Trump’tan AB’ye tehdit… Ya ABD'den petrol ve doğalgaz alımını artırın ya da gümrük vergileriyle karşılaşın

Kasım ayındaki seçimlerde yeni ABD Başkanı seçilen Donald Trump, Florida Palm Beach'teki Mar-a-Lago'da açıklama yapıyor, 16 Aralık 2024. (Reuters)
Kasım ayındaki seçimlerde yeni ABD Başkanı seçilen Donald Trump, Florida Palm Beach'teki Mar-a-Lago'da açıklama yapıyor, 16 Aralık 2024. (Reuters)
TT

Trump’tan AB’ye tehdit… Ya ABD'den petrol ve doğalgaz alımını artırın ya da gümrük vergileriyle karşılaşın

Kasım ayındaki seçimlerde yeni ABD Başkanı seçilen Donald Trump, Florida Palm Beach'teki Mar-a-Lago'da açıklama yapıyor, 16 Aralık 2024. (Reuters)
Kasım ayındaki seçimlerde yeni ABD Başkanı seçilen Donald Trump, Florida Palm Beach'teki Mar-a-Lago'da açıklama yapıyor, 16 Aralık 2024. (Reuters)

Kasım ayındaki seçimlerde yeni ABD Başkanı seçilen Donald Trump bugün yaptığı açıklamada, Avrupa Birliği'nin (AB) ABD ile giderek büyüyen ticaret açığını ABD petrol ve doğalgazından yüklü miktarda alım yaparak azaltmaya çalışmaması halinde gümrük vergileriyle karşı karşıya kalabileceğini söyledi.

ABD hükümet verilerine göre AB halihazırda ABD'nin petrol ve gaz ihracatında en büyük payı satın alıyor. Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığına göre, ek hacimler şu anda ancak ABD üretimi artarsa ya da hacimler ABD enerjisinin en büyük tüketicileri arasında yer alan Asya pazarlarından yönlendirilirse kullanılabilir.

Trump, Truth Social'daki bir paylaşımında şunları söyledi: “AB'ye, ABD ile giderek büyüyen ticaret açığını bizim petrol ve gazımızdan büyük miktarlarda satın alarak kapatmaları gerektiğini söyledim. Aksi takdirde gümrük vergileri tek çözüm olacaktır.”

AB ise, enerji sektörü de dahil olmak üzere, seçilmiş başkanla mevcut ilişkiyi güçlendirmenin yollarını tartışmaya hazır olduğunu bildirdi. AB Sözcüsü, bloğun enerji sektöründeki ortak çıkarlar da dahil olmak üzere Trump ile ekonomik ilişkileri güçlendirmeyi tartışmaya hazır olduğunu belirterek, AB’nin Rusya'dan enerji ithalatını aşamalı olarak durdurmaya ve tedarik kaynaklarını çeşitlendirmeye kararlı olduğunu ifade etti.

AB İstatistik Ofisi Eurostat'ın verilerine göre ABD, 2024'ün ilk çeyreğinde AB'ye sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) ithalatının yüzde 47'sini ve petrol ithalatının yüzde 17'sini sağlamış durumda.

Trump, ABD ile onlarca yıldır büyük bir ticaret fazlası veren Avrupa'nın ağır bir bedel ödeyeceğini öne sürerek, tüm ithalatlara olmasa da çoğu ithalata gümrük vergisi getirme sözü verdi. Trump defalarca ABD'nin mal ticaretindeki açığına atıfta bulunurken, ABD hizmetler sektöründe AB ile 104 milyar avro (107,98 milyar dolar) ticaret fazlası kaydetti.

Göreve 20 Ocak'ta başlayacak olan Trump, ABD'nin en büyük üç ticaret ortağına (Kanada, Meksika ve Çin) büyük gümrük vergileri uygulayacağı uyarısında bulundu.

Avrupalı petrol rafinerileri ve gaz şirketlerinin çoğu özel kuruluşlardır ve hükümetler, yaptırım ya da gümrük vergisi olmadığı sürece, kaynak alımlarına müdahale etmezler. Şirketler seçimlerini genellikle fiyat ve verimliliğe göre yaparlar.

AB, Rus enerjisine bağımlılığı azaltmak amacıyla 2022'de Ukrayna'yı işgal etmesinin ardından Rusya'ya yaptırımlar uyguladıktan sonra ABD petrol ve gaz alımlarında önemli bir artışa tanık oldu.

Son yıllarda ABD, küresel talebin beşte birine denk gelen günlük 20 milyon varilden fazla petrol üreterek dünyanın en büyük petrol üreticisi haline geldi. ABD, toplam ihracatının yarısından fazlasını oluşturan günde iki milyon varilden fazlasını Avrupa'ya ihraç ederken, geri kalanı Asya'ya yönlendiriliyor. ABD hükümetinin verilerine göre Hollanda, İspanya, Fransa, Almanya, İtalya, Danimarka ve İsveç ABD petrolünün en büyük ithalatçıları.

ABD aynı zamanda günde 103 milyar metreküpü aşan üretimiyle dünyanın en büyük gaz üreticisi ve tüketicisi. ABD'nin 2024 yılında Avrupa'ya gaz ihracatının günde ortalama 12 milyar metreküp olması bekleniyor. 2023 yılında ABD'nin LNG ihracatının yüzde 66'sı Avrupa'ya yapılırken, İngiltere, Fransa, İspanya ve Almanya en önemli varış noktaları oldu.

AB ihracatına otomotiv, makine ve kimya sektörleri hakimdir ve Almanya Avrupa'nın en büyük mal ihracatçısıdır.



Filistinli aktivist Mahmud Halil: Trump yönetimi beni susturmaya çalıştı ama bu bana daha büyük bir platform sağladı

 Filistinli aktivist Mahmud Halil, ABD'nin New York şehrindeki evinde, 2 Temmuz 2025 (Reuters)
Filistinli aktivist Mahmud Halil, ABD'nin New York şehrindeki evinde, 2 Temmuz 2025 (Reuters)
TT

Filistinli aktivist Mahmud Halil: Trump yönetimi beni susturmaya çalıştı ama bu bana daha büyük bir platform sağladı

 Filistinli aktivist Mahmud Halil, ABD'nin New York şehrindeki evinde, 2 Temmuz 2025 (Reuters)
Filistinli aktivist Mahmud Halil, ABD'nin New York şehrindeki evinde, 2 Temmuz 2025 (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump'ın seçkin üniversitelerle mücadelesinin başlamasından sadece birkaç gün sonra, federal göçmenlik görevlileri mart ayında New York'taki Columbia Üniversitesi'ndeki yurdunda Filistinli öğrenci Mahmud Halil'i gözaltına aldı.

Trump yönetimi, Filistinlileri destekleyen diğer yabancı öğrencileri gözaltına alarak ve Halil'in en önde gelen aktivistlerinden biri olduğu Filistin yanlısı öğrenci protesto hareketine tanık olan Columbia, Harvard ve diğer özel eğitim kurumlarına verilen milyarlarca dolarlık araştırma hibelerini iptal ederek mücadelesini artırırken, Halil üç aydan fazla bir süre Louisiana kırsalındaki bir gözaltı merkezinde tutuldu.

Şarku’l Avsat’ın Reuters’tan aktardığına göre 30 yaşındaki Halil, “Soykırıma karşı durduğum için hiç pişman değilim… Doğru olanı savunduğum için, yani savaşa karşı çıktığım ve şiddete son verilmesi çağrısında bulunduğum için pişman değilim” ifadelerini kullandı.

Halil, hükümetin kendisini susturmaya çalıştığına ama aksine bunun kendisine daha geniş bir platform sağladığına inanıyor.

Halil serbest bırakıldıktan sonra New York'a döndüğünde havaalanında Trump'ın siyasi muhaliflerinden Temsilci Alexandria Ocasio-Cortez tarafından karşılandı. Gözaltına alındığı için doğumunu kaçırdığı eşi ve küçük oğluyla buluştuğu sırada destekçileri Filistin bayrakları salladı.

İki gün sonra Columbia Üniversitesi'nin Manhattan kampüsü yakınlarındaki katedralin merdivenlerinde düzenlenen bir mitingin yıldızı oldu ve burada üniversite yetkililerini eleştirdi.

Geçtiğimiz hafta, 2025 New York Belediye Başkanlığı seçimleri öncesinde Demokrat Parti ön seçimini kazanan Filistin yanlısı Zohran Mamdani ile birlikte coşkulu kalabalığın karşısına çıktı.

Halil şunları söyledi: “Bu durumda olmayı ben seçmedim; Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesi (ICE) seçti... Bunun elbette hayatım üzerinde büyük bir etkisi oldu. Dürüst olmak gerekirse halen yeni gerçekliğim üzerine düşünmeye çalışıyorum.”

Mayıs ayındaki mezuniyet törenine katılamayan Halil gözaltından işsiz olarak çıktı. Uluslararası bir yardım kuruluşunun siyasi danışman olarak çalışması için yaptığı teklifi geri çektiğini söyledi.

Hükümet temyiz başvurusunu kazanıp onu tekrar gözaltına alabilir. Bu nedenle Halil önceliğinin oğlu ve diş hekimi eşiyle mümkün olduğunca çok zaman geçirmek olduğunu ifade etti.

Suriye'deki bir Filistin mülteci kampında doğan Halil'in eşi Dr. Nur Abdullah ABD vatandaşı. Halil'e geçen yıl ABD'de kalıcı oturma izni verildi.

Yüksek lisans öğrencisi olarak 2022 yılında New York'a taşındı ve Columbia Üniversitesi yönetimi ile üniversitenin İsrail ordusunu destekleyen silah üreticileri ve diğer şirketlere yaptığı yatırımlara son vermesini talep ederek kampüs parkında eylem yapan protestocular arasındaki başlıca öğrenci müzakerecilerinden biri oldu.

Filistinli aktivist Mahmud Halil, ABD'nin New York şehrindeki evinde, 2 Temmuz 2025 (Reuters)Filistinli aktivist Mahmud Halil, ABD'nin New York şehrindeki evinde, 2 Temmuz 2025 (Reuters)

Halil herhangi bir suçla itham edilmedi. Ancak ABD hükümeti geniş kapsamlı bir göçmenlik yasasına dayanarak onun ve diğer bazı Filistin yanlısı uluslararası öğrencilerin ‘yasal ancak tartışmalı’ konuşmalarının ABD'nin dış politika çıkarlarına zarar verebileceği gerekçesiyle sınır dışı edilmeleri gerektiğini savundu.

Davaya bakan federal yargıç, Trump yönetiminin Halil'i sınır dışı etmek için öne sürdüğü temel gerekçenin, ifade özgürlüğü haklarının anayasaya aykırı bir şekilde ihlal edilmesi olduğuna hükmetti. Hükümet karara itiraz ediyor.

Beyaz Saray Sözcüsü Abigail Jackson sorulara cevaben şunları söyledi: “Bu ifade özgürlüğü ile ilgili değil, Hamas teröristlerini desteklemek ve kampüsleri güvensiz hale getiren ve Yahudi öğrencileri taciz eden kitlesel protestolar düzenlemek için ABD'de bulunma hakkı olmayan kişilerle ilgili.”

Columbia Üniversitesi'nin politikasına meydan okuma

Halil, antisemitizm bahanesini kınadı ve Yahudi öğrencileri protesto hareketinin ‘ayrılmaz bir parçası’ olarak tanımladı. Hükümetin, Trump'ın Amerikan karşıtı, Marksist ve ‘radikal sol’ ideolojilerin hâkim olduğunu söylediği Amerikan yüksek öğretimini yeniden şekillendirmek için ‘antisemitizmi’ bahane olarak kullandığını söyledi.

Trump yönetimi Columbia'ya ve diğer üniversitelere, çoğunlukla biyomedikal araştırmalar için verilen federal hibe parasının, hükümet kimi kabul ettikleri, işe aldıkları ve ne öğrettikleri konusunda daha fazla denetime sahip olmadıkça devam etmeyeceğini bildirdi ve ‘daha fazla entelektüel çeşitlilik’ çağrısında bulundu.

Harvard'ın aksine Columbia Üniversitesi, hükümetin hibeleri aniden iptal etmesine itiraz etmedi ve Trump yönetiminin protestolarla ilgili kuralların sıkılaştırılması yönündeki bazı taleplerini, finansmanın yeniden başlatılmasına yönelik müzakerelerin ön koşulu olarak kabul etti.

Halil, Columbia'nın eylemlerini yürek parçalayıcı olarak nitelendirdi. Halil, “Columbia, yükseköğretim kurumlarının nasıl yönetildiğine dair her ayrıntıya müdahale etmesine izin vererek kurumu Trump yönetimine teslim etti” dedi.

Columbia Üniversitesi yönetimi, müzakereler devam ederken akademik özerkliği korumanın ‘kırmızı çizgi’ olduğunu belirtti.

Columbia Üniversitesi Sözcüsü Virginia L. Abrams, üniversite yetkililerinin Halil'in nitelendirmesine ‘kesinlikle katılmadıklarını’ ifade etti.

Abrams yaptığı açıklamada, “Columbia Üniversitesi, Halil de dahil olmak üzere, öğrencilerin güçlü bir şekilde inandıkları konularda konuşma hakkını tanır... Ancak üniversitenin, kampüsteki herkesin ayrımcılık ve tacizden uzak bir kampüs topluluğuna katılabilmesini sağlamak için kurallarına ve politikalarına uyması da önemlidir” ifadelerini kullandı.

Halil, Columbia ve Trump'ın hedefindeki diğer üniversiteleri öğrencilerine kulak vermeye çağırdı.

Halil sözlerini şu ifadelerle noktaladı: “Öğrenciler, bu kampüsün insan hakları ve uluslararası hukuka nasıl uyabileceğine ve tüm öğrencileri nasıl kapsayabileceğine dair net bir plan sundular... Meselelerin neresinde dururlarsa dursunlar herkes kendini eşit hissedecek... Üniversite yönetimi öğrencileri dinlemek yerine siyasi baskıya boyun eğmeyi tercih ediyor.”