Eski İsrail Başbakanı Olmert: Netanyahu'nun koalisyon ortakları bölgesel savaş istiyor, Gazze ilk adım

Eski İsrail Başbakanı Ehud Olmert, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun koalisyonun ortaklarının bölgesel bir savaş istediğini, abluka altındaki Gazze Şeridi'ne yönelik saldırıların da bunun ilk adımı olduğunu belirtti

Ehud Olmert (AA)
Ehud Olmert (AA)
TT

Eski İsrail Başbakanı Olmert: Netanyahu'nun koalisyon ortakları bölgesel savaş istiyor, Gazze ilk adım

Ehud Olmert (AA)
Ehud Olmert (AA)

Olmert, Haaretz gazetesinde yayımlanan yazısında Gazze'ye yönelik saldırılar ve Netanyahu koalisyonun tutumuna ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Eski İsrail Başbakanı, "Netanyahu'nun 'Mesih Koalisyonu' ortakları topyekûn bir bölgesel savaş istiyor, Gazze sadece ilk adım" başlıklı yazısında, Gazze'ye yönelik saldırıların devam etmesi durumunda İsrail ordusunun Refah'a kara saldırısı başlatacağını ifade etti.

Netanyahu hükümetinde yer alan aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ve Maliye Bakanı Bezalel Smotrich'in de Refah'a kara saldırısını desteklediğine işaret eden Olmert, söz konusu saldırının İsrail ile Mısır arasında imzalanan Camp David Sözleşmesini tehlikeye sokacağı uyarısında bulundu.

Refah'a kara saldırısının Mısır'a olası etkilerine değinen Olmert, muhtemel saldırının aynı zamanda İsrail ile ilişkileri bulunan Ürdün sokaklarını da karıştıracağı değerlendirmesini yaptı.

"Mescid-i Aksa’ya getirilen kısıtlamaların amacı Filistinlileri kışkırtmak"

Netanyahu hükümetinin ramazan ayında işgal altındaki Doğu Kudüs'te yer alan Mescid-i Aksa'da ibadet etmek isteyen Filistinlilere sınırlama getirme kararını değerlendiren Olmert, bunun Batı Şeria başta olmak üzere Filistinliler arasında ayaklanmaya yol açabileceğini belirtti.

Eski İsrail Başbakanı, Netanyahu ve Ben-Gvir'in Mescid-i Aksa'ya girişlere kısıtlama getirerek Filistinlileri kışkırtma yoluna gittiğine işaret etti.

"Bu çetenin amacı Mescid-i Aksa'yı Müslümanlardan temizlemek"

Eski İsrail Başbakanı Olmert, "Mesih halüsinasyoncuları" olarak adlandırdığı Ben-Gvir ve Smotrich'in hedefinin harabeye dönen Gazze'de yasa dışı Yahudi yerleşim birimleri inşa etmekle sınırlı olmadığının altını çizdi.

Gazze'nin asıl hedefe giden yolda ilk basamak olduğunu belirten Olmert, şunları kaydetti:

Gazze sadece giriş bölümü; bu çetenin, üzerinde düşündükleri gerçek mücadelenin yürütüleceği temel olarak inşa etmek istediği platform: Batı Şeria ve Tapınak Dağı (Yahudilerin Mescid-i Aksa'ya verdiği isim) savaşı. Bu çetenin nihai amacı Batı Şeria'daki Filistinlileri temizlemek, Tapınak Tepesi'ni ibadet eden Müslümanlardan temizlemek ve bu bölgeleri İsrail devletine ilhak etmektir. Bu hedefe ulaşmanın yolu kanlıdır.

Filistinlileri Batı Şeria'dan çıkarmanın ve Müslümanları Mescid-i Aksa'dan uzaklaştırmanın büyük bir çatışmaya neden olacağı uyarısında bulunan Olmert, "Bu hedefe şiddetli çatışmalar olmadan ulaşılamayacaktır. Armagedon, topyekûn savaş. Güneyde, Kudüs'te, Batı Şeria topraklarında ve gerekli olduğu ölçüde kuzey sınırında." ifadesini kullandı.

Eski İsrail Başbakanı Olmert, Ben-Gvir ve Smotrich'in başını çektiği "çetenin" Netanyahu'yu ele geçirerek "hizmetkarları" haline getirdiğini, bu grubun Gazze'ye saldırıların yanı sıra Lübnan sınırındaki çatışmaların da devam etmesini istediğini kaydetti.



ABD Savunma Bakanı, uyuşturucu kartellerine karşı "Güney Mızrağı" Operasyonu'nun başlatıldığını duyurdu

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth (AP)
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth (AP)
TT

ABD Savunma Bakanı, uyuşturucu kartellerine karşı "Güney Mızrağı" Operasyonu'nun başlatıldığını duyurdu

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth (AP)
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth (AP)

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, dün uyuşturucu kaçakçılarına karşı Güney Mızrak Harekatı'nın başlatıldığını duyurarak, Batı Yarımküre'nin Amerika'nın mahallesi olduğunu ve "onu uyuşturucu çetelerinden koruyacaklarını" vurguladı.

Hegseth, X platformundaki hesabından yaptığı paylaşımda, "Başkan Trump harekete geçme emri verdi ve Savaş Bakanlığı bunu yürütüyor. Güney Mızrağı Harekatı bugün duyuruldu" ifadelerini kullandı.

ABD Savunma Bakanı, Güney Mızrak Harekatı'nın "vatanımızı savunacağını, uyuşturucu teröristlerini Batı Yarımküre'den uzak tutacağını ve vatanımızı, halkımızı öldüren uyuşturuculardan koruyacağını" belirterek, “Batı Yarımküre, Amerika'nın mahallesidir ve biz onu koruyacağız” dedi.


Rusya'dan Ukrayna'nın başkentine "büyük" bir saldırı düzenlendi

Rus hava saldırılarının ardından Kiev'deki bir binada çıkan yangını söndürmeye çalışan itfaiyeciler, (Arşiv-AFP)
Rus hava saldırılarının ardından Kiev'deki bir binada çıkan yangını söndürmeye çalışan itfaiyeciler, (Arşiv-AFP)
TT

Rusya'dan Ukrayna'nın başkentine "büyük" bir saldırı düzenlendi

Rus hava saldırılarının ardından Kiev'deki bir binada çıkan yangını söndürmeye çalışan itfaiyeciler, (Arşiv-AFP)
Rus hava saldırılarının ardından Kiev'deki bir binada çıkan yangını söndürmeye çalışan itfaiyeciler, (Arşiv-AFP)

Kiev Belediye Başkanı bugün yaptığı açıklamada, Ukrayna'nın başkentinin "büyük" bir saldırı altında olduğunu ve şehirde bir dizi patlama duyulduğunu söyledi.

Vitali Klitschko, Telegram'da yaptığı açıklamada, "Hava savunma kuvvetleri Kiev'de çalışıyor" diyerek, "başkente geniş çaplı bir saldırı" olduğunu belirtti ve Dnipro semtinde iki kişinin yaralandığını ifade etti.

Ukrayna Hava Kuvvetleri, Rus füzelerinin Kiev ve diğer birçok bölgeyi hedef aldığını bildirdi.


Bir raporda, Gazze Savaşı sırasında İsrail'e petrol sağlayan ülkelerin "soykırıma" "ortak" olduğu iddia ediliyor

İsrail ordusuna ait bir F-16 savaş uçağı, hava üssünden kalkış sırasında havadan havaya füzeler ve ilave yakıt tankları taşıyor,  (İsrail Ordusu)
İsrail ordusuna ait bir F-16 savaş uçağı, hava üssünden kalkış sırasında havadan havaya füzeler ve ilave yakıt tankları taşıyor, (İsrail Ordusu)
TT

Bir raporda, Gazze Savaşı sırasında İsrail'e petrol sağlayan ülkelerin "soykırıma" "ortak" olduğu iddia ediliyor

İsrail ordusuna ait bir F-16 savaş uçağı, hava üssünden kalkış sırasında havadan havaya füzeler ve ilave yakıt tankları taşıyor,  (İsrail Ordusu)
İsrail ordusuna ait bir F-16 savaş uçağı, hava üssünden kalkış sırasında havadan havaya füzeler ve ilave yakıt tankları taşıyor, (İsrail Ordusu)

Sivil toplum kuruluşu Oil Change International tarafından dün yayınlanan bir rapora göre, Gazze Şeridi'ndeki savaş sırasında 25 ülke İsrail'e petrol tedarik etti. Raporda, iklim krizini körükleyen ve "soykırım" olarak nitelendirilen fosil yakıt bazlı sistem kınandı.

Brezilya'daki 30. Taraflar Konferansı (COP30) kapsamında yayınlanan rapora göre, Azerbaycan ve Kazakistan, 1 Kasım 2023 ile 1 Ekim 2025 tarihleri ​​arasında ham petrol sevkiyatının yüzde 70'ini gerçekleştirdi.

Rusya, Yunanistan ve Amerika Birleşik Devletleri, İsrail'e rafine petrol ürünlerinin en büyük ihracatçıları arasında yer alıyor. Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre Amerika Birleşik Devletleri aynı zamanda İsrail'e askeri uçaklarda kullanılan JP-8 jet yakıtı sağlayan tek ülke.

Oil Change International, "Bu dönemde İsrail'e yakıt sağlayan ülkeler, İsrail'in vahşetinin tamamen farkındaydı" dedi. Örgüt, "Bu raporda, İsrail'in suç ortaklığı belgelenerek hesap sorulmasına olanak sağlanmıştır. Bu ülkeler, bu soykırımdaki rollerini kabul etmeli ve suç ortaklığına son vermelidir" ifadesini kullandı.

STK, petrol akışlarını analiz etmesi için araştırma şirketi Datadesk'i görevlendirdi ve söz konusu dönemde 323 sevkiyat tespit ederek, toplam 21,2 milyon ton petrol sevkiyatı tespit etti.

Gazze Şeridi'ndeki savaş, Hamas'ın güney İsrail'e düzenlediği ve AFP'nin resmi rakamlara dayanan verisine göre İsrail tarafında bin 221 kişinin ölümüne yol açan eşi benzeri görülmemiş bir saldırının ardından Ekim 2023'te patlak verdi.

Birleşmiş Milletler'in güvenilir bulduğu Gazze Sağlık Bakanlığı verilerine göre, o tarihten bu yana İsrail'in misilleme amaçlı askeri harekâtı sonucunda Gazze'de çoğunluğu sivil olmak üzere 69 binden fazla Filistinli öldürüldü.

Temmuz 2024'te Uluslararası Adalet Divanı, İsrail'in Filistin topraklarını işgalinin "yasadışı" olduğu sonucuna varan bir tavsiye kararı yayınlarken, bir BM komisyonu İsrail'i Gazze Şeridi'nde "soykırım" yapmakla suçladı.

İngiliz Uluslararası ve Karşılaştırmalı Hukuk Enstitüsü'nde insan hakları ve ekonomik işler araştırmacısı olan Irene Petropaoli ise devletlerin, Uluslararası Adalet Divanı'nın "soykırımın önlenmesi ve cezalandırılması" çağrısında bulunan geçici emrine uymakla yükümlü olduğunu ifade etti.

Açıklamada, "Devletler, İsrail'e yapacakları yardımların, özellikle askeri yardımların, kendilerini Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi uyarınca soykırıma ortak olma riskine maruz bırakabileceğini akıllarında tutmalıdırlar" denildi.