Trump, tartışma yaratan Pentagon adayını değiştirmeyi planlıyor

Pete Hegseth'e alternatif isimler arasında Trump'ın dişli rakibi de var

Donald Trump, 2017'de Fox'ta muhabirlik yapan Pete Hegseth'e Beyaz Saray'da söyleşi vermişti (Reuters)
Donald Trump, 2017'de Fox'ta muhabirlik yapan Pete Hegseth'e Beyaz Saray'da söyleşi vermişti (Reuters)
TT

Trump, tartışma yaratan Pentagon adayını değiştirmeyi planlıyor

Donald Trump, 2017'de Fox'ta muhabirlik yapan Pete Hegseth'e Beyaz Saray'da söyleşi vermişti (Reuters)
Donald Trump, 2017'de Fox'ta muhabirlik yapan Pete Hegseth'e Beyaz Saray'da söyleşi vermişti (Reuters)

Müstakbel ABD Başkanı Donald Trump, Savunma Bakanlığı için aday gösterdiği Pete Hegseth'in yerine Florida Valisi Ron DeSantis'i getirmeyi düşünüyor. 

Amerikan gazetesi Wall Street Journal (WSJ), Hegseth'in kişisel yaşamı ve eski açıklamaları nedeniyle son dönemde tepki topladığına dikkat çekerek, Trump'ın Pentagon adayını değiştirebileceğini yazıyor. 

Cumhuriyetçi DeSantis, seçim yarışının başında Trump'ın en dişli rakiplerinden biriydi. Florida Valisi daha sonra yarıştan çekilerek Trump'ı destekleyeceğini bildirmişti. 

WSJ'ye konuşan ve kimliklerinin gizli tutulmasını isteyen kaynaklar, 48 saat içinde Hegseth'in adaylığının değişebileceğini belirtiyor. 

Haberde, Irak'ta ve Guantanamo Hapishanesi'nde donanma avukatı olarak görev yapan DeSantis'in, Trump'a sunulan ilk savunma bakanı adayları listesinde yer aldığı belirtiliyor. Ancak Trump'ın son kertede listeden eski Fox News sunucusu Hegseth'i seçtiği ifade ediliyor. 

Hegseth hakkındaki tartışmaların artmasıyla aday listesi yeniden gündeme geldi. DeSantis'in seçilmemesi durumunda alternatif olarak eski Pentagon görevlisi Elbridge Colby'nin düşünüldüğü aktarılıyor. Müstakbel ABD Başkan Yardımcısı JD Vance'e de yakın isimlerden Colby, Trump'ın ilk döneminde 2017-2018'de Strateji ve Kuvvet Geliştirmeden Sorumlu Savunma Bakan Yardımcısı olarak görev yapmıştı. Listedeki bir başka seçenekse Cumhuriyetçi Iowa Senatörü Joni Ernst. 

Hegseth hakkındaki iddialar son dönemde gündemden düşmüyor. 44 yaşındaki siyasetçinin, Ekim 2017'de bir kadına cinsel saldırıda bulunduğu öne sürülmüştü. Daha sonra Hegseth'in gizlice anlaşma yapıp susması için kadına para ödediği savunulmuştu. Hegseth'in avukatı Timothy Parlatore, müvekkiline yönelik iddiaları reddederek, "rızaya dayalı bir cinsel ilişki" yaşandığını iddia etmişti.

Muhafazakar politikacının Müslümanlara hakaret eden ifadeleri de ortaya çıkmıştı. Hegseth, 2020'de yayımlanan Amerikan Haçlı Seferi (American Crusade) kitabında, Amerikan toplumunu yeni bir haçlı savaşına davet ederek şunları yazmıştı:

İçinde bulunduğumuz dönem 11. yüzyıla çok benziyor. Savaşmak istemiyoruz ama bin yıl önceki Hıristiyan kardeşlerimiz gibi savaşmak zorundayız.

Bunlara ek olarak New Yorker'ın 2 Aralık'ta yayımladığı haberinde, Hegseth'in 29 Mayıs 2015'te bir gaziler grubunun Ohio eyaletindeki etkinliğine katıldığı, buradaki konuşmasında "Tüm Müslümanları öldürün" diye bağırdığı öne sürülmüştü. Hegseth'in avukatı Parlatore "Bu tuhaf iddialar hakkında yorum yapmayacağız. Gerçek gazetecilik yaptığınızda bize geri dönün" ifadelerini kullanmıştı.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, New Yorker



Tahran: Büyükelçiliğimizin yeniden açılması Suriye'nin yeni yöneticilerinin ‘davranışlarına’ bağlı

TT

Tahran: Büyükelçiliğimizin yeniden açılması Suriye'nin yeni yöneticilerinin ‘davranışlarına’ bağlı

Londra-Tahran: Şarku’l Avsat
Londra-Tahran: Şarku’l Avsat

İran Hükümet Sözcüsü Fatma Muhacirani, Tahran'ın Şam'daki büyükelçiliğini yeniden açma kararını ‘Suriye yöneticilerinin davranış ve performansına göre vereceğini’ söyledi.

İran hükümeti, Şam'daki büyükelçiliğinin yeniden açılmasının ‘Suriye yöneticilerinin davranış ve performansına bağlı olduğunu’ bildirdi.

Muhacirani, İran resmi haber ajansı IRNA’ya yaptığı açıklamada, İran büyükelçiliğinin yeniden açılmasına ilişkin ‘yanlış yorumlamalar’ olarak nitelendirdiği açıklamalara cevaben “İran İslam Cumhuriyeti kararını Suriye yöneticilerinin davranış ve performanslarına göre verecektir” dedi.

Muhacirani, “Bildiğiniz gibi Suriye'deki mevcut durum belirsiz. Bazı ülkelerin Suriye'ye yönelik yaklaşımlarını ne şekilde, hangi amaçla ya da gerekçeyle aniden değiştirdikleri belli değil. İran İslam Cumhuriyeti, Suriye yöneticilerinin bu konudaki davranış ve performanslarına göre karar verecektir” şeklinde konuştu.

Muhacirani salı günü yaptığı açıklamada, “Bu ülkede bir büyükelçilik açmak için diplomatik bir diyalog içindeyiz. İran için önemli olan Suriye halkının iradesine dayanan bir hükümettir ve önemli olan bu ülkenin toprak bütünlüğünün korunması ve terörizmin büyümesinin engellenmesidir” ifadelerini kullandı.

Diğer yandan İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi pazartesi günü yaptığı açıklamada, Tahran'ın Suriye'nin yeni yöneticileriyle doğrudan temas halinde olmadığını, ancak Suriye'deki çeşitli muhalif grupların bazılarıyla önceden kurduğu iletişimin devam ettiğini belirtti.

Bekayi, “Şam'daki büyükelçiliğin yeniden açılması hazırlık gerektiriyor (...) Güvenlik açısından uygun koşullar oluşur oluşmaz bu çalışmaya devam edeceğiz. En önemli şey büyükelçiliğin ve personelinin güvenliğini sağlamaktır” dedi.

Bekayi'nin bu sözleri, İran'ın Şam Büyükelçisi Hüseyin Ekberi'nin devlet televizyonuna verdiği demeçte İran Büyükelçiliği'nin faaliyetlerine ‘yakında’ yeniden başlayabileceğini söylemesine yanıt olarak geldi.

Muhacirani'nin ilk açıklamalarının ardından geri adım atması, yeni atanan Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan eş-Şeybani'nin ülkesinde kaos yaratılmaması yönündeki uyarısına İran'ın sessiz kalması üzerine geldi. Eş-Şeybani’nin salı günü X platformunda yaptığı paylaşımda şu ifadeler yer aldı: “İran, Suriye halkının iradesine, ülkenin egemenliğine ve bütünlüğüne saygı göstermelidir. Onları Suriye'de kaos tohumları ekmemeleri konusunda uyarıyor ve son açıklamalarının yansımalarından sorumlu tutuyoruz.”

Bu açıklama, Suriye'deki yeni yönetimin lideri Ahmed eş-Şera'nın İran'ın son yıllarda Suriye'de oynadığı rolü eleştiren açıklamalarının ardından geldi.

İran Dini Lideri Ali Hamaney pazar günü yaptığı açıklamada, genç Suriyelilere ‘bu kanunsuzluğu tasarlayan ve uygulayanlarla yüzleşmek için tüm güç ve kararlılıkla ayağa kalkmaları’ çağrısında bulundu. Hamaney, “Suriye'deki olayların güçlü ve onurlu bir grup insanın ortaya çıkmasına yol açmasını bekliyoruz. Çünkü Suriyeli gençlerin kaybedecek bir şeyleri yok. Onların okulları, üniversiteleri, evleri ve sokakları güvende değil” dedi.

Daha sonra İran Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve eski Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, Suriye'de ‘topyekûn savaş’ uyarısında bulundu.

Şarku’l Avsat’ın IRNA’dan aktardığına göre Zarif, “Esed sonrası Suriye hepimiz için büyük bir zorluk teşkil ediyor. Suriye'nin egemenliğini hiçe sayan İsrail saldırganlığının artması, Suriye'nin toprak bütünlüğüne zarar veren dış müdahaleler, DEAŞ vahşetini anımsatan dehşet verici şiddet sahneleri ile etnik ve mezhepsel şiddet, geniş çaplı bir iç savaşa yol açabilir” ifadelerini kullandı.

Devrim Muhafızları Ordusu’na (DMO) bağlı Fars haber ajansının bildirdiğine göre Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi salı akşamı devlet televizyonuna verdiği demeçte şöyle dedi: “Şu anda bir yargıya varmak için çok erken. Zira bu ülkenin geleceğini belirleyecek pek çok etkili faktör var. Kanaatimce hem bizim için hem de zafer elde edildiğine inananlar için bir yargıya varmak için erken.”

Diğer yandan Ekberi, “Suriyeli gençler Suriye'nin güneyindeki Yermuk Havzası ve Kafr Sousa'da İsrail işgaline karşı gösteri düzenleyerek Siyonistleri bazı mevzilerden geri çekilmeye zorladı” dedi.

İranlı parlamenterler dün İran Dini Lideri Ali Hamaney’in Suriye'ye ilişkin sözlerini memnuniyetle karşılayan bir açıklama yayınladı. “Suriye gençlerinin elleriyle özgürleşecek” diyen milletvekilleri, “direniş cephesi durmayacak ve eskisinden daha büyük bir güçle ilerlemeye devam edecek” dedi.

Muhafazakâr milletvekili Hasan Ali Ahlaki Emiri basına yaptığı açıklamada şu ifadeyi kullandı: “Suriyeli gençler yardım isterse, onlara yardım edeceğiz.”

Suriyeli muhalifler 13 yıllık bir iç savaşın ardından 8 Aralık'ta Devlet Başkanı Beşşar Esed'i devirdi.

İran savaş boyunca Esed'i desteklemek için milyarlarca dolar harcadı ve müttefikinin iktidarda kalmasına yardımcı olmak için Suriye'ye DMO birlikleri gönderdi.

Esed'in devrilmesi, direniş ekseni olarak bilinen ve Ortadoğu'da İsrail ve ABD nüfuzuna karşı çıkan İran liderliğindeki siyasi ve askeri ittifaka büyük bir darbe olarak görülüyor.