Hamaney'e yönelik tehditler Nasrallah'ın yasını tutmak için ortaya çıkmasından önce geldi

Biden İsrail ile potansiyel hedefleri görüştü… İran nükleer tesislerinin vurulmasını reddetti

Hamaney bugün bir grup destekçisine konuşma yapıyor. (İran Dini Lideri’nin internet sitesi)
Hamaney bugün bir grup destekçisine konuşma yapıyor. (İran Dini Lideri’nin internet sitesi)
TT

Hamaney'e yönelik tehditler Nasrallah'ın yasını tutmak için ortaya çıkmasından önce geldi

Hamaney bugün bir grup destekçisine konuşma yapıyor. (İran Dini Lideri’nin internet sitesi)
Hamaney bugün bir grup destekçisine konuşma yapıyor. (İran Dini Lideri’nin internet sitesi)

İsrailli yetkililer, Tahran'ın bölgedeki en önemli müttefikleri olan Hamas ve Hizbullah liderlerinin öldürülmesine karşılık olarak İran'ın İsrail'e füze saldırısı düzenlemesinden üç gün sonra, Tahran'daki ilk Cuma namazı öncesinde İran Dini Lideri Ali Hamaney'i suikastla tehdit etti.

Söz konusu tehdit, İsrail Diaspora İşleri ve Antisemitizmle Mücadele Bakanı Amichai Chikli tarafından Hamaney'in X hesabından İran'ın füze saldırılarını övdüğü bir paylaşıma cevaben yapıldı: “Bölgemizdeki tüm sorunların kaynağı sizsiniz ama bu uzun sürmeyecek.”

Knesset Başkanı Amir Ohana da çarşamba günü Hamaney'e hitaben şunu söyledi: “Sonunuza merhaba deyin.”

Cuma namazını kıldıracak olan Hamaney'in, İsrail'in geçtiğimiz Cuma günü Beyrut'un güney banliyölerine düzenlediği bir saldırıda öldürülen Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın yasını tutması bekleniyor.

Bu arada ABD Başkanı Joe Biden dün (perşembe) yaptığı açıklamada, ülkesinin İsrail ile potansiyel hedefleri ‘tartıştığını’ söyledi. Bir muhabirin İran petrol tesislerine saldırı konusundaki tutumuna ilişkin sorusuna cevaben “Bunu tartışıyoruz” cevabını verdi. Biden çarşamba günü İsrail'in nükleer tesislere yönelik bir saldırısını desteklemediğini açıklamıştı.

Diğer yandan İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, İsrail'in İran'ın nükleer tesislerine yönelik bir saldırısını reddetti, ancak “Herhangi bir eylemi uygun ve eskisinden daha güçlü bir yanıtla karşılayacağız” dedi.



Pakistan'ın kuzeyindeki saldırıda 43 kişi öldü

Pakistan'ın kuzeybatısında perşembe günü yapılan saldırılarda hayatını kaybeden bir kişinin cenaze töreni (AP)
Pakistan'ın kuzeybatısında perşembe günü yapılan saldırılarda hayatını kaybeden bir kişinin cenaze töreni (AP)
TT

Pakistan'ın kuzeyindeki saldırıda 43 kişi öldü

Pakistan'ın kuzeybatısında perşembe günü yapılan saldırılarda hayatını kaybeden bir kişinin cenaze töreni (AP)
Pakistan'ın kuzeybatısında perşembe günü yapılan saldırılarda hayatını kaybeden bir kişinin cenaze töreni (AP)

Mezhepsel şiddete sahne olan Pakistan'ın kuzeybatısında Şii ailelerden oluşan iki konvoyun dün hedef alındığı iki saldırıda ölenlerin sayısı 7'si kadın, 3'ü çocuk olmak üzere 43 kişiye yükseldi.

Saldırıların gerçekleştiği Kurram'da yerel yetkili Javedullah Mehsud, ölenlerin yanı sıra “11'i ağır olmak üzere 16 kişinin de yaralandığını” söyledi.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre olay yerindeki bir polis memuru kimliğinin açıklanmaması kaydı ile AFP'ye bu rakamı doğruladı.

Şiilerin kalesi Kurram'da bulunan Paraçinar'daki bir başka yerel yetkili ise "Vatandaşlar gece boyunca merkez çarşıda oturma eylemi düzenledi ve bu eylem şu ana kadar devam ediyor" dedi.

Buna karşılık, "cep telefonu şebekesi kesildi, ana yolda sokağa çıkma yasağı konuldu ve trafik askıya alındı."

Mehsud ise "barış ve düzeni yeniden tesis etmek için bir kabile konseyinin toplandığını" belirtti.

Ülkede özgürlükleri savunan bir sivil toplum kuruluşu olan Pakistan İnsan Hakları Komisyonu'na (HRCP) göre, temmuz ayından beri bu dağlık bölgede, Şii ve Sünni aşiretler arasında yaşanan şiddet olaylarında 70'ten fazla kişi hayatını kaybetti.

Periyodik olarak aşiret ve mezhep çatışmaları patlak veriyor, ardından bir aşiret konseyi (Jirga) tarafından ateşkese varıldığında şiddet sona eriyor. Haftalar ya da aylar sonra yeniden başlıyor.

Temmuz, eylül ve ekim aylarında Kurram ölümcül olaylara tanık oldu. O tarihten bu yana polis, diğer din mensuplarının yaşadığı bölgelere taşınan aileleri takip ediyor.

Bölgede farklı inançlara sahip kabileler arasındaki çatışmalar, özellikle toprak meselesiyle ilgilidir. Kabilelerin namus kurallarının güçlü olduğu yerlerde, genellikle güvenlik güçlerinin sürdürmekte zorlandığı düzene üstün gelirler.