Türkiye Afrika Boynuzu'ndaki rolünü güçlendiriyor

Ankara son dönemde ‘kara kıtada’ önemli bir ortak olarak öne çıktı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanmasının ardından resminin önünde Türk bayrağıyla poz veren Somalili bir çocuk, 29 Mayıs 2023 (AFP)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanmasının ardından resminin önünde Türk bayrağıyla poz veren Somalili bir çocuk, 29 Mayıs 2023 (AFP)
TT

Türkiye Afrika Boynuzu'ndaki rolünü güçlendiriyor

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanmasının ardından resminin önünde Türk bayrağıyla poz veren Somalili bir çocuk, 29 Mayıs 2023 (AFP)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanmasının ardından resminin önünde Türk bayrağıyla poz veren Somalili bir çocuk, 29 Mayıs 2023 (AFP)

Ömer Önhon

Etiyopya ve Somaliland arasında geçtiğimiz ocak ayında bir mutabakat zaptı imzalandı. Hemen ardından Türkiye ile Somali arasında başka bir anlaşmaya imza atıldı. Bu gelişmeler, stratejik önemi ve tarihi değişimleriyle bilinen bir bölge olan Afrika Boynuzu’nda (Eritre, Cibuti, Somali ve Etiyopya'yı içine alan, Afrika'nın doğusunun en uç noktası) halihazırda karmaşık olan dinamiklere başka karmaşık katmanlar ekledi.

Jeostratejik değere ve doğal kaynaklara sahip bölgelerin sık sık kendi avantajlarının kurbanı olduğunun en iyi örneklerinden biri olan Afrika Boynuzu’nun deniz güvenliği ve denize erişimdeki hayati rolü stratejik önemini artırıyor. Uluslararası ticaretin yaklaşık yüzde 12'si Avrupa ile Asya arasındaki en kısa deniz yolunun güney kapısı olan Babu’l Mendeb Boğazı’ndan gerçekleşiyor. Ancak Babu’l Mendeb Boğazı’nın bu önemli konumu, deniz korsanlığı vakaları ve Husilerin ticari ürünler ve enerji kaynakları taşıyan gemilere ve tankerlere yönelik saldırılarının hedefi haline gelmesine yol açtı.

Yüzyıllardır sömürgeci güçlerin ve uluslararası çıkarları olan ülkelerin dikkatini çeken bu bölgenin önemi, 19. yüzyıldaki "Afrika Mücadelesi", Avrupa ülkelerinin kıtayı bölüp sömürgeleştirmesine neden oldu. Afrika ülkeleri 1960'lı yıllarda bağımsızlıklarını ilan etmeye başlayınca, daha önce ele geçirilen topraklarını geri almak gibi göz korkutucu bir görevle karşı karşıya kaldılar. Bu da çoğu zaman rakip taraflarla anlaşmazlıklara ve çatışmalara yol açtı.

Somali ile Somaliland ve Etiyopya ile Eritre arasındaki çatışmalar bunun sadece iki örneğidir. 1993 yılında Eritre'nin ayrılması, Etiyopya'yı, 800 kilometreden uzun kıyı şeridinin tamamından mahrum bırakarak dünyanın en kalabalık kara ülkesi haline getirdi.

Etiyopya'nın böyle bir durumu nasıl kabul edebildiğini anlamak gerçekten güç. Neden birkaç kilometre de olsa sahil şeridine sahip olmak için mücadele etmedi? Nedeni ne olursa olsun bugünün Etiyopyalı yetkilileri, o zamanın Etiyopyalı yetkililerinin hatalarını düzeltecek adımlar atıyorlar.

Etiyopya, Cibuti ile Berbera Limanı'nı kullanmasına izin veren bir anlaşma imzaladıysa da bu anlaşma, Etiyopya’nın artık kendi sahiline ve limanına sahip olduğu anlamına gelmiyor. Etiyopya, denize kesintisiz olarak ulaşma arayışı çerçevesinde geçtiğimiz ocak ayında Somaliland ile bir anlaşma imzaladı. Anlaşma, Etiyopya’nın denize erişimi karşılığında Somaliland’ın bağımsızlığını tanımasını öngörüyor.

Eski bir İngiliz kolonisi olan Somaliland, 1991 yılında tek taraflı olarak bağımsızlığını ilan etti. Ancak şimdiye kadar hiçbir ülke tarafından tanınmadı. Somali’nin, Somaliland’ın ayrılmasıyla ilgili haberleri gayet açık olan sebeplerden ötürü çok da iyi karşılamadığı kesin. Somali bu konuda yalnız değildi, zira Afrika Birliği (AfB) de dahil olmak üzere uluslararası toplum, bu ayrılığın gerilimi artıracağı yönündeki endişelerini dile getirdi.

Bölgedeki ana aktörlerden biri olan Somali 3 bin 300 kilometre uzunluğunda bir kıyı şeridine sahip. Bu da Somali'yi Afrika'nın en büyük münhasır ekonomik bölgelerinden birine sahip bir ülke haline getiriyor. Somali aynı zamanda karada ve denizde petrol sahalarına sahip olmanın yanı sıra balıkçılıkta ve mineraller bakımından zengin bir ülke.

AfB Somali Misyonunun (AMISOM) 2024 sonunda Somali’den çekilecek ve Somali ordusu daha fazla sorumluluk alacak.

Bunca zenginliğe rağmen kıtlık, kuraklık ve güvenliğin bozulması dahil çeşitli sorunlarla karşı karşıya olan Somali, kaynaklarından yeterince yararlanamazken şu an dünyanın en fakir ülkeleri arasında 11. sırada yer alıyor.

El Kaide bağlantılı eş-Şebab Örgütü, eylemleriyle 1990'lı yıllarda ülkeyi kaosa ve yıkıma sürüklemişti. Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud, eş-Şebab’ı ortadan kaldırmayı bir öncelik olarak belirledi ve bazı başarılar elde etti. Ancak örgüt halen etkili olmaya devam ediyor. Somali'nin orta ve güney bölgeleri üzerinde bölgesel kontrole sahip olan örgüt, başta başkent Mogadişu ve çevresi olmak üzere, ülke genelinde terör eylemleri gerçekleştiriyor.

sd vdcf
İstanbul'da düzenlenen 3. Türkiye-Afrika Ortaklık Zirvesi katılımcıları hatıra fotoğrafı çektirdi, 18 Aralık 2021 (AFP)

Somali, ordusunun operasyonel kabiliyetlerini güçlendirmeyi amaçlayan anlaşmalarla Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), ABD ve Türkiye gibi birçok ülkenin verdiği destekten yararlandı. Somali Ordusu'nun AMISOM’un 2024 sonuna kadar Somali’den çekilmesiyle sorumluluklarının artacağı göz önüne alındığında, bu destek hayati önem taşıyor.

Türkiye son dönemde Afrika'da, özellikle de Somali'de, karşılıklı çıkarlara dayalı ortaklık modeliyle önemli bir ortak olarak öne çıkıyor. Afrika genelinde yatırımları olan bir Türk iş adamının da ifade ettiği üzere bu yaklaşım, sömürge yönetiminin özelliklerinden biri olan sömürücü ilişkilerden tamamen farklı bir model oluşturuyor. Diğer ülkelerin Somali'den kaçındığı bir dönemde, Türk liderlerin Somali’ye üst düzey resmi ziyaretlerde bulunması ülkede memnuniyet yaratırken, ikili ilişkilerin ilerlemesine de büyük ölçüde katkı sağladı.

Somali, kurumsal bir çerçevenin oluşturulmasına ve altyapının geliştirilmesine büyük ihtiyaç duyuyor. Türkiye bu alanlarda yardımcı olmak istediğini daha önce ifade etti. Türk şirketleri halihazırda Mogadişu Uluslararası Havalimanı ve Mogadişu Limanı’nı işletirken, Türk Hava Yolları (THY) da Mogadişu'ya geniş çaplı bağlantı sağlıyor. Tüm bunlar, Türkiye'nin Somali'deki hem sivil hem de savunma sektörlerindeki aktif rolünün teyit ediyor.

Somali, denizcilik haklarını korumak için Türkiye'nin desteğine güvenerek denizcilik yeteneklerini geliştirmeyi hedefliyor

2012 yılında imzalanan askeri eğitim ve işbirliği anlaşması kapsamında Somali'deki Türk Görev Gücü Komutanlığı'nın Mogadişu'daki üssünden operasyonlara başlaması, Somali ordusunun muharebe kabiliyetinin güçlendirilmesini sağladı. Türkiye ile Somali arasında 8 Şubat 2024 tarihinde imzalanan “Savunma ve Ekonomik İşbirliği Çerçeve Anlaşması” bu işbirliğinin düzeyinin daha da ivme kazanmasını hedefliyor. Anlaşmanın kesinleşmiş şartları henüz açıklanmamış olsa da Somali'yi kalkındırmaya ve ulus inşasına yönelik savunma ve ekonomik unsurları içerdiği biliniyor.

Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud, anlaşmanın terörle, dış tehditler, deniz korsanlığı ve yasadışı balıkçılık faaliyetleriyle mücadelenin yanı sıra, kıyıların korunması ve deniz kaynaklarının geliştirilmesi gibi meselelere odaklandığını söyledi. Bir deniz gücüne sahip olmayan Somali, deniz yetenekleri geliştirmeyi hedeflerken, denizcilik haklarını korumak için de Türkiye'nin desteğine güveniyor.

Somali tarafından onaylanan anlaşmanın Türkiye’deki onay süreci halen devam ediyor. Öte yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Cumhurbaşkanı Mahmut arasında Antalya Diplomasi Forumu'nda (ADF) gerçekleşen görüşme ve sonrasında imzalanan petrol ve doğal gaz alanında iş birliğine ilişkin mutabakat zaptı da dahil olmak üzere gerçekleşen üst düzey görüşmeler, iki ülke arasındaki ilişkilerin derinleştiğinin ve ortak çıkarların altını çiziyor.

Hiç şüphe yok ki, çıkarları çatışan ya da örtüşen diğer paydaşlar da bu gelişmeleri yakından takip ediyor.

*Bu makale Şarku’l Avsat tarafından Londra merkezli Al Majalla dergisinden çevrilmiştir.



Zelenskiy, Rusya'yı Ukrayna savaşını Romanya ve Polonya'ya yaymaya çalışmakla suçluyor

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy (Reuters)
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy (Reuters)
TT

Zelenskiy, Rusya'yı Ukrayna savaşını Romanya ve Polonya'ya yaymaya çalışmakla suçluyor

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy (Reuters)
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy (Reuters)

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, bugün Rusya'yı, Romanya ve Polonya hava sahasını ihlal eden İHA'lar fırlatarak savaşı genişletmeye çalışmakla suçladı.

Zelenskiy, X platformunda Rusya'nın gönderdiği insansız hava aracının (İHA) Romanya hava sahasına 10 kilometre girdiğini, bunun üzerine Romanya'nın onu kovalamak için savaş uçakları gönderdiğini söyledi.

Zelenskiy, Rus İHA’sının gün boyunca Belarus sınırındaki Ukrayna'nın çeşitli bölgelerinin üzerinde uçtuğunu belirterek, Rusya'nın Belarus hava sahasını kullanarak Ukrayna hava sahasına kuzeyden girdiğini ifade etti.

Zelenskiy, Rusya'nın yaptırımlar uygulanarak eylemlerinin sonuçlarına katlanmak zorunda olduğunu vurguladı ve Ukrayna'nın ortaklarına Rus İHA’ları ve balistik füzelerine karşı bir savunma sistemi kurulmasını önerdiğini açıkladı.

Rusya geçen hafta Polonya hava sahasına İHA gönderdi ve bu hareket geniş çapta kınandı. Avrupa Birliği'nin dışişleri ve güvenlik politikası sorumlusu Kaja Kallas, bu olayı üç buçuk yıldan fazla süre önce başlayan Rusya-Ukrayna savaşından beri Moskova'nın “Avrupa hava sahasına yönelik en ciddi ihlali” olarak nitelendirdi.

Zelenskiy bugün, “Rusya'nın savaşma gücünü zayıflatmak için Rus petrol tüketimini azaltmak” çağrısında bulunarak, “Rusya'dan petrol ithalatı konusunda ABD'nin tutumuna kulak verilmesi gerektiğini” belirtti.

ABD Başkanı Donald Trump bugün yaptığı açıklamada, tüm NATO ülkeleri Rus petrolü satın almayı durdurur ve benzer önlemler (yaptırımlar) alırsa, ABD'nin enerji sektöründe Rusya'ya yeni yaptırımlar uygulamaya hazır olduğunu ifade etti.


İspanya'nın başkenti Madrid'de bir barda meydana gelen patlamada 25 kişi yaralandı

İspanyol polisi (Arşiv- Reuters)
İspanyol polisi (Arşiv- Reuters)
TT

İspanya'nın başkenti Madrid'de bir barda meydana gelen patlamada 25 kişi yaralandı

İspanyol polisi (Arşiv- Reuters)
İspanyol polisi (Arşiv- Reuters)

İspanyol yetkililer bugün Madrid'de bir barda meydana gelen patlamada üçü ağır olmak üzere 25 kişi yaralandığını bildirdi.

Madrid acil servisleri X'te yaptığı duyuruda, itfaiyecilerin başkentin Vallecas semtindeki binadan enkazları temizlediğini duyurdu.

Patlama nedeniyle kapılar tahrip oldu, cam parçaları yola saçıldı.

Görgü tanığı Fernando Sanchez, RTVE'ye şunları söyledi: “Dairedeydik ve patlamayı hissettik, hemen dışarı çıktık... Kaos vardı.”

Sanches, olay yerine itfaiye araçları, ambulanslar ve polis memurlarının sevk edildiğini belirtti.

Şarku’l Avsat’ın İspanyol medyasından aktardığına göre patlama gaz kaçağından kaynaklandı.

Ancak Madrid'in güvenlik ve acil durum hizmetleri şefi Imaculada Sans, patlamanın nedeni hakkında “spekülasyon yapmak için henüz çok erken” olduğunu söyledi.

 İspanyol polis memurları (Arşiv- Reuters)İspanyol polis memurları (Arşiv- Reuters)

Sivil savunma ve ambulans ekipleri 25 kişiyi tedavi etti; bunlardan üçü “ciddi”, ikisi ise “potansiyel olarak ciddi” durumda.

Acil servis ekipleri, müdahale çalışmalarını desteklemek için polis köpekleri ve insansız hava araçlarının gönderildiğini söyledi.

Sans gazetecilere, “Enkaz altında mahsur kalan insanlar olma ihtimalini dışlıyoruz” dedi.

Patlamadan etkilenen binadaki dokuz dairenin sakinlerine “en azından önümüzdeki birkaç gün için barınak sağlanacağını” belirtti.


Britanyalı çift, 7 aydır Afganistan'da tutuklu: "Gerçekten ölüyorlar"

Çiftle birlikte Faye Hall ve bir çevirmen de gözaltına alınmıştı (BBC)
Çiftle birlikte Faye Hall ve bir çevirmen de gözaltına alınmıştı (BBC)
TT

Britanyalı çift, 7 aydır Afganistan'da tutuklu: "Gerçekten ölüyorlar"

Çiftle birlikte Faye Hall ve bir çevirmen de gözaltına alınmıştı (BBC)
Çiftle birlikte Faye Hall ve bir çevirmen de gözaltına alınmıştı (BBC)

Afganistan'ın 1 Şubat'ta gözaltına alıp tutukladığı Peter ve Barbie Reynolds çiftinden yeni haber var.

80 yaşındaki Peter Reynolds ve ondan 4 yaş küçük eşi Barbie'yle birlikte tutuklanan Amerikalı bir kadın, çiftin durumunu BBC'ye anlattı.

Serbest kaldıktan sonra ilk kez röportaj veren Faye Hall, gözyaşlarına boğularak çifte seslendi: 

Onları çok seviyorum. Kısa süre içinde dışarıya çıkacaklarını biliyorum. Pes etmeyin.

Hall, cezaevi koşullarının zorlu olduğunu belirtti. Çok kilo veren Barbie'nin yürümekte zorlandığını gördüğünü aktardı. 

Kalp ameliyatı olmuş ve kanser tedavisi görmüş Peter ilaçlarını alsa da sağlık durumunun kötüleştiğini vurguladı:

Gerçekten ölüyorlar, zaman tükeniyor. Sağlıklı bir ortamda değiller.

Reynolds çiftinin yaşadığı Bamyan Vilayeti'ne birlikte dönerlerken gözaltına alındıklarını belirten Faye Hall, Katar'ın arabulucuğuyla yürütülen müzakerelerin ardından iki ay içinde özgürlüğüne kavuşmuş.

Cezaevinde kendilerinden başka yabancı görmediğini söylüyor. 

Birleşik Krallık Dışişleri Bakanlığı, çiftin ailesine destek sağlandığını bildirdi. 

1970'te Kabil'de evlenen çift, 18 yıldır Afganistan'da yaşarlarken gözaltına alındı. 4 kere mahkemeye çıksalar da neyle suçlandıkları açıklanmadı.

Afganistan pasaportlarına sahip ikili, Taliban'ın da onayladığı bir yardım programını yürütüyordu. 

BM, çiftin tutulduğu koşullarla ilgili olarak Taliban yönetimini temmuzda uyarmıştı. 

Afganistan Dışişleri Bakanlığı ise aynı ay yaptığı açıklamada Barbie ve Peter'a yeterli bakımın sağlandığını savunmuştu. 

Serbest bırakılmalarına yönelik çalışmaların sürdürüldüğünü belirten Taliban yönetimi, "Henüz gereken adımlar tamamlanmadı. İnsan hakları güvence altında. Tedavi görüyorlar, aileleriyle sürekli olarak iletişim halindeler" de demişti. 
Independent Türkçe, BBC, AP