Putin, Ukrayna saldırısına karşı koymak için "yeni teknik çözümleri" görüştü

Rus kuvvetlerinin yeniden konuşlandırılması

Ukraynalı askerler Rusya sınırına yakın bir yolda  (AFP)
Ukraynalı askerler Rusya sınırına yakın bir yolda  (AFP)
TT

Putin, Ukrayna saldırısına karşı koymak için "yeni teknik çözümleri" görüştü

Ukraynalı askerler Rusya sınırına yakın bir yolda  (AFP)
Ukraynalı askerler Rusya sınırına yakın bir yolda  (AFP)

Ukrayna'nın Rusya'nın Kursk bölgesine yönelik saldırısına karşı Rusya'nın attığı adımların niteliği dün gizemini korudu. Batı kaynaklı haberlerde, Kremlin'in Kursk çevresindeki askeri durumu güçlendirmek amacıyla Rus birliklerini yeniden konuşlandırmaya ve binlerce askeri Ukrayna'daki çatışma bölgelerinden çekmeye yönelik planlarından bahsedilirken, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya Ulusal Güvenlik Konseyi'nin kapalı bir toplantısında ilk kez bu durum karşısında “teknik çözümler benimsenmesi” konusunu gündeme getirdi.

Ukrayna saldırısının başladığı 6 Ağustos sabahından bu yana şiddetli çatışmalara sahne olan bölgede, sahadaki duruma ilişkin bilgiler çelişkiliydi.

Ukrayna tarafı Suca kentinde tam kontrolün sağlandığını ve operasyonu yönetmek üzere burada bir askeri temsilcilik açıldığını teyit ederken, Rus askeri çevreleri bölgedeki saha durumunun “hala kontrol altında” olduğunu bir kez daha vurguladı. Askeri açıklamalarda ise Ukrayna güçlerinin uğradığı kayıplarından bahsedildi.



Trump'ın zaferi "altın vize" başvurularını uçurdu

Trump, Demokrat rakibi Kamala Harris'e karşı ezici bir galibiyet kazanmıştı (Reuters)
Trump, Demokrat rakibi Kamala Harris'e karşı ezici bir galibiyet kazanmıştı (Reuters)
TT

Trump'ın zaferi "altın vize" başvurularını uçurdu

Trump, Demokrat rakibi Kamala Harris'e karşı ezici bir galibiyet kazanmıştı (Reuters)
Trump, Demokrat rakibi Kamala Harris'e karşı ezici bir galibiyet kazanmıştı (Reuters)

ABD'deki başkanlık seçimlerini Donald Trump'ın kazanması, Amerikalılar arasında "altın vize" uygulamalarına ilgiyi artırdı. 

Amerikan medya kuruluşu CNN, 5 Kasım'da gerçekleştirilen seçimlerin ardından ABD vatandaşları arasında altın vize programlarına ilginin tavan yaptığına dikkat çekiyor. 

Yatırım karşılığı vatandaşlık satın alınan altın vize uygulamaları hakkında danışmanlık veren köklü şirketlerden Henley & Partners, programlarla ilgili site üzerinden gelen taleplerde seçim sonrası dönemde yüzde 400 artış kaydedildiğini aktarıyor. 

Şirketten Dominic Volek, bu kişilerin çoğunun kalıcı olarak yeni bir ülkeye taşınmayı planlamadığını, daha çok bir güvence ve alternatif peşinde olduğunu söylüyor. 

Diğer bir altın vize danışmanlığı şirketi olan Arton Capital da Cumhuriyetçi lider Trump'ın zaferinin ilan edilmesinin ardından tek günde 100'den fazla başvuru aldıklarını belirtiyor. Bu, firmanın günlük ortalamasının 5 katına denk geliyor. CEO Armand Arton şu ifadeleri kullanıyor: 

Bu kişilerin çok azı gerçekten başka bir ülkeye taşınıyor. Genellikle çoğu bir B planına sahip olmak istiyor. 

Henley & Partners'dan Volek, Amerikan yurttaşları arasında altın vize uygulamalarına ilginin pandemi döneminde arttığını belirtiyor. Şirketin martta yayımladığı raporda, bu artışta ABD'deki siyasi bölünme ve toplumsal gerilimin önemli rol oynadığına dikkat çekilmişti. 

Amerikalılardan gelen altın vize taleplerinin, geçen yılın aynı dönemine kıyasla 2024'te yüzde 33 arttığı, özellikle Avrupa ülkelerine büyük ilgi gösterildiği belirtilmişti. 

ABD'lilerin para karşılığında en çok yurttaşlık almak istediği ülke Portekiz. İber Yarımadası'ndaki ülke, sanat ve kültürel miras alanlarına 250 bin euro yatırım yapan kişilere oturma izni veriyor. Avrupa Birliği (AB) ülkesi, 5 yılın ardından da vatandaşlık hakkı sağlıyor. Yunanistan, İspanya ve İtalya gibi ülkelerin altın vize uygulamalarındaysa bu süre 7 ila 10 yıl. 

Şahsi serveti 50 milyon dolar ve üzeri olan süper zenginlerse genellikle Malta veya Avusturya'yı tercih ediyor.

Malta'nın altın vize programı, devlete 600 bin dolarlık ödeme yapılmasını öngörüyor. Ülkedeki gayrimenkullere önemli miktarda ek harcama yapılması, yerel hayır kurumlarına 10 bin euro bağışlanması isteniyor. Avusturya da yerel bir işletmeye yatırım gibi ekonomiye doğrudan bir katkı talep ediyor ve bu da genellikle yaklaşık 3,5 milyon eurodan başlıyor.

Independent Türkçe, CNN, Barron's