Afgan kadınlar, "gizli güzellik salonlarıyla" Taliban yasağını deliyor

"Taliban korkusu yüzünden işimizi düzgün yapamıyoruz"

Afgan kadınlarının Kabil'de buluşması (AFP)
Afgan kadınlarının Kabil'de buluşması (AFP)
TT

Afgan kadınlar, "gizli güzellik salonlarıyla" Taliban yasağını deliyor

Afgan kadınlarının Kabil'de buluşması (AFP)
Afgan kadınlarının Kabil'de buluşması (AFP)

Afganistan'da Taliban yönetiminin kuaförlere getirdiği yasağın ardından buralarda çalışanların "gizli salonlar" kurarak mesleklerini yapmayı sürdürdüğü bildirildi. 

Fransa merkezli Spark News haber sitesinin önderliğinde oluşturulan ve 16 uluslararası medya kuruluşunun katıldığı "Eşitliğe Doğru" (Towards Equality) projesi kapsamında hazırlanan haberde, yasak nedeniyle işsiz kalan Afgan kadınların para kazanabilmek için gizlice çalışmaya devam ettiği yazıldı. 

Kendisini Bahara olarak tanıtan 6 çocuk annesi kadın, 18 yıldır kuaförlük yaptığını ve yasak sonrasında müşterilerinin yüzde 90'ını kaybettiğini söyledi.

Güzellik salonunu terzi dükkanına çevirip, tezgahın arkasında mesleğini yapmaya devam ettiğini belirten Bahara, şu ifadeleri kullandı: 

Neredeyse tüm müşterilerimi kaybettim. Sadece yüzde 10'u halen geliyor. Taliban korkusu yüzünden işimi düzgün yapamıyorum. Çalışırken sürekli Taliban'ın dükkana saldıracağından endişeleniyorum, müşteriler de yakalanma korkusuyla gelmekten çekiniyor.

Kendisini Fatma olarak tanıtan Afgan kadınsa yasaklar nedeniyle başkent Kabil'deki kuaför salonunda yer alan eşyalarını evine taşıyıp, burada saç kesmeye devam ettiğini belirtti.

6 yıldır kuaförlük yaptığını söyleyen Fatma, "Taliban sadece mesleğimi şeriata aykırı bulmakla kalmıyor, aynı zamanda kadın kuaförlere küçümseyerek bakıyor ve bizi iffetsiz diye yaftalıyor" ifadelerini kullandı.

Adını Hümeyra olarak paylaşan kuaför de hayatının 20 yılını bu mesleğe adadığını fakat yasaklar nedeniyle salonundaki tüm malzemeleri evinin bodrum katına taşıdığını söyledi.

Hümeyra, bir arkadaşının evinde kaçak kuaför işlettiğini, Taliban'ın bunu öğrendiğinde evi basıp tüm malzemelere el koyduğunu savundu. 

ABD'nin Ağustos 2021'de Afganistan'dan çekilmesiyle Taliban önce Kabil'i daha sonra da ülkenin tamamını ele geçirmişti. Örgüt, kadınların üniversiteye gitmesini ve birçok işkolunda çalışmasını yasaklamıştı. 

Kuaför ve güzellik salonları, bir süre vitrinleri kapalı ve dışarıdaki kadın görselleri spreyle boyanmış şekilde hizmet vermişti. Ancak Taliban'ın temmuzda aldığı kararla ülkedeki yaklaşık 12 bin salon kapatılmıştı. 

Independent Türkçe, Asahi, New York Times



Kanada gerçekten AB üyesi olabilir mi?

"Kanada'yı 51. Amerikan eyaleti yapma" sözünü defalarca tekrarlayan ve radikal gümrük vergisi oranları açıklayan Donald Trump'ın tehditleri hem kuzey komşusunu hem de Avrupa'yı kızdırdı (Justin Tang/The Canadian Press/AP)
"Kanada'yı 51. Amerikan eyaleti yapma" sözünü defalarca tekrarlayan ve radikal gümrük vergisi oranları açıklayan Donald Trump'ın tehditleri hem kuzey komşusunu hem de Avrupa'yı kızdırdı (Justin Tang/The Canadian Press/AP)
TT

Kanada gerçekten AB üyesi olabilir mi?

"Kanada'yı 51. Amerikan eyaleti yapma" sözünü defalarca tekrarlayan ve radikal gümrük vergisi oranları açıklayan Donald Trump'ın tehditleri hem kuzey komşusunu hem de Avrupa'yı kızdırdı (Justin Tang/The Canadian Press/AP)
"Kanada'yı 51. Amerikan eyaleti yapma" sözünü defalarca tekrarlayan ve radikal gümrük vergisi oranları açıklayan Donald Trump'ın tehditleri hem kuzey komşusunu hem de Avrupa'yı kızdırdı (Justin Tang/The Canadian Press/AP)

Avrupa Parlamentosu'nun geçen yıl Almanya'dan seçilen üyelerinden Joachim Streit, "Avrupa Birliği'ni güçlendirmeliyiz. Kanada Başbakanı'nın da dediği gibi, Avrupa dışındaki en Avrupalı ülke onlar" diyerek tartışmayı yeniden alevlendirdi. 

Birleşik Krallık'ın Guardian gazetesi, "Kanada, 51. ABD eyaleti olmayacak ama AB'ye katılabilir mi?" başlıklı bir haber yayımladı. 

Özgür Seçmenler Partisi'ne (FW) bağlı siyasetçi, hayatında Kanada'ya ayak basmadığını söylüyor. Ancak yine de ABD'nin kuzey komşusunun birliğe katılması için yürütülen kampanyada başı çekiyor. 

Joachim Streit, ABD'nin yeni başkanının izlediği politikalara işaretle "Donald Trump'ın eylemleri sonucunda Kanadalıların da ABD'ye duydukları güven bizim gibi sarsıldı. Dostlarımızla aramızdaki bağları güçlendirmeliyiz" diyor. 

Geçen ay başlattığı kampanyayla Kanada'nın AB'ye tam üye olması gerektiğini savunan Streit, şu ifadeleri de kullanıyor:

Güçlü bir üye olurlar. Gayri safi milli hasıla açısından 4. sıraya yerleşirler. NATO'ya üyeler. Çalışma çağındaki Kanadalıların yüzde 58'i üniversite mezunu.

60 yaşındaki siyasetçi, Kanada'nın enerji kaynaklarıyla Avrupa'yı Rusya'ya karşı da rahatlatacağını savunuyor. 

Ocak sonunda eski Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel de Kanada'nın AB'ye davet edilmesi gerektiğini öne sürmüştü.  

Okyanusun iki yakasında yapılan anketler tarafların bu konuya sıcak baktığını gösteriyor.

Şubatta 1500 Kanadalıyla yapılan anket, yüzde 44'ünün AB'ye katılmaktan yana olduğunu ortaya koymuştu. 

Ancak AB Komisyonu Başsözcüsü Paula Pinho bu anketler kendilerini onurlandırsa da yalnızca Avrupa ülkelerinin birliğe katılmasını öngören AB Antlaşması maddesini martta hatırlatmıştı. 

Streit, bu engellerin aşılabileceği görüşünde. Fransa'nın denizaşırı topraklarının AB'nin parçası sayıldığını anımsatıyor.

Kanada'nın, Danimarka yönetimindeki Grönland üzerinden AB'ye komşu olduğunu da sözlerine ekliyor. 

Kampanyasını başlattığından beri Kanadalılarla sürekli temas halinde olduğunu belirten Streit, kendisine pek çok destek mesajı geldiğini belirtiyor. 

Streit, aldığı e-postalardan birinde "İngiliz Milletler Topluluğu üyesi olan Kanada, Birleşik Krallık bağı üzerinden Avrupa toprağı sayılmalı" argümanının geldiğini açıklıyor. Kanada'nın sembolik devlet başkanı III. Charles'ın Avrupalı olduğunu hatırlatarak ülkenin istenirse AB'ye dahil edilebileceğini savunuyor.

Independent Türkçe, Guardian, Euronews