BM Raportörleri, İsrail'e silah satışının derhal durdurulması çağrısında bulundu

Birleşmiş Milletler (BM) raportörleri, Gazze'de kullanılacağı ve uluslararası hukuku ihlal edeceği gerekçesiyle İsrail'e silah satışının derhal durdurulması çağrısında bulundu

(AA)
(AA)
TT

BM Raportörleri, İsrail'e silah satışının derhal durdurulması çağrısında bulundu

(AA)
(AA)

BM raportörlerince, İsrail'e silah satışının yasaklanmasına ilişkin yazılı açıklama yapıldı.

"Gazze'de kullanılacağı ve uluslararası hukuku ihlal edeceği gerekçesiyle İsrail'e silah satışı derhal durdurulmalı." ifadesinin yer aldığı açıklamada, tüm ülkelerin, 1949 Cenevre Sözleşmeleri ve uluslararası hukuk uyarınca silahlı çatışmanın taraflarının uluslararası insancıl hukuka "saygı duymasını" sağlaması gerektiği vurgulandı.

Açıklamada, ihracatçı ülkeler, silahların hukuku ihlal edecek şekilde kullanılması hedefi bulunmasa veya bu şekilde kullanılacağını kesin bilmese de "açık bir risk olduğu sürece bu tür satışların yasak olduğu" hatırlatıldı.

Hollanda'da temyiz mahkemesinin, uluslararası insancıl hukuk ihlalleri sebebiyle İsrail'e F-35 savaş uçağı parçalarının satışının durdurulması kararının memnuniyetle karşılandığı bildirilen açıklamada, mahkemenin, parçaların uluslararası insancıl hukukun ciddi ihlallerini gerçekleştirmek veya bu ihlalleri kolaylaştırmak için kullanılmasına ilişkin "açık bir risk" olduğunu tespit ettiği hatırlatıldı.

Açıklamada, 7 Ekim 2023'ten bu yana 29 binden fazla Filistinlinin öldürüldüğü ve 69 binden fazla kişinin yaralandığı hatırlatılırken, İsrail'in, uluslararası hukuka uyma yönünde defalarca yapılan çağrılara kayıtsız kaldığına işaret edildi.

Silah Ticareti Anlaşması'na taraf ülkelerin, "silahların uluslararası suçların işlenmesinde kullanılacağını bilmeleri" veya transfer edilen silahların ciddi uluslararası insancıl hukuk ihlallerinde kullanılabileceğine dair "ağır basan bir risk" olması halinde silah ihracatını reddetmeleri yönünde ek anlaşma yükümlülüklerinin bulunduğu aktarılan açıklamada, Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerin de AB'nin "silah ihracatı kontrol yasasına" tabi olduğu vurgulandı.

Açıklamada, İsrail'e silah ambargosu ihtiyacının, Uluslararası Adalet Divanının 26 Ocak'ta Gazze'de soykırım riski konusunda makul kanıtlar bulmasının ve o zamandan bu yana sivillere yönelik ciddi zararın devam ettiğine ilişkin aldığı kararların ardından daha da arttığı bildirildi.

BM özel raportörleri

BM özel raportörleri, İnsan Hakları Konseyinin özel mekanizmaları olarak tanınan sürecin bir parçası olarak biliniyor.

BM İnsan Hakları sistemindeki "bağımsız" özel mekanizmalar, Konseyin belirli bir ülkenin durumunu veya dünyanın herhangi bir yerindeki tematik sorunları ele alan bağımsız bilgi toplama ve izleme mekanizmaları olarak öne çıkıyor.

Kurumun bünyesinde bulunmayan özel mekanizmaların uzmanları, gönüllülük esasına göre ve bağımsız şekilde çalışmalarını yürütüyor.



Barrack, Lübnan'ın ABD belgesine verdiği yanıttan ‘çok memnun’

ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, bugün Baabda Sarayı'nda Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştü. (Reuters)
ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, bugün Baabda Sarayı'nda Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştü. (Reuters)
TT

Barrack, Lübnan'ın ABD belgesine verdiği yanıttan ‘çok memnun’

ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, bugün Baabda Sarayı'nda Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştü. (Reuters)
ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, bugün Baabda Sarayı'nda Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştü. (Reuters)

ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack bugün yaptığı açıklamada, son günlerde tüm silahlarını bırakmayacağını belirten Hizbullah'ın nasıl silahsızlandırılacağına ilişkin ABD'nin önerisine Lübnan hükümetinin verdiği yanıttan ‘çok memnun’ olduğunu söyledi.

Barrack Beyrut'ta Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştükten sonra gazetecilere yaptığı açıklamada, “Hükümetin çok kısa bir süre içinde bize verdiği yanıt inanılmazdı, bu yanıttan çok memnunum” dedi.

Barrack 19 Haziran'da Lübnan'ı ziyaret ederek Lübnanlı yetkililerle bir araya geldi ve bir önceki hükümetin kasım ayında kabul ettiği çatışmaların durdurulmasıyla ilgili güvenlik düzenlemelerinin uygulanmasına yönelik bir dizi öneri sundu.

Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Başbakan Nevvaf Selam ve Meclis Başkanı Nebih Berri, ABD'nin önerilerini görüştü.

İsrail dün akşam Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım'ın silahları teslim etmeyi reddettiğini açıklamasından saatler sonra Lübnan'da birçok noktaya saldırı düzenleyerek Hizbullah'ın askeri mevzilerini hedef aldığını açıkladı.

İsrail son günlerde Hizbullah tarafından rehabilite edildiğini söylediği askeri bölgeleri bombalayarak ya da Hizbullah üyelerini hedef alarak Güney Lübnan'a yönelik saldırılarını arttırdı. Söz konusu saldırılar sonucu cumartesi günü bir kişi öldü, altı kişi de yaralandı.

Gözlemciler, Barrack'ın Beyrut'a gelişiyle aynı zamana denk gelen bu operasyonların Lübnan devletine ve beş üyeli ateşkes izleme komitesine, Lübnan devletinin Hizbullah'ı silahsızlandırmaması halinde askeri operasyonlara devam edileceği ve bu görevi tek başına üstleneceği mesajını taşıdığını düşünüyor.

Lübnan'la ateşkesin yürürlüğe girdiği 27 Kasım'dan bu yana İsrail'in Lübnan'daki operasyonları durmamış olsa da, ABD elçisinin Beyrut'a gelişinin arifesinde bu operasyonların yoğunlaşması İsrail'in ve arkasındaki ABD yönetiminin Hizbullah'ın silahsızlandırılmasını hızlandırmak için Lübnan'a azami baskı uyguladığını gösteriyor.

Barrack cumartesi günü yaptığı açıklamada, “Lübnan'ın umudu uyanıyor! Şimdi elimizde fırsat var. Geçmişin gergin mezhepçiliğini aşmak ve Lübnan'ın gerçek vaadi olan ‘tek ülke, tek halk, tek orduyu’ gerçekleştirmek için tarihi bir an yaşıyoruz. ABD Başkanı'nın da dünya ile paylaştığı gibi Lübnan harika insanları olan harika bir yer. Gelin Lübnan'ı yeniden büyük yapalım” ifadelerini kullandı.