Yeni Zelanda'daki cami katliamından çıkarılan ders unutulacak mı?

Christchurch katliamında hayatını kaybedenler cami önlerinde anılmıştı (AFP)
Christchurch katliamında hayatını kaybedenler cami önlerinde anılmıştı (AFP)
TT

Yeni Zelanda'daki cami katliamından çıkarılan ders unutulacak mı?

Christchurch katliamında hayatını kaybedenler cami önlerinde anılmıştı (AFP)
Christchurch katliamında hayatını kaybedenler cami önlerinde anılmıştı (AFP)

Yeni Zelanda'daki sağcı koalisyonun, Christchurch katliamından sonra getirilen silah kısıtlamalarını gevşetmesinden endişeleniliyor.

Merkez sağ çizgideki Yeni Zelanda Ulusal Partisi'yle sağ liberteryen ACT Partisi'nin oluşturduğu iktidar koalisyonu, yarı otomatik silah ve tüfeklerin satışını yasaklayan kanunu yeniden gözden geçiriyor.

Eski Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern, söz konusu kanunu Christchurch şehrinde Mart 2019'da iki camiye düzenlenen, 51 kişinin öldürüldüğü ve 49 kişinin yaralandığı saldırıların ardından yürürlüğe koymuştu. Yasa kapsamında tabancaların kayıtlı tutulacağı bir ateşli silah sicil sistemi de geliştirilmişti. 

Ardern'in hamlesi birçok kesim tarafından memnuniyetle karşılanırken, bazı silah sahipleri karara tepki göstermişti. 

Yeni Zelanda İşçi Partisi'nin eski liderinin uygulamasına en sert karşı çıkanlar arasında Ruhsatlı Ateşli Silah Kullanıcıları Konseyi adlı lobi grubunun sözcüsü Nicole McKee geliyor.

McKee, 2020'de ACT Partisi'nden seçimleri kazanarak parlamentoya girmişti. Sağcı koalisyonun haziranda başlattığı yeni yasa tasarısı çalışmalarına da kendisi liderlik ediyor. 

Silahlanma karşıtı gruplarsa Ateşli Silahlardan Sorumlu Adalet Bakanı Yardımcısı Mckee'nin öncülüğündeki çalışmalar neticesinde denetim yasalarının gevşetileceğinden endişeleniyor. 

Christchurch olayından sonra kurulan silahlanma karşıtı Gun Control NZ adlı gruptan Philippa Yasbek, şunları söyledi: 

Bu çalışmalar, Christchurch terör saldırılarından sonra yapılan tüm değişiklikleri geri alma potansiyeline sahip ve bundan gerçekten endişe duyuyoruz.

Birleşik Krallık'ın önde gelen gazetelerinden Guardian'a konuşan McKee yeni tasarının kapsamına ilişkin yorum yapmayı reddederken şunları söyledi: 

Sonuçlar hakkında herhangi bir varsayımda bulunmuyorum. Yeni Zelanda halkını ve uzmanları dinlemek için yapılacak istişareleri dört gözle bekliyorum. Bu reform, basit ve etkili düzenlemeler yoluyla kamu güvenliğini artırmakla ilgili.

Christchurch saldırıları

Christchurch şehrinde 2019'da iki camide katliam yapan 33 yaşındaki Brenton Harrison Tarrant, bir camiye daha saldırmak için aracıyla giderken polis tarafından yakalanmıştı. 

Camilere düzenlediği saldırıları Facebook'tan canlı yayımlayarak gündem olan Tarrant, Ağustos 2020'de şartlı tahliye olmaksızın müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı. Bu ceza ülkede ilk defa verilmişti. 

Olayı "terör saldırısı" diye niteleyen Ardern, ülkedeki Müslümanları ziyaret edip saldırıda yakınlarını kaybedenlere taziyelerini sunarak uluslararası kamuoyundan övgü toplamıştı.

Independent Türkçe, Guardian, BBC

 



MAGA dünyası Trump'la Papa arasında sürtüşme bekliyor

Papa Leo, perşembe günü yapılan Konklav oylamasının ardından Papa Francis'in yerine geçti (AP)
Papa Leo, perşembe günü yapılan Konklav oylamasının ardından Papa Francis'in yerine geçti (AP)
TT

MAGA dünyası Trump'la Papa arasında sürtüşme bekliyor

Papa Leo, perşembe günü yapılan Konklav oylamasının ardından Papa Francis'in yerine geçti (AP)
Papa Leo, perşembe günü yapılan Konklav oylamasının ardından Papa Francis'in yerine geçti (AP)

Donald Trump'ın MAGA hareketinin önde gelen isimleri, ilk Amerikalı Papa'nın seçilmesini kınadı.

Siyasi ittifakları hakkında fazla şey bilinmese de Papa Leo, Trump yönetiminin göçmen karşıtı tutumunu açıkça eleştiriyor.

Perşembe günü 267. Papa olarak seçilmesinden önce, o zamanki kardinal Robert Prevost, ABD Başkan Yardımcısı J.D. Vance'i eski adı Twitter olan sosyal medya platformu X üzerinden eleştirmişti.

Leo, Katolik bir yayın organında yer alan "J.D. Vance yanılıyor: İsa bizden başkalarına olan sevgimizi derecelendirmemizi istemiyor" başlıklı makaleyi paylaşmıştı.

Trump şu ana kadar sadece Leo'nun seçilmesinin ABD için "büyük bir onur" olduğunu söylemekle yetindi. Ancak Başkan'ın en açık destekçilerinden bazıları yeni Papa'yı eleştiriyor ve ona saldırmakta gecikmediler.

Cuma günü BBC'ye konuşan Trump'ın eski baş stratejisti Steve Bannon, Leo'nun seçilmesinin "çok şaşırtıcı" olduğunu söyledi.

Bannon, "Twitter'da Amerikalı üst düzey siyasetçilere karşı bir akışa sahip olan ve bu yönde ifadeler kullanan bir kişinin Papa seçilmesi benim için şoke edici" dedi.

Katolik mezhebine mensup Bannon, yeni Papa'yla ABD Başkanı arasında "kesinlikle sürtüşme yaşanacağı" öngörüsünde bulundu.

ABD Başkanı'nın kulağını çektiği söylenen radikal sağcı komplo teorisyeni Laura Loomer, yeni Papa'yı "Trump karşıtı, MAGA karşıtı, açık sınır yanlısı ve Papa Francis gibi tam bir Marksist" diye tanımladı.

Ancak New York Kardinali Timothy Dolan cuma günü yaptığı açıklamada Leo'nun Trump dahil tüm dünya liderleriyle köprüler kurmaya çalışacağını düşündüğünü söyledi.

Yeni Papa, Trump'ın ekibiyle bazı politik görüşlerde benzerlik taşıyor. Trump ve Vance gibi o da kürtaja karşı çıkıyor.

Ancak takipçilerini Katolik iklim dilekçesini imzalamaya çağıran gönderiye bakılırsa, iklim değişikliğiyle mücadele çalışmalarını destekliyor. Trump, ABD'yi küresel ısınmayla mücadele eden Paris İklim Anlaşması'ndan çıkarmıştı.

Independent Türkçe