Putin'e göre ABD, Moskova’daki saldırıda Kiev’in izi olmadığına dünyayı iknaya çalışıyor

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ABD’nin, Moskova’daki terör saldırısında Kiev’den hiçbir iz bulunmadığına, bu kanlı saldırıyı terör örgütü DEAŞ’ın yaptığına dair dünyayı ikna etmeye çalıştığını söyledi.

AA
AA
TT

Putin'e göre ABD, Moskova’daki saldırıda Kiev’in izi olmadığına dünyayı iknaya çalışıyor

AA
AA

Putin, hükümet ve bölge yetkilileri, istihbarat ve güvenlik kuvvetleri yöneticileriyle Crocus Hall City konser salonundaki terör saldırısı ve alınan önlemlerle ilgili toplantı yaptı.

Toplantının başında konuşan Putin, yetkililerden soruşturmanın gidişatı, terör saldırısına karışan herkesin, organizatörlerin ve azmettiricilerin tespiti ile ilgili bilgi istedi.

Soruşturmanın en profesyonel şekilde objektif olarak, hiçbir siyasi önyargı olmaksızın yürütülmesi gerektiğine dikkati çeken Putin, şunları söyledi:

"Bu suçun, İslam dünyasının yüzyıllardır ideolojisiyle mücadele ettiği radikal İslamcılar tarafından işlendiğini biliyoruz. Ama aynı zamanda ABD'nin, istihbarat verilerine göre, çeşitli kanallar aracılığıyla uydularını ve dünyanın diğer ülkelerini Moskova’daki terör saldırısında Kiev'den sözde hiçbir iz bulunmadığına, kanlı terör saldırısını Rusya’da yasaklanan DEAŞ örgütünün takipçilerinin, üyelerinin gerçekleştirdiğine ikna etmeye çalıştığını da görüyoruz. Rusya'ya ve halkına karşı bu zulmün kimin eliyle yapıldığını biliyoruz. Siparişi verenin kim olduğuyla ilgileniyoruz."

“Sözde İslam'ı savunanlar ramazan ayında nasıl suç işliyorlar?”

İstihbarat teşkilatı ile kolluk kuvvetleri arasındaki ortak çalışmalar sırasında pek çok sorunun cevabını aradıklarını vurgulayan Putin, radikal örgütlerin Orta Doğu’da adil bir çözümden yana olan Rusya’yı vurmakla gerçekten ilgilenip ilgilenmediklerini sordu.

Rus lider, "Peki kendilerini sözde saf İslam'ı savunan dindar Müslümanlar olarak konumlandıran radikal İslamcılar, nasıl oluyor da tüm Müslümanlar için mübarek ramazan ayında büyük zulüm yapıyorlar ve suç işliyorlar?" dedi.

"Bu terör saldırısı Rusya’ya karşı savaşanların girişimi olabilir"

Diğer daha spesifik, profesyonel soruların yanı sıra tüm bu soruların da cevaplanması gerektiğini belirten Putin, bu terör saldırısının bir “korkutma eylemi” olduğunu ifade etti.

Putin, “Bundan kim yararlanıyor? Bu vahşet, 2014'ten bu yana neo-Nazi Kiev rejiminin eliyle ülkemize karşı savaşanların bir dizi girişiminin yalnızca bir halkası olabilir. Ve Naziler, bilindiği gibi, amaçlarına ulaşmak için en kirli ve insanlık dışı yollara başvurmaktan hiçbir zaman çekinmemişlerdir.” diye konuştu.

Cephe hattında, Ukrayna tarafının karşı saldırısında başarısız olduğunu söyleyen Putin, bu yüzden Kiev’in, Rusya’daki sivil yerleşim birimleri ve alt yapıya füzelerle saldırı girişiminde bulunduğunu dile getirdi.

Putin, Moskova’daki terör saldırısının da mantıksal olarak bu eylemler dizisine uyduğunu ifade ederek, “Amaç, daha önce de söylediğim gibi toplumumuzda panik yaratmak ve aynı zamanda Kiev rejimi için kendi halkına her şeyin kaybedilmediğini göstermektir.” dedi.

Moskova’daki saldırıyı yapan teröristlerin suçu işledikten sonra neden Ukrayna'ya gitmeye çalıştığını soran Putin, “Onları orada kim bekliyordu? Kiev rejimini destekleyenlerin terörün suç ortağı ve terörün sponsoru olmak istemedikleri açıktır. Ama gerçekten çok fazla soru var.” ifadelerini kullandı.



ABD, Gazze’de “ölüm tuzağı kuran” yardım kuruluşunu fonluyor

GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)
GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)
TT

ABD, Gazze’de “ölüm tuzağı kuran” yardım kuruluşunu fonluyor

GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)
GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)

ABD, Gazze İnsani Yardım Vakfı'na (Gaza Humanitarian Foundation/GHF) 500 milyon dolar fon sağlamayı planlıyor. 

Kimliğinin paylaşılmaması şartıyla Reuters'a konuşan yetkililer, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın GHF'ye gönderilecek parayı ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı (USAID) fonundan alacağını söylüyor. 

ABD Başkanı Donald Trump, USAID'in faaliyetlerinin askıya alınacağını ve kuruluşun Dışişleri Bakanlığı bünyesine taşınacağını şubatta duyurmuştu.

Kaynaklar, yardımın İsrail tarafından talep edildiğini belirtiyor. Buna göre Tel Aviv yönetimi Washington'la iletişime geçerek GHF'nin 180 günlük faaliyet masraflarının karşılanmasını istedi. 

Gazze'de geçen ay yardım dağıtmaya başlayan ABD ve İsrail destekli kuruluş, çalışmalarını bağımsız şekilde yürüttüğünü savunuyor. Ancak İsrail'in kamu yayıncısı Kan'ın çarşamba günkü haberinde, Binyamin Netanyahu yönetiminin GHF'ye 700 milyon Yeni İsrail Şekeli (yaklaşık 8 milyar TL) fon sağladığı öne sürülmüştü. İsrail Başbakanlık Ofisi ve radikal sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich ise iddiaları yalanlamıştı. 

GHF'nin Gazze'deki faaliyetleri, İsrail bombardımanı altındaki bölgede kaosu daha da artırdı. Reuters'ın aktardığına göre 1-3 Haziran'da GHF'nin yardım noktalarında yaşanan saldırılarda en az 80 Filistinli öldürüldü. AA'nın rakamlarına göre gıda yardımı almak isterken İsrail askerlerinin açtığı ateş sonucu yaşamını yitiren Filistinlilerin sayısı 27 Mayıs'tan bu yana 115’e yükselirken yaralı sayısı 580’i geçti.

Filistinli yetkililer, Netzarim ve Refah bölgelerindeki yardım noktalarının "insani yardım" kisvesi altındaki ölüm tuzaklarına dönüştüğünü ve İsrail'in sivilleri kasıtlı olarak hedef aldığını savunuyor. 

İsrail ordusuysa sivillere doğrudan ateş edilmediğini ve düzenin sağlanması için uyarı atışı yapıldığını öne sürüyor.

Tartışmalı yardım kuruluşunun CEO'su Jake Wood, tarafsızlık ve bağımsızlık ilkeleriyle uyumlu bir şekilde işini yapmasının imkansız olduğunu vurgulayarak 25 Mayıs'ta istifasını açıklamıştı.

Independent Türkçe, Reuters, Times of Israel