Kremlin’den yapılan “Rusya savaşta” açıklamasının boyutları ve olası yansımaları

Moskova savaşın kapsamını genişletiyor mu?

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 24 Mart'ta Moskova yakınlarındaki resmi konutu Novo-Ogaryovo'nun kilise evinde Moskova’nın kuzeybatısındaki Crocus City Hall konser binasındaki terör saldırısının kurbanları için yas tutup mum yakarken (AFP)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 24 Mart'ta Moskova yakınlarındaki resmi konutu Novo-Ogaryovo'nun kilise evinde Moskova’nın kuzeybatısındaki Crocus City Hall konser binasındaki terör saldırısının kurbanları için yas tutup mum yakarken (AFP)
TT

Kremlin’den yapılan “Rusya savaşta” açıklamasının boyutları ve olası yansımaları

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 24 Mart'ta Moskova yakınlarındaki resmi konutu Novo-Ogaryovo'nun kilise evinde Moskova’nın kuzeybatısındaki Crocus City Hall konser binasındaki terör saldırısının kurbanları için yas tutup mum yakarken (AFP)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 24 Mart'ta Moskova yakınlarındaki resmi konutu Novo-Ogaryovo'nun kilise evinde Moskova’nın kuzeybatısındaki Crocus City Hall konser binasındaki terör saldırısının kurbanları için yas tutup mum yakarken (AFP)

Samir İlyas

Moskova, 2022 yılının şubat ayından bu yana Ukrayna'ya karşı başlattığı savaşı ‘özel askeri operasyon’ olarak tanımlıyor. Batıda bu ‘özel askeri operasyon’ ifadesinin yakında değişeceğine ve bunun yerine ‘savaş’ ifadesinin kullanılacağına dair spekülasyonlar devam ederken Kremlin, bu spekülasyonlarla ilgili ‘tamamen saçmalık’ değerlendirmesinde bulundu. Ancak Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, geçtiğimiz gün yaptığı açıklamada, ülkesinin Batı'nın müdahalesi nedeniyle Ukrayna'da ‘savaşta’ olduğunu söylemesi, Peskov'un açıklamasından önceki koşullar ve Rusya'nın hem yurtiçine hem de Batı'ya gönderdiği mesajlar açısından bir gelişme ve Ukrayna savaşının gidişatında dramatik bir değişimin işareti olarak görüldü.

Peskov’un, 22 Mart’ta Moskova'nın kuzeybatısındaki Crocus City Hill konser binasındaki terör saldırısının medyada ilgi odağı haline gelmesinden birkaç saat önce Rus gazetesi Argumenti e Facti’ye verdiği röportajda yaptığı açıklamalar, sansasyon yaratmıştı.

Peskov'un Rusya'nın Ukrayna'da gerçek bir savaş yürüttüğünü itiraf etmesi çerçevesinde Rusya'nın Ukrayna'ya karşı başlattığı savaşa ilişkin gelecek senaryoları ve Moskova'nın politikalarında beklenen değişiklikleri tahmin etmek için bu açıklamaların bir süre daha mercek altında kalması bekleniyor.

Peskov, gazeteye verdiği röportajda şu ifadeleri kullandı:

Şu an savaş halindeyiz. Kolektif Batı buna Ukrayna tarafında katıldığında, bu bizim için bir savaş haline geldi. Herkesin bunu kendi iç seferberliği için anlaması gerekiyor.

Kremlin Sözcüsü, ‘Kiev rejiminin fiilen işgal ettiği topraklarda bulunan vatandaşlarını korumak için’ 30 Eylül 2022 tarihinde Rusya Federasyonu'na ilhak edilen Luhansk, Donetsk, Herson ve Zaporijya bölgelerini tamamen özgürleştirmenin Rusya'nın görevi olduğunu da bekirtti.

Çoklu mesaj

Peskov'un açıklamaları hem Rusya kamuoyuna hem Kiev'e hem de Batılı ülkelere yönelik çoklu mesajlar taşıyordu: Bu sözler, kişisel bir görüşten ziyade Kremlin'in tutumunu ifade ediyordu.

İlk mesaj, Rus toplumunu savaş için seferber olmaya ve bu duruma dayanmaya, savaş için sarf edilen çabaları daha fazla desteklemeye ve Kolektif Batı'nın Ukrayna'nın yanında müdahalesi ve Rusya'nın altyapısını hedef alma girişimleri nedeniyle savaşın seyrinde dramatik değişimlerle sonuçlanabilecek uzun bir savaş olma ihtimalinin yanı sıra Rusların moralin bozan ve kaos ortamı yaratan terör eylemlerinin yaşanması olasılığına psikolojik olarak hazırlanmaya çağırıyor. Kremlin, 22 Mart'ta başkent Moskova yakınlarındaki bir konser salonuna düzenlenen terör saldırısının tek sorumlusunun DEAŞ olduğundan şüphe ediyor ve bu olayın sorumlusu olarak Kiev'i ve Batılı destekçilerini işaret ediyor.

Moskova, Ukrayna’nın Rusya tarafından ilhak edilen topraklardan vazgeçmesi yönünde herhangi bir siyasi çözüme ihtiyaç duyuyor.

İkinci mesaj, Kiev’e daha geniş kapsamlı bir savaşın sonuçlarına dair yapılan uyarıydı. Mesajda Rusya'nın 2022 sonbaharında ilhak ettiği bölgelere (Luhansk, Donetsk, Herson ve Zaporijya) Rusya Federasyonu topraklarının ayrılmaz bir parçası olarak bağlı olduğu ve bu bölgelere yönelik herhangi bir saldırının Rusya'nın egemenliğine karşı bir saldırı olduğu vurgulandı. Mesajda ayrıca Rusya’nın bu bölgelere idari olarak bağlı olan tüm topraklar üzerinde Rusya ordusunun kontrolünün dayatılmasında kararlı olduğunun altı çizildi. Öte yandan Peskov'un Rus güçlerinin Ukrayna'daki askeri operasyonlarının kapsamını Lugansk, Donetsk, Herson ve Zaporijya bölgeleriyle sınırlandırması, Moskova'nın istediği ve Kiev'in kategorik olarak reddettiği siyasi çözümün şeklini teyit eden üstü kapalı bir göndermedir. Zira Kremlin'in çözüm için öne sürdüğü şartlardan birinin Kiev'in Rusya'nın Kırım'ı ve söz konusu dört bölgeyi ilhakını tanıması olduğu biliniyor.

Üçüncü mesaj ise Batılı ülkelereydi. Bu mesajda da Rusya’nın Batı'nın herhangi bir provokatif adımına karşılık vermekten çekinmeyeceği ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Fransız kuvvetlerinin Ukrayna'daki operasyonlara katılabileceği yönündeki son açıklamalarına karşı Ukrayna topraklarındaki NATO’nun herhangi bir askeri varlığını Rus ordusu için meşru bir hedef olarak göreceği vurgulandı. Macron, 16 Mart'ta Le Parisien gazetesine verdiği röportajda, ‘Ukrayna'da Batılı ülkelerin bir noktada kara operasyonlarına katılmalarının gerekebileceğini’ söylemişti.

Peskov'un açıklamalarındaki yenilikler

Peskov'un açıklamaları üzerinde biraz durulduğunda bu sözlerin ilk kez sarf edilmediği, öncesinde de diğer Rus yetkililerin benzer içerikte ve benzer mesajları taşıyan açıklamalarda bulunduklarını görüyoruz. Savaş ifadesini kullanırken bile Kremlin’in Ukrayna’ya yönelik savaşına ilişkin ‘özel askeri operasyon’ tanımlamasından sapmayan Peskov, Rusya’nın Ukrayna'da başlattığı askeri operasyonların statüsünün zamanla değiştiğini belirterek “Kolektif Batı buna Ukrayna tarafında katıldığında, bu bizim için bir savaş haline geldi” ifadelerini kullandı.

csdvfebr
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, 12 Ekim 2023 (AFP)

Rus yetkililerin daha önce yaptıkları açıklamalara dönecek olursak, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Batılı ülkeleri ülkesine karşı kapsamlı bir savaş yürütmekle suçlamış ve bunun uzun süre devam edeceği tahmininde bulunmuştu. Lavrov, 27 Mayıs 2022 tarihinde Rus bölgelerinin yetkilileriyle yaptığı toplantıda, “ABD ve müttefikleri, çok çeşitli araçlar kullanarak Rusya'yı kontrol altına alma çabalarını artırdı” demişti.

Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu, 21 Haziran 2023 tarihinde Harp Okulu mezuniyet töreninde, ‘tüm Batı’nın Rusya’ya karşı gerçek bir savaş yürüttüğünü’ söyledi. Devlet Başkanı Putin'in de katıldığı törende Şoygu, ‘Rus ordusunun ülkesinin güvenliğini sağlamak için hiçbir çabadan kaçınmayacağını’ da sözlerine ekledi.

Rusya tarafından yapılan birçok açıklamada, Moskova’nın siyasi çözüme yönelik şartlarının başında Kiev'in sahadaki yeni gerçekleri tanımasının ve Rusya’nın ilhak ettiği topraklardan vazgeçmesinin geldiği vurgulandı. Bu açıklamalar arasında Peskov'un 14 Aralık 2022 tarihinde Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'nin G7 Zirvesi öncesinde video konferans aracılığıyla katılımında öne sürdüğü plana yanıt verdiği açıklaması da yer alıyor.

Peskov'un son açıklamaları büyük dikkat çekti ve büyük ses getirdi. Çünkü bu açıklamalar, Peskov'un değil, Kremlin'in görüşünü temsil ediyordu. Devlet Başkanı Putin’in beşinci döneminde Ukrayna'daki savaşa ilişkin izleyeceği politikaya, Batı'nın Kiev'e devam eden askeri desteğine nasıl karşılık verileceğine ve NATO güçlerinin Ukrayna topraklarındaki askeri operasyonlara katılmasının yaratacağı yansımalara değiniyordu.

Burada dikkati çeken ise Peskov'un, özel askeri operasyonun Ukrayna'nın yanı sıra NATO ülkelerinin de dahil olduğu bir savaşa dönüştüğünü söylemesi oldu. Buradan Rusya'nın ilerleyen süreçte NATO ülkelerinin Kremlin'in çizdiği kırmızı çizgiyi geçmesi halinde, buna sert bir karşılık vermek zorunda kalabileceğinin sinyalinin verildiği anlaşılıyor. Bu sinyal, gerilimin yeni bir boyuta taşınması, Rusya ile NATO arasında doğrudan bir savaşın patlak vermesi ve Üçüncü Dünya Savaşı'nın eşiğine gelinmesi tehlikesini oluşturuyor.

Öte yandan Peskov’un açıklamaları, Rusya ile Batı arasında artan gerilimin göstergesi olarak çeşitli hava, deniz ve kara silah sistemleriyle birlikte 90 bin askerin katılımıyla NATO için Soğuk Savaş'ın sona erdiği 1991 yılından bu yana ilk kez bu büyüklükte gerçekleştirilen, 25 Ocak'ta başlayan ve önümüzdeki mayıs ayına kadar devam etmesi planlanan, amacı, NATO'nun Rusya'ya karşı caydırıcılığını güçlendirmek olan NATO Steadfast Defender 24 Tatbikatı’nın yapıldığı döneme denk geldi.

Kontrolsüz bir gerilime müdahil olmak kendi çıkarına olmadığı için Rusya'nın yakın gelecekte mevcut tutumundan vazgeçmesi pek mümkün görünmüyor.

Almanya Başbakanı Olaf Scholz'un, Fransa Cumhurbaşkanı Macron ve Polonya Başbakanı Donald Tusk ile 15 Mart'ta Almanya'nın başkenti Berlin'de düzenlediği ortak basın toplantısında, Ukrayna'ya uzun menzilli silah sistemlerinin gönderilmesi için bir misyon oluşturulmasının planlandığını açıklarken Berlin, Paris ve Varşova, Kiev için tüm küresel pazar düzeyinde daha fazla silah satın alma taahhüdünde bulundu.

Rusya-Batı ilişkileri, önümüzdeki haftalarda Rusya ve Ukrayna orduları arasındaki çatışmaların kızışmasıyla birlikte önümüzdeki birkaç ay büyük zorluklarla karşı karşıya kalacak. Bununla birlikte Moskova, NATO ülkelerine hesaplarını yeniden gözden geçirmeleri yönünde baskı yapmak için çatışmanın kapsamını taktiksel olarak genişletecek jeopolitik kartlara başvurabilir. Örneğin Rusya, Moldova'nın ayrılıkçı Transdinyester bölgesinde provokatif adımlar atarken Litvanya ve Polonya ile Belarus sınırları arasında yer alan ve Rusça konuşulan Kaliningrad Oblastı’nın ve Baltık Denizi'nde Polonya ve Litvanya arasında izole haldeki Suwalki Koridoru’nu kontrol etme tehdidinde bulunuyor.

Rusya savaş ilan etmekten uzak

Peskov, son açıklamalarına açıklık getirirken, Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik savaşını halen ‘özel askeri operasyon’ olarak gördüğünü vurguladı. Putin 21 Şubat 2023 tarihinde yaptığı yıllık ulusa sesleniş konuşmasında ‘özel askeri operasyonun Rusya'yı ve Rusça konuşulan bölgeleri NATO’nun olası saldırılarından korumaya yönelik bir savunma önlemi’ olduğunu söyledi. Bu tutum siyasi olarak topu Ukrayna ve Batı sahalarına atarken Rusya’nın meşru müdafaada olduğunu gösteriyor.

ht45ynj
Kiev'e düşen füzenin parçalarını incelen Ukraynalı subaylar, 25 Mart 2024 (AFP)

Kontrolsüz bir gerilime müdahil olmak kendi çıkarına olmadığı için Rusya'nın yakın gelecekte mevcut tutumundan vazgeçmesi pek olası görünmüyor. Savaş ilanı, Rusya topraklarına dışarıdan saldırı, Rusya topraklarının işgali ya da ilhakının yanı sıra Rusya dışında ya da topraklarında Rus güçlerine saldırı veya bir ülkenin Rusya’nın egemenliğine saldırmak yahut Rus limanlarına abluka uygulamak vb. için topraklarının kullanılmasına izin verilmesi Rusya Anayasasında öngörülen hükümlere aykırı bir şekilde sıkıyönetim ilan edilmesini gerektirebilir. Ancak şu an bu koşulların hiçbiri mevcut değil.

Peskov'un açıklamaları, Batı'yı caydırmak amacıyla gönderilen sinyaller çerçevesinin dışına çıkmıyor.

Ayrıca Rusya’nın savaş ilan etmesinin ve sıkıyönetim uygulamasının içeride, özellikle ekonomi alanında ve bankacılık faaliyetlerinde, sivil havacılık trafiğinde, Rusya'ya ve Rusya'dan deniz ve kara taşımacılığında, tedarik hatlarında ve mal akışında olduğu kadar, Rusların günlük hayatları üzerinde olumsuz etkileri olacaktır.

Tüm bunların ötesinde Moskova'nın savaş ilan etmesi, pratikte Rusya'nın savaş çabalarına hiçbir şey katmayacaktır. Gerçekte Rusya ekonomisi savaş ekonomisine dönüşmüş durumda. Öyle ki Rus ordusunun genel seferberlik ilan etmesine gerek olmadığı, Ukrayna'ya yönelik saldırılarında konvansiyonel ve modern tüm silahlarını kullandığı açıklandı.

Dolayısıyla Peskov'un açıklamaları, Batı'nın Ukrayna’daki savaşa doğrudan müdahalesi durumunda Ukrayna savaşında gelişmelerin kontrolden çıkması veya Batı'nın 2022 sonbaharında olduğu gibi Ukrayna'ya yeniden gelişmiş ve modern silahlar göndermesi korkusuyla Batı'yı caydırmak amacıyla gönderilen sinyaller çerçevesinin dışına çıkmıyor. Söz konusu silahların gönderilmesi, Ukrayna ordusunun bir karşı saldırı başlatarak Rusya ordusunun savaşın ilk haftalarında işgal ettiği geniş alanları geri alarak savaşın gidişatının değişmesine neden olmuştu.

*Bu makale Şarku'l Avsat tarafından Londra merkezli Al Majalla dergisinden çevrilmiştir.



Polonya'dan Avrupalı liderlere Rusya uyarısı

Radoslaw Sikorski, Ukrayna'da düşürülen Şahid-136 drone'unu gösterdi (Reuters)
Radoslaw Sikorski, Ukrayna'da düşürülen Şahid-136 drone'unu gösterdi (Reuters)
TT

Polonya'dan Avrupalı liderlere Rusya uyarısı

Radoslaw Sikorski, Ukrayna'da düşürülen Şahid-136 drone'unu gösterdi (Reuters)
Radoslaw Sikorski, Ukrayna'da düşürülen Şahid-136 drone'unu gösterdi (Reuters)

Polonya Dışişleri Bakanı, Avrupa liderlerine kıtanın doğu kanadına bir drone duvarı inşa etmemenin "sorumsuzluk" olacağını söyleyerek Moskova'nın "Avrupa'nın derinliklerine" saldırma kapasitesine sahip olduğu uyarısı yaptı.

Salı günü Londra'da konuşan Radoslaw Sikorski, Ukrayna'da düşürülen, Rusya tarafından kullanılan Şahid-136 tipi bir drone'u sergileyerek liderleri en az üç yıl boyunca Ukrayna'ya destek sözü vermeye çağırdı.

Ukrayna'nın gelecek üç yıl boyunca savaşmak için kaynak planlaması yaptığını ve Batılı liderlerin, "Putin'i en az bu üç yıl boyunca aynı çizgide kalmaya kararlı olduklarına ikna etmeleri gerektiğini" ifade etti.

Sikorski, ABD Başkanı Donald Trump'ın Rusya altyapısına yönelik saldırıları desteklemek için ülkeye uzun menzilli Tomahawk füzeleri sağlamasını umduğunu da sözlerine ekledi.

dvgh
ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna'ya Tomahawk füzesi göndermeyi düşündüğünü söyledi (AP)

Bu açıklama Trump'ın, ABD yapımı uzun menzilli füzeleri Ukrayna'nın erişimine açmaya istekli olabileceğini ima etmesinin ardından geldi. Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski, görüşmelerin devamı için cuma günü Washington'a gidecek.

Pazar günü gazetecilere konuşan ABD Başkanı, "Evet, ona [Putin'e], savaş bitmezse, bunu yapabileceğimizi söyleyebilirim" demişti.

Yapmayabiliriz ama yapabiliriz  de... Tomahawk'ların üzerlerine doğru geldiğini görmek isterler mi? Sanmıyorum.

Tomahawk'lar, Ukrayna ordusunun Rusya'da 1600 km menzildeki hedefleri vurabilmesini sağlayacağı için Kiev'in cephaneliğine son derece değerli bir katkı sunabilir.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin daha önce böyle bir hamlenin Washington'la Moskova ilişkilerine ciddi zarar vereceğini söylemişti.

Sikorski'nin çağrısı, uzmanların yaz boyunca Ukrayna'ya sağlanan askeri yardımlarda keskin bir düşüş olduğuna dair uyarılarının ardından geldi. Alman düşünce kuruluşu Kiel Enstitüsü salı günü yayımladığı bir raporda, Öncelikli Ukrayna İhtiyaç Listesi (Prioritized Ukraine Requirements List / PURL) gibi yenilenen NATO girişimlerine rağmen askeri yardımın 2025'in başından bu yana yüzde 43 düştüğünü belirtti.

dgthy
NATO liderleri çarşamba sabahı bir araya geldi (AP)

Brüksel'de çarşamba günü NATO savunma bakanlarının bir araya geldiği toplantısında liderler, Kiev'e silah sağlayan paketin 4. fazını görüşecek. Görüşmeler öncesinde konuşan ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, ABD'nin, ülkelerden Ukrayna için bu girişime daha fazla yatırım yapmasını beklediğini söyledi.

NATO Genel Sekreteri Mark Rutte çarşamba sabahı yaptığı açıklamada askeri ittifak ve Avrupa Birliği'nin, Sikorski'nin çağrısı üzerine bir drone duvarı kurma çabalarında birlikte çalıştıklarını belirtti.

Britanya Savunma Bakanı John Healey ülkesinin jetlerinin, Britanya'nın doğu kanadındaki taahhüdünün bir uzantısı olarak bu yıl sonuna kadar Polonya üzerinde uçmaya devam edeceğini söyledi. NATO toplantısına katılmadan önce gazetecilere, "Ayrıca Ukrayna için drone üretimimizi de artırıyoruz" dedi.

Independent Türkçe


Gazze'nin geleceği: Kuzey İrlanda modeli düşünülüyor

Filistinliler, 14 Ekim 2025'te Gazze Şehri'nde İsrail ile Hamas arasındaki ateşkes sırasında yıkılmış binaların enkazının arasından geçiyor. (Reuters)
Filistinliler, 14 Ekim 2025'te Gazze Şehri'nde İsrail ile Hamas arasındaki ateşkes sırasında yıkılmış binaların enkazının arasından geçiyor. (Reuters)
TT

Gazze'nin geleceği: Kuzey İrlanda modeli düşünülüyor

Filistinliler, 14 Ekim 2025'te Gazze Şehri'nde İsrail ile Hamas arasındaki ateşkes sırasında yıkılmış binaların enkazının arasından geçiyor. (Reuters)
Filistinliler, 14 Ekim 2025'te Gazze Şehri'nde İsrail ile Hamas arasındaki ateşkes sırasında yıkılmış binaların enkazının arasından geçiyor. (Reuters)

Birleşik Krallık (BK) Başbakanı Keir Starmer, ülkenin Kuzey İrlanda'daki militan gruplarla geçmişte yürütülen silah bırakma müzakerelerindeki deneyimine dayanarak, Hamas'ın silahsızlandırılmasında öncü rol üstlenebileceklerini söyledi.

Starmer, BK Parlamentosu'nda dün yaptığı konuşmada, ABD Başkanı Donald Trump'ın barış planını överek, "Bu sayede esirler salıverildi, Gazze bombardımanı durdu, ihtiyaç duyulan yardımların girişi başladı. Tarihin korkunç bir sayfasının kapanması için elimizde önemli bir şans var" dedi.

Gazze'de yaşanan iki yılı "cehennem" diye niteleyen Starmer, "Neredeyse tüm Gazzeliler bir aile yakınını kaybetti. Neredeyse 20 bin çocuk öldürüldü" ifadelerini kullandı.

Starmer, ateşkes için arka planda ABD, Arap ülkeleri ve Avrupa ülkeleriyle birlikte çalıştıklarını belirterek, BK'nin Filistin Devleti'ni tanıma kararının da sürece katkıda bulunduğunu vurguladı. Gazze'de barışın ancak iki devletli çözümle sağlanabileceğini de sözlerine ekledi.

Diğer yandan BK Başbakanı, sürecin devam edebilmesi ve ateşkesin korunabilmesi için Hamas'ın silahsızlandırılması gerektiğini savundu. BK'nin IRA'le (İrlanda Cumhuriyet Ordusu) geçmişte yürüttüğü müzakereleri hatırlatarak, bu süreçte öncü bir rol oynayabileceklerini belirtti:

Elbette bu zor olacak ama hayati önem taşıyor. Kuzey İrlanda'da IRA'le yürütülen süreç de zordu ama kritik öneme sahipti. Bu nedenle, Kuzey İrlanda'daki deneyimlerimize dayanarak, silahsızlanma sürecine katkı sağlamaya hazır olduğumuzu söyledik. Bunun kolay olduğunu savunmuyorum ancak son derece önemli.

Starmer'ın ulusal güvenlik danışmanı Jonathan Powell, Kuzey İrlanda'da yaklaşık 40 yıl süren çatışmaları büyük ölçüde sona erdiren 1998 tarihli Hayırlı Cuma Anlaşması'nın baş mimarıydı. Powell, savaş sonrası Gazze'de kurulacak geçiş yönetiminde yer alacak eski BK Başbakanı Tony Blair'le birlikte çalışmıştı.

Katolik ayrılıkçılarla BK yanlısı Protestanlar arasındaki çatışmalara ve terör saldırılarına sahne olan bu dönemde en az 3 bin 500 kişi hayatını kaybetmişti. Blair yönetiminin hazırladığı, Belfast Anlaşması olarak da bilinen sözleşmeler kapsamında ayrılıkçı IRA'in saldırıları durdurulmuş, Kuzey İrlanda'da Belfast merkezli ve BK'ye bağlı bir hükümet kurulmuş, İrlanda Cumhuriyeti'yle sınır kontrolleri tamamen kaldırılmıştı.

Kimliklerinin paylaşılmaması şartıyla konuşan üç Avrupalı diplomat da Kuzey İrlanda örneğinin Gazze'nin yeniden inşasında muhtemel bir model olarak ele alındığını söylüyor.

Diğer yandan IRA hiçbir zaman Kuzey İrlanda'yı yönetmemişti. Hamas ise 2007'den beri Gazze'nin kontrolünü elinde tutuyor.

Ancak Trump'ın 20 maddelik barış planı kapsamında Hamas'ın silah bırakması ve bölgenin yönetiminde söz sahibi olmaması talep ediliyor. Bunun yerine Gazze Şeridi'nin yönetiminin Filistinlilerin yer alacağı bir teknokratlar komitesine geçici olarak devredilmesi planlanıyor. Trump'ın başkanlık edeceği ve Blair'in de yer alacağı "Barış Kurulu" da bu komitenin faaliyetlerini denetleyecek. Ayrıca bölgeye uluslararası bir polis gücünün konuşlandırılması da öngörülüyor. 

Independent Türkçe, BBC, Reuters


ABD'de 4 bin yıllık insan kafatası bulundu

Indiana'da en az 4 bin yıllık bir insan kafatası keşfedildi ve yerel adli tıp kurumu bunu "olağanüstü bir keşif" diye tanımlıyor (Fayette İlçesi Adli Tıp Kurumu)
Indiana'da en az 4 bin yıllık bir insan kafatası keşfedildi ve yerel adli tıp kurumu bunu "olağanüstü bir keşif" diye tanımlıyor (Fayette İlçesi Adli Tıp Kurumu)
TT

ABD'de 4 bin yıllık insan kafatası bulundu

Indiana'da en az 4 bin yıllık bir insan kafatası keşfedildi ve yerel adli tıp kurumu bunu "olağanüstü bir keşif" diye tanımlıyor (Fayette İlçesi Adli Tıp Kurumu)
Indiana'da en az 4 bin yıllık bir insan kafatası keşfedildi ve yerel adli tıp kurumu bunu "olağanüstü bir keşif" diye tanımlıyor (Fayette İlçesi Adli Tıp Kurumu)

ABD'nin Indiana eyaletinde en az 4 bin yıllık bir insan kafatası parçası bulundu ve yerel adli tıp kurumu bunu "olağanüstü bir keşif" olarak nitelendiriyor.

Fayette İlçesi Adli Tabibi Eddie Richardson, pazartesi günü Yerli Halklar Günü'ne uygun şekilde kafatası keşfini duyurdu.

Adli tıp kurumunun yakın zamanda Facebook'ta paylaştığı bir gönderiye göre insan kalıntıları haziranda Whitewater Nehri kıyısında bulundu ve yerel şerif bürosuna bildirildi.

Radyokarbon tarihleme yöntemini de içeren ön analiz, kafatasının yaklaşık 4 bin 270 yıllık olduğunu, MÖ 2300'den kaldığını doğruladı.

Indiana Eyalet Müzesi ve Tarihi Alanları'na göre bu dönemde küçük alanlarda, büyük Amerikan yerlileri toplulukları yaşıyordu. Amerikan yerlileri ayrıca bitkisel gıdalara giderek daha fazla bağımlı hale geliyordu. Sert granit veya bazalt taşlarından şekillendirilmiş, öğütülerek yapılan taş aletler düzenli olarak ortaya çıkıyordu.

Richardson yaptığı açıklamada, "Bu keşif, toplumumuzun teyakkuzunun ve profesyonel işbirliğinin gerekliliğinin altını çiziyor" diyor. 

Arsa sahibini, sorumlu davranarak bulguyu derhal bildirilmesinden dolayı tebrik etmek istiyorum.

Adli tabip, Indianapolis Üniversitesi İnsan Kimliklendirme Merkezi'nden Dr. Krista Latham'dan yardım aldı ve Georgia Üniversitesi'nin yaptığı testlerle kalıntıların yaşı belirlendi.

gth
Kalıntılar haziranda Whitewater Nehri kıyısında bulundu (Fayette İlçe Adli Tıp Kurumu)

Facebook gönderisinde, "Bugün Yerli Halklar Günü'nü kutlarken, Amerikan yerlilerinin tarihini, kültürünü ve ebedi varlığını onurlandırıyoruz" ifadeleri yer alıyor.

Bu olağanüstü keşif, insanların, bize yuva olan Fayette İlçesi'ndeki bu topraklarda binlerce yıldır yürüdüğünün güçlü ve tevazu uyandıran bir hatırlatıcısı. Hepimizi bu konuyu azami saygı ve özenle ele almaya çağırıyor.

Adli tıp kurumu, "bu atadan kalma keşifle kültürel ve yasal standartlara uygun şekilde ilgilenilmesini sağlama, iade ve saha yönetimiyle ilgili sonraki adımlar hakkında" Indiana Doğal Kaynaklar Departmanı'ndan haber beklediklerini belirtiyor.

Independent Türkçe