Pentagon: Orta Doğu'daki durumu kesinlikle yakından takip ediyoruz

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Pentagon: Orta Doğu'daki durumu kesinlikle yakından takip ediyoruz

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), İsrail ile İran arasındaki gerilimin arttığı bir dönemde Orta Doğu'daki durumu "yakından" takip ettiklerini bildirdi.

Pentagon Sözcüsü Tuğgeneral Patrick Ryder, Orta Doğu’daki son gelişmeler konusunda gazetecilerin sorularını cevapladı.

Ryder, İran ile İsrail arasında bölgede devam eden gerginlik ve İran’ın İsrail’e olası saldırısıyla ilgili soruya, “Durumu kesinlikle yakından takip ediyoruz ancak kristal bir kürem yok ve spesifik istihbarat konusuna girmeyeceğim." dedi.

ABD’nin İsrail ile yakın temas halinde olduğunu belirten Ryder, ABD’nin İran ve vekillerinden gelen tehditlere karşı İsrail'in güvenliğine yönelik taahhüdünün "sarsılmaz" olduğunu kaydetti.

Ryder, ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin’in İsrailli mevkidaşı Yoav Gallant ile Orta Doğu’daki durumu telefonda ele aldıklarını, ayrıca ABD Merkez Komutanlığı (CENTCOM) Komutanı General Michael “Erik” Kurilla’nın da son gelişmelerdeki tehditleri görüşmek üzere İsrail’e gittiği bilgisini paylaştı.

İsrail, İran'ın Şam Büyükelçiliği yerleşkesindeki konsolosluk binasına 1 Nisan'da hava saldırısı düzenlemişti.

Saldırıda, İran Devrim Muhafızları Ordusundan 2'si general rütbesinde 7 kişi ile 6 Suriye vatandaşı hayatını kaybetmişti.



Pentagon, Trump'la ne yapacağını kara kara düşünüyor

Demokrat rakibi ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris'i yenen Trump, ocakta ülkenin başına geçecek (Reuters)
Demokrat rakibi ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris'i yenen Trump, ocakta ülkenin başına geçecek (Reuters)
TT

Pentagon, Trump'la ne yapacağını kara kara düşünüyor

Demokrat rakibi ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris'i yenen Trump, ocakta ülkenin başına geçecek (Reuters)
Demokrat rakibi ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris'i yenen Trump, ocakta ülkenin başına geçecek (Reuters)

ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), Donald Trump'ın göreve geldikten sonra tartışmalı emirler vermesi durumunda neler yapacağını düşünüyor. 

5 Kasım'daki başkanlık seçimlerini kazanan Trump, kampanyasında ülkede hukukun uygulanması ve mültecilerin sınır dışı edilmesi için gerektiğinde silahlı kuvvetleri kullanacağını söylemişti.

Ulusal güvenlik kurumlarındaki "yozlaşmış kişileri temizleyeceğini" de belirten Trump, seçim sonrası zaferini protesto edecek kesimleri "radikal solcu deliler" ve "içimizdeki düşman" diye nitelemiş, bu grupları Ulusal Muhafızlar'ı devreye sokmakla tehdit etmişti. 

Seçim kampanyasında bu açıklamalarıyla gündemden düşmeyen Trump'ın ülkenin başına geçmesi Pentagon'da endişe yaratıyor. 

Amerikan medya kuruluşu CNN'in görüştüğü ve kimliğinin paylaşılmasını istemeyen bir Pentagon yetkilisi şu ifadeleri kullanıyor: 

Hepimiz en kötü senaryoya hazırlanıyoruz, buna göre plan yapıyoruz ancak gerçekte neler yaşanacağını henüz bilmiyoruz.

Başka bir Pentagon yetkilisi, Trump'ın 2017-2021'deki ilk döneminde Beyaz Saray'la Savunma Bakanlığı arasındaki ilişkinin "korkunç derecede kötü olduğunu" belirtiyor. Cumhuriyetçi liderin, savunma bakanı olarak kimi atayacağı henüz belli değil fakat kaynaklar, Trump yönetiminin Pentagon'la ilk dönemki kadar sürtüşmek istemeyeceğini savunuyor. 

Trump özellikle görevdeki son yılında dönemin Genelkurmay Başkanı Mark Milley'le gerginlik yaşamıştı. Milley, 2023'te emekliye ayrılırken yaptığı konuşmada Trump'a ithafen "Diktatör özentilerine bağlılık yemini etmiyoruz" demişti. Trump yönetiminde çalışan eski Beyaz Saray Genel Sekreteri ve emekli general John Kelly de seçimlerden önce Cumhuriyetçi lidere "faşist" demişti.

Diğer yandan CNN, ocakta göreve geldiğinde Başkomutan sıfatını kazanacak Trump'ın yetkilerini kötüye kullanması halinde Pentagon'un kendisini korumak için yapabileceği çok şey olmadığını yazıyor. Trump'ın Amerikan askerlerini sokaklarda görevlendirmesini engelleyecek yasal bir güvence bulunmadığına işaret ediliyor. 

Amerikan gazetesi Washington Post'un (WP) analizinde, Trump'ın orduya ve Pentagon'a yönelik çatışmacı tavrını değiştireceğine dair bir emare olmadığı belirtiliyor. Kuzey Karolina Üniversitesi'nden Richard Kohn, WP'ye şunları söylüyor:

Ordunun karşılaşacağı en büyük tehlike, profesyonelliğin hızla erozyona uğraması olacak. Bu da ordunun Amerikan halkı nezdindeki statüsünü zayıflatacak ve saygınlığını azaltacak. Trump, partizan ve siyasi olmayan bir ordunun önemini gerçekte anlamıyor.

Independent Türkçe, CNN, Washington Post, Politico