10 yıl önce esrarengiz şekilde kaybolan uçak MH370'in enkazı tekrar aranacak

Aileler her yıl, MH370'te kaybettikleri yakınlarını anmak için bir araya geliyor (Reuters)
Aileler her yıl, MH370'te kaybettikleri yakınlarını anmak için bir araya geliyor (Reuters)
TT

10 yıl önce esrarengiz şekilde kaybolan uçak MH370'in enkazı tekrar aranacak

Aileler her yıl, MH370'te kaybettikleri yakınlarını anmak için bir araya geliyor (Reuters)
Aileler her yıl, MH370'te kaybettikleri yakınlarını anmak için bir araya geliyor (Reuters)

Malezya, 10 yıl önce kaybolan MH370 sefer sayılı uçağı yeniden aramayı planlıyor.

Malezya Başbakanı Enver İbrahim, dün yaptığı açıklamada kayıp uçağın aranmasına yönelik çalışmaların "sağlam kanıtlar bulunması halinde tekrar başlatılabileceğini" belirtti.

Ticaret Bakanı Anthony Loke ise aynı günkü açıklamasında, denizde araştırmalar yürüten Amerikalı robotik şirketi Ocean Infinity'le irtibata geçtiklerini söyledi.

Loke, firmayla yeni bir arama operasyonu planı üzerine görüşeceklerini belirtti. Ocean Infinity'nin yöneticisi Oliver Plunkett da bu yıl içinde çalışmalara tekrar başlamayı umduklarını ifade etti. 

8 Mart 2014'te Kuala Lumpur Uluslararası Havalimanı'ndan kalkan ve Çin'in başkenti Pekin'e varması planlanan Malezya Havayolları'na ait 370 sefer sayılı uçak, esrarengiz şekilde ortadan kaybolmuştu. 

Uçak, Malezya'nın kuzeybatısındaki Penang Adası'nın yaklaşık 370 kilometre kuzeyine ilerlerken askeri radarlardan kaybolmuştu.

Uçutşa 12'si mürettebattan toplamda 239 kişi seyahat ediyordu. Bu yolculardan 153'ü Çin, 50'siyse Malezya yurttaşıydı. Buna ek olarak uçakta ABD, Avustralya, Endonezya, İran, Rusya dahil birçok farklı ülkeden kişi de vardı.

Trajik olayın yıldönümü yaklaşırken, uçaktaki yakınlarını kaybedenler dün Kuala Lumpur'da bir araya gelerek 239 mum yaktı.

Uçaktaki mürettebattan Patrick Gomes'in eşi Jacquita Gonzales, "Her yıl 8 Mart'a yaklaşırken, o gün yaşananlar, anılar sanki daha dünmüş gibi geri geliyor" dedi. Gonzales, bu olayın artık çözüme kavuşturulması gerektiğini söyledi. 

Aynı uçuşta annesini kaybeden Malezyalı avukat Grace Nathan ise arama çalışmalarının tekrar başlatılması için uzun süredir kampanya yürüttüklerini belirtti. 

Loke, anma törenine katılarak "Arama çalışmalarının yeniden başlatılması için elimden geleni yapacağıma söz veriyorum" dedi. 

Malezya, Çin ve Avustralya'nın koordine ettiği sualtı arama çalışmalarında sonuç alınmayınca operasyonlar Ocak 2017'de durdurulmuştu. 180 milyon euroluk operasyonda Hint Okyanusu'nun 120 bin kilometrekaresi taranmıştı. 

Ocean Infinity de Hint Okyanusu'nda uçağın enkazını 2018'de aramak için operasyon düzenlemiş fakat başarılı olunamamıştı.

Independent Türkçe, Guardian, El Pais



Trump, Netanyahu'nun kendisini Nobel Barış Ödülü’ne aday göstermesinden sonra: Hamas ateşkes istiyor

Trump, Netanyahu'nun kendisini Nobel Barış Ödülü’ne aday göstermesinden sonra: Hamas ateşkes istiyor
TT

Trump, Netanyahu'nun kendisini Nobel Barış Ödülü’ne aday göstermesinden sonra: Hamas ateşkes istiyor

Trump, Netanyahu'nun kendisini Nobel Barış Ödülü’ne aday göstermesinden sonra: Hamas ateşkes istiyor

ABD Başkanı Donald Trump pazartesi günü İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'yu Beyaz Saray'da ağırlarken İsrailli yetkililer, ABD'nin arabuluculuğunda Gazze'deki rehinelerin serbest bırakılması ve ateşkesin sağlanması için Filistin İslami Direniş Hareketi (Hamas) ile dolaylı görüşmeler yaptı.

Trump’ı Nobel Barış Ödülü'ne aday gösterdiğini açıklayan Netanyahu, Beyaz Saray'da düzenlenen toplantıda milyarder Cumhuriyetçi Başkan’a ödül komitesine gönderdiği adaylık mektubunun bir kopyasını sundu. Netanyahu, Beyaz Saray'da Trump ile yediği akşam yemeğinde, ABD Başkanı’nın ‘şu anda bir ülkeden diğerine, bir bölgeden diğerine barışı tesis ettiğini’ söyledi. Trump ise sık sık Norveç’teki Nobel Barış Ödülü Komitesi'nin Hindistan ile Pakistan ve Sırbistan ile Kosova arasındaki anlaşmazlıkları çözme çabalarını görmezden gelmesinden şikayet etti.

Hamas'ın Gazze Şeridi'nde ateşkes sağlanmasını istediğine inandığını belirten Trump, Beyaz Saray'da gazetecilerin İsrail ile Hamas arasında Gazze Şeridi’nde devam eden çatışmaların, taraflar arasında sürmekte olan ateşkes görüşmelerini engelleyip engellemeyeceği sorusuna verdiği yanıtta “Hamas görüşmek ve ateşkes istiyor” dedi.

Öte yandan Filistinlilerle barış istediğini söyleyen Netanyahu, ancak gelecekte kurulacak herhangi bir bağımsız Filistin devletinin İsrail'i yok etmek için bir platform olacağını belirterek, güvenlik konusunda egemenliğin İsrail'in elinde kalması gerektiğini savundu.

Netanyahu, şunları söyledi:

“Filistinlilerin kendilerini yönetmek için tüm yetkilere sahip olmaları gerektiğini düşünüyorum, ancak bizi tehdit edecek hiçbir yetkiye sahip olmamalılar. Bu, genel güvenlik gibi egemenlik yetkilerinin her zaman bizim elimizde kalacağı anlamına geliyor.”

İsrail Başbakanı, sözlerini şöyle sürdürdü:

“7 Ekim'den sonra insanlar Filistinlilerin bir devleti olduğunu, Gazze'de Hamas devleti olduğunu söylediler ve bakın ne yaptılar. Onlar bunu inşa etmediler. Onlar bunu sığınaklarda, terör tünellerinde inşa ettiler ve sonra halkımızı katlettiler, kadınlarımıza tecavüz ettiler, erkeklerimizin kafalarını kestiler, şehirlerimizi, kasabalarımızı ve çiftliklerimizi işgal ettiler. İkinci Dünya Savaşı ve Nazilerin işlediği Holokost’tan bu yana görmediğimiz korkunç katliamlar işlediler.”

İsrail Başbakanı, şöyle devam etti:

“Filistinli komşularımızla, bizi yok etmek istemeyenlerle barışa ulaşmak için çalışacağız ve güvenliğimizin ve egemenliğimizin her zaman bizim elimizde kalacağı bir barışa ulaşmak için çalışacağız. Şimdi insanlar, ‘Bu tam bir devlet değil, bir devlet bile değil’ diyecekler. Umurumuzda değil. Bunu bir daha asla tekrarlamayacağımıza söz verdik. Bir daha asla ve asla olmayacak.”

Diğer taraftan İran'a uygulanan sert yaptırımları uygun zamanda kaldırmak istediğini söyleyen Trump, Suriye'ye uygulanan yaptırımların kaldırılmasının Şam'ın ilerlemesine yardımcı olacağını belirtti. İran'ın da benzer bir adım atmasını umduğunu ifade eden Trump, “Uygun zamanda bu yaptırımları kaldırmak ve onlara yeniden inşa fırsatı vermek istiyorum. Çünkü İran'ın barışçıl bir şekilde yeniden inşa olmasını istiyorum, eskisi gibi ‘Amerika'ya ölüm, İsrail'e ölüm’ gibi sloganlar atmaktan çekinmemesini istiyorum” şeklinde konuştu.

Beyaz Saray'ın geçtiğimiz hafta Kiev'e bazı silah sevkiyatlarını durdurduğunu açıklamasının ardından, ABD'nin Ukrayna'ya ‘daha fazla savunma silahı’ göndereceğini duyuran Trump, “Öncelikle savunma silahları olmak üzere daha fazla silah göndermemiz gerekecek” diyerek, barışa yanaşmaması nedeniyle Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’den duyduğu ‘memnuniyetsizliğini’ bir kez daha yineledi.

Trump, 1 Ağustos'ta yürürlüğe girecek olan ABD gümrük vergilerinin kesin tarihi olup olmadığı sorulduğunda, “Kesin diyebilirim ama yüzde 100 kesin değil. Bizi arayıp farklı bir şekilde bir şeyler yapmak istediklerini söylerlerse, buna açık olacağız” dedi. Trump pazartesi günü, Japonya ve Güney Kore gibi büyük tedarikçilerden küçük ülkelere kadar ticari ortaklarına, ABD'nin yüksek gümrük vergilerinin 1 Ağustos'ta yürürlüğe gireceğini bildirmeye başladı. Bu durum, ABD Başkanı’nın bu yılın başlarında başlattığı ticaret savaşında yeni bir aşamayı temsil ediyor.

Trump ve Netanyahu, başkanın genellikle önemli ziyaretçileri kabul ettiği Oval Ofis'te resmi görüşmeler yapmak yerine özel bir akşam yemeğinde bir araya geldi. Trump'ın bu kez Netanyahu'yu resmi olmayan bir şekilde kabul etmesinin nedeni henüz belli değil. Netanyahu, dün gece Washington'a gelmesinin ardından Trump'ın Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff ve Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile bir araya gelerek Trump ile yapacağı görüşmelere hazırlandı.

Netanyahu, Trump'ın geçtiğimiz ocak ayında yeniden başkanlık koltuğuna oturmasından bu yana Beyaz Saray'a üçüncü kez yaptığı ziyaret Trump’ın geçtiğimiz ay İsrail'in hava saldırılarını desteklemek için İran'ın nükleer tesislerine hava saldırısı düzenlenmesi emrini vermesinin ardından bir ilki temsil ediyor. ABD Başkanı, önce İran’ın nükleer tesislerinin bombalanması emri vermiş, daha sonra 12 gün süren İsrail-İran savaşında ateşkesin sağlanmasına yardımcı olmuştu.