Almanya Başbakanı Scholz'dan Elon Musk'a ağır eleştiri

Olaf Scholz, dünyanın en zengin kişisini son dönemde Avrupa'daki radikal sağcı siyasi figür ve partilere destek vermesi nedeniyle eleştirdi (AP)
Olaf Scholz, dünyanın en zengin kişisini son dönemde Avrupa'daki radikal sağcı siyasi figür ve partilere destek vermesi nedeniyle eleştirdi (AP)
TT

Almanya Başbakanı Scholz'dan Elon Musk'a ağır eleştiri

Olaf Scholz, dünyanın en zengin kişisini son dönemde Avrupa'daki radikal sağcı siyasi figür ve partilere destek vermesi nedeniyle eleştirdi (AP)
Olaf Scholz, dünyanın en zengin kişisini son dönemde Avrupa'daki radikal sağcı siyasi figür ve partilere destek vermesi nedeniyle eleştirdi (AP)

Almanya Şansölyesi Olaf Scholz salı günü Donald Trump'ın "en iyi arkadaşı" Elon Musk'ın Avrupa'daki radikal sağcı siyasi partilere açıkça destek vermesinin "gerçekten iğrenç" olduğunu ve demokratik gelişime engel teşkil ettiğini söyledi.

Scholz, sağcı Alternative für Deutschland partisinin kampanya etkinliğinde yaptığı son yorumlar nedeniyle dünyanın en zengin kişisine ateş püskürdü.

Musk, etkinlikte Almanları Holokost'ta 6 milyon Yahudi'nin öldürülmesini de içeren bir geçmişin suçluluğunu aşmaya çağırdı.

Göreve gelmesinden bu yana Trump'a çok yakın duran Musk, aralarında eski İngiliz Savunma Birliği lideri Tommy Robinson, diğer adıyla Steven Yaxley-Lennon'un da bulunduğu diğer tartışmalı siyasi figürlerin de arkasında durdu. Ayrıca Birleşik Krallık İşçi Partisi hükümetine ve lideri Sör Keir Starmer'a da saldırdı.

Salı günü Berlin'de düzenlenen kampanya etkinliğinde konuşan Scholz, SpaceX'in patronu tarafından daha önce de saldırılara maruz kalmasına rağmen, Musk'ın bu tür organizasyonlara verdiği desteğin giderek daha bariz hale geldiğini ve kendisini endişelendirdiğini söyledi.

Reuters'ın haberine göre Scholz, "Yeni olan şey, Avrupa'nın her yerinde sağcı politikacılar lehine müdahalede bulunması" dedi

Bu gerçekten iğrenç ve tüm Avrupa Birliği'ndeki demokratik gelişim için kötü.

Cumartesi günü Musk, AfD'nin kampanya etkinliğine video bağlantısı aracılığıyla sürpriz bir şekilde katılarak katılımcılara "geçmişteki suçlara çok fazla odaklanıldığını" ve "bunun aşılması" gerektiğini söyledi.

Cumartesi günü parti lideri Alice Weidel'la birlikte radikal sağcı kalabalığa hitap eden Amerikalı milyarder, "çocukların, bırakın büyük büyükanne ve büyükbabalarını, ebeveynlerinin günahlarından bile suçlu olmaması gerektiğini" belirtti.

Scholz bu sözlere atıfta bulunarak "Elon Musk'ın Almanya'nın tarihi hakkında söylediklerini kesinlikle eleştiriyorum" dedi. Scholz ülkesinin, geçmişin sorumluluğunu taşımaya devam edeceğini de sözlerine ekledi.

Scholz, "Geçmişte Almanlar tarafından Avrupa'da bu kadar çok Yahudi ve diğer insanların öldürülmesi tarihi bir sorumluluk" dedi.

xscdvfgtrhy
SpaceX'in patronu Donald Trump'ın göreve başladığı gün yaptığı ve pek çok kişinin Nazi selamına benzettiği hareketle de büyük tepkilere neden olmuştu (AFP)

Pazartesi günü Auschwitz'in kurtarılışının 80. yıldönümüydü ve Nazi Almanyası'nın zulmünden hayatta kalanlar, Polonya'nın güneyinde düzenlenen anma törenlerine dünya liderleri ve kraliyet aileleriyle birlikte katılmıştı.

Bir hafta önce, Trump'ın yemin töreninin yapıldığı gün Musk, sahnedeki konuşmasında birçok kişinin Nazi selamına benzettiği bir hareket yaptıktan sonra büyük tepkilere yol açmıştı. Kendisi bu tür iddiaları şiddetle reddediyor.

Independent Türkçe



Trump'ın BM Daimi Temsilcisi adayı BM'yi önyargılı olmakla suçladı ve reform çağrısında bulundu

ABD Başkanı Donald Trump'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi adayı Mike Waltz (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi adayı Mike Waltz (Reuters)
TT

Trump'ın BM Daimi Temsilcisi adayı BM'yi önyargılı olmakla suçladı ve reform çağrısında bulundu

ABD Başkanı Donald Trump'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi adayı Mike Waltz (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi adayı Mike Waltz (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi adayı ve eski Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz, BM'nin muazzam potansiyelini överken reform yapılmasının önemini vurguladı.

Senato Dış İlişkiler Komitesi'ndeki onay oturumunda konuşan Waltz şunları söyledi: “Çin'den Rusya'ya, Avrupa'dan gelişmekte olan ülkelere kadar herkesin anlaşmazlıkları çözmek için bir araya gelebileceği bir yer olmalı. Ancak 80 yılın ardından BM, temel misyonu olan barışı sağlama görevinden uzaklaştı. BM Şartı’na ve onun temel ilkelerine geri dönmeliyiz. ‘Barışı koruma’ amacı halen önemli bir role sahip, ancak reforma da ihtiyaç var.”

Waltz, ABD'nin BM operasyonlarının yüzde 25'ini finanse ettiğini, Afrika'daki misyonların ‘milyarlarca dolara mal olduğunu ve on binlerce askeri içerdiğini’ kaydetti. Waltz, “1940'lardan bu yana var olan, yenilenmiş bir yetkisi olmayan ve görünürde bir sonu olmayan iki misyonumuz var. BM Güvenlik Konseyi'ne misyonların süresini ve maliyetlerini sınırlandırması, hedeflerini netleştirmesi ve ulus inşasına değil barışı korumaya odaklanması için baskı yapmalıyız” ifadelerini kullandı.

Waltz, Çin'le yüzleşmenin kendisi için ‘mutlak bir öncelik’ olduğunu vurguladı ve Pekin'in etkisine karşı koymak için ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile birlikte çalışma sözü verdi.

BM'de ‘antisemitizmle’ yüzleşmek

Öte yandan Waltz, BM Genel Kurulu'nun 2015-2023 yılları arasında İsrail aleyhinde 154 karar kabul ederken, diğer tüm ülkeler aleyhinde sadece 71 karar kabul ettiğine dikkat çekerek, ‘yaygın antisemitizmle’ yüzleşilmesi gerektiği çağrısında bulundu. Waltz, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) çalışanlarını 7 Ekim olaylarına karışmakla ve okullarını da ‘Yahudi karşıtı nefreti öğretmekle’ suçlayarak, ‘UNRWA'nın dağıtılması’ gerektiğini bildirdi.

Waltz, ‘İsrail ile iş yapan ABD şirketlerinin boykot edilmesi çağrısında bulunan BM Filistin Özel Raportörü Francesca Albanese'nin yeniden atanmasının bu önyargının bir tezahürü olduğunu’ söyledi.

Suriye ‘değerlendirilmesi gereken bir fırsat’

Suriye konusunda ise Waltz, ABD için büyük bir fırsat olduğunu belirterek, önceliklerinin BM'deki müttefik ve ortaklarıyla birlikte çalışarak ‘Esed rejimini hedef alan ve İran'ın etkisini sınırlayan yaptırımları’ kaldırmak olacağını vurguladı.

Waltz, “Önümüzde değerlendirilmesi gereken bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Ancak kritik bir dönemden geçiyoruz. Bu bana Libya’yı hatırlatıyor, bir seçim yapmamız gerekiyor: Ya bu fırsatı değerlendiririz ya da Suriye kaosa sürüklenir ve bu da tüm bölgeyi beraberinde sürükleyebilir. Şu anda bu fırsat değerlendirilebilir” şeklinde konuştu.

Suriye konusunda ABD’nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff, Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack ve diğer yetkililerle birlikte çalışmayı dört gözle beklediğini ifade eden Waltz, “Suriye'de Libya'da yaptığımızdan daha iyisini yapmayı umuyoruz” dedi.

Waltz sözlerini şöyle tamamladı: “ABD Başkanı'nın liderliğinde barış ve refahı yaymaya devam edebileceğimize ve ‘BM'yi yeniden büyük yapabileceğimize’ inanıyorum.”