Burkina Faso’nun terörle mücadelesi devam ediyor

Teröristleri taşıyan kamyon bombalandı, bir grup daha pusuya düşürüldü ve onlarca terörist etkisiz hale getirildi.

Teröristlerle girilen çatışmanın ardından çok sayıda silah ele geçirildi. (Yerel Basın)
Teröristlerle girilen çatışmanın ardından çok sayıda silah ele geçirildi. (Yerel Basın)
TT

Burkina Faso’nun terörle mücadelesi devam ediyor

Teröristlerle girilen çatışmanın ardından çok sayıda silah ele geçirildi. (Yerel Basın)
Teröristlerle girilen çatışmanın ardından çok sayıda silah ele geçirildi. (Yerel Basın)

Burkina Faso son dönemde, ülkenin kuzey ve doğusunda geniş alanları kontrol eden terör gruplarına karşı onlarca teröristin öldürülmesiyle sonuçlanan bir dizi başarılı askeri operasyonuna imza attı.

dcvferbt
Fransız ordusuyla Mali sınırındaki Sum bölgesinde düzenlenen ortak operasyon sırasında kırsal alanda devriye gezen Burkina Faso askerleri. 9 Kasım 2019 (AFP)

Burkina Faso ordusu perşembe günü yaptığı basın açıklamasında, iki ayrı askeri operasyonla onlarca teröristin öldürüldüğünü, büyük miktarda silah ile bazı araç ve motosikletlerin imha edildiğini duyurdu.

Ordu, Burkina Faso resmi haber ajansının yayınladığı haberde şu ifadelere yer verildi:

Burkina Faso’un uzak doğusundaki Tiyasiri ve Sovam kentleri arasında, içinde çok sayıda teröristin bulunduğu bir kamyon önceki gün hava kuvvetleri helikopteri tarafından bombalandı. Suç grubu bölgede terör saldırısı düzenlemeyi planladı ancak engellendi. Hava Kuvvetleri, çarşamba günü keşif operasyonları sırasında bir kamyonun içinde bir grup teröristin ve büyük miktarlarda silah ve mühimmatın olduğunu ortaya çıkardı.

Ordunun yayınladığı ve resmi kaynaklar tarafından yayımlanan raporda belirtilene göre kamyon Tiyasiri kenti yakınlarındaki bölgeden Sovam kentine doğru ilerliyordu. Hedefinin yeni saldırılar düzenlemek olduğu kaydedildi.

Ordudan yapılan açıklamanın devamında şu ifadeler yer aldı:

Hava Kuvvetleri, terörist grup yolda dinlenmek, silah ve mühimmatın yanı sıra kendilerine katılan başka bir terörist grubunu da yanlarına almak için durmaya karar verene kadar kamyonu bekledi.

dvfhjy
10 Kasım 2019’da Mali sınırındaki Sum bölgesinde düzenlenen ortak operasyon sırasında kırsal alanda devriye gezen Burkina Faso askerleri. (AFP)

Burkina Faso ordusu tarafından yapılan açıklamanın devamı şöyle oldu:

Kamyon yüklemeyi tamamlayıp hareket ettikten sonra Hava Kuvvetleri müdahale etti. Kamyonun hareketini engelleyen ve bir ağacın altına sıkışmasına neden olan bombayı attı. Motosikletli bazı teröristler kurtarma için müdahale etti ancak ikinci bir bomba daha atıldı. Bomba kamyonu ve içindekileri tamamen yok edecek şekilde kullanıldı.

Burkina Faso ordusu, diğer askeri operasyonla ilgili de şu açıklamada bulundu:

Yerel gönüllülerin desteklediği jandarma birimi (devlet milisleri), bir terör grubunu pusuya düşürerek çok sayıda üyesini ortadan kaldırmayı başardı.

Resmi haber ajansının yayımladığı açıklamaya göre Burkina Faso'nun uzak doğusunda yer alan Arbinda ilinde jandarma birimi ve gönüllüler, saldırı planlayan bir terör örgütünü salıyı çarşambaya bağlayan gece pusuya düşürdü. Eyaletin başkenti ve en büyük şehri Arbinda'da saldırı düzenlendi.

Ordudan şu açıklama yapıldı:

İki taraf arasında sabah saat 05.00 sıralarında şiddetli çatışmalar yaşandı ve şehrin birkaç kilometre uzağında da bir süre devam etti. Jandarmanın ve yerel gönüllülerin vatanı savunma cesareti ve ateş gücü, düşmanın yenilgiye uğratılmasını ve çok sayıda teröristin ortadan kaldırılmasını sağladı.

Başta Kalaşnikof olmak üzere çok sayıda otomatik silah, büyük miktarda mühimmat, telsiz ve motosikletin yanı sıra telefon ve bazı konserve yiyeceklerin ele geçirildiğini duyuran ordu, jandarmalar ve gönüllüler arasında herhangi bir can kaybının kaydedilmediğini belirtti.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre söz konusu askeri operasyonlar, terör örgütü DEAŞ'ın ülkedeki en önemli liderlerinden birinin Burkina Faso ordusunun Nijer sınırında gerçekleştirdiği özel askeri operasyonda öldürülmesinden birkaç gün sonra gerçekleşti. Saldırı, ülkenin kuzey ve doğusundaki bölgeleri kontrol eden örgüte yönelik ‘sert bir darbe’ olarak nitelendirildi.

Operasyonun teröristler arasında ‘Abdulmalik’ olarak bilinen ve 2015'ten bu yana terörün tırmanışa geçtiği Burkina Faso'da DEAŞ'ın ikinci adamı olarak tanımlanan Harun Ullil ile ilgili olduğu kaydedildi.

Çoğunluğu hava kuvvetlerinin katılımı sayesinde elde edilen sahadaki bu askeri başarılara rağmen ordu, bir kısmı DEAŞ'e bir kısmı El-Kaide'ye bağlı grupların kontrolünde olan Burkina Faso'nun geniş bölgelerine halen tam anlamıyla girebilmiş değil.



ABD, Ortadoğu’ya ilk kamikaze İHA filosunu konuşlandırdı

Amerikan yapımı Lucas İHA'ları (ABD Merkez Komutanlığı)
Amerikan yapımı Lucas İHA'ları (ABD Merkez Komutanlığı)
TT

ABD, Ortadoğu’ya ilk kamikaze İHA filosunu konuşlandırdı

Amerikan yapımı Lucas İHA'ları (ABD Merkez Komutanlığı)
Amerikan yapımı Lucas İHA'ları (ABD Merkez Komutanlığı)

ABD ordusu, bugün (Çarşamba), Ortadoğu’da konuşlandırılacak ilk tek yönlü saldırı tipi (kamikaze) insansız hava araçları (İHA) filosu için yeni bir görev gücü oluşturduğunu açıkladı.

ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM), Savunma Bakanı Pete Hegseth’in dört ay önce düşük maliyetli ve hızlı temin edilebilen İHA teknolojilerinin edinilmesi ve konuşlandırılmasını hızlandırma talimatının ardından Scorpion Strike (TFSS- Akrep Sokması) adlı görev gücünü hayata geçirdi.

CENTCOM’a göre bu görev gücü, sahadaki birliklere hızlı şekilde düşük maliyetli ve etkili saldırı İHA kapasitesi sağlamak amacıyla tasarlandı. Yeni görev gücü, Ortadoğu’da konuşlu olan “FLM–136 Lucas” tipi düşük maliyetli saldırı İHA’lardan oluşan bir filoyu şimdiden kurmuş durumda.

Lucas İHA’ları geniş menzile sahip ve otonom çalışacak şekilde tasarlandı. Fırlatma yöntemleri arasında “mancınık/katapolt”, roket destekli kalkış, yer sistemleri ve mobil platformlar bulunuyor.

CENTCOM Komutanı Amiral Brad Cooper, “Bu yeni görev gücü, yeniliği caydırıcılık unsuru olarak kullanmamızı sağlıyor. Müttefiklerimizi gelişmiş İHA yetenekleriyle donatmak, Amerikan askeri gücünü ve yeniliğini ön plana çıkarıyor, kötü niyetli aktörleri caydırıyor” dedi.

ABD basınına göre FLM-136 İHA’sı, İran’ın yaygın olarak kullandığı “Shahd 136” İHA’larını model alıyor. İran ve desteklediği milisler, bu İHA’larla ABD güçlerini ve ticari gemileri hedef aldı; Rusya ise aynı modeli Ukrayna’daki şehir ve birliklere saldırılarda kullandı.

Bu adım, İran’ın ABD’ye ait imha edilmiş İHA’ları taklit edip yeniden mühendislik yoluyla kendi versiyonlarını üretme taktiğini andırıyor. ABD’ye ait “RQ-170 Sentinel” gibi İHA’lar bu yöntemle kopyalanmıştı.

Yeni “FLM-136” İHA’sı tamamen otonom kontrol özellikli olup, insan müdahalesine neredeyse gerek duymuyor. Hedefe yönlendirme için sensörler ve yapay zekâdan yararlanıyor ve yaklaşık 6 saat boyunca uçabiliyor.

ABD’nin Ortadoğu’ya saldırı tipi İHA filosu konuşlandırması, yaklaşık iki yıl önce üç Amerikan askerinin, Ürdün’ün kuzeydoğusundaki bir üsse İran yapımı bir saldırı İHA’sı ile düzenlenen saldırıda hayatını kaybetmesinin ardından geldi.

ABD ordusu, mali yıl 2026 sonunda tüm birimlerin küçük, tek yönlü saldırı İHA’larıyla donatılmasını hedefliyor.


ABD neden Venezuela’nın petrol kaynaklarına göz dikti?

ABD, Venezuela devletine ait petrol ve doğalgaz şirketi PDVSA'yı da yaptırım listesine almıştı (Reuters)
ABD, Venezuela devletine ait petrol ve doğalgaz şirketi PDVSA'yı da yaptırım listesine almıştı (Reuters)
TT

ABD neden Venezuela’nın petrol kaynaklarına göz dikti?

ABD, Venezuela devletine ait petrol ve doğalgaz şirketi PDVSA'yı da yaptırım listesine almıştı (Reuters)
ABD, Venezuela devletine ait petrol ve doğalgaz şirketi PDVSA'yı da yaptırım listesine almıştı (Reuters)

ABD uyuşturucu kaçakçılığını önleme gerekçesiyle Venezuela’ya baskıyı artırırken, Donald Trump’ın asıl hedefinin ülkedeki petrol yatakları olduğu belirtiliyor. 

Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC+) üyelerine ve Genel Sekreter Heysem el-Gays’a pazar günü gönderdiği mektupta, ABD’nin petrol kaynaklarını ele geçirmek istediğini söylemişti. 

Maduro yönetimi, ABD’nin eylemlerinin ülkeyi "istikrarsızlaştırmayı" ve ihracat kapasitesini zayıflatmayı amaçladığını savunuyor. 

Mektupta, bu gerilimin devam etmesi halinde Venezuela’nın petrol üretiminin ve dünya piyasasının istikrarının "ciddi şekilde tehlikeye girebileceği" belirtilerek OPEC+ üyelerine dayanışma çağrısı yapılmıştı.

Kolombiya lideri Gustavo Petro da Trump’ın "uyuşturucuyla mücadeleyi bahane ederek Venezuela’daki petrol kaynaklarını ele geçirmeye çalıştığını" söylemişti. 

ABD Dışişleri Bakanlığı ise Karayipler’deki askeri yığınağın uyuşturucu kaçakçılığını ve düzensiz göçmen akışını engelleme amacı taşıdığını, Venezuela’nın petrol kaynaklarıyla ilgisi olmadığını savunmuştu. 

ABD Enerji Enformasyon Dairesi’ne göre Venezuela, dünyadaki ham petrol rezervlerinin neredeyse beşte birine sahip. Yaklaşık 303 milyar varil ham petrole denk gelen bu miktar, dünyadaki en büyük ham petrol rezervini oluşturuyor. 

Diğer yandan Karakas yönetimi gerek ABD’nin uyguladığı yaptırımlar gerek de ekipman eksikliği nedeniyle bu potansiyeli gerçek anlamda kullanamıyor. Latin Amerika ülkesi günde yaklaşık 1 milyon varil petrol üretiyor. Bu yüksek bir rakam olmasına rağmen küresel ham petrol üretiminin sadece yüzde 0,8'ini oluşturuyor.

CNN’in analizinde, ABD’nin benzin üretimine uygun hafif ham petrol çıkardığına ancak Venezuela’daki gibi ağır ham petrole sahip olmadığına dikkat çekiliyor. Ağır ham petrol üretimi dizel, asfalt ya da fabrikalarla diğer ağır ekipmanlarda kullanılıyor. 

Trump yönetiminin, bu petrol kaynaklarına ulaşmak için Maduro’yu devirip yerine "Batı yanlısı" bir lider getirmeyi deneyebileceği yorumu yapılıyor. Böyle bir senaryoda Karakas yönetimine uygulanan ağır ekonomik yaptırımları hafifletilebileceği ve Amerikan petrol şirketlerinin ülkede daha yoğun faaliyet gösterebileceği belirtiliyor.

ABD'nin Karayipler'deki askeri yığınağı

Trump yönetimi uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele gerekçesiyle Güney Mızrağı Operasyonu'nu başlattığını bu ay duyurmuştu. Amerikan ordusu, dünyanın en büyük uçak gemisi USS Gerald R. Ford'un da aralarında bulunduğu çok sayıda savaş gemisiyle birlikte 15 bin askerini bölgeye sevk etmişti.

ABD Dışişleri Bakanlığı, uyuşturucu kaçakçılığından sorumlu tuttuğu Güneşler Karteli'ni (Cartel de los Soles) terör örgütü ilan etmiş, liderinin Maduro'nun olduğunu öne sürmüştü.

Bölgede eylülden bu yana en az 21 operasyon düzenleyen Amerikan ordusu, uyuşturucu kaçakçılığına karıştığını iddia ettiği 83 kişiyi öldürdü. 

Independent Türkçe, CNN, Fox News


55 kartel lideri gizlice gönderildi: Amerika’ya hoş geldiniz!

Trump, uyuşturucuyla mücadelede gerekli adımların atılmaması halinde Meksika'yı "askeri harekatla" tehdit etmişti (Reuters)
Trump, uyuşturucuyla mücadelede gerekli adımların atılmaması halinde Meksika'yı "askeri harekatla" tehdit etmişti (Reuters)
TT

55 kartel lideri gizlice gönderildi: Amerika’ya hoş geldiniz!

Trump, uyuşturucuyla mücadelede gerekli adımların atılmaması halinde Meksika'yı "askeri harekatla" tehdit etmişti (Reuters)
Trump, uyuşturucuyla mücadelede gerekli adımların atılmaması halinde Meksika'yı "askeri harekatla" tehdit etmişti (Reuters)

Meksika gizli operasyonlarla yakaladığı kartel liderlerini Donald Trump'ın baskısıyla ABD'ye teslim etti. 

Wall Street Journal'ın haberinde, çete liderlerinin gönderildiği operasyonlardan ilkinin 9 ay önce gerçekleştiği belirtiliyor. Uyuşturucuyla Mücadele Dairesi'nin (DEA) eski direktörü Derek Maltz'ın mahkumları "Amerika'ya hoş geldiniz!" diye karşıladığı aktarılıyor. 

İkinci operasyonsa ağustosta yapıldı. Meksika yönetiminin, ABD Başkanı Donald Trump'ın baskısıyla toplamda 55 kartel liderini gönderdiği belirtiliyor. 

Mahkumlar arasında Meksika'nın en büyük suç örgütleri olan Sinaloa, Jalisco Yeni Nesil Karteli ve Zetas çetelerinden üst düzey isimlerin yer aldığı ifade ediliyor. 

ABD'ye iade edilenlerden biri de 1985'te DEA ajanı Enrique "Kiki" Camarena'yı öldürmekle suçlanan Rafael Caro Quintero. 

Amerikalı yetkililer, mahkumların çoğunun Meksika'daki uyuşturucu ve silah kaçakçılığı ağına dair ilk elden bilgiler paylaşabileceğini bekliyor. Kara para aklama operasyonlarından uyuşturucu kaçakçılığında rüşvet alan siyasetçiler, ordu görevlileri ve finans sektörü yetkililerinin adlarının öğrenilebileceği ifade ediliyor.  

Tutukluların, ceza indirimi veya daha rahat hapishane koşulları karşılığında işbirliğine yanaşabileceğine dikkat çekiliyor.

55 kartel liderinin ABD'ye teslim edilmesi için yürütülen gizli operasyonlarda binlerce Meksikalı özel harekatçının görev yaptığı aktarılıyor. 

20 Ocak-2 Mayıs'ta DEA'in direktörlüğünü geçici olarak üstlenen Maltz, "Ajansımızın tarihinde hiç bu kadar çok sayıda kötü adamın Meksika'dan çıkarıldığını görmemiştik" diyor. ABD'ye teslim edilenler arasında paramiliter Zetas uyuşturucu çetesinin liderleri Miguel Angel ve Omar Trevino kardeşlerin de yer aldığını belirtiyor. 

Trump'ın uyuşturucuyla mücadele önlemlerinin artırılmaması halinde gümrük tarifelerini yükseltme tehdidinin, Meksika'nın mahkumları iade etmesinde önemli rol oynadığı yazılıyor. 

Meksikalı yetkililer, devlet başkanı Claudia Sheinbaum'un bu hamleyle "ABD müdahalesinden kurtulduğunu" söylüyor. Uyuşturucuyla mücadele operasyonlarının artırılmaması durumunda Amerikan ordusunun, Meksika'daki fentanil tesislerini ya da kartel liderlerini hedef alan drone saldırıları düzenleyerek ülkeyi "kaosa sürükleyeceğinden" endişelenildiği belirtiliyor.

Kaynaklar, ABD ve Meksika arasında üçüncü bir mahkum transferiyle ilgili görüşmelerin devam ettiğini de bildiriyor. 

Independent Türkçe, Wall Street Journal, New York Times