Bilim insanları, "sıcaklık artışının 1,5 dereceyi aşmasının kaçınılmaz hale geldiği" uyarısında bulundu

Bilim insanları, küresel sıcaklık artışının 1,5 dereceyi aşmasının hızla kaçınılmaz hale geldiğini belirterek, bu sınır aşımının büyüklüğünü ve süresini en aza indirmenin kritik önemde olduğuna dikkati çekti

(AA)
(AA)
TT

Bilim insanları, "sıcaklık artışının 1,5 dereceyi aşmasının kaçınılmaz hale geldiği" uyarısında bulundu

(AA)
(AA)

Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC) 28. Taraflar Konferansı (COP28) kapsamında, sosyal ve doğal bilimler alanındaki bilim insanları, UNFCCC İcra Sekreteri Simon Stiell ile İklim Biliminde 10 Yeni Öngörü raporunu açıkladı.

İklim araştırma kuruluşları Future Earth, the Earth League ve Dünya İklim Araştırma Programı işbirliğiyle hazırlanan rapora, 24 ülkeden 67 önde gelen araştırmacı katkı sağladı. Rapor, politika yapıcıları COP28'deki müzakerelere, 2024 ve sonrasındaki politikalara bilgi sağlamaya yardımcı olmak üzere sentezlenen son 18 ayın en yeni ve önemli iklim bilimi araştırmasını kapsıyor.

Bilim insanları, ortaya koydukları 10 öngörü kapsamında, küresel sıcaklık artışının 1,5 dereceyi aşmasının hızla kaçınılmaz hale geldiğini ifade ederek, bu sınır aşımının büyüklüğünü ve süresini en aza indirmenin kritik olduğuna dikkat çekti.

Paris Anlaşması'ndaki "sıcaklık artışını 2 derecenin altında ve mümkünse 1,5 dereceyle sınırlandırma" hedef aralığında kalmak için fosil yakıt kullanımının hızla azaltılması gerektiğine işaret eden bilim insanları, emisyonlarda keskin düşüş sağlanması için güçlü politikalar benimsenmesi çağrısında bulundu.

Bilim insanları, dağ buzullarının kaybının hızlandığını belirterek, iklim risklerinin bulunduğu bölgelerde "insan hareketsizliğinin" arttığını, iklim adaptasyonunun adil şekilde yapılması gerektiğini ve gıda sistemlerinde reform yapılmasının adil iklim eylemine katkı sunabileceğini vurguladı.

"1,5 derecelik sınırı kaçırmaya doğru tehlikeli yoldayız"

UNFCCC İcra Sekreteri Stiell, İklim Biliminde 10 Yeni Öngörü raporunun, karar alıcılar için önemli bir araç sunduğunu dile getirerek, "Bu gibi raporlardan elde edilen bilimsel bulgular, hızlandırılmış iklim eyleminin bu kritik on yılında ihtiyaç duyulan iddialı ve kanıta dayalı eylem planlarını bilgilendirmelidir." dedi.

Potsdam İklim Etkileri Araştırma Enstitüsü Direktörü Johan Rockström, bilimin çok açık ve net olduğunu ifade ederek, "COP28, dünyanın fosil yakıtları aşamalı olarak terk etme konusunda ciddileştiği küresel toplantı olmalıdır. COP28, ekosistemlerde kalan karbon yutaklarını ve stoklarını koruyarak, ayrıca tarımda dayanıklılık ve yeni karbon yutakları inşa ederek emisyonları azaltma anıdır." diye konuştu.

Şu ana kadar doğa ve enerji konusunda başarısız olunduğunu vurgulayan Rockström, "Bu da bizi Paris Anlaşması hedefi olan 1,5 derecelik biyofiziksel sınırı kaçırmaya doğru tehlikeli bir yola soktu." uyarısında bulundu.

Gıda güvenliği konusunda araştırma yapan uluslararası kuruluşları birleştiren küresel ortaklık CGIAR'ın İklim Değişikliğine Uyum ve Azaltım Etki Alanı Platformu Direktörü Aditi Mukherji, şu değerlendirmede bulundu:

İklim değişikliğinin azaltılması ve adaptasyonu, biyolojik çeşitliliğin korunması ve gıda güvenliği de dahil olmak üzere daha geniş toplumsal ihtiyaçlar arasındaki yakın bağlantılar, sosyo-ekolojik sistemleri her ölçekte ortaklaşa yönetme şeklimizde dönüştürücü bir değişim gerektiriyor. En önemlisi, artan gıda güvenliği riskleri nedeniyle politikalar ve çözümler en çok acı çekenlerle birlikte tasarlanmalı ve uygulanmalı.

Future Earth Küresel Merkez Direktörü Wendy Broadgate de bilimsel bulguların, sıcaklık artışının 1,5 dereceyi aşmaya doğru gittiğini gösterdiğini belirterek, "Dünyanın dört bir yanındaki toplumlara yönelik riskleri azaltmak istiyorsak bu aşımı en aza indirmek kritik önem taşıyor. COP28, fosil yakıtları aşamalı olarak ortadan kaldırmaya yönelik kolektif eylemin hız kazandığı bir dönüm noktası olmalı." diye konuştu.



Biden görevi bırakmadan iki konuşma daha yapacak

Başkan Joe Biden cumartesi günü Washington D.C.'deki Beyaz Saray'ın Oval Ofisinde Özgürlük Madalyası alanların yanında konuşuyor. Biden görevini doldururken iki son konuşma yapmaya hazırlanıyor (AFP)
Başkan Joe Biden cumartesi günü Washington D.C.'deki Beyaz Saray'ın Oval Ofisinde Özgürlük Madalyası alanların yanında konuşuyor. Biden görevini doldururken iki son konuşma yapmaya hazırlanıyor (AFP)
TT

Biden görevi bırakmadan iki konuşma daha yapacak

Başkan Joe Biden cumartesi günü Washington D.C.'deki Beyaz Saray'ın Oval Ofisinde Özgürlük Madalyası alanların yanında konuşuyor. Biden görevini doldururken iki son konuşma yapmaya hazırlanıyor (AFP)
Başkan Joe Biden cumartesi günü Washington D.C.'deki Beyaz Saray'ın Oval Ofisinde Özgürlük Madalyası alanların yanında konuşuyor. Biden görevini doldururken iki son konuşma yapmaya hazırlanıyor (AFP)

ABD Başkanı Joe Biden'ın, görevden ayrılmadan ve seçilmiş Başkan Donald Trump'a yol vermeden önce mirasının altını çizmek için iki son konuşma yapmayı planladığı bildirildi.

NBC News'un haberine göre Biden'ın 12 Ocak'ta İtalya'dan döndükten sonra yapmayı planladığı ilk konuşması dış politika üzerine olacak. İkinci ve başkan olarak yapacağı son konuşmaysa kamu hizmetinde geçirdiği 50 yılı aşkın süreyi yansıtan bir veda niteliğinde olacak.

Kaynaklar, her iki konuşmanın da tam olarak hazırlanmadığını ancak genel hatlarının belirlendiğini söyledi.

Başkan'ın ilk konuşmasının, ülkenin "dünyanın dört bir yanındaki ittifaklarına yatırım yaptığında daha güçlü" olduğu yönündeki duruşunu vurgulayacağı belirtiliyor.

Başkan'ın dış politika konuşmasında NATO'yu güçlendirme çabalarını, ülkenin Hint-Pasifik bölgesine bağlılığını ve Ukrayna'ya yıllardır verdiği desteği vurgulaması bekleniyor.

Yayın organı, konuşmanın ne kadarının ABD'nin yaklaşık 20 yıl süren savaşın ardından 2021'de Afganistan'dan çekilmesine değineceğininse bilinmediğini belirtti. Bu hamle 13 ABD askerinin ölümüne yol açmış ve Trump'la Cumhuriyetçilerin yoğun tepkisini çekmişti.

Başkan'ın Hamas'ın İsrail'e sürpriz bir saldırı düzenleyerek yaklaşık 1200 kişiyi öldürdüğü ve 250 kişiyi de rehin aldığı 7 Ekim 2023'ten bu yana devam eden Gazze savaşına değinip değinmeyeceği de belirsiz.

Biden, yönetiminin terör örgütleriyle mücadeleye yönelik çalışmalarından da bahsedebilir. Ancak Bourbon Caddesi'nde bir kalabalığa dalarak 14 kişinin ölümüne ve onlarca kişinin yaralanmasına yol açan ve kamyonetinde IŞİD bayrağı taşıyan ABD yurttaşı Shamsud Din Jabbar'ın New Orleans'ta gerçekleştirdiği son saldırı göz önüne alındığında, yerel terör tehditlerinin üzerinde çok durmayabilir.

Katliamın ardından Biden, Jabbar'ın sosyal medyada "IŞİD'den ilham aldığını gösteren ve öldürme arzusunu ifade eden" videolar yayımladığını söylemişti.

Biden'ın başkan olarak son günlerinde yapması beklenen veda konuşmasında, gelecekle ilgili veda sözleri söylemesinin yanı sıra 50 yılı aşkın kamu hizmetini de gözden geçireceği düşünülüyor.

1973'te senatör olan Biden, Barack Obama'nın başkan yardımcısı olduğu 2009'a kadar bu görevi sürdürmüştü. Görevden ayrıldıktan 4 yıl sonra, 2020'de Biden, 20 Ocak'ta Beyaz Saray'a geri dönmek üzere olan Trump'ı mağlup etmişti.

Biden cumartesi gününü, aralarında Michael J. Fox, Anna Wintour ve eski Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'ın da bulunduğu 19 kişiye Başkanlık Özgürlük Madalyası vererek geçirdi.

Beyaz Saray Basın Sözcüsü Karine Jean-Pierre perşembe günü yaptığı açıklamada, "ABD-İtalya ilişkilerinin gücünü vurgulamak, Başbakan [Giorgia] Meloni'ye geçen yıl G7'deki güçlü liderliği için teşekkür etmek ve dünyanın karşı karşıya olduğu önemli zorlukları görüşmek adına İtalya'nın liderleriyle buluşmak üzere Biden'ın 9-12 Ocak'ta Roma'yı ziyaret edeceğini" söylemişti.

Independent Türkçe