Trump yasadışı göçmenlerin suç işlemesinden “kötü genleri” sorumlu tutuyor

 Trump, Las Vegas, Nevada'daki seçim mitingi sırasında, 13 Eylül (Reuters)
Trump, Las Vegas, Nevada'daki seçim mitingi sırasında, 13 Eylül (Reuters)
TT

Trump yasadışı göçmenlerin suç işlemesinden “kötü genleri” sorumlu tutuyor

 Trump, Las Vegas, Nevada'daki seçim mitingi sırasında, 13 Eylül (Reuters)
Trump, Las Vegas, Nevada'daki seçim mitingi sırasında, 13 Eylül (Reuters)

Washington Post'un haberine göre eski ABD Başkanı Donald Trump dün (Pazartesi) ülkesinde suç işlemiş belgesiz göçmenlerin “kötü genlere” sahip olduğunu iddia etti.

Radyo sunucusu Hugh Hewitt'e verdiği mülakat sırasında Başkan Yardımcısı Kamala Harris'in sınır güvenliğine ilişkin politikalarını eleştirirken yaptığı bu açıklama, eski başkanın aşağılayıcı söyleminin son örneği oldu.

Trump Harris'i “13 bini katil olan insanların açık sınırdan geçmesine izin vermekle” suçlayarak, federal hükümet tarafından yayınlanan son verileri çarpıtan bir iddiayı tekrarladı.

Trump şöyle dedi: “Bence bu onların genlerinde var ve şu anda ülkemizde çok fazla kötü gen var. Burada olmaması gereken ve suçlu olan 425 bin kişi ülkemize geliyor.”

Trump ve müttefikleri, Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza tarafından geçen ay Kongre'ye açıklanan verilerin, Başkan Joe Biden yönetiminin cinayetten hüküm giymiş 13 binden fazla yasa dışı göçmeni serbest bıraktığını gösterdiğini iddia ediyor.

Gerçek şu ki, veriler, Biden'ın göreve gelmesinden çok öncesine, onlarca yıl öncesine dayanıyor ve ICE'nin (ABD Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Teşkilatı) yetki alanı dışında hapsedilebilecek hükümlü suçluları da içeriyor.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre Partizan ve İdeolojik Araştırmalar Merkezi başkanı siyasi analist Richard Hanania, "Genellikle Trump'ın açıklamalarını savunmuyorum ve burada serbest bırakılan 13 bin katil hakkında yalan söylüyor" dedi. Hanania, Cumhuriyetçi adayın "haklı" olduğuna dikkat çekti ve "Suçluluk büyük oranda kalıtsaldır" ifadelerini kullandı.

Trump, 2015 yılında başkanlığa aday olmasından bu yana yasadışı göçmenleri hedef alan söylemi nedeniyle tepkilerle karşılaştı, ancak son kampanyasında dili daha sert ve daha karalayıcı bir hal aldı.

Trump, yasadışı göçmenlerin "ülkemizin kanını zehirlediğini" o kadar söyledi ki, Springfield, Ohio'daki Haitili göçmenler gibi yasal göçmenlerin sınır dışı edilmesi çağrısında bulundu.

Trump ve başkan yardımcısı adayı J. D. Vance, göçmenlerin evcil hayvan yediği yönündeki yanlış iddiaları destekledi.

xscvbgr
Cumhuriyetçi aday Donald Trump Pennsylvania'daki konuşmasında (Reuters)

Trump 2020 yılında, beyazların çoğunlukta olduğu Minnesota eyaletindeki bir kampanya mitinginde kalabalığı “iyi genlere” sahip oldukları için övdüğünde ve üstün özelliklere sahip insanların bu güçlerini çocuklarına aktaracakları fikri olan “at yarışı teorisini” desteklediğinde konuyu gündeme getirdi.

Trump şunları söyledi: "İyi genleriniz var, bunu biliyorsunuz değil mi? İnanmıyor musun? Yarış Atı Teorisi.Çok farklı olduğumuzu mu düşünüyorsunuz? "Minnesota'da iyi genleriniz var."

Harris ve Biden, Trump'ı göçmenleri şeytanlaştırmak için kullandığı dil nedeniyle defalarca eleştirmiş, özellikle de kayıtsız göçmenlerin “kanı zehirlediği” iddiasına odaklanarak, bu ifadeyi Yahudilerin Almanları “kan zehirlenmesine” maruz bıraktığını iddia eden Nazi lideri Adolf Hitler ile ilişkilendirdiler.

Trump ise geçen yıl "Hitler'in öğrencisi olmadığını" söyleyerek bunu reddet

Trump geçen ay, iddialarını kanıtlamaksızın Başkan Joe Biden ve Başkan Yardımcısı Harris yönetimini “dünyanın dört bir yanından çocuk istismarcılarını ve tecavüzcüleri (...) ABD'ye getirmekle ve yargıyı siyasi muhaliflerini hapsetmek için kullanmakla” suçladı.



Batı Şeria'daki Filistinliler 7 Ekim'i pankart ve bayraklarla kutladılar

Ramallah gösterilerinden (AFP)
Ramallah gösterilerinden (AFP)
TT

Batı Şeria'daki Filistinliler 7 Ekim'i pankart ve bayraklarla kutladılar

Ramallah gösterilerinden (AFP)
Ramallah gösterilerinden (AFP)

İsrail'e yönelik 7 Ekim saldırısının birinci yıldönümünü kutlamak üzere dün (Pazartesi) işgal altındaki Batı Şeria'nın Ramallah kentinde toplanan yüzlerce Filistinli, Hamas bayrakları salladı ve Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ın resimlerini taşıdı.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre her yaştan ve farklı siyasi grupları temsil eden yaklaşık 400 Filistinli protestocu, Devlet Başkanı Mahmud Abbas başkanlığındaki Filistin Yönetimi'nin merkezi olan Ramallah'ın merkezinde yürüdü. Eylemciler yürüyüşü Hamas'ın İsrail'e yönelik eşi benzeri görülmemiş saldırısının birinci yıldönümünde “Devrime olan inancımızı kaybetmeyeceğiz” sloganı altında düzenledi.

Göstericiler, Lübnan Hizbullahı'nın sarı ve İslamcı Hamas hareketinin yeşil bayraklarının yanı sıra Lübnan, Irak ve Yemen bayraklarını da taşıdı. Hamas'ın saldırısının ardından Hizbullah'ın Lübnan'dan Gazze Şeridi'ne “destek cephesi” açması ve İsrail'e roket atmaya başlamasıyla, yaklaşık iki hafta önce savaş kanlı ve yıkıcı bir seviyeye tırmandı.

Gazze'deki savaşın başlamasından bu yana, aralarında Iraklı silahlı gruplar ve Yemenli isyancıların da bulunduğu İran liderliğindeki “direniş ekseni”ne bağlı gruplar, İsrail'e füze atıyor. Göstericiler “Ramallah'tan (Hizbullah) askerlerine selamlar” ve Hamas askeri komutanlarından Muhammed Dayf'ın adamlarıyız” sloganları attı.

İsrail, Dayf'ı temmuz ayındaki bir baskında öldürdüğünü açıkladı, ancak Hamas ise bunu reddediyor. Hassan Nasrallah ise 27 Eylül'de İsrail'in Beyrut'un güney banliyölerine düzenlediği şiddetli hava saldırılarında öldürüldü.

“Zafer diliyoruz”

Gösteri esnasında çok sayıda Filistinli polis memuru hazır bulundu ve yolu araçlara kapattı, ancak gösteriye müdahale etmedi.

Göstericiler, üzerinde “Uluslararası Hukuk”, “Arap Birliği” ve “Birleşmiş Milletler” yazılı bir tabut taşıyarak savaşı durdurmadığına inandıklarıbu kurumların tutumlarını eleştirdi.

Cemile Cevher AFP'ye görüşlerini “Şehitlerimizi anmaya, yaralılarımıza şifa dilemeye ve Filistinli, Lübnanlı, Iraklı ya da Yemenli direnişçileri geçtiğimiz yıl boyunca verdikleri mücadeleden dolayı kutlamaya geldik. Zafer diliyoruz” şeklinde ifade etti.

Diğerleri ise Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail'e düzenlediği saldırıyı doğrudan övgüde bulundu.

Güvenlik nedeniyle adının açıklanmasını istemeyen bir kişi “Sesimizi yükseltmeye ve Filistin mücadelesinin devam ettiğini söylemeye geldik. 7 Ekim, bizi aşağılanmışlıktan onur ve gurura taşıdı” ifadelerini kullandı.

Filistin Halk Partisi Siyasi Büro üyesi Afaf Ghatasha, 7 Ekim'in “Filistin davasının, bölgenin ve dünyanın gidişatını değiştirdiğini” söyledi. Ghatasha, “İşgal sona erene ve bir Filistin devleti kurulana kadar dünyanın istikrar bulamayacağını söylemek için geldik” dedi.

AFP'nin İsrail'in resmi verilerine dayanarak elde ettiği sonuçlara göre Hamas saldırısında çoğu sivil bin 206 kişi hayatını kaybetti. Hamas tarafından yönetilen Sağlık Bakanlığı'nın rakamlarına göre İsrail'in Gazze Şeridi'nde devam eden müdahalesi çoğu sivil en az 41 bin 909 kişinin ölümüne neden oldu.

Gazze savaşın ardından Batı Şeria, Hamas ve İsrail arasında 700'den fazla Filistinli ve 24 İsraillinin ölümüne neden olan gerginlik, şiddet ve kanlı çatışmalara sahne oldu.