Apple'ın Kudüs için Filistin bayrağı önermesi tartışma yarattı

Apple, anti-semitizim suçlaması karşısında geri adım attı

İsrail ordusu, Ramazan Bayramı'nda da Gazze Şeridi'ne saldırılarını sürdürüyor (Reuters)
İsrail ordusu, Ramazan Bayramı'nda da Gazze Şeridi'ne saldırılarını sürdürüyor (Reuters)
TT

Apple'ın Kudüs için Filistin bayrağı önermesi tartışma yarattı

İsrail ordusu, Ramazan Bayramı'nda da Gazze Şeridi'ne saldırılarını sürdürüyor (Reuters)
İsrail ordusu, Ramazan Bayramı'nda da Gazze Şeridi'ne saldırılarını sürdürüyor (Reuters)

Apple'ın iPhone kullanıcılarına "Kudüs" yazdığında emoji olarak Filistin bayrağını önermesi tartışma yarattı. 

Yahudi kökenli Britanyalı televizyon sunucusu Rachel Riley, Twitter hesabından dün yaptığı paylaşımda, olayın iPhone'unu iOS 17.4.1'e güncelledikten sonra yaşandığını belirtti.

Riley, paylaşımında "İsrail'in başkenti Kudüs'ün adını yazınca İsrail bayrağı yerine Filistin bayrağı emojisi çıkıyor" dedi.

Sunucu, Apple'ın CEO'su Tim Cook'u da etiketlediği gönderisinde firmayı eleştirerek "İsrail'e karşı çifte standart göstermek bir tür Yahudi düşmanlığıdır, Yahudi halkına karşı ırkçılıktır" ifadelerini kullandı.

Bir başka iPhone kullanıcısıysa bu sorunun sadece klavye yazım dilinin Birleşik Krallık (BK) İngilizcesi olarak seçildiğinde yaşandığını, ABD İngilizcesi seçiminde sorun olmadığını belirtti.

Diğer bir Twitter kullanıcısı "iPhone bile Kudüs'ün Filistin'e ait olduğunu biliyor!" yorumunu yaptı. 

Apple, BK'nin kamu yayıncısı BBC'ye yaptığı açıklamada sorunun yeni yazılım güncellemesindeki bir hatadan kaynaklandığını bildirdi.

"Yahudi düşmanlığı" suçlamaları karşısında geri adım atmak zorunda kalan teknoloji devi, bunun bir sonraki iOS güncellemesinde düzeltileceğini aktardı.

İsrail, Kudüs'ün tamamını başkenti olarak görürken, Filistin ise Doğu Kudüs'ü kendi toprağı kabul ediyor. Birleşmiş Milletler de Doğu Kudüs'e ek olarak Batı Şeria ve Gazze Şeridi'ni İsrail işgali altındaki topraklar olarak görüyor ve Tel Aviv yönetiminin başkent iddiasını reddediyor.

Gazze savaşı 

İsrail, Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin Kassam Tugayları'nın 7 Ekim'de başlattığı Aksa Tufanı operasyonuna, Demir Kılıçlar operasyonuyla yanıt vermişti. 

Filistin Sağlık Bakanlığı'nın paylaştığı rakamlara göre, İsrail ordusunun bombardımanlarında Gazze'de 14 bin 500'ü çocuk, 9 bin 560'ı kadın en az 33 bin 482 kişi öldürülürken, 76 bin 49 kişi de yaralandı. 

İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te de İsrail askerleriyle yasadışı Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 460 Filistinli hayatını kaybetti.

İsrail ise Gazze'den düzenlenen saldırılarda 604'ü asker en az 1200 kişinin öldürüldüğünü, 5 bin 132 kişinin de yaralandığını duyurdu.

Independent Türkçe, BBC, USA Today



Fransa, Gazze'de "artık askeri mantığı kalmayan yıkıcı harekatı" kınıyor

Fransa, Netanyahu hükümetine Gazze'deki yıkıcı operasyonları sona erdirme çağrısında bulundu (AFP)
Fransa, Netanyahu hükümetine Gazze'deki yıkıcı operasyonları sona erdirme çağrısında bulundu (AFP)
TT

Fransa, Gazze'de "artık askeri mantığı kalmayan yıkıcı harekatı" kınıyor

Fransa, Netanyahu hükümetine Gazze'deki yıkıcı operasyonları sona erdirme çağrısında bulundu (AFP)
Fransa, Netanyahu hükümetine Gazze'deki yıkıcı operasyonları sona erdirme çağrısında bulundu (AFP)

Fransa, İsrail'in dün Gazze'ye yönelik başlattığı kara harekatını kınayarak, Binyamin Netanyahu hükümetine "artık askeri gerekçesi kalmayan bu yıkıcı harekata son vermesi" çağrısında bulundu.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına göre Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, "açlık, temel ihtiyaç maddeleri ve acil bakıma erişimin yetersizliği ile karakterize edilen son derece ciddi insani ve sağlık durumu"na dikkat çekerek, İsrail'e "Gazze'ye insani yardım girişine yönelik tüm kısıtlamaları derhal kaldırması" ve "ateşkes sağlanması ve tüm rehinelerin serbest bırakılması amacıyla müzakerelerin en kısa sürede yeniden başlatılması" çağrısını yineledi.


Von der Leyen ve Trump Rusya'ya yönelik "ekonomik baskıyı artırma" yollarını görüştü

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen (Arşiv- EPA)
Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen (Arşiv- EPA)
TT

Von der Leyen ve Trump Rusya'ya yönelik "ekonomik baskıyı artırma" yollarını görüştü

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen (Arşiv- EPA)
Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen (Arşiv- EPA)

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, ABD Başkanı Donald Trump ile yaptığı telefon görüşmesinde, Ukrayna'daki savaşı sona erdirmek için Rusya'ya yönelik "ekonomik baskıyı artırma" yollarını görüştüğünü duyurdu.

Von der Leyen, X platformunda yaptığı paylaşımda, "Rusya üzerindeki ekonomik baskıyı ilave önlemlerle artırma yönündeki ortak çabalarımızı güçlendirme konusunda kendisiyle (Trump) faydalı bir görüşme gerçekleştirdik" dedi.

Brüksel'in yakında Moskova'ya karşı yeni bir Avrupa yaptırım paketi için teklif sunacağını açıkladı. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye bu, Rusya'nın 2022'de Ukrayna'yı işgal etmesinden bu yana uygulanan on dokuzuncu yaptırım paketi olacak.

Avrupalı ​​yetkili, bu yaptırımların kripto para birimlerini, bankaları ve enerjiyi hedef alacağını belirtti.

ABD Başkanı, Avrupalı ​​müttefiklerinden Moskova'ya karşı yeni bir cezai yaptırım uygulaması için kendisinden talepte bulunmadan önce Rus petrolü satın almayı bırakmalarını istedi. Ayrıca Çin'e gümrük vergisi uygulanmasını da talep etti.

Avrupa Birliği, Rusya'dan petrol ithalatına fiilen neredeyse tam yasak getiriyor ve Rusya'dan ithal ettiği petrolün payı 2021 başındaki %29'dan bu yılın ortasında %2'ye düşüyor.

Avrupa Birliği bu yasağı tamamlamayı planlıyor ve 2027 yılı sonuna kadar tüm Rus petrol ve doğalgaz alımlarını aşamalı olarak durdurma planını duyurdu.

Von der Leyen, paylaşımında Brüksel'in bu eylemi hızlandırmaya çalıştığını vurguladı.

Von der Leyen, "Fosil yakıt gelirleriyle beslenen Rus savaş ekonomisi, Ukrayna'daki katliamı finanse ediyor. Bu duruma son vermek için Komisyon, Rus fosil yakıt ithalatının aşamalı olarak durdurulmasını hızlandırmayı önerecek" ifadelerini kullandı.


Çin, Yeni Zelanda'yı vatandaşlarını "taciz etmekle" suçluyor

Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi konuşmasını yapıyor (EPA)
Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi konuşmasını yapıyor (EPA)
TT

Çin, Yeni Zelanda'yı vatandaşlarını "taciz etmekle" suçluyor

Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi konuşmasını yapıyor (EPA)
Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi konuşmasını yapıyor (EPA)

Wellington'daki Çin Büyükelçiliği, dün akşam Yeni Zelanda Dışişleri Bakanlığı'na protestoda bulunarak, Yeni Zelanda güvenlik güçlerini havaalanlarında vatandaşlarını taciz etmek ve sorgulamakla suçladı.

Büyükelçilik yaptığı açıklamada, "Yeni Zelanda'daki bir havalimanından transit geçiş yapan bir Çin vatandaşının, Yeni Zelanda güvenlik ve istihbarat servisleri tarafından haksız yere taciz ve sorgulamaya maruz kaldığını" belirtti.

Açıklamada benzer vakalara atıfta bulunarak, "Kişisel dijital cihazlarına el konuldu ve bazıları kendisine iade edilmedi" denildi.

Büyükelçilik, Yeni Zelanda Dışişleri Bakanlığı'na itirazda bulunarak, "bu menfur eylemlerin derhal durdurulmasını" talep etti ve "daha fazla işlem yapma hakkını saklı tuttuğunu" vurguladı.

Yeni Zelanda Dışişleri Bakanlığı, bu protestoya yanıt olarak "ulusal güvenlik ve sınır güvenliği ile ilgili yasaların, menşe ülkeye bakılmaksızın ayrımcılık yapılmaksızın uygulandığını" belirtti. Yeni Zelanda istihbarat teşkilatı ise tüm eylemlerinin "yasalara uygun ve sıkı bağımsız denetime tabi" olduğunu ifade etti.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Yeni Zelanda istihbarat servisleri, ağustos ayı ortasında Pekin'i ülkenin işlerine karışmaya çalışmakla suçladı ve bu durum Çin'in sert tepkisine yol açtı.