte dış politikadaki en güvenilir ve özgün seslerinden birini kaybetti" dedi.

Independent Türkçe



Trump, Papa'nın cenaze töreninde nasıl en öne oturdu?

Papa Francis'in tabutu, ABD Başkanı Donald Trump (ortada) ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un da aralarında bulunduğu ileri gelenlerin önünde taşındı (AP)
Papa Francis'in tabutu, ABD Başkanı Donald Trump (ortada) ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un da aralarında bulunduğu ileri gelenlerin önünde taşındı (AP)
TT

Trump, Papa'nın cenaze töreninde nasıl en öne oturdu?

Papa Francis'in tabutu, ABD Başkanı Donald Trump (ortada) ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un da aralarında bulunduğu ileri gelenlerin önünde taşındı (AP)
Papa Francis'in tabutu, ABD Başkanı Donald Trump (ortada) ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un da aralarında bulunduğu ileri gelenlerin önünde taşındı (AP)

Krallar, kraliçeler, prensler ve devlet başkanları Papa Francis'in cenaze töreninde Arjantinliler ve İtalyanların yanında ikinci planda kalarak Fransız alfabesinin belirlediği oturma düzenine uymak zorundaydı.

Yaklaşık 55 devlet başkanı, 14 hükümet başkanı ve 12 hükümdar, Aziz Petrus Bazilikası'nın önünde düzenlenen ve dünya çapında milyonlarca kişinin izlediği açık hava ayininde yas tutanlara katıldı.

Aziz Petrus Bazilikası'nın merdivenlerinde en ön sırada Francis'in doğduğu ülke Arjantin'in Devlet Başkanı Javier Milei yer aldı.

Ardından Vatikan'ı çevreleyen ve 1929'da egemenliğini resmen tanıyan İtalya geldi. Francis, Roma piskoposu ve İtalya Katolik piskoposlarının başrahibi olarak görev yaptığı için İtalyan ileri gelenleri en iyi ikinci koltuklara oturdu.

Oturma düzeninin geri kalanında, halen diplomasi dili kabul edilen Fransız alfabesi kullanıldı. Allemagne'dan (Almanya) gelen konuklar ön sıralarda yer alırken, États-Unis (Amerika Birleşik Devletleri) delegasyonu Başkan Donald Trump'ın bazılarının beklediği gibi üçüncü sıraya yerleştirilmek yerine öndeki bir koltukta oturmasını sağladı. Sonuç olarak Trump, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski'nin yanına oturmadı.

Bu sıralarda, İspanya ve Belçika kral ve kraliçeleri gibi kraliyet mensupları diğer devlet başkanlarından daha öncelikliydi. Prens William üçüncü sırada Birleşik Krallık Başbakanı Sör Keir Starmer'la birlikte, beklenmedik bir şekilde Almanya Şansölyesi Olaf Scholz'un yanında oturdu.

sdfrgt
Britanya Prensi William, Almanya Şansölyesi Olaf Scholz ve Ürdün Kralı Abdullah, Papa Francis'in Vatikan'daki cenaze törenine katıldı (Reuters)

Uluslararası bir cenaze töreninde ilk kez Kral'ı temsil eden Prens'in, diğer veliaht Norveç Prensi Haakon ve eşi Veliaht Prenses Mette-Marit'yle birlikte oturması bekleniyordu. Ancak daha önce açıklanan oturma planının bu kısmına uyulmadığı görüldü. Ne William ne de Sör Keir'ın ön sıralarda koltukları vardı ve Royaume-Uni (Birleşik Krallık)  Fransız alfabesine göre sıralamada daha geride yer alıyordu.

Prens ilk kez uluslararası bir cenaze töreninde Kral'ı temsil etmiş oldu.

Prens William törenden önce bazilikada ABD Başkanı Trump ve First Lady Melania Trump'la kısa süre konuştu ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve eşi Brigitte'le de görüş alışverişinde bulundu. Ürdün Kralı Abdullah ve Kraliçe Rania ikinci sırada, Prens William'ın önünde oturdu.

Başkan Trump, Vatikan'daki ayinde siyah yerine mavi giyerek kıyafet kurallarını ihlal etmesiyle dikkat çekti.

Oturma düzeninde Katolik ve Katolik olmayan kraliyet mensupları arasında herhangi bir ayrım yapılmadı. Ömür boyu Katolik olan eski ABD Başkanı Joe Biden, resmi ABD heyetinin bir parçası değildi ve États-Unis ileri gelenlerinden daha geride oturdu.

Independent Türkçe