Burkina Faso'daki saldırılarda 170 kişi infaz edildi

Kimliği belirsiz kişiler ülkenin kuzeyinde eş zamanlı kanlı operasyonlar yürütürken, yetkililer soruşturma başlattı.

Sahel bölgesinde devriye gezen Burkina Faso ordusu askerleri. (Reuters)
Sahel bölgesinde devriye gezen Burkina Faso ordusu askerleri. (Reuters)
TT

Burkina Faso'daki saldırılarda 170 kişi infaz edildi

Sahel bölgesinde devriye gezen Burkina Faso ordusu askerleri. (Reuters)
Sahel bölgesinde devriye gezen Burkina Faso ordusu askerleri. (Reuters)

Askeri cunta tarafından yönetilen ve artan aşırılıkçı şiddet eylemlerine tanık olan Burkina Faso'da geçtiğimiz hafta bir günde üç köye düzenlenen büyük kanlı saldırılarda yaklaşık 170 kişi infaz edildi.

Yine geçtiğimiz hafta, bu Sahel bölgesi ülkesinde bir cami ve bir kiliseye ayrı ayrı saldırılar düzenlendi.

Kanlı saldırılar

Ouahigouya Savcısı Ali Bünyamin Kolibaliy yaptığı açıklamada, 25 Şubat'ta ülkenin kuzeyindeki Yatenga vilayetine bağlı ‘Komselega, Nodan ve Soro köylerinde büyük kanlı saldırılar’ yapıldığına dair bilgilendirildiğini söyledi.

Saldırıların faillerine yönelik bir bilgi vermeyen Savcı Kolibaliy,  170 kişinin infaz edildiği olayda yaralanma ve  maddi hasarların meydan geldiğini ifade etti.

Savcı Kolibaliy sözlerini şöyle sürdürdü: “Bütün bu yaşananların ve bilgilerin ciddiyeti ve koşulları dikkate alındığında, Savcılık gerçeklerin aydınlatılması amacıyla polise soruşturma açılması yönünde talimat vermiştir. Söz konusu olaylara ilişkin bilgi sahibi olan herkesi, bunları ilgili makamlara bildirmeye çağırıyoruz.”

Savcı, müfettişlerden oluşan bir ekibin geçtiğimiz perşembe günü saldırılardan etkilenen bazı köyleri ‘delil toplamak için’ ziyaret ettiğini belirtti.

AFP'nin telefonla temasa geçtiği bölge sakinlerine göre, kurbanlar arasında onlarca kadın ve çocuğun da olması dikkat çekiyor.

Eş zamanlı saldırılar

25 Şubat günü üç köye düzenlenen saldırılar, aynı gün ülkenin doğusundaki Natyabuwani'deki bir camiyi hedef alan ve onlarca kişinin ölümüne yol açan saldırılar düzenlenmişti. Bir diğer saldırı da ülkenin kuzeyindeki Isakani köyünde bulunan Katolik kilisesini hedef aldı. Söz konusu saldırıda en az 15 kişi öldürüldü.

Bu iki saldırının bilançosu güvenlik ve yerel kaynaklara dayandırılırken, yetkililer resmi bir rakam açıklamadı.

Aynı gün, özellikle Tankwalo Askeri Müfrezesi’ne, Kongoussi yakınındaki 16’ncı Hızlı Hareket Taburu'na ve Wahigoya bölgesindeki karma tabura olmak üzere birçok başka saldırı da meydana geldi.

Güvenlik kaynakları, ordunun ve sivil destekçilerinin tepkisinin ‘birkaç yüz teröristin etkisiz hale getirilmesini’ sağladığını söyledi.

Burkina Faso Güvenlik Bakanı Muhammed Sana, hafta başında ulusal televizyona yaptığı açıklamada, “Geçen haftanın sonunda ülkede çok sayıda koordineli ve eş zamanlı saldırı kaydettik” itirafında bulundu.

Misilleme operasyonları

Sana şu ifadeleri kullandı: “Aşırılık yanlılarının taktiksel yönündeki bu değişiklik, terör üslerinin ve eğitim kamplarının imha edilmesi, bunların finansman kaynaklarının kurutulması ve tedarik hatlarının kontrol altına alınmasına yönelik operasyonların uygulanmasından kaynaklanmaktadır.”

2022'de iktidarı ele geçiren ordu güçleri tarafından yönetilen Burkina Faso, 2015'ten bu yana El Kaide ve DEAŞ ile bağlantılı silahlı hareketlere atfedilen şiddete maruz kaldı. Bunun sonucunda 20 bin kişi öldü ve iki milyondan fazla kişi yerinden edildi.

Sivil toplum kuruluşu ACLED’in tahminlerine göre, yalnızca geçen Ocak ayında ülkedeki şiddet eylemlerinde 439 kişi öldürüldü.



Trump askeri saldırıları savunuyor: Uyuşturucu gemilerini durdurmak "boşa"

ABD Başkanı Donald Trump (AP)
ABD Başkanı Donald Trump (AP)
TT

Trump askeri saldırıları savunuyor: Uyuşturucu gemilerini durdurmak "boşa"

ABD Başkanı Donald Trump (AP)
ABD Başkanı Donald Trump (AP)

Associated Press'e göre, Başkan Donald Trump, uyuşturucu kaçakçılığı yaptığından şüphelenilen tekneleri hedef alan ABD askeri saldırılarını haklı çıkarırken, ABD'nin bu tekneleri denizde durdurma yönündeki uzun süredir devam eden stratejisinin tamamen başarısız olduğunu ileri sürdü.

Trump, birkaç hafta önce, "Bunu 30 yıldır yapıyoruz ve tamamen etkisiz oldu" demişti.

Trump'ın bu açıklamaları, ABD Sahil Güvenlik'in bir önceki yıl 225 tonluk rekor oranda kokain ele geçirdiğini duyurmasının ardından geldi. Ancak bu başarı, Cumhuriyetçi başkanı ABD'nin onlarca yıllık uyuşturucu karşıtı politikasını altüst etmekten alıkoymadı.

Şarku’l Avsat’ın AP’den aktardığı habere göre Trump yönetimi altında, ABD ordusu Pasifik Okyanusu ve Karayip Denizi'nde 20 şüpheli uyuşturucu kaçakçılığı gemisini imha ederek 80 kişiyi öldürdü.

Trump ve diğer üst düzey yetkililer, bu teknelerin uyuşturucu-terör örgütleri ve kartel üyeleri tarafından kullanıldığına ve ABD'ye gönderilmek üzere ölümcül uyuşturucularla dolu olduğuna inanıyor.

Bu saldırılar, yabancı liderler, insan hakları grupları, Demokratlar ve hatta ABD'nin yargısız infazlara girişerek uluslararası itibarını zedeleyebileceği endişesini dile getiren bazı Cumhuriyetçiler tarafından uluslararası alanda kınandı.

"Uyuşturucuyla mücadele" gazileri, özellikle uzun vadede, uyuşturucu kaçakçılığı yapan teknelerin durdurulması için geleneksel yaklaşımın yoğunlaştırılması halinde, Amerikan kaynaklarının daha etkili kullanılacağını savunuyorlar. Bu teknelerin mürettebatı, genellikle yetkililerin çete üyelerini ve kaçakçılık şebekelerini daha iyi hedeflemesine yardımcı olabilecek değerli istihbarat bilgilerine sahip.

Dedikleri gibi, "Ölüler masal anlatmaz"

Sahil Güvenlik, onlarca yıldır uyuşturucuya karşı uzun bir savaş yürütüyor ve kaçak uyuşturucu taşıdığından şüphelenilen küçük tekneleri durduruyor.

Bu çalışmanın büyük bir kısmı, çoğunluğu Kolombiya ormanlarında üretilen kokain sevkiyatlarını durdurmaya odaklanıyor.

Sahil Güvenlik, ortak ülkeler ve Uyuşturucuyla Mücadele Dairesi ile Dışişleri ve Adalet Bakanlıkları gibi diğer federal kurumlarla iş birliği yaparak, kaçakçılara önemli kayıplar verdirmeyi ve Amerika Birleşik Devletleri'ne ulaşan uyuşturucu miktarını azaltmayı hedefliyor.

Sahil Güvenlik'in yetersiz finansman nedeniyle daha da büyük miktarlarda uyuşturucu ele

Sahil Güvenlik'in uyuşturucuyu daha büyük miktarlarda ele geçirmesini sağlayacak fon eksikliğine ilişkin şikayetlerine rağmen, bu kampanya en azından bir ölçüte göre hiç bu kadar başarılı olmamıştı.

Sahil Güvenlik, son dönemde kokain ele geçirme konusunda rekor kırdı; ele geçirilen miktar son on yılın ortalamasından yaklaşık yüzde 40 daha fazla.

Çoğu durumda kaçakçılar yargılanmak üzere ABD'ye transfer edildi ve kaçakçılık rotaları ve üretim yöntemlerindeki değişiklikler hakkında önemli bilgiler toplandı; tüm bunlar herhangi bir can kaybı olmadan ve Amerikan vergi mükelleflerine çok daha düşük bir maliyetle gerçekleşti.

Uzmanlar, şu anda gerçekleştirilen her füze saldırısının maliyetinin, gemilerdeki kokain sevkiyatının değerinden daha fazla olduğunu söylüyor.


İngiltere mültecilere yönelik korumayı azaltıyor ve yardımlara otomatik erişimlerini durduruyor

Göçmenler İngiliz Kanalı'nı geçerek Britanya'ya ulaşmaya çalışıyor (Arşiv- AFP)
Göçmenler İngiliz Kanalı'nı geçerek Britanya'ya ulaşmaya çalışıyor (Arşiv- AFP)
TT

İngiltere mültecilere yönelik korumayı azaltıyor ve yardımlara otomatik erişimlerini durduruyor

Göçmenler İngiliz Kanalı'nı geçerek Britanya'ya ulaşmaya çalışıyor (Arşiv- AFP)
Göçmenler İngiliz Kanalı'nı geçerek Britanya'ya ulaşmaya çalışıyor (Arşiv- AFP)

İngiliz hükümeti dün geç saatlerde, iltica sisteminde yapılan bir değişiklik kapsamında mültecilere sağlanan korumada önemli bir azalma ve sığınmacıların otomatik olarak aldıkları sosyal yardımlarda bir sınırlama getirildiğini duyurdu.

 Bu duyuru, aşırı sağa verilen desteğin artmasıyla birlikte İşçi Partisi Başbakanı Keir Starmer'ın düzensiz göçü engelleme yönündeki baskıların arttığı bir dönemde geldi.

İçişleri Bakanı Shabana Mahmood yaptığı açıklamada, "Birleşik Krallık'a sığınmacı başvurusunda bulunanlar için altın bilet uygulamasını sona erdireceğim" dedi.

Şu anda mülteci statüsü verilenler ülkede beş yıl kalma hakkına sahip olup, bu sürenin ardından süresiz ikamet başvurusunda bulunarak ardından vatandaşlık başvurusunda bulunabiliyorlar.

Ancak İçişleri Bakanlığı bu sürenin 30 aya indirileceğini belirterek, bu koruma süresinin "düzenli olarak gözden geçirileceğini" ve mültecilerin, menşe ülkelerinin güvenli kabul edilmesi halinde ülkelerine geri dönmeleri gerekeceğini belirtti.

frt5y6
İngiltere İçişleri Bakanı Shabana Mahmood (Reuters)

Bakanlık ayrıca, mülteci statüsü verilen kişilerin Birleşik Krallık'ta uzun süreli ikamet başvurusunda bulunabilmeleri için mevcut beş yıllık süre yerine 20 yıllık bir bekleme süresine tabi tutulmayı planladığını belirtti.

Ayrıca hükümet, sığınmacıların otomatik olarak aldıkları sosyal yardımları azaltacağını duyurdu.

İçişleri Bakanlığı, bu adımın, Danimarka'nın katı göç politikalarını örnek alan kapsamlı bir sığınma sistemi revizyonunun parçası olduğunu etti.

Geçtiğimiz yaz seçimleri kazanan Starmer, Fransa'dan küçük teknelerle Manş Denizi'ni geçerek İngiltere'ye gelen göçmen akışını durdurması için baskı altında. Bu uygulama, özellikle seçimler açısından önceki Muhafazakar Parti hükümeti için sıkıntı yaratmıştı.

dfgthy
Göçmenler bir tekneyle Manş Denizi'ni geçiyor (Arşiv- AFP)

Yılbaşından bu yana 39 binden fazla kişi güvenli olmayan teknelerle Manş Denizi'ni kaçak yollarla geçti. Bu rakam, 2024 yılındaki toplam rakamı aşsa da 2022'de belirlenen rekor sayının altında kalıyor.

Bu geçişler, bu yıl yapılan çoğu kamuoyu yoklamasında İşçi Partisi'ni önemli bir farkla geride bırakan Nigel Farage'ın Reform UK partisinin popülaritesini artırıyor.

İçişleri Bakanlığı'nın son verilerine göre, Haziran 2024 ile Haziran 2025 arasında Birleşik Krallık'ta 111 binden fazla kişi sığınma başvurusunda bulundu. Bu sayı, istatistiklerin 2001'de başlamasından bu yana kaydedilen en yüksek başvuru oldu.


Smotrich, Netanyahu'yu Filistin devletinin tanınmasına karşı uygun ve kararlı bir yanıt formüle etmeye çağırdı

Netanyahu ve Smotrich, 7 Ocak 2024'te Tel Aviv'de düzenlenen kabine toplantısında (Reuters)
Netanyahu ve Smotrich, 7 Ocak 2024'te Tel Aviv'de düzenlenen kabine toplantısında (Reuters)
TT

Smotrich, Netanyahu'yu Filistin devletinin tanınmasına karşı uygun ve kararlı bir yanıt formüle etmeye çağırdı

Netanyahu ve Smotrich, 7 Ocak 2024'te Tel Aviv'de düzenlenen kabine toplantısında (Reuters)
Netanyahu ve Smotrich, 7 Ocak 2024'te Tel Aviv'de düzenlenen kabine toplantısında (Reuters)

Ynet haber sitesi dün, Maliye Bakanı Bezalel Smotrich'in, Başbakan Benjamin Netanyahu'yu Filistin devletinin tanınmasına "uygun ve kararlı bir yanıt" formüle etmeye çağırdığını bildirdi.

Smotrich, X'te Netanyahu'ya yazdığı bir mesajda, "İki ay önce, birkaç ülkenin Filistin devletini tek taraflı olarak tanımasının hemen ardından, bu konuya kararlı bir şekilde yanıt vereceğinize söz vermiştiniz. O zamandan beri, sessizliği ve diplomatik rezaleti seçtiğiniz iki ay geçti" ifadelerini kullandı.

fgt
İsrail'in aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, Batı Şeria'daki "Ma'ale Adumim" yerleşiminin genişletilmesine ilişkin "E1" haritasını gösteriyor (AFP)

"Bu meselenin daha da kötüleşmesi ciddidir ve sessizliğinizin sorumluluğu vardır" diyen Smotrich, "Filistin devletinin asla topraklarımızda kurulamayacağını tüm dünyaya açıkça gösterecek acil ve kararlı bir yanıt" çağrısında bulundu.