ABD: Kızıldeniz saldırılarının planlanmasına İran dipten dahil

Önleyici saldırılara rağmen Husilerin deniz taşımacılığı hatlarına yönelik tehdidi artıyor

James P. Rubin (Şarku’l Avsat)
James P. Rubin (Şarku’l Avsat)
TT

ABD: Kızıldeniz saldırılarının planlanmasına İran dipten dahil

James P. Rubin (Şarku’l Avsat)
James P. Rubin (Şarku’l Avsat)

Batılı ülkeler tarafından gerçekleştirilen önleyici saldırılara rağmen Kızıldeniz’deki gemilere yönelik Husi saldırılarının artması ışığında, ABD’li bir yetkili doğrudan İran’ı deniz trafiği hatlarına yönelik saldırıları ‘planlamaya dipten dahil olmakla’ suçladı.

ABD Küresel İletişim Merkezi Özel Temsilcisi ve Koordinatörü James P. Rubin, Londra’daki ABD Büyükelçiliği binasında basın mensuplarıyla yaptığı toplantıda, “28 Ocak’ta ABD güçleri, Umman Denizi’ndeki teknelerle Yemen’in Husi kontrolündeki bölgelerine taşınan orta menzilli balistik füzeler ve diğer öldürücü yardım malzemelerini içeren 200’den fazla pakete el koydu. Ekim ayından bu yana Husiler, Yemen’den İsrail’e çok sayıda orta menzilli İran yapımı balistik füze fırlattı. İranlılar ilişkilerini inkar ediyor. Ancak gerçekler ortada. Tüm küresel nakliye faaliyetlerinin istikrarsızlaştırılmasındaki rollerini gizlemek için aldatma ve inkara sığınıyorlar” ifadelerini kullandı. Şarku’l Avsat’ın yönelttiği bir soruya Rubin “İran’ın Kızıldeniz’deki ticari gemilere yönelik operasyonların planlanmasına dipten dahil olduğunu biliyoruz” şeklinde cevap verdi.

Rubin ayrıca İran’ı ‘terörist grupların ve anarşist aktörlerin Ortadoğu bölgesinde faaliyet göstermesine olanak sağlamakla’ suçladı ve ‘Hamas’ın 7 Ekim’de gerçekleştirdiği operasyonları silah ve özel eğitim sağlayarak gerçekleştirmesini mümkün kıldığını’ kaydetti. Ayrıca İran’ın Afganistan’da değil, kendi topraklarında ‘El-Kaide liderliğine ev sahipliği yaptığını’ hatırlattı.

Bu sırada Batı’nın önleyici saldırılarına ve füzeleri, insansız hava araçlarını (İHA), botları ve tek yönlü küçük denizaltıları engelleme operasyonlarına rağmen Kızıldeniz ve Aden Körfezi’nde Husi saldırılarının tehlikeleri artıyor. Bu, özellikle Avrupa kuvvetlerinin seyrüseferin korunmasına katkıda bulunmak üzere hatta girmesiyle, çatışmanın başka bir aşamaya kayacağının habercisi.

Husiler bir İngiliz gemisini batırmanın, iki ABD gemisini bombalamanın ve bir İHA düşürmenin sorumluluğunu üstlenirken, pazartesi ve salı günü Hudeyde’nin kuzey ve güneyinde ABD ve İngiltere tarafından yeni saldırılar yapıldığını duyurdu.



ABD’de göçmenler ölü olmadıklarını kanıtlamaya çalışıyor

Trump, göreve geldiğinden beri göçmenleri sınır dışı etmek için tartışmalı yöntemler kullanıyor (Reuters)
Trump, göreve geldiğinden beri göçmenleri sınır dışı etmek için tartışmalı yöntemler kullanıyor (Reuters)
TT

ABD’de göçmenler ölü olmadıklarını kanıtlamaya çalışıyor

Trump, göreve geldiğinden beri göçmenleri sınır dışı etmek için tartışmalı yöntemler kullanıyor (Reuters)
Trump, göreve geldiğinden beri göçmenleri sınır dışı etmek için tartışmalı yöntemler kullanıyor (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump’ın ülkeden sınır dışı etmek için sosyal güvenlik numaralarını sistemden sildiği göçmenler hak mücadelesi veriyor.

New York Times’ın (NYT) 10 Nisan’da yayımlanan haberinde, göçmenlerin sosyal güvenlik numaralarının, sosyal yardımdan faydalanırken hayatını kaybetmiş kişilerin bilgilerinin yer aldığı “ölüler” veri tabanına kaydedildiği aktarılmıştı.

Ülkede yasal olarak bulunma hakkına sahip yabancı uyruklu kişilerin banka hesaplarına, kredi kartlarına ve devlet yardımlarına erişimini kesmek için bu yönteme başvurulduğu belirtilmişti.

Washington Post’un (WP) bugün yayımlanan haberinde, bu yöntemle çoğu Latin Amerika kökenli en az 6 bin kişinin bilgilerinin “ölüler” veri tabanına transfer edildiği yazılıyor. Bu işlemlerin İç Güvenlik Bakanlığı ve Elon Musk’ın başında olduğu Hükümet Verimliliği Bakanlığı (DOGE) tarafından gerçekleştirildiği aktarılıyor.

Göçmenler ise “hayatta olduklarını” kanıtlayan belgelerle ABD Sosyal Güvenlik Kurumu’na başvurarak kayıtların değiştirilmesini talep ediyor. WP’nin incelediği belgelere göre geçen hafta 30’dan fazla kişinin kayıtları itiraz üzerine düzeltildi. 

Beyaz Saray Sözcüsü Elizabeth Huston, göçmenlerin teknik anlamda “ölü olarak” gösterilmediğini savunuyor. Sözcü, veri transferinden önce “ölü kişiler” veritabanının adının değiştirildiğini, buna göre işlem yapıldığını iddia ediyor.

Ancak Beyaz Saray ve Sosyal Güvenlik’ten yetkililerin WP’ye geçen hafta yaptığı açıklamalarda, sınır dışı edilmeleri için göçmenlerin bilgilerinin “ölü kişiler” veri tabanına aktarıldığı belirtilmişti.

Buna ek olarak Huston, 10 Nisan’da NYT’ye yaptığı açıklamada veritabanının adının değiştirildiğinden bahsetmemiş, “Trump’ın göçmenleri ülkeden gönderme vaadini yerine getirdiğini” söylemişti.

Independent Türkçe, Washington Post, New York Times