Çocuk pornosundan aranan Amerikalı asker, Rus ordusunda çıktı

"Yolu İstanbul'dan da geçti"

Wilmer Puello-Mota, 2015'te Afganistan'da da görev yapmıştı (ABD Hava Kuvvetleri)
Wilmer Puello-Mota, 2015'te Afganistan'da da görev yapmıştı (ABD Hava Kuvvetleri)
TT

Çocuk pornosundan aranan Amerikalı asker, Rus ordusunda çıktı

Wilmer Puello-Mota, 2015'te Afganistan'da da görev yapmıştı (ABD Hava Kuvvetleri)
Wilmer Puello-Mota, 2015'te Afganistan'da da görev yapmıştı (ABD Hava Kuvvetleri)

Hakkında çocuk pornosu bulundurma suçlamasıyla yakalama kararı çıkarılan Amerikalı eski askerin, Rus ordusunda drone ekibinde yer aldığı ortaya çıktı.

Amerikan gazetesi Washington Post'un (WP) haberinde, bir dönem ABD Hava Kuvvetleri'nde görev yapan Wilmer Puello-Mota'nın ocakta ülkeden kaçtığı belirtiliyor. 

Massachusetts Ulusal Hava Muhafızları bünyesinde görev yapan 28 yaşındaki eski asker hakkında çocuk pornosu ve askeri belgede sahtecilik suçlamalarından yakalama kararı bulunuyor. 

WP'nin aktardığına göre gözaltında tutulan Puello-Mota, kefaletle serbest bırakıldıktan sonra kaçtı.

Rusya Savunma Bakanlığı'nın pazartesi günü yayımladığı bir videoda, Puello-Mota'nın Rus ordusunda drone keşif biriminde görev yaptığı belirtiliyor. 

Ukrayna'nın Donetsk bölgesinde Rus ordusu safında savaşan Puello-Mota, videoda şu ifadeleri kullanıyor: 

Kendimi vatan haini olarak görmüyorum. Neticede ABD ve Rusya savaş halinde değil.

WP'nin paylaştığı bilgilere göre Puello-Mota, Hava Kuvvetleri'nde 6 yıl görev yaptıktan sonra 2019'da Massachusetts Hava Ulusal Muhafızları'na geçti. Ancak hakkındaki çocuk pornografisi suçlaması nedeniyle asker, Ulusal Muhafızlar'dan 2022'de ayrılmak durumunda kaldı.

Puello-Mota, hakkındaki çocuk pornografisi davası 2020'de başlamasına rağmen buna dair bilgiler kamuoyuna açıklanmadan önce 2021'de Massachusetts eyaletindeki seçimlere girerek, Holyoke şehrinin belediye meclisinde sandalye kazandı. 

2022'de davanın ortaya çıkmasıyla belediye yetkilileri Puello-Mota'yı ihraç etmeye çalıştı fakat eski asker herhangi bir suçtan hüküm giymediği için bu girişim başarısız oldu. 

New England eyaletindeki Rhode Island Başsavcılığı'nın WP'yle paylaştığı belgelere göre Puello-Mota, Washington Dulles Uluslararası Havaalanı'ndan uçağa binerek İstanbul'a gitmiş. Haberde, bu bilginin bağımsız olarak doğrulanamadığı belirtilirken, askerin kaçış rotasına dair başka detay paylaşılmıyor.

Diğer yandan Rusya Savunma Bakanlığı, Puello-Mota'yı "Amerikalı bir Rus vatandaşı" diye niteliyor. Eski askerin Rus pasaportu alıp almadığı ya da ABD yurttaşlığından çıkıp çıkmadığı tam olarak bilinmiyor.

Independent Türkçe, Washington Post, Moscow Times



Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
TT

Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)

Lübnan'da Hizbullah'ın çağrı cihazlarının ardından telsiz, radyo ve güneş enerjisi panellerinin patlatılmasıyla bölge topyekun savaşa doğru sürükleniyor. 

17 Eylül'de Hizbullah'ın kullandığı çağrı cihazlarında eş zamanlı patlamalar yaşanmış, ikisi çocuk 12 kişi hayatını kaybetmiş, 2 bin 800 kişi de yaralanmıştı. 

Dün de ülkedeki telsiz, radyo ve güneş enerji sistemlerinde patlama gerçekleşti. En az 20 kişinin öldüğü, 450'den fazla kişinin de yaralandığı bildiriliyor. Lübnanlı yetkililer, olaydan İsrail'i sorumlu tutarken Tel Aviv'den henüz açıklama gelmedi.

Diğer yandan saldırıyla ilgili bilgiye sahip olan fakat adlarının gizli tutulmasını isteyen kaynaklar, Amerikan gazetesi New York Times'a (NYT) operasyonun ardında İsrail'in olduğunu doğruluyor. 

Mossad'ın BAC Consulting adlı bir paravan şirket kurduğu ve çağrı cihazlarını bubi tuzağına dönüştürerek Lübnan'a soktuğu iddia ediliyor. Macaristan merkezli bu paravan şirket, kağıt üstünde Tayvanlı Gold Apollo firması adına çağrı cihazı üretiyor. Kimliklerinin açıklanmasını istemeyen İsrailli istihbaratçılar, buna ek olarak operasyonda en az iki paravan şirket daha oluşturulduğunu belirtiyor. 

Kaynaklar, AR-924 model numaralı cihazların bataryalarına patlayıcı bir madde olan pentaeritritol tetranitrat (PENT) yerleştirildiğini ve bunların 2022 yazında Lübnan'a gönderildiğini ifade ediyor.

Hizbullah, İsrail istihbaratı tarafından takip edilmemek için cep telefonlarını bırakıp çağrı cihazı kullanmaya başlamıştı. Kaynaklar, bu kararın ardından milyonlarca dolarlık yatırımla üretimin artırıldığını ve Lübnan'a bubi tuzağı haline getirilmiş binlerce cihaz sokulduğunu söylüyor.

Öte yandan ikinci dalga saldırıda telsiz ve güneş enerji panellerinin nasıl patlatıldığı henüz bilinmiyor.

NYT'nin patlayan telsizlerin görüntülerinden yola çıkarak yaptığı analizde, bunların çağrı cihazlarından daha ağır ve büyük olduğuna, bu yüzden daha fazla hasar yarattığına işaret ediliyor. 

Ayrıca telsizlerin patlamasıyla daha büyük yangınlar çıktığına, bunun da çağrı cihazlarına kıyasla telsizlere daha fazla patlayıcı yerleştirilmiş olabileceğini gösterdiğine dikkat çekiliyor.

Lübnan'ın açıkladığı rakamlara göre telsizlerin patlatılmasıyla en az 71 ev ve dükkanla 18 sivil araç ve motosiklet yandı. 

Telsizlerden bazılarında Japon firması Icom'un amblemi görülüyor. Ancak şirket, IC-V82 model numaralı telsizlerin ve bunlarda kullanılan bataryaların üretiminin neredeyse 10 yıl önce durdurulduğunu belirtiyor. Patlayıcıların bu cihazlara nasıl yerleştirildiğiyse henüz netleştirilemedi. Icom, bu telsizlerin sahte olabileceğini öne sürüyor.

Lübnan medyasındaki haberlerde, saldırıda en az iki güneş enerjisi panelinin de alev aldığı bildiriliyor. Saldırılarda çıkan küçük çaplı yangınların söndürüldüğü bildirilirken, patlamada bir kız çocuğunun yaralandığı aktarılıyor. Ancak bu panellerin infilak ettirilen diğer cihazların etkisiyle mi alev aldığı yoksa uzaktan kumandayla mı patlatıldığı belli değil. 

Amerikan düşünce kuruluşu Soufan Center'dan Clara Broekaert, CNN'e açıklamasında saldırı dalgasının Lübnan halkının psikolojisini olumsuz etkilediğini ve Hizbullah üzerinde misilleme baskısı oluşturduğuna dikkat çekerek şunları söylüyor:

Saldırılarda günlük hayatın böylesine korkunç, beklenmedik ve geniş ölçekte kesintiye uğratılması, misilleme yapılmasına yönelik ekstra bir baskı yaratacaktır diye düşünüyorum. İnsanlar yaşananların hesabının sorulduğunu görmek istiyor.

Üst üste gelen saldırıların ardından dün Hizbullah, İsrail sınırındaki el-Merc bölgesine füze fırlattı. İkisi ağır 8 İsraillinin yaralandığı bildirilirken, bu kişilerin sivil veya asker olduğuna ilişkin bilgi paylaşılmadı.

Independent Türkçe, Times of Israel, New York Time, Japan Times, CNN, France 24