ABD'li senatörler, sosyal medya yöneticilerini çocuk istismarı konusunda "sorguya çekti"

ABD Senatosunun "sosyal medya platformlarında çocukların cinsel istismarı" konusunda düzenlediği oturuma katılan Meta, X, TikTok, Snap ve Discord yöneticileri, bu platformlarda yeterli tedbirleri almadıkları suçlamaları karşısında zor anlar yaşadı

(AA)
(AA)
TT

ABD'li senatörler, sosyal medya yöneticilerini çocuk istismarı konusunda "sorguya çekti"

(AA)
(AA)

ABD Senatosu Adalet Komitesinin düzenlediği oturuma katılan sosyal medya platformu yöneticileri, senatörlerin çocukların cinsel istismarının önlenmesine ilişkin sorularını yanıtladı.

Yaklaşık 4 saat süren ve Meta'dan (Facebook) Mark Zuckerberg, X'ten Linda Yaccarino, TikTok'tan Shou Zi Chew, Discord'dan Jason Citron ve Snap'tan Evan Spiegel'in katıldığı oturumda zaman zaman gerilim yükseldi.

Senatörler, sosyal medya platformlarının yöneticilerinin çocuk istismarının önlenmesine yönelik yasaya tam olarak destek vermemelerinden şikayet ederek, bu yasanın geçmesi ve söz konusu yöneticilerin hesap vermesi gerektiğini savundu.

Bununla birlikte birçok senatör, online platformların denetlenmesine yönelik ABD'de yıllardır herhangi bir yasanın geçirilemediğinin de altını çizdi.

Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham, salonda bulunan sosyal medya kurbanlarının ailelerini de işaret ederek platform yöneticilerinin gerekli tedbirleri almadıkları için suçlu olduklarını savundu.

Graham, Meta CEO'su Zuckerber'e "Ellerin kanlı" diye hitap ederken, ABD'de sosyal medya platformlarını dava edilmekten koruyan "Section 230" başlıklı yasal düzenlemenin derhal kaldırılması gerektiğini ifade etti.

Zuckerberg sosyal medya kurbanlarının ailelerinden özür diledi

Öte yandan bir diğer Cumhuriyetçi Senatör Josh Hawley de bu platformlarda çocukların cinsel istismarının ve gençlerin uyuşturucu ve benzeri kötü alışkanlıklara özendirilmesinin bir türlü önlenemediğini anlattı.

Hawley, Zuckerberg'in kurbanların ailelerinden şahsen özür dilemesi gerektiğini söyledi. Bunun üzerine ayağa kalkarak salonda bulunan ailelere dönen Zuckerberg, online platformlardan kaynaklı olarak hayatlarını kaybedenlerden dolayı üzgün olduğunu ve bundan dolayı ailelerden özür dilediğini ifade etti.

TikTok'a "Çin bağlantısı" suçlaması

Diğer yandan hem Graham hem de Hawley, TikTok'un Çin hükümetiyle bağlantılı olduğunu ve Amerika'da yasaklanması gerektiğini savundu.

TikTok CEO'su Chew, iddiaları reddederek kendilerinin Çin'de de iş yapan diğer tüm firmalar gibi olduklarını ve kişisel veri gizliliği konusunda diğer şirketler kadar hassas olduklarını savundu.

Senatörler, "Çocukların Online Güvenliği" adlı yasa tasarısına hem Kongre'nin hem sosyal medya platformlarının hem de Amerikan kamuoyunun güçlü bir şekilde destek vermesi gerektiğini belirtti ve bu konuda salonda bulunan CEO'lardan koşulsuz destek istedi.

Oturumun ardından sosyal medya platformlarının yöneticileri salondan hızlıca ayrılırken kendilerine yöneltilen sorulara yanıt vermediler.



Trump: İran ‘barışçıl’ hale gelirse yaptırımları kaldıracağız

ABD Başkanı Donald Trump, Başkan Yardımcısı J.D. Vance, Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve Savunma Bakanı Pete Hegseth eşliğinde, 21 Haziran 2025'te ABD'nin İran nükleer tesislerine yönelik saldırılarının ardından Beyaz Saray'da konuşma yaparken (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump, Başkan Yardımcısı J.D. Vance, Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve Savunma Bakanı Pete Hegseth eşliğinde, 21 Haziran 2025'te ABD'nin İran nükleer tesislerine yönelik saldırılarının ardından Beyaz Saray'da konuşma yaparken (Reuters)
TT

Trump: İran ‘barışçıl’ hale gelirse yaptırımları kaldıracağız

ABD Başkanı Donald Trump, Başkan Yardımcısı J.D. Vance, Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve Savunma Bakanı Pete Hegseth eşliğinde, 21 Haziran 2025'te ABD'nin İran nükleer tesislerine yönelik saldırılarının ardından Beyaz Saray'da konuşma yaparken (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump, Başkan Yardımcısı J.D. Vance, Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve Savunma Bakanı Pete Hegseth eşliğinde, 21 Haziran 2025'te ABD'nin İran nükleer tesislerine yönelik saldırılarının ardından Beyaz Saray'da konuşma yaparken (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump bugün yaptığı açıklamada, ‘barışçıl’ olması halinde İran'a yönelik yaptırımları kaldıracağını bildirdi.

İran'a hiçbir şey teklif etmediğini vurgulayan Trump, “Nükleer tesislerini tamamen yok ettiğimizden beri İranlılarla konuşmadım” dedi.

Trump, sosyal medya platformu Truth Social hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, eski ABD Başkanı Barack Obama'nın İran'la yaptığı nükleer anlaşma kapsamında İran'a milyarlarca dolar ödediğini ifade etti.

Trump dün yaptığı açıklamada, İran'ın nükleer faaliyetlerinden vazgeçmeyebileceğini, ancak ‘barış yapmaları halinde’ Tahran'a yönelik yaptırımları kaldıracağını belirtmişti. Trump, İran'ın nükleer programına devam etme ihtimalini dışlayarak şunları söyledi: “Tükendiler... Daha önce hiç kimsenin vurulmadığı kadar vuruldular. Nükleer kapasitelerini yok ettik ve daha ileri gidemezler.”

ABD Başkanı, İran'ın Çin'e petrol ihracatı üzerindeki yaptırımların kaldırılması konusunda herhangi bir yorumda bulunmadığını vurguladı.

Trump, İran'a yönelik yaptırımların ‘iyi niyet göstermeleri, barışa bağlı kalmaları ve ABD çıkarlarına zarar vermekten kaçınmaları halinde’ kaldırılabileceğini belirtmişti. Trump ayrıca, İranlı yetkilileri İsrail ile ilişkileri normalleştirmek için İbrahim Anlaşması’na katılmaya çağırdı ve ‘ABD'nin İran rejimine yönelik başarılı saldırılarının ardından daha fazla ülkenin İsrail ile İbrahim Anlaşması'na katılmaya ilgi gösterdiğini’ belirtti.

Trump dün Fox News'e verdiği demeçte, ABD'nin İran'ın nükleer tesislerine yönelik saldırılarının başarısını vurgulayarak şunları söyledi: “Güzel uçaklar, 30 kat granit derinliğine kadar inebilen en gelişmiş bombalarla oraya girdi. Orayı gerçekten yerle bir ettiler. Ancak CNN ve New York Times'ın tamamen yok edilmemiş olabileceğini söyleyen yalan haberlerine katlanmak zorunda kaldık ve sonra daha önce hiç kimsenin görmediği bir şekilde tamamen yok edildiği ortaya çıktı. Bu da en azından bir süreliğine nükleer hırslarının sonu anlamına geliyor.”

ABD Başkanı, Tahran'ın ABD saldırılarından önce zenginleştirilmiş uranyumun bir kısmını sakladığı iddialarına şöyle yanıt verdi: “Sanmıyorum, bunu yapmak çok zor ve çok tehlikeli. Çünkü zenginleştirilmiş uranyum çok ağır ve İranlılar o güne kadar geleceğimizi bilmiyorlardı. Kimse bu tesisleri hedef alacağımızı düşünmüyordu ve herkes tesislerin aşılmaz olduğunu söylüyordu.”

Trump zenginleştirilmiş uranyum transfer edilmediğini ve üç nükleer tesisin (Fordo, Natanz ve İsfahan) tamamen yok edildiğini yineledi. Öte yandan Başkan Trump geçen hafta Lahey'de düzenlenen Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) zirvesi öncesinde de ABD'nin İran'ın askeri amaçlarla uranyum zenginleştirme planlarına izin vermeyeceğini söylemişti.

Trump, programını yeniden inşa etmesi halinde, ABD'nin İran'ı tekrar bombalayıp bombalamayacağı sorusuna ise “Kesinlikle bombalayacağız” yanıtını verdi.