Mücteba Hamaney gerçekten babasının yerine mi hazırlanıyor?

Helikopterin düşüşünün kaza olmadığını düşünenlerin aklındaki olası faillerden biri de Mücteba Hamaney (AP/Arşiv)
Helikopterin düşüşünün kaza olmadığını düşünenlerin aklındaki olası faillerden biri de Mücteba Hamaney (AP/Arşiv)
TT

Mücteba Hamaney gerçekten babasının yerine mi hazırlanıyor?

Helikopterin düşüşünün kaza olmadığını düşünenlerin aklındaki olası faillerden biri de Mücteba Hamaney (AP/Arşiv)
Helikopterin düşüşünün kaza olmadığını düşünenlerin aklındaki olası faillerden biri de Mücteba Hamaney (AP/Arşiv)

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi'nin ölümüyle birlikte ülkenin yönetimine dair sorular ortaya atılırken en çok zikredilen isimlerden biri de Yüce Lider'in oğlu Mücteba Hamaney oldu. 

Hiçbir resmi rolü bulunmasa da ülkenin en etkili figürlerinden biri gibi görülen Hamaney, pek çok İranlı için gizemini koruyor. Zira kendisi ne kamuoyunda sıklıkla görülüyor ne de konuşma yapıyor. 

ABD'nin Wall Street Journal (WSJ) gazetesi, 85 yaşındaki Ayetullah Ali Hamaney'in 54 yaşındaki oğlunu mercek altına aldı.

Mücteba Hamaney'in, kendi kişisel gücü olmadığı ve itaatkar bir tavır gösterdiği söylenen Reisi'nin döneminde istihbarat ve güvenlik yapılarındaki nüfuzunu artırdığını bildirdi. 

İran Yüce Liderliği için Reisi'nin hazırlandığının düşünüldüğü ancak helikopterin düşmesiyle birlikte bu konudaki soru işaretlerinin arttığı aktarıldı. 

WSJ'nin konuştuğu uzmanlara göre Mücteba Hamaney'in, babasının yerine geçme ihtimali düşük ve spot ışıklarının altından kaçınarak daha da güç kazanması bekleniyor.

Alman Uluslararası Politika ve Güvenlik Politikaları Enstitüsü'nde çalışan İran uzmanı Hamidreza Azizi şöyle düşünüyor:

Son 20 yıldır işler, Mücteba ve etrafındaki şebekenin kontrolünde. Şimdi Hamaney için asıl mesele, Reisi'yle aynı özelliklere sahip birini bulmak. Böylece Mücteba toplumun gözünün önünde olmadan gücünü koruyup artırabilir.

Mücteba Hamaney'in haziran sonunda düzenlenmesi planlanan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de önemli bir rol oynaması bekleniyor. 

İran'ın geçici cumhurbaşkanı Muhammed Muhbir'in de Mücteba Hamaney'e sadık bir isim olduğuna işaret ediliyor. 68 yaşındaki Muhbir seçimlere kadar tüm meselelerde belirleyici olacak üç kişilik bir konseyin parçası.

Yüce Lider'e bağlı, milyar dolarlık yatırım fonu Setad'ın başkanlığını neredeyse 15 yıl boyunca yürüttü. 

Haberde 1969'da Meşhad'da doğan Mücteba Hamaney'in geçmişine de değinildi. Yüce Lider'in sitesine göre, Şah Rıza Pehlevi döneminde evlerine düzenlenen baskınlardan birinde babasının dövüldüğünü gördü. 

1979'de devrimden sonra Tahran'a taşınan ailenin babası hızla yükselirken oğlu da 1980-1988'de Irak'la yürütülen savaşta cepheye gitti. 

Daha sonra Devrim Muhafızları'nda önemli görevlere gelecek kişilerle burada tanışan Mücteba'nın nüfuzu özellikle 2000'lerin ortalarında geniş çaplı olarak konuşulmaya başladı. 

Değişimciler, 2005 ve 2009'da Mahmud Ahmedinecad'ın kendilerine karşı kazandığı zaferlerin Mücteba Hamaney tarafından ayarlandığını öne sürdü.

ABD, 2019'da Devrim Muhafızları ve Besic milisleriyle "babasının istikrarı bozan bölgesel hırslarını ve ülke içindeki baskıya dair hedeflerini ilerletmeye" çalıştığı gerekçesiyle onu yaptırım listesine aldı. 

2022'de Mehsa Emini'nin gözaltında ölmesinin ardından ülke çapında patlak veren gösterilerde nefret objesi oldu. Ev hapsinde tutulan eski cumhurbaşkanı adayı Mir Hüseyin Musevi, Yüce Lider'e seslenerek o pozisyona oğlunu hazırladığı haberlerini yalanlamasını istedi. Ancak yanıt gelmedi. 

Ali Hamaney hakkında kitap yazan ABD ve İran yurttaşı Mehdi Khalaji bütün bunlara rağmen söylentilere karşı çıkıyor:

Mücteba'nın yeni Yüce Lider olma arzusuna dair fikirler tamamıyla bir mit. Tarihsel deneyime dayanarak Hamaney'in ne kendi oğlunu ne de başkasını işaret edeceğini sanmıyorum.

İslam Cumhuriyeti'ni kuran Ruhullah Humeyni ve yerine geçen Ali Hamaney'in Yüce Liderlik pozisyonunun babadan oğula geçmesine karşı çıkmasını İslam'a aykırı görmesi de Khalaji'nin tahminlerini güçlendiriyor. 

Mücteba Hamaney'in yönetim deneyimi ve dini yeterliliği de bu göreve uygun görülmüyor.

Tennessee Üniversitesi'nden Saeid Golkar şöyle diyor:

Önemli kararların alındığı yerlerde onlarca yıldır tecrübe edinen Mücteba Hamaney'in rejimdeki bağlantıları eşsiz. Ancak onun atanması monarşiyi geri getirerek Hamaney'in mirasını lekeler.

Bazı uzmanlar da Ahmed Humeyni'nin Mücteba Hamaney'den de güçlü görüldüğünü ancak babasının 1989'da ölmesiyle birlikte işlerin değiştiğini bildiriyor. Hamaney ve dönemin cumhurbaşkanı Ekber Haşimi Rafsancani'yle sorunlar yaşayan Ahmed Humeyni, 1995'te henüz 45 yaşındayken hayatını yitirmişti. Kalp krizinin ölüme neden olduğu bildirilmişti.
Independent Türkçe, WSJ, BBC Türkçe



15 yaşındaki kız çocuğu, Hıristiyan okulunda dehşet saçtı

Güvenlik görevlileri, saldırının ardından alarm durumuna geçen okuldaki öğrencileri ve personeli tahliye etti (AFP)
Güvenlik görevlileri, saldırının ardından alarm durumuna geçen okuldaki öğrencileri ve personeli tahliye etti (AFP)
TT

15 yaşındaki kız çocuğu, Hıristiyan okulunda dehşet saçtı

Güvenlik görevlileri, saldırının ardından alarm durumuna geçen okuldaki öğrencileri ve personeli tahliye etti (AFP)
Güvenlik görevlileri, saldırının ardından alarm durumuna geçen okuldaki öğrencileri ve personeli tahliye etti (AFP)

ABD'de iki kişinin öldüğü, 6 kişinin de yaralandığı okul saldırısını gerçekleştiren kişinin 15 yaşındaki Natalie Rupnow olduğu belirlendi.

Wisconsin eyaletindeki Madison Polis Teşkilatı, pazartesi günü öğlen saatlerinde Abundant Life Christian School'a düzenlenen saldırıyı "Samantha" adını kullanan Natalie Rupnow'un gerçekleştirdiğini bildirdi.

Polis teşkilatının şefi Shon Barnes, Rupnow'un Hıristiyan okulundaki öğrencilerden biri olduğunu, saldırganın olay yerinde kendini vurduğunu açıkladı. 

Saldırıda bir öğrenciyle öğretmenin hayatını kaybettiği, ikisi ağır 6 kişinin yaralandığı aktarıldı. 

Barnes, Rupnow'un saldırıyı tabanca kullanarak düzenlediğini belirtirken, silahı nasıl edindiğini anlamaya çalıştıklarını söyledi. Polis şefi ayrıca saldırının nedenini de netleştirmeye çabaladıklarını ifade etti.

Rupnow'un ailesinin olayla ilgili incelemede polise yardımcı olduğunu söyleyen Barnes, polis ekiplerinin bir ilkokul 2. sınıf öğrencisinin ihbarıyla harekete geçtiğini aktardı. Yetkililer, Rupnow'un silahı nasıl okula soktuğunu ya da saldırı planını daha önceden biriyle paylaşıp paylaşmadığını tespit etmeye çalışıyor.

Polis, okula metal dedektörü olmadığını belirtirken, olay yerindeki kamera görüntülerinin inceleneceğini bildirdi.

Hastaneye kaldırılan 6 yaralıdan biri öğretmen, 5'iyse öğrenciydi. Yaralılardan ikisinin taburcu edildiği, iki kişininse hayati tehlikesinin sürdüğü aktarıldı. Yaşamını yitirenlerin kimlikleri henüz açıklanmadı. 

Okuldaki 6. sınıf öğrencilerinden Adler Jean-Charles, yaşananlarla ilgili şunları söylüyor: 

İki el silah sesi duydum. Birileri ağlamaya başladı. Sonra polis gelene kadar bekledik ve bizi dışarı çıkardılar.

Saldırganın trans olduğuna dair bazı iddialar da paylaşılıyor. Polis şefi Barnes, böyle trajik bir olay yaşanmışken bunun önemi bulunmadığı belirterek şunları söyledi: 

Natalie'nin trans olup olmadığını bilmiyorum. Açıkçası bunun hiçbir önemi olmadığını düşünüyorum. Bugün yaşananların Natalie'nin kendisini nasıl tanımlamak istediğiyle bir ilgisi yok.

ABD'deki okullara düzenlenen saldırılarla ilgili verileri toplayan K-12 School Shooting Database'e göre ülkede bu yıl kampüslerde 322 silahlı saldırı düzenlendi. Verilere göre bu, 1966'dan beri görülen en yüksek ikinci rakam; geçen sene sayı 349'du. 

Reuters'ın aktardığına göre okula bir kız çocuğu tarafından silahlı saldırı düzenlenmesi ender görülen bir olay. ABD'deki kitlesel silahlı saldırıların yalnızca yüzde 3'ü kadın veya kız çocukları tarafından gerçekleştiriliyor.

Anaokulundan lise seviyesine kadar eğitim veren Abundant Life, 1978'de kurulmuştu. Yaklaşık 420 öğrenciye sahip Hıristiyan okulundaki yetkililerden Barbara Wiers, Rupnow'un ebeveynlerini "çok nazik ve sabırlı" diye niteliyor.

Independent Türkçe, New York Times, CNN, Reuters, ABC News