İsrail, Gazze'ye atılacak bombaların üzerine Filistin'i destekleyenlerin isimlerini yazıyor

İsrailliler, Filistinlilere saldırılara karşı sosyal medyada paylaşımlar yapan ve Filistin'i destekleyen yüksek takipçili hesaplara sahip kişilerin isimlerini Gazze'ye atılacak bombaların üzerine yazıyor

(AA)
(AA)
TT

İsrail, Gazze'ye atılacak bombaların üzerine Filistin'i destekleyenlerin isimlerini yazıyor

(AA)
(AA)

Sosyal medyada paylaşılan fotoğraflarda, daha önce de çocuklara bombaların üzerine yazılar yazdıran İsrail ordusunun bu kez ABD'nin gönderdiği bombaların üzerine Filistin'i destekleyen tanınmış kişilerin isimlerinin yazılmasına izin verdiği görüldü.

Gazze'ye atılması planlanan bombaların üzerinde Cenk Uygur, Anastasia Maria Loupis ve Jackson Hinckle gibi İsrail'i eleştiren ve sosyal medyada yüksek takipçili kişilerin isimlerinin yer alması dikkati çekti.

Söz konusu isimler, sosyal medya hesaplarından duruma tepki gösterdi.

Türk kökenli Amerikan vatandaşı eski MSNBC sunucusu Cenk Uygur, konuya ilişkin X sosyal medya platformundan paylaştığı mesajında, ABD yönetiminin Gazze'de soykırıma varan saldırılarını sürdüren İsrail'e verdiği askeri desteği eleştirdi.

Uygur, mesajında şu ifadelere yer verdi:

İsrail ordusu benim hakkımda endişeli ve adımı bombalarının üzerine yazmışlar. Onlar (endişeli olmakta) haklı. Ben masum Filistinli çocukları öldürmelerine izin vermem. Eğer yetkili ben olsaydım benim adım orada olmazdı çünkü o bombalar orada olmazdı! Paramızı masum çocukları öldürmek için harcamazdım.

Sosyal medyada kullanıcıları, İsrail'in, Gazze'ye atılacak bombaların üzerine isimlerini yazarak Gazze'deki duruma ve İsrail işgaline karşı çıkan söz konusu isimleri tehdit etmeyi amaçladığı yorumlarını yaptı.



Trump'ın Suriye kararı: ABD askerleri çekilecek mi?

ABD'nin Suriye'deki asker sayısı bu yıl yaklaşık iki katına çıkmıştı (Reuters)
ABD'nin Suriye'deki asker sayısı bu yıl yaklaşık iki katına çıkmıştı (Reuters)
TT

Trump'ın Suriye kararı: ABD askerleri çekilecek mi?

ABD'nin Suriye'deki asker sayısı bu yıl yaklaşık iki katına çıkmıştı (Reuters)
ABD'nin Suriye'deki asker sayısı bu yıl yaklaşık iki katına çıkmıştı (Reuters)

Donald Trump'ın Suriye'deki Amerikan askerlerini bölgeden çekip çekmeyeceği merak konusu.

Amerikan gazetesi Washington Post (WP), "DEAŞ'e ve İran'a karşı kalkan görevi gören 2 bin askerin" akıbetiyle ilgili adımların Trump için ikilem yaratacağını yazıyor.

Heyetu Tahriru'ş Şam (HTŞ) liderliğindeki rejim karşıtlarının Beşar Esad yönetimini devirmesiyle ABD'nin ülkedeki askeri misyonunun geleceğinin belirsizliğe sürüklendiği ifade ediliyor. 

Trump'ın ilk döneminde Suriye'deki Amerikan birliklerini çekmeyi gündeme getirdiği hatırlatılıyor. Ancak Cumhuriyetçi liderin ikinci döneminde bununla ilgili nasıl bir politika izleyeceği belli değil. 

47. ABD Başkanı, rejimin düşmesinin ardından yaptığı açıklamada "Suriye kendi başının çaresine bakmak zorunda" demişti.

Cumhuriyetçi liderin ilk döneminde ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi olarak görev yapan James Jeffrey, HTŞ'nin geçmişte DEAŞ'le başarılı şekilde mücadele ettiğine dikkat çekerek şu yorumları paylaşıyor: 

Bu durumda Trump kendisine şu soruyu soracak: 'Neden DEAŞ'le savaşmak için asker bulundurmak zorundayım? Zaten verdiğimiz savaşın çoğunda onları çölde bombalıyoruz.' Ve bu soruyu yanıtlamak çok zor olacak."

Trump'ın Ulusal Güvenlik Danışmanı adayı Mike Waltz, ABD askerlerinin Suriye'de olmaması gerektiğini söylemiş, DEAŞ'ıin yeniden güç kazanmasını önlemeye öncelik verileceğini belirtmişti. Ancak buna yönelik askeri stratejiye dair bilgi paylaşmamıştı. 

WP'nin analizinde, Suriye'deki ABD birliklerinin geleceğinin HTŞ ve ülkenin kuzeydoğusundaki Kürt örgütlerle yapılacak anlaşmalara bağlı olduğu ifade ediliyor. 

Ayrıca Washington'ın fonladığı Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG), Ankara'nın desteklediği Suriye Milli Ordusu'yla (SMO) girdiği çatışmaların ABD-Türkiye arasında gerginlik yarattığı yazılıyor.

SDG'nin ana unsuru Türkiye'nin terör örgütü kabul ettiği YPG.

Haberde, "Ankara'nın baskısıyla" ABD'nin SMO ve SDG arasında Münbiç'te 12 Aralık'ta ateşkes anlaşması yapılmasını sağladığı ifade ediliyor. Taraflar arasında çatışmalar yaşansa da ABD ateşkesin sürdüğünü duyurmuştu. 

Diğer yandan SDG'nin DEAŞ militanlarını tuttuğu kampların güvenliğinin de SMO'yla çatışmalar nedeniyle tehlikeye girebileceği savunuluyor. DEAŞ'ın kaostan faydalanarak tekrar güçlenme ihtimalinin Washington'ı endişelendirdiği yazılıyor. 

HTŞ öncülüğündeki rejim karşıtlarının 27 Kasım'da başlattığı saldırılar, 8 Aralık'ta Esad rejiminin devrilmesiyle sonuçlanmıştı. Esad ailesi Rusya'ya kaçarken, HTŞ kurduğu geçici hükümetin başına Muhammed Beşir'i getirmişti.

ABD Dışişleri Bakanlığı Yakın Doğu İşlerinden Sorumlu Müsteşar Yardımcısı Barbara Leaf, geçen haftta Suriye'ye gitmişti. Ebu Muhammed Colani takma adını kullanan HTŞ lideri Ahmed Şara'nın başına konan 10 milyon dolarlık ödülün kaldırıldığını duyurmuştu. Öte yandan Washington, HTŞ'yi henüz resmen terör örgütü listesinden çıkarmadı. Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler de grubu terör örgütü olarak görmeye devam ediyor. 

Türkiye de HTŞ'yi resmen terör örgütü kategorisinde değerlendiriyor. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, HTŞ'nin artık "fiilen terörist olmadığını" söylemişti fakat bu yönde resmi bir adım atılmadı.

Independent Türkçe, Washington Post, BBC