Birleşik Krallık Dışişleri Bakanı Lammy, Çin yolcusu: İlişkiler düzelecek mi?

Uygur meselesinin de gündeme taşınması isteniyor

David Lammy'nin, Çin ziyaretinde dış politika ve ekonomi konularını gündeme getirmesi bekleniyor (Reuters)
David Lammy'nin, Çin ziyaretinde dış politika ve ekonomi konularını gündeme getirmesi bekleniyor (Reuters)
TT

Birleşik Krallık Dışişleri Bakanı Lammy, Çin yolcusu: İlişkiler düzelecek mi?

David Lammy'nin, Çin ziyaretinde dış politika ve ekonomi konularını gündeme getirmesi bekleniyor (Reuters)
David Lammy'nin, Çin ziyaretinde dış politika ve ekonomi konularını gündeme getirmesi bekleniyor (Reuters)

Birleşik Krallık (BK) Dışişleri Bakanı David Lammy, ilişkileri düzeltmek için bu hafta Çin'i ziyaret edecek. Britanyalı parlamenterler, görüşmede insan hakları ihlali iddialarının da gündeme getirilmesini istiyor. 

BK'nin tanınmış gazetelerinden Guardian, Pekin tarafından yaptırım listesine alınan Britanyalı parlamenterlerin, ziyaret öncesi Lammy'ye mektup gönderdiğini yazıyor. 

Salı günü gönderilen mektupta şu ifadelere yer veriliyor: 

Pekin, BK'nin kararlılığını sınıyor ve angajman için yeni parametreler oluşturmaya çalışıyor. Çin'le, Dünya Ticaret Örgütü'ne katıldıktan sonra dönüşmesini umduğumuz ülke olarak değil, Şi Cinping liderliğinde nasıl durumdaysa o şekilde ilişki kurmalıyız.

Cenevre merkezli DTÖ'nün 164 üyesi var, Çin de örgüte 2001'de üye olmuştu. Türkiye, DTÖ'nün kurucu üyelerinden.

Kısa vadeli ekonomik avantajlar yerine BK'nin çıkarlarına ve değerlerine önem verilmesi gerektiğini söyleyen siyasetçiler, Lammy'den ziyaretinde Uygurlara yönelik insan hakkı ihlali iddialarını da dile getirmesini istiyor. 

Çin, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde zorla çalıştırma, işkence ve "yeniden eğitim kampı" adı altında alıkoyma suçlamalarıyla karşı karşıya. İnsan hakları örgütleri, bölgedeki yaklaşık 1 milyon kişinin zorla toplama kamplarına ve hapishanelere yerleştirildiğini öne sürüyor. ABD de Uygurlara yönelik muameleyi "soykırım" diye niteliyor. Pekin yönetimiyse iddiaların gerçeği yansıtmadığını savunuyor.

Britanyalı parlamenterler, BK'nin endişelerinin "ABD'nin dış politikasına uyumdan kaynaklanmadığının, BK'nin ulusal çıkarlarının merkezinde yer alan ve müzakere edilemez değerlerle ilişkili olduğunun" vurgulanmasını da talep ediyor.

James Cleverly, Çin'i ziyaret eden son BK Dışişleri Bakanı olmuştu. Ağustos 2023'te gerçekleştirilen bu ziyaretten sonra BK'de bu yıl temmuzda yapılan seçimlerde Muhafazakarların kaybetmesiyle İşçi Partisi iktidara gelmişti. BK Başbakanı Keir Starmer liderliğindeki İşçi Partisi, Uygurlara yönelik muamelenin "soykırım" olarak tanımlanmasına yönelik adımlar atma vaadinde bulunmuştu. 

Mektupta, Çin'in Hong Kong Özel İdari Bölgesi'nde hapis yatan muhalif medya patronu Jimmy Lai'nin "siyasi tutsak" olduğu savunularak, bu konunun da gündeme getirilmesi istendi. 

Pekin karşıtı çizgisiyle tanınan ve 2021'de kapatılan Apple Daily gazetesinin kurucusu Lai, 2019'da Hong Kong'da patlak veren protestolarda "halkı isyana teşvik" ve "dış güçlerle işbirliğinden" suçlu bulunmuştu.

Britanyalı parlamenterler, Tayvan meselesinin de tartışılmasını talep etti. Mektupta, Çin'in Tayvan'a askeri harekat başlatması halinde 10 trilyon dolarlık zarar oluşabileceği savunularak, Londra yönetiminin durumdan "derin endişe duyduğunun" Pekin'e iletilmesi istendi. 

Çin ordusu, pazartesi günü Tayvan'ın etrafında rekor sayıda uçakla askeri tatbikat düzenlemişti. 153 uçağa ek olarak ada açıklarına 14 donanma gemisi gönderilmişti. Tayvan'ın etrafının sarıldığı tatbikatlara Taipei ve Washington'dan tepki gelmişti.

Lammy'nin Çin'e bu hafta düzenleyeceği ziyaretin günü henüz açıklanmadı. Bu, İşçi Partisi iktidarında Çin'e gerçekleştirilecek en üst düzey ziyaret olacak. 

BK Ticaret Bakanı Jonathan Reynolds, Amerikan medya kuruluşu Politico'ya pazartesi günü verdiği söyleşide, Çin'le ilişkilerin Muhafazakar Parti iktidarında kötüleştiğini belirterek, bu durumu değiştirmek istediklerini söylemişti.

Independent Türkçe, Guardian, Politico



Netanyahu: Hizbullah üslerinde Rus yapımı “modern” silahlar bulundu

İsrail ordusu Lübnan'ın güneyine düzenlediği saldırılar sırasında anti-tank silahları bulduğunu iddia etti (Reuters)
İsrail ordusu Lübnan'ın güneyine düzenlediği saldırılar sırasında anti-tank silahları bulduğunu iddia etti (Reuters)
TT

Netanyahu: Hizbullah üslerinde Rus yapımı “modern” silahlar bulundu

İsrail ordusu Lübnan'ın güneyine düzenlediği saldırılar sırasında anti-tank silahları bulduğunu iddia etti (Reuters)
İsrail ordusu Lübnan'ın güneyine düzenlediği saldırılar sırasında anti-tank silahları bulduğunu iddia etti (Reuters)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu dün Fransız Le Figaro gazetesinde yayınlanan röportajında, İsrail ordusunun Lübnan’ın güneyindeki Hizbullah üslerini ararken Rus yapımı ‘modern’ silahlar bulduğunu söyledi. Netanyahu, ülkesinin Lübnan'da ‘yeni bir iç savaş’ istemediğini de vurguladı.

Netanyahu, röportajda Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) 2006 yılında aldığı 1701 sayılı kararın Lübnan ordusuna sadece Litani Nehri'nin güneyindeki bölgelerde silah taşıma izni verdiğini hatırlatarak “Ancak bu bölgede Hizbullah, yüzlerce tünel ve sığınak kazmış durumda. Biz de burada bir miktar Rus yapımı modern silahlar bulduk” ifadelerini kullandı.

Öte yandan Amerikan Washington Post gazetesinin İsrailli yetkililere dayandırdığı haberine göre İran destekli Hizbullah ile çatışmaların tırmandığı geçtiğimiz aydan bu yana İsrail'in Lübnan'a düzenlediği saldırılarda Rus ve Çin yapımı anti-tank silahları bulundu.

Bu arada İsrail ordusu, Fransız Haber Ajansı AFP’nin Netanyahu’nun sözleriyle ilgili yorum talebine henüz yanıt vermedi.

İsrail, Hizbullah'a karşı yürüttüğü askeri harekâtın amacının kuzey bölgelerini güvenli hale getirerek bölgeden kaçmak zorunda kalan yaklaşık 60 bin İsraillinin evlerine dönmesini sağlamak olduğunu açıkladı. Kuzeyde yaşayanlar, geçtiğimiz yıl 7 Ekim'de Gazze savaşının başlamasının ardından İsrail ve Hizbullah arasındaki karşılıklı bombardımanlar nedeniyle evlerini terk etmişti.

Netanyahu, Le Figaro'ya verdiği röportajda şunları söyledi:

“Lübnan'da yeni bir iç savaş trajedi olur. Kesinlikle böyle bir savaşı kışkırtmayı amaçlamıyoruz. İsrail, Lübnan'ın iç işlerine karışmak niyetinde değil. Sadece Lübnan sınırında yaşayan vatandaşlarımızın evlerine dönebilmelerini ve kendilerini güvende hissedebilmelerini sağlamayı amaçlıyoruz.”

Hamas'ın İsrail'e yönelik saldırılarının Gazze’deki savaşın fitilini ateşlemesinin ardından Hizbullah ve İsrail sınır bölgesinde karşılıklı saldırılar gerçekleştirdi ve bu saldırıların dozu kademeli olarak arttı. AFP'nin Lübnan Sağlık Bakanlığı’nın verilerinde dayandırdığı haberine göre İsrail'in Hizbullah'a saldırmaya başlamasından bu yana Lübnan'da en az bin 373 kişi öldürüldü. Ancak gerçek rakamın daha yüksek olabileceği düşünülüyor.