Jeffrey Epstein, ifadesinde binden fazla kez susma hakkını kullanmış

İtibarını kaybetmiş finansçıyla yapılan bir görüşme, Epstein'le ilişkili isimlerle ilgili ayrıntıları içeren son belge grubunun içinde yer alıyor

(Reuters)
(Reuters)
TT

Jeffrey Epstein, ifadesinde binden fazla kez susma hakkını kullanmış

(Reuters)
(Reuters)

Hayatını kaybeden pedofil Jeffrey Epstein, ABD Anayasası Beşinci Değişikliği'nin sağladığı ayrıcalığı binden fazla kez talep ettiği ifadesinin bir bölümünde bir fotoğraftaki pencereyi tanımlayamadığını iddia ediyor.

İtibarını kaybetmiş finansçıyla yapılan bir görüşme, salı günü açıklanan ve Epstein'le ilişkili isimlerle ilgili ayrıntıları içeren son belge grubunun içinde yer alıyor.

İfadesinde, kendisini suçlayan Virginia Giuffre'nin yanı sıra Prens Andrew ve Bill Clinton'la ilişkileri hakkında sorgulanan Epstein'e, genç kadınları istismar ettiğine dair çeşitli iddialar yöneltiliyor.

Epstein soruların çoğunu yanıtlarken, kişiyi kendisini suçlayabilecek ifadeler vermeye zorlanmaktan koruyan ABD Anayasası Beşinci Değişikliği'nin sağladığı ayrıcalığı kullanmayı tercih ediyor.

Sorgulama sırasında yaklaşık 1200 kez "beşinci" diye cevap vermesine izin verilen Epstein'in, kendisini sorgulayanların defalarca sinirini bozmaya çalıştığı anlaşılıyor.

Belirli bir görüşmede kendisine New York'taki malikanesinde çekildiği iddia edilen bir fotoğraf hakkında soru soruluyor. Epstein fotoğraftaki bir nesneyi (pencere) tanımlayamadığını öne sürüyor.

İtibarını kaybetmiş finansçıyla yapılan bir görüşme, Epstein'le ilişkili isimlerle ilgili ayrıntıları içeren son belge grubunun içinde yer alıyor (AP)
İtibarını kaybetmiş finansçıyla yapılan bir görüşme, Epstein'le ilişkili isimlerle ilgili ayrıntıları içeren son belge grubunun içinde yer alıyor (AP)

Sorgulamayı yapan kişi:

Ve bu fotoğrafta arka tarafta görünen bir oda görüyor musunuz?

Epstein:

Beşinci.

Sorgulamayı yapan kişi:

Bu fotoğrafta görünenler için beşinci değişikliği mi kullanıyorsunuz?

Epstein:

Hiçbir şey göremiyorum. Üzgünüm.

Sorgulamayı yapan kişi:

Bu fotoğrafta bir pencerenin göründüğünü görüyor musunuz?

Epstein:

Bunun ne olduğunu bilmiyorum. Üzgünüm.

Epstein ifade verirken Prens Andrew (solda), Virginia Giuffre (ortada) ve Ghislaine Maxwell'le (sağda) ilişkisi hakkında sorgulandı (ABD Bölge Mahkemesi-Güney Bölgesi)
Epstein ifade verirken Prens Andrew (solda), Virginia Giuffre (ortada) ve Ghislaine Maxwell'le (sağda) ilişkisi hakkında sorgulandı (ABD Bölge Mahkemesi-Güney Bölgesi)

Sorgulamayı yapan kişi:

Bu fotoğrafta mavi bir yüzeyden yansıyan beyaz bir ışık görüyor musunuz?

Epstein:

Evet.

Sorgulamayı yapan kişi:

Bu size bir pencere gibi görünüyor mu?

Epstein:

Şart değil, hayır.

Seks amaçlı insan kaçakçılığı suçlarından yargılanmayı beklerken hapishanede intihar ederek 2019'da ölen itibarını kaybetmiş finansçıya görüşmenin başka bir yerinde, bu kişilere şantaj yapabilmek için Giuffre'ye, "Prens Andrew gibi adamların kendisine neler yaptığını" anlatması emrini verip vermediği soruldu.

Epstein bu sorular karşısında da ABD Anayasası Beşinci Değişikliği'nin sağladığı hakkını kullandı.

Prens Andrew herhangi bir suç işlediğini reddediyor. Epstein'le dostluğunun yarattığı öfkenin ardından kamusal hayattan çekilen Prens Andrew, hiç tanışmadığını iddia ettiği Giuffre'yle arasındaki cinsel saldırı davasında milyonlar ödeyerek uzlaşmaya varmıştı.

Independent Türkçe



Asya üniversiteleri, Trump’ın istemediği yabancı öğrencilere kapılarını açtı

MIT öğrencileri protesto alanında namaz kılmıştı (AP)
MIT öğrencileri protesto alanında namaz kılmıştı (AP)
TT

Asya üniversiteleri, Trump’ın istemediği yabancı öğrencilere kapılarını açtı

MIT öğrencileri protesto alanında namaz kılmıştı (AP)
MIT öğrencileri protesto alanında namaz kılmıştı (AP)

ABD Başkanı Donald Trump’ın göçmen karşıtı politikaları, ülkenin uzun süredir elinde tuttuğu uluslararası eğitim merkezi olma cazibesini zayıflatıyor.

New York Times’ın (NYT) haberinde, Asya ülkelerindeki üniversitelerin bu boşluğu doldurmak için stratejik adımlar attığı belirtiliyor.

Özellikle ABD’de 2024’te patlak veren Filistin’e destek eylemlerinin ardından Trump yönetimi, yabancı öğrencilere yönelik baskıyı artırmıştı.  

Beyaz Saray, Amerikan üniversitelerine başvuruların yoğun olduğu bahar döneminde vize görüşmelerini durdurmuştu. Ayrıca siyasi paylaşımları nedeniyle öğrencilere sınır dışı baskısı yapmış, akademik araştırma fonlarında da kesintiye gitmişti. Harvard'ın araştırma fonunda 2,6 milyar dolarlık kesinti planı da gündemde.

Haberde, bu hamlelerin doğurduğu belirsizlik atmosferi nedeniyle pek çok öğrencinin ABD yerine Singapur ve Güney Kore’deki üniversitelere yöneldiğine dikkat çekiliyor.

ABD, 2023-2024’te 1,1 milyon uluslararası öğrenciyle hâlâ en çok tercih edilen ülke ancak konumunu kaybetme riski artıyor. Uluslararası öğrencilerin üniversite kayıtlarını takip eden Association of International Enrollment Management’tan Clay Harmon şunları söylüyor:

Artık birkaç ana hedef ülkenin olduğu bir dünyadan, çok kutuplu bir dünyaya geçiyoruz.

NYT, son 20 yılda Asya üniversitelerinin küresel sıralamalarda yükseldiğine, öğrencilere daha düşük ücretler sunup aktif tanıtımlar yaptığına dikkat çekiyor.

Güney Kore’deki Yonsei Üniversitesi yıl boyu yatay geçiş başvurularını kabul edecek ve ABD’de eğitimi kesilen öğrenciler için özel program başlatacak.

Seul yönetimi, 2027’ye kadar en az 300 bin yabancı öğrencinin ülkeye gelmesini hedefliyor. Ancak amaç yalnızca öğrenci çekmek değil, gençlerin mezuniyet sonrası ülkede kalmasını sağlamak.

Uluslararası öğrenciler, Hyundai gibi büyük Güney Kore firmalarının Asya pazarlarına açılımında önemli bir insan kaynağı. Diğer yandan yabancı öğrenciler ülkeye uyum sağlamakta güçlük çekebiliyor.

ABD’deyse teknoloji firmaları, yapay zekanın da etkisiyle yeni mezun istihdamını azaltmaya başladı. Hindistanlı Divyank Rawat, ABD’de eğitim görme planını yüksek borç ve belirsiz iş piyasası riskleri nedeniyle iptal ettiğini söylüyor.

Eğitim danışmanlık firması H&C Education’dan Pierre Huguet, ABD’ye yönelik yaklaşımın değişimini şöyle anlatıyor:  

Birçok kişi ABD'yi daha fazla özgürlük sağlayan ve Kore'deki katı sosyal baskılardan kaçma olanağı sunan bir ülke olarak görüyordu. Şimdiyse vize iptalleri, müdahaleci çevrimiçi incelemeler ve soğuk kampüs ortamıyla karşılaşmaktan korkuyorlar.

Independent Türkçe, New York Times, AP