Ukrayna, Rusya'nın ilerleyişini nihayet durdurduğunu duyurdu

Avdiyivka yakınlarında çatışmalar tüm şiddetiyle sürerken Putin, "Rusya'nın derinliklerinden takviye birlikler gönderiyor"

Ukrayna askerleri (AFP/Arşiv)
Ukrayna askerleri (AFP/Arşiv)
TT

Ukrayna, Rusya'nın ilerleyişini nihayet durdurduğunu duyurdu

Ukrayna askerleri (AFP/Arşiv)
Ukrayna askerleri (AFP/Arşiv)

Ukrayna ordusu, doğu kenti Avdiyivka civarındaki Rus ilerleyişini durdurduğunu açıkladı. Rusya kenti geçen ay ele geçirmişti.

Ukrayna ordu sözcüsü Dmitro Likhovi, Vladimir Putin'e bağlı güçlerin iki köyü daha kontrol altına almasına rağmen Avdiyivka yakınlarındaki ilerleyişlerinin şimdilik durdurulduğunu söyledi.

Ulusal televizyona konuşan sözcü, "Doğrudan Rus saldırısının bu en sıcak bölgesinde durumu istikrara kavuşturmayı başardığımızı ve düşmanın ilerleyişinin durdurulduğunu söylüyoruz" dedi.

Likhovi, Avdiyivka'nın batısındaki köylerin etrafındaki saldırıların yoğunluğunun hızla arttığını belirtti.

Ukraynalı yetkili, pazar günü bölgede en az 30 saldırı rapor edildiğini, Avdiyivka yakınlarındaysa bu sayının 20 olduğunu söyledi.

"Ancak savunmamız dayanıyor. Düşman muazzam çaba harcıyor ama hiçbir ilerleme kaydedemiyor" dedi.

Yetkili, Rusya'nın şimdi daha güneydeki Novomykhailivka köyü çevresine daha fazla kaynak yığdığını ve "Rusya'nın derinliklerinden takviye güçler aktardığını" söyledi.

The Kyiv Independent'ın Likovi'ye dayandırdığı habere göre Novoselivka, Berdychi, Tonenke, Pervomaiske ve Nevelske köyleri yakınlarında asker yığınakları görüldü.

Likovi, Ukrayna ordusunun işini yaptığını ve "düşmana önemli kayıplar verdirdiğini" söyledi.

Moskova'daysa Rusya Savunma Bakanlığı, kuvvetlerinin Avdiyivka yakınlarında "koordineli eylemler sonucunda daha avantajlı pozisyonları işgal etmeyi sürdürdüğünü" söyledi ancak Novomykhailivka yakınlarında herhangi bir saldırıdan bahsetmedi.

Ukrayna'nın Bahmut ve Avdiyivka kentleri için bir yılı aşkın süredir savaşan Rusya, şimdi de Marinka yakınlarındaki Novomykhailivka köyünü ele geçirmek için taarruzunu güçlendiriyor.

Yetkili, köyün halihazırda savaş cephesindeki en sıcak bölgelerden biri olduğunu söyledi.

Saldırıyı izleyen ABD merkezli düşünce kuruluşu Savaş Çalışmaları Enstitüsü'ne (The Institute for the Study of War) göre, "Rus milbloggerlar (askeri blog yazarları) Ukrayna güçlerinin sadece Novomykhailivka'nın batısındaki mevzilerini koruduğunu ve bölgede çatışmaların devam ettiğini" öne sürdü.

Düşünce kuruluşu, Rus güçlerinin 4 Mart'ta Avdiyivka'nın batısına ilerlediğini ve bölgede çatışmaların devam ettiğini de ekledi. Geçen hafta Rusya Savunma Bakanlığı güçlerinin, Avdiyivka civarında yeni köyler ele geçirdiğini açıklamıştı.

Putin'in sabah erken saatlerde gizli bir istilayla Kiev'i "üç gün içinde" ele geçirme hedefinin Şubat 2022'de başarısızlığa uğramasının ardından, birlikleri Ukrayna'nın doğusunun bir bölümünü kontrol altına almaya çalışırken iki yıldan fazla zaman harcadı.

Independent Türkçe



İran ve üç hat: Trump daha kapsamlı ve daha güçlü bir anlaşma istiyor

İran ile Washington arasında bir anlaşmanın yakın olduğu anlaşılıyor (AP)
İran ile Washington arasında bir anlaşmanın yakın olduğu anlaşılıyor (AP)
TT

İran ve üç hat: Trump daha kapsamlı ve daha güçlü bir anlaşma istiyor

İran ile Washington arasında bir anlaşmanın yakın olduğu anlaşılıyor (AP)
İran ile Washington arasında bir anlaşmanın yakın olduğu anlaşılıyor (AP)

Hüda Rauf

ABD-İran ilişkilerinin bağlamını ve şu anda devam eden siyasi çabaları takip ettiğimizde iki gözleme ulaşabiliriz. Birincisi, sadece nükleer meseleyi içermeyen, aynı zamanda Tahran'ın bölgesel davranışlarına, milislere verdiği desteğe ve belki de balistik füze ve insansız hava araçları sistemlerine kadar uzanacak, daha güçlü ve daha kapsamlı bir anlaşmanın imzalanması için çalışacak olan kişi Donald Trump'tır.

İkinci gözlem ise İran ile Washington arasında bir anlaşmanın yakın olduğu anlaşılıyor, zira İran'ın nükleer meselesine ilişkin siyasi ve diplomatik çabalar, baskılar eş zamanlı olarak yoğunlaşıyor. Tahran, Donald Trump ile baskı altında müzakere etmeyi reddetmesine rağmen nükleer mesele konusunda üç paralel hat izliyor.

Birinci hat, ABD yönetimiyle yaptığı duyurulan yazışmalardır. İkincisi, Çin ve Rusya ile görüşmeleri, üçüncüsü de Avrupalı güçlerle görüşmeleridir.

İlk hata gelince, İran'ın Donald Trump'ın İran liderine gönderdiği mektuba cevabı, Hamaney’in ABD Başkanı ile müzakereyi reddederek, mektubu kamuoyunu aldatmak olarak değerlendirmesi oldu. Hamaney; “İran'ın kesinlikle karşılayamayacağı yeni beklentiler ortaya atıyorlar. Ülkenin savunma kabiliyetleri ve uluslararası kabiliyetleri konusunda şu veya bu şeyi yapmayın diyorlar” dedi.

Trump'ın daha İran'a ulaşmadan önce bu mektubu kamuoyuna duyurmasının amacının, Washington'u diplomasi savunucusu olarak göstermek ve müzakere topunu İran sahasına atmak olduğu ileri sürülebilir.

Ancak ülkesinin Washington ile Tahran arasında arabuluculuk yaparak müzakerelerin önünü açması, zeminini hazırlaması muhtemel olan Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, mesajı göz önünde bulundurarak; “Amerikalılar bu yeni anlaşmanın siyasi koşullarla birlikte olmasını istiyor. İran'ın Irak, Lübnan, Suriye ve diğer yerlerdeki milis grupları desteklememesi için doğrulanabilir bir düzenleme olması gerektiğinde ısrar ediyorlar. Bunun bir şeye yol açacağını sanmıyorum” dedi.

Yani İran ve Washington'a bağlı sürecin önünde zorluklar var. İran, balistik füze ve insansız hava araçları sistemlerini aşılmaması gereken kırmızı çizgi haline getirmek için çalışırken, Trump daha kapsamlı ve daha güçlü bir anlaşma istiyor.

Bir diğer ikilem ise İran'ın baskı altında müzakere etmek istememesi. Tahran, stratejik sabır mantığına uygun olarak Joe Biden yönetimini oyaladı ve onun döneminde bir anlaşma yapmayı düşünmedi. Trump yönetimiyle de bir anlaşmaya varmanın eşiğindeydi. Şimdi sorun, çok fazla taviz vermemek için zayıf bir pozisyondayken müzakere etmek istememesidir.

İran, Trump ile daha iyi şartlarda müzakere edebilmek için güçlü olması gerektiğinin farkında. Trump'ın çok güçlü görmediği ABD'nin dostları veya düşmanlarıyla pazarlık yapma yolunun bu olduğu kanaatinde.

İran'ın Trump'ın benimsediği baskı politikasına cevabını şu bağlamda açıklayabiliriz; İran, müzakerelere diğer tarafın azami baskısı altında katılması halinde, daha zayıf bir konumda olacağını ve hiçbir şey elde edemeyeceğini düşünüyor.

Bu, inatçılık ya da mükemmeliyetçilik ile değil, deneyimle bağlantılı. Karşı tarafa baskı politikasının etkisiz olduğunu ispatlamanız lazım ki, müzakere masasına eşit şartlarda oturabilesiniz. Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı analize göre belki de İran'ın anlaması gereken, Trump yönetiminin nasıl bir anlaşma aradığıdır.

Rusya-Çin hattında ise Rusya, Washington ile Tahran arasında arabuluculuk yapmaya istekli olduğunu dile getirdi. Lavrov, İran ile 2015 yılında imzalanan tarihi anlaşmanın yeniden canlandırılmasını Moskova'nın desteklediğini vurguladı. Bu gelişme, İranlı, Rus ve Çinli yetkililer arasında Çin'de yapılacak toplantının arifesinde ve üç ülke arasındaki ortak deniz tatbikatlarının ardından gerçekleşti.

Çin, cuma günü Rusya ve İran ile Pekin'de dışişleri bakan yardımcıları düzeyinde İran'ın nükleer programını görüşmek üzere bir toplantı düzenleyeceğini duyurdu. Toplantı, İran'ın genişleyen uranyum zenginleştirme programı nedeniyle yeniden incelemeye alındığı bir dönemde gerçekleşiyor.

Öte yandan BM Güvenlik Konseyi'nin, İran'ın nükleer silah üretme seviyesine yakın düzeyde artan zenginleştirilmiş uranyum stokunu görüşmek üzere aynı gün New York'ta kapalı oturum düzenlemesi planlanıyor. Bu toplantı Fransa, Yunanistan, Panama, Güney Kore, İngiltere ve ABD'nin talebi üzerine yapılacak. Bu ülkeler Konsey'den İran'ın nükleer programı hakkında bilgi verme yükümlülüğünü yerine getirmeye zorlanmasını talep etti.

Üçüncü hat olan Avrupa ülkeleriyle görüşmelere gelince, İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, üç Avrupa ülkesiyle iletişim kanalı kurduğunu doğruladı. İran, Rafael Grossi ve Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu ile de birlikte çalışıyor ve sorunların çözümü için yeni bir fikir ortaya atıldı.

Arakçi, Avrupalıların bir önceki müzakere turunda iyi bir arabulucu rolü oynadıklarını ve bundan sonra da aynı rolü oynayabileceklerini, Avrupalılarla görüşmelerin devam ettiğini, paralelinde Rusya ve Çin ile de yakın istişarelerin sürdüğünü söyledi.

İran, Trump ile bir anlaşmaya varmak istiyor ancak 2015'teki anlaşmaya benzer, sadece nükleer dosya ile sınırlı, bölgesel davranışlarını veya balistik füzelerini ele almayan bir anlaşma istiyor. Tahran’ın baskı ve tehditlerden uzak, eşit şartlarda doğrudan müzakerelere başladığını hissetmesi için her şeyden önce ABD'nin yaptırımları kaldırması gerektiğini düşünüyor.

*Bu analiz Şarku’l Avsat tarafından Independent Arabia’dan çevrilmiştir.