Güney Asya ile ilgili araştırma merkezlerinin yayınladığı raporlar, Hindistan'ın komşu ülkelerinin çoğunun, yıllardır Hint etkisi altında olmalarına rağmen yaşam koşullarını iyileştirmek için Çin ile işbirliği yapmak üzere sabırsızlandıklarını gösteriyor.
Batılı ülkeler de Çin'i ekonomik olarak zayıflatmak ve Hindistan'ı Güney Asya'da göze çarpan güç olarak öne çıkarmak için bölgedeki Hindistan nüfuzunu kullanmaya çalışıyor. Ancak bu girişimler, Kuşak ve Yol Girişimi kapsamındaki proje ağı aracılığıyla Çin'in bölgedeki çeşitli ülkelerdeki yaygın varlığı karşısında çaresiz görünüyor.
Çin ile ekonomik işbirliği yapan bu ülkeler arasında Maldivler, Sri Lanka, Bangladeş ve Myanmar yer alıyor. Maldivler Devlet Başkanı Muhammed Muizzu'nun aldığı son kararlar, küçük ülkelerle bölgedeki iki büyük komşusu arasındaki ilişkilerin niteliğindeki değişime güzel bir örnek teşkil ediyor. Muhammed Muizzu, seçim kampanyası sırasında “Hindistan'ı terk et” sloganını ortaya attı ve başkanlığı devraldıktan sonra Çin'i ziyaret edip 10'dan fazla anlaşma imzaladı. Ayrıca Hindistan'a 50 Hint askerini ve iki helikopteri Maldivler'den tahliye etmesi için 15 Mart'a kadar süre verdi.
Çin, Maldivlerin çağrısına yanıt verdi ve bu ülkeye askeri destek ve Maldivler deniz sınırları içindeki kuvvetlerinin varlığını güçlendirme sözü verdi. Bu gelişmeyi, Çin tarafından Hindistan'ın karadan ve denizden kuşatılması girişimi olarak gören Hindistan'daki askeri uzmanlar endişelerini ifade ettiler.
Myanmar ve Nepal
Hindistan ile Myanmar arasındaki ilişkiler ilk bakışta iyi görünüyor, ancak çeşitli düzeylerde gerginliklerden de yoksun değiller. Geçtiğimiz ocak ayında Myanmar'ın Hindistan topraklarına füze atmasıyla iki ülke arasında gerilime tanık olundu.
Hindistan medyası, Myanmar'daki askeri hükümetin kendi sınırları içindeki demokrasi yanlısı çetelere yönelik olduğunu söylediği bombardıman olayını görmezden geldi.
Öte yandan Hindistan Halk Partisi (Bharatiya Janata Partisi-BJP) hükümetindeki Hintli yetkililer sınır kontrollerini sıkılaştırarak Rohingya Müslümanlarının geçişini engelledi. Ayrıca çok sayıda kişiyi sınır dışı etti. Ancak gözlemciler sınırın hâlâ silah, uyuşturucu ve terörist kaçakçılığı için kullanıldığını söylüyor.
Myanmar'daki askeri hükümetin Hindistan vatandaşlarına karşı uyguladığı hak ihlalleri konusundaki Hint sessizliğinin gölgesinde, Myanmar son zamanlarda Çin ile ilişkilerini geliştirdi. Bu durum Hindistan'ın öfkesini artırdı.
Hindistan, dini ve kültürel yakınlık nedeniyle 400 kilometrelik bir sınırı paylaştığı Nepal üzerinde büyük nüfuza sahip.
Nepal muhalefeti, Hindistan sınırına yol inşa etmesi nedeniyle Hindistan yanlısı Nepal hükümetine karşı gösteriler düzenledi. Bu durum Hindistan'ın Nepal büyükelçisini geri çağırmasına yol açtı. Ardından Hindistan hükümeti Nepal'in talebini kabul etti ve sınır yolunun inşası projesine katıldı.
Çin etkisi
Bangladeş, bölgede güçlü ekonomisiyle önemli bir ülke olarak kabul ediliyor ve bölge ülkeleri üzerindeki ekonomik nüfuzunu genişletmek için dış politikasında Dakka'yı öncelik haline getiren Hindistan ile tarihsel olarak iyi ilişkilere sahip.
Hindistan, dördüncü kez göreve gelen Bangladeş Başbakanı Şeyh Hasina Vecid'i ilk tebrik eden ülke oldu ve ikili ilişkilerin güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Hindistan ve Bangladeş, dört ortak nehrin varlığı ve 4 bin kilometrelik sınır nedeniyle birbirlerine bağımlı durumda ve iki ülke, iki yıl önce sınırdaki nehir sularının paylaşımına ilişkin büyük bir anlaşma imzaladı.
Rohingya Müslümanları meselesi, iki ülke arasındaki anlaşmazlık konusu, Hasina Vecid bu meseleyi Hindistan'ın arabuluculuğuyla insani temelde çözmek istiyor. Ancak Yeni Delhi hükümeti bu konuda ciddi adımlar atmadı. Rohingyalı göçmenlerin ülkelerinde kısıtlamalarla karşılaşınca Bangladeş sınırına yöneldiklerini belirtmekte fayda var.
Ayrıca Bangladeş, Hindistan'daki aşırı Hinduların Müslümanlara yönelik bazı davranışlarına karşı şiddetli gösterilere tanık olmuş ve iktidar partisi bu konuda Hindistan'a karşı sert ifadeler kullanmak zorunda kalmıştı.
Öte yandan Bangladeş'in Kuşak ve Yol projesinde önemli bir oyuncu olarak ortaya çıkmasıyla Hindistan'a bağımlılığı azaldı ve Çin, son iki yılda Bangladeş'te 12 ana yol, 21 köprü ve 27 elektrik santralinin inşaatını tamamladı. Batı'yı Hindistan'dan daha çok endişelendiren şey budur. ABD'nin Bangladeş’teki son seçimler ve ülkedeki insan hakları durumuna dair endişeleri de bu durumu açıklayabilir.
Benzer şekilde Çin, Sri Lanka'da çeşitli kalkınma projeleri üzerinde çalışıyor ve nüfuzunu, kredi ve askeri destek verme yoluyla genişletiyor.
Hindistan ile Çin arasında bir karşılaştırma yapan Sri Lankalı gazeteci Anjana Sarvadhan, Hindistan'ın ister Tamil isyancılarına yardım ederek ister seçimlerde Hint yanlısı partileri destekleyerek her zaman Sri Lanka'nın iç işlerine müdahale ettiğini söylüyor. Sarvadhan, “Ancak Çin, ülkemiz ekonomisinin yeniden canlandırılmasında bize çok yardımcı oldu ve iç işlerine karışmaktan kaçındı.” değerlendirmesinde bulundu.
Tam sakinlik
Hindistan'ın komşularıyla ilişkisinde ilginç olan şey tam bir sakinliktir. Bu sakinlik Hindistan'ın tarihsel olarak bölgedeki ilk rakibi kabul edilen Pakistan'la ilişkileri gölgeliyor. İki ülke iş birliği girişimleri yürütüyor.
Birkaç gün önce Hindistan bir dizi Pakistan vatandaşını Somalili korsanlardan kurtarırken, Pakistan daha önce Rusya-Ukrayna savaşı sırasında Hintli öğrencilerin tahliyesine yardım etmişti.
Hindistan-Pakistan sınırında sağlanan ateşkes nedeniyle son üç yılda iki taraf arasındaki sınır gerilimi azaldı.
Pakistan bazen Belucistan'daki isyanların arkasında olmakla ve onlara silah sağlamakla suçlanıyor. Bazı Hindistan hükümet yetkilileri Keşmir'in Pakistan tarafından yönetilen kısmının kontrol edilmesi taleplerini yineliyor, ancak iki ülke esas olarak kendi iç çatışmalarına odaklanmış görünüyor.
Hindistan dünya ülkeleri arasında
Son zamanlarda Delhi'de yapılan G20 zirvesi, Hindistan'ın bölgedeki önemli bir oyuncu olmasının yanı sıra küresel konumunu da güçlendirdi, ancak son dönemde rakiplerini yabancı topraklarda tasfiye etme suçlamaları zirvenin yarattığı olumlu izlenimi zedeledi.
Öte yandan Hindistan'daki muhalefet liderleri, Başbakan Modi'nin Hindistan'ın dünyada önemli bir güç olduğunu söylemesine rağmen, Çin'in Ladakh'ta 2 bin kilometreden fazla Hindistan toprağını işgal etmesi konusunda neden sessiz kaldığını merak ediyor.
İktidardaki Hindistan Halk Partisi’ne (Bharatiya Janata Partisi-BJP) göre Hindistan'ın bağımsız dış politikası sadece dünyada bir prestij kaynağı olmakla kalmadı, ekonomisi uluslararası alanda beşinci büyük ekonomi haline geldi ve aralarında Boeing ve Apple'ın da bulunduğu büyük şirketler Hindistan'da fabrikalar kurdu.
Buna rağmen bazı çalışma merkezleri, büyüyen Çin ticareti, inşaat projeleri ve otoyollar nedeniyle bölgedeki çoğu ülkenin Çin'e yöneldiğini düşünüyor. Hindistan'ın ekonomik projeleri yerel ekonomisini geliştiriyor gibi görünüyor ancak Çin'in bölge ülkeleri üzerindeki etkisini azaltamıyor.
*Bu makale Şarku’l Avsat tarafından Independent Urdu’dan alınmıştır.