Blinken: Ukrayna’ya yapılan askeri yardım ABD’de daha fazla iş, kendi ekonomimizde daha fazla büyüme anlamına geliyor

Blinken: Ukrayna’ya yapılan güvenlik yardımlarının yüzde 90’ı ABD’de üreticilerimizle, kendi üretimimize harcandı

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken (AFP)
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken (AFP)
TT

Blinken: Ukrayna’ya yapılan askeri yardım ABD’de daha fazla iş, kendi ekonomimizde daha fazla büyüme anlamına geliyor

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken (AFP)
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken (AFP)

ABD hükümeti, Ukrayna’ya daha fazla yardım sağlanmasına yönelik ciddi siyasi direnişe rağmen, ekonomik argümanları Kiev’e daha fazla destek sağlanması yönünde bir araya getirmeye çalışıyor.

Şarku’l Avsat’ın DPA’dan aktardığı habere göre, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, İngiliz mevkidaşı David Cameron ile dün Washington’daki görüşmelerinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuya değindi.

Blinken açıklamasında, “Bu saldırganlıkla başa çıkmak için Ukrayna’nın savunmasına yaptığımız yatırımlara bakarsanız, sağladığımız güvenlik yardımlarının yüzde 90’ı aslında ABD’de üreticilerimizle, kendi üretimimize harcandı. Bu ABD’de daha fazla iş, kendi ekonomimizde daha fazla büyüme. Yani bu aynı zamanda devam etmemiz gereken bir kazan-kazan durumu da oldu” dedi.

ABD, Rus işgaline karşı savunmasında Ukrayna’nın en önemli askeri destekçisi oldu.

Savaşın başladığı Şubat 2022’den bu yana Washington, Kiev’e milyarlarca dolarlık askeri yardım sağladı.

Ancak daha fazla yardım sağlanması, Kongre’de Demokratlar ve Cumhuriyetçiler arasındaki iç siyasi anlaşmazlık nedeniyle sekteye uğruyor.

Pek çok Cumhuriyetçi, Ukrayna’yı destekleme konusunda şüphelerini dile getiriyor veya tamamen reddediyor.

Onaylanan geçici bütçe tasarısı, Ukrayna için yeni yardım fonları içermiyor.

İngiliz bakan Cameron, ziyareti sırasında Ukrayna’ya daha fazla ABD yardımı yapılması yönünde güçlü bir çağrıda bulundu.

Cameron, ABD’nin iç politikasına karışmak istemediğini dile getirerek, “ABD’nin ve Ukrayna’nın bir dostu olarak geldim ve bunun neden kesinlikle yapılması gereken doğru şey olduğu konusunda oldukça alakalı olduğunu düşündüğüm bazı argümanlarda bulundum” dedi.



Dalay Lama: 130 yaşımı görmek istiyorum

14. Dalay Lama, Tibet'in bağımsızlığı için şiddet karşıtı mücadelesiyle 10 Aralık 1989'da Nobel Barış Ödülü’nü almıştı (AFP)
14. Dalay Lama, Tibet'in bağımsızlığı için şiddet karşıtı mücadelesiyle 10 Aralık 1989'da Nobel Barış Ödülü’nü almıştı (AFP)
TT

Dalay Lama: 130 yaşımı görmek istiyorum

14. Dalay Lama, Tibet'in bağımsızlığı için şiddet karşıtı mücadelesiyle 10 Aralık 1989'da Nobel Barış Ödülü’nü almıştı (AFP)
14. Dalay Lama, Tibet'in bağımsızlığı için şiddet karşıtı mücadelesiyle 10 Aralık 1989'da Nobel Barış Ödülü’nü almıştı (AFP)

Tibet Budizmi'nin ruhani lideri 14. Dalay Lama Tenzin Gyatso cumartesi günü sürgündeki binlerce Tibetli'yle buluştu. 

Dünyanın dört bir köşesinden gelen takipçileri, 14. Dalay Lama'nın onlarca senedir yaşadığı Dharamshala yakınlarındaki büyük tapınakta bir tören düzenledi.  

6 Temmuz'da 90 yaşına girecek 14. Dalay Lama'nın çok uzun bir yaşam sürmesi için duacı oldular. 

Tenzin Gyatso törende yaptığı ve eş zamanlı olarak farklı dillere çevrilen konuşmasında Budistlerin ruhani koruyucularından birine işaret ederek şu ifadeleri kullandı:

Şu ana kadar elimden gelenin en iyisini yaptım. Avalokiteśvara'nın da desteğiyle 30-40 yıl daha yaşayıp duyarlı varlıklara ve Budizm öğretilerine hizmetimi sürdürmeyi umut ediyorum.

14. Dalay Lama, aralıkta Reuters'a yaptığı açıklamada 110 yaşına kadar yaşayacağını öngörmüştü. 

Tenzin Gyatso, ölümünden sonra Tibet'teki Budizm geleneğinin süreceğini belirterek, bu unvanı taşıyan son kişi olmayacağını önceki günlerde söylemişti.

Ruhani lider, 1587'de oluşturulan Dalay Lama unvanının yeni bir reenkarnasyonla süreceğini ifade etmişti.

Halefinin belirlenmesinde tek yetkinin kendi kurduğu Gaden Phodrang Vakfı'na ait olacağını söyleyen Tenzin Gyatso, 15. Dalay Lama'nın Çin sınırları dışında "özgür dünyada" doğacağını da yinelemişti. 

Gyatso'nun "Çin dahil herhangi bir ülke tarafından siyasi amaçlarla seçilen bir adayın tanınmaması gerektiğini" vurgulamasına Pekin'den tepki gelmişti. 

Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Mao Ning, yeni Dalay Lama'nın Pekin yönetimi tarafından onaylanması gerekeceğini savunmuştu.

Tibet Budizmi'ne göre Dalay Lama, reenkarne olacağı bedeni kendisi seçebiliyor. 

Tenzin Gyatso, 1940'ta Dalay Lama’nın 14. reenkarnasyonu olarak Tibet Budizmi'nin ruhani liderliğini yapmaya başlamıştı.

Gyatso, Çin birliklerinin Tibet'in başkenti Lhasa'da 1959'da patlak veren bağımsızlık yanlısı ayaklanmayı bastırmasının ardından bölgeyi terk etmiş ve Hindistan'ın kuzeyindeki Dharamshala kentine yerleşmişti. Burada sürgündeki Tibet meclisi ve hükümetini kurmuştu.

Himalaya Dağları'nın kuzeyinde yer alan 2,5 milyon kilometre genişliğindeki Tibet Platosu, deniz seviyesinden ortalama 4 bin 380 metre yüksekliğiyle "dünyanın çatısı" diye biliniyor.

Tarih boyunca yarı göçebe Tibet halkının yurdu olan bölge, 1951'de imzalanan 17 Nokta Anlaşması'yla Çin'in egemenliğine girmişti. Pekin yönetimi, bunu "Tibet'in barışçıl özgürleşmesi" diye adlandırmıştı.

Independent Türkçe, AFP, Reuters